Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Kadın Meclisleri, “Yetkililer ancak ‘pazartesi günü telefon sinyaline bakabiliriz’ dedi. Bugün günlerden pazartesi, Azra aramızda değil. Bunun hesabını kim verecek?”
REKLAMAntalya'da beş gündür kendisinden haber alınamayan gazetecilik bölümü öğrencisi 21 yaşındaki Azra Gülendam Haytaoğlu'nun ölü bulunmasının ardından, cinayeti itiraf eden 48 yaşındaki inşaat mühendisi ve emlakçı Mustafa Murat Ayhan "Canavarca hisle adam öldürmek suçundan" tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Mustafa Murat Ayhan, sorgusunda cinsel saldırı sonrası Azra Gülendam Haytaoğlu'nu öldürüp, parçalara ayırarak Antalya Kepez'de bir ormanlık alana attığını itiraf etti.
Ayhan, "Azra, 28 Temmuz'da beni aradı. Buluştuk. Evde birlikte yemek yedik. Alkol aldık. Bu sırada aramızda tartışma çıktı. Boğarak öldürdüm. Banyoya götürüp cesedini beş parçaya ayırdım. Cesedin parçalarını valize koyup Kepez ilçesi Varsak ormanlık alanda gömdüm" dedi.
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı, yapılan araştırmalar ve güvenlik kameralarının incelenmesi sonucu, Azra Gülendam Haytaoğlu'nun en son şüpheli Mustafa Murat Ayhan ile görüştüğüne dair görüntülerin tespit edildiği açıklamıştı. Başsavcılık açıklamasında bu görüntüler üzerine Ayhan'ın, maktulü öldürdüğü iddiası ile 01.08.2021 tarihinde gözaltına alındığı belirtilmişti.
Azra Gülendam Haytaoğlu eylemi: Azra aramızda değil. Bunun hesabını kim verecek?
Kadınlar beş gündür aranan 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Azra Gülendam Haytaoğlu'nun ölümünün ardından eylemdeydi.
Türkiye'nin farklı noktalarında protestolar düzenleyen Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Kadın Meclisleri, “Yetkililer ancak ‘pazartesi günü telefon sinyaline bakabiliriz’ dedi. Bugün günlerden pazartesi, Azra aramızda değil. Bunun hesabını kim verecek?” diye sordu.
İstanbul'daki eylemin buluşma noktası olan Kadıköy'de bir araya gelen kadınlar ellerinde ''Azra Gülendam için sessiz kalmıyoruz'' yazılı pankartlar taşıdı.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim yaptığı basın açıklamasında ''Kadınlar öldürüldükten sonra seferber olunması önemli değildir. Kadınlar hayattayken kaybolduklarında şiddete uğradıkları ifade edildiğinde işte o an yapılması gerekenler harfiyen uygulanmak zorundadır. Süreç etkin bir şekilde uygulanmak zorundadır" dedi.
Açıklamada İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılmasına da tepki vardı.
''Devlet önlem almak, tedbir almak ve korumak zorundadır. 6284'ü uygulamayanlar Azra'nın öldürülmesinden sorumludur. Yangınlara biz müdahale ederken, Azra Gülendam Haytaoğlu'nu biz bulmaya çalışırken, şüpheli kadın ölümlerini biz aydınlatmaya çalışırken yetkililer nerede? Biz doğayı, kadınları, çocukları korumaya çalışırken sorumlular görevlerini yerine getirmek için ne bekliyorlar?''
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu da ''Kadın katliamına dikkat çekmek için mücadele ederken, katledilmek bu ülkede kadınların kaderi olmamalı'' dedi.
Haytaoğlu'nun cenazesi, memleketi Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde toprağa verilecek.