İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Tahran'ın Suudi Arabistan'la diyaloğu her zaman için memnuniyetle karşıladığını söyledi
REKLAMİran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Tahran'ın Suudi Arabistan'la diyaloğu her zaman için memnuniyetle karşıladığını söyledi.
Ancak sözcü, son günlerde çeşitli mecralarda çıkan ve 'İran ile Suudi Arabistan'ın ilişkileri düzeltmek için Irak'ın ara buluculuğunda doğrudan gizli görüşmelere başladığı' yönündeki iddiaları ne kabul etti, ne de reddetti.
İki ezeli rakip 2016 yılında diplomatik bağları kopardı ve bölge nüfuzu mücadelesi kapsamında birden fazla noktada vekalet savaşına tutuştular.
İranlı üst düzey bir yetkili ile konuya vakıf iki bölgesel kaynak, Reuters'a yaptıkları açıklamada, Suudi ve İranlı yetkililerin gerilimi azaltmak amacıyla Irak'ta görüşmeler yaptığını söylemişti.
Riyad-Tahran hattındaki görüşmeler, Washington'ın İran'la 2015 nükleer anlaşmasını canlandırmak ve Yemen'deki savaşı sona erdirmek için müzakere masasına oturduğu zamana denk geldi.
Financial Times gazetesi, görüşmelerde yer alan ancak ismi açıklanmayan bir yetkiliye dayandırdığı haberinde, İran ve Suudi Arabistanlı yetkililerin 9 Nisan'da Bağdat'ta doğrudan görüşmeler yapmak üzere bir araya geldiğini aktardı.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Said Hatibzade, "Haberlerde bazın çelişkili ifadeler olsa da İran'la Suudi Arabistan arasındaki görüşmelere ilişkin basında çıkan haberleri gördük." değerlendirmesinde bulundu.
Hükümetin Riyad yönetimi ile doğrudan görüşüp görüşmediği yönündeki soruya net cevap vermekten kaçınan Sözcü Hatibzade, "Önemli olan İran İslam Cumhuriyeti'nin Suudi Arabistan Krallığı ile diyaloğu her zaman memnuniyetle karşılaması ve bunu iki ülke halkının yanı sıra bölgede barış ve istikrarın çıkarına görmesi." diye konuştu.
Bölgesel hakimiyet için yıllardır mücadele eden İran ve Suudi Arabistan, başta Bahreyn, Yemen ve Suriye olmak üzere bazı ülkelerde destekledikleri gruplar üzerinden birbirlerine karşı vekalet savaşları yürütüyor.
Suudi Arabistan'da, 2 Ocak 2016'da aralarında Şii din adamı Nimr el Nimr'in de olduğu 47 kişiyi "terör" suçlamasıyla idam edilmişti.
İdamlara tepki gösteren İranlı yetkililerin birbiri ardına yaptığı açıklamaların ardından Suudi Arabistan'ın Tahran Büyükelçiliği ve Meşhed kentindeki konsolosluk binaları İran'daki göstericiler tarafından ateşe verilmişti.
Bu olaylar sonrasında Mart 2015'te başlayan Yemen'deki iç savaş nedeniyle gergin olan iki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler tamamen kesilmişti.