Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

Erdoğan, 3600 ek göstergenin detaylarını açıklayacak

euronews
euronews ©  Anadolu
© Anadolu
By euronews
Yayınlanma Tarihi Son güncelleme
Haberi paylaşın Yorumlar
Haberi paylaşın Close Button

Türkiye'nin gündemine dair güncel gelişmeleri aktardığımız canlı blog sayfası.

REKLAM

Türkiye'nin gündemine dair güncel gelişmeleri aktardığımız canlı blog sayfası.

Canlı anlatım sona erdi

Erdoğan, 3600 ek göstergenin detaylarını bugün açıklıyor


Uzunca bir süredir, çalışan ve emekli memurlarla ilgili 3600 ek gösterge hazırlığı yürüttüklerini hatırlatan Erdoğan, nihayet bu çalışmayı tamamladıklarını ve Meclisin takdirine sunma safhasına getirdiklerini bildirdi.


Erdoğan, "Yarınki Kabine Toplantımızın ardından yapacağımız Millete Sesleniş konuşmamızda bu hazırlığı detaylarıyla anlatacağım. Bugün burada sadece daha önce söz verdiğimiz 4 meslek grubunu değil 5 milyonu aşkın memurumuzun ve emeklilerin tamamını ilgilendiren bir formülle bu meseleyi çözdüğümüzün müjdesini paylaşmak istiyorum." ifadelerini kullandı.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kızılcahamam’da partisinin “30. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı”nın son gününde konuşma yaptı.


Erdoğan'ın açıklamalarından diğer satır başları şöyle: 


  •  "(İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üyeliği) Muhataplarımıza deklare ettiğimiz beklentilerimiz karşılanmadan tutum değişikliğine gitmeyeceğiz."
  • "Kur ve enflasyondan kaynaklanan maliyet artışları ile izah edilemeyecek düzeyde fiyat artışı yaşanan her kalemi mercek altına aldık."
  • "Piyasaların fiyatlandırma alışkanlığını değiştirmesini sağlayarak, hayat pahalılığına bir sınır çekmek için çalışıyoruz."
  • "Ücretliler başta olmak üzere her kesimden vatandaşımızın gelirlerini artırarak, aradaki farkı kapatacak programlar hazırlıyoruz."
  • (Tahıl, sebze ve meyve fiyatlarındaki dalgalanmalar) "Bu hususta hazırlıklarımızı tamamlamak üzere olduğumuz yeni düzenlemeleri yakında hayata geçireceğiz."
  • "TMO, sert ekmeklik buğdaya bu yıl ton başına 6 bin 50 lira alım ve 1000 lira prim bedeli olmak üzere toplam 7 bin 50 lira ödeme yapacaktır."


  • "Prim ödemesinden, ürününü Toprak Mahsulleri Ofisimize veren Çiftçi Kayıt Sistemi'ne kayıtlı üreticilerimiz yararlanabilecektir."


"Kim bu kardeşinize saldırıyorsa aslında Türkiye'ye saldırıyor demektir"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin geldiği seviyeden duyulan hazımsızlığın olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:


"Akıl ve vicdan sahibi hiç kimsenin inkar edemeyeceği bir gerçektir ki dünyada her kim bu kardeşinize saldırıyorsa aslında Türkiye'ye saldırıyor demektir. Dünyada her kim AK Parti'yi ve Cumhur İttifakı'nı kötülüyorsa aslında Türkiye'yi hedef alıyor demektir. Ülke içindeki aparatların tek yaptıkları, ellerine tutuşturulan senaryolardaki rollerini oynamaktır. İşte bunun için diyoruz ki, CHP'nin başındaki zat da onun kurduğu masanın çevresinde oturanlar da altına gizlenenler de birer kukladan ibarettir. Ama şunu çok açık net söylüyorum, biz asıl kavgamızı onların ağababalarına karşı veriyoruz. Üstelik bu kavga yeni bir kavga değil, son 2 asırdır milletimizin neredeyse her günü, bu kavganın farklı aktörler ve hadiseler üzerinden cereyan eden tezahürleri ile geçmiştir."


Haberi paylaşın

MEB: LGS kapsamındaki merkezi sınav sorunsuz tamamlandı


Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Sadri Şensoy, Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamındaki merkezi sınavın yurt içi ve yurt dışı sınav merkezlerinde sorunsuz tamamlandığını bildirdi.


Milli Eğitim Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, 1 milyon 236 bin 313 öğrencinin başvurduğu sınav, iki oturum halinde 973 yurt içi ve 7 yurt dışı sınav merkezinde 17 bin 899 okul ve 82 bin 551 salonda yapıldı.


Her bir oturumda yaklaşık 350 bin olmak üzere 700 bin sınav görevlisi hazır bulundu.


Sınav sonuçları, 30 Haziran 2022'de açıklanacak.


Haberi paylaşın

Bakan Koca:Türkiye'de şu ana dek maymun çiçeği tanısı konmuş hasta yoktur

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, İstanbul'da maymun çiçeği şüphesi bulunan 4 kişinin test sonucunun negatif olduğunu, Türkiye'de maymun çiçeği tanısı konmuş hasta bulunmadığını bildirdi.


Bakan Koca, sosyal medya hesabından paylaştığı mesajında, İstanbul'da 4 kişinin maymun çiçeği hastası olabileceği şüphesiyle medyada konu edildiğini anımsattı.


İlgili kişilere gerekli testlerin yapıldığını belirten Koca, "Dördünün de test sonucu negatif çıkmıştır. Türkiye'de şu ana dek maymun çiçeği tanısı konmuş hasta yoktur." ifadesini kullandı.


Koca, mesajında, "Ya öyleyse" gibi düşüncelerle kaygıya yol açılmaması uyarısında bulundu.


Haberi paylaşın

A Milli Takım, UEFA Uluslar Ligi'ne galibiyetle başladı


A Milli Futbol Takımı, UEFA Uluslar C Ligi 1. Grup ilk hafta maçında Faroe Adaları'nı 4-0 mağlup etti ve grup maçlarına lider başladı.

Ay-yıldızlı ekip ilk yarısını da 1-0 önde kapattığı mücadeleden farklı galip ayrılmayı başardı.


Milli takım gruptaki ilk maçında galibiyetle ayrılarak 3 puanı hanesine yazdırdı. Grubun diğer maçında ise Lüksemburg deplasmanda Litvanya'yı 2-0 mağlup etti.


Türkiye, gruptaki ikinci maçını 7 Haziran Salı günü deplasmanda Litvanya ile oynarken, aynı gün Faroe Adaları sahasında Lüksemburg'u konuk edecek.



Haberi paylaşın

İstanbul Sultangazi'de ev sahibinin yaptığı zamma sinirlenen kiracı, evi yakarak kaçtı

Alınan bilgiye göre, Uğur Mumcu Mahallesi 2354. Sokak'taki 4 katlı binada oturan Tahsin K, ev sahibi Emel A. ile kira artışı konusunda anlaşmazlık yaşadı.


Eşini ve çocuklarını otobüsle Ankara'ya gönderen Tahsin K, gece saatlerinde evin ortasına taşıdığı eşyayı ateşe vererek kaçtı. Komşuların uyarısıyla yangını öğrenen ev sahibi ile diğer bina sakinleri, kendilerini sokağa atarak canlarını kurtardı.


Yangın itfaiye ekiplerince söndürülürken, daire ve eşya kullanılamaz hale geldi.


Polis, Tahsin K'yi yakalamak için çalışma başlattı.


-"7 yıllık kiracımdı"


Ev sahibi Emel A, 7 yıldır kiracısı olan Tahsin K'ye yıllardır kolaylık sağladığını söyledi.


Kiracısının daha önce 4-5 yıl zemin katta oturduğunu belirten Emel A, şöyle devam etti:


"Bir gün bana, 'Abla, üst kat boşaldı, ben balkonlu yerde oturmak istiyorum. Bana orayı kiraya verir misin?' dedi. 'Tahsin bak, oranın kirası zemin kat gibi olmaz, senin gelirin az.' dedim. 'Abla ben karşılarım, kayınvalidemden yardım alırım. Sen kirayı dert etme.' dedi. Hakikaten kirasını aksatmadan öderdi. Sonra yukarı çıkardım, 3-4 yıl da yukarıda oturdu. Geçen yıl kira artışı için geldi. 'Sen koskoca evde 900 liraya oturuyorsun. Her sene 30-40 lira artırdım. Hata ettim, TÜFE'yi bile uygulamadım. Kira çok düşük kaldı.' dedim. 100 lira artırmayı önerdi. Kabul ettim. 'Ama seneye 2 bin lira da yapabilirim ya da kendine başka yer bul.' dedim."


Emel A, yılın dolmasıyla kiracısına anlaşmalarını hatırlatıp, kirayı 2 bin liraya çıkardığını söyledi.


Çevredeki kiralara göre bu rakamın da az olduğunu ifade eden Emel A, "Tahsin K. geldi, 'Abla niye 2 bin lira yaptın? Kanuni haklarım var. TÜFE'yi uygularsak 1450 lira olur.' dedi. Ben de 'Eşim yok, kirayla geçiniyorum.' dedim. Beni tehdit edince aşağıya indim. Polisi çağırdı. Bana tuzak kurmuş. Ben kadın başıma ona ne yapacağım?" diye konuştu.


Emel A, bu yaşananlardan sonra ortak arkadaşlarının devreye girdiğini ve kiranın 1500 lira olarak belirlendiğini söyledi.


Ardından Tahsin K'nin kendisini dava ettiğini anlatan Emel A, "Ev aramaya giden eşiyle kavga etmiş. Akşam eşini otobüsle Ankara'ya gönderiyor. Evimi gece 11'de yaktı. Canımızı zor kurtardık. Bir öğrencim, bir kızım var. Tek geçim kaynağımız o daireydi. Bir de 2 bin lira emekli aylığı alıyorum. Ayda 3 bin lirayla geçinmeye çalışıyorum. Dul bir kadınım. Gelirimi yok ettiği gibi 200 bin liralık da masraf çıkardı bana. Yetkililerden yardım bekliyorum." dedi.


Haberi paylaşın

İstanbul'da 'Maymun çiçeği' şüphesi: 3 kişi hastaneye götürüldü

İstanbul'da bir eczaneye giderek ellerinde çıkan yaralar için ilaç isteyen 3 kişi maymun çiçeği şüphesiyle hastaneye kaldırıldı.


DHA'da yer alan habere göre, İstanbul'da ellerinde çıkan yaralar nedeniyle yabancı uyruklu 2 kişi eczaneye giderek ilaç istedi. Eczacı, Maymun çiçeği şüphesiyle durumu yetkililere bildirdi. Polis ve sağlık ekipleri, eczaneden çıkarak ilerleyen 2 kişi ile yanlarındaki arkadaşlarını cadde üzerinde durdurdu. 3 kişi ambulansla hastanede götürüldü. Maymun çiçeği şüphesi olan 3 yabancı uyruklunun test sonucu beklenirken yaraların sebebinin 'suçiçeği' olabileceği de kaydedildi.


Eczacı Esra Koca, "Dün hastalar vardı burada. Afgan 2 kişi geldi. Ellerini gösterdiler, ellerinde yuvarlak tohuma benzeyen yaralar vardı. 'Bir saniye' dedim, doktor birini aradım. Doktor fotoğraf çekmemi söyledi. Fotoğraflarını çektim, doktora attım. O da yetkililere haber vermiş. Hastalık Maymun çiçeği olabilir diye şüphelendik. Maymun Çiçeği'ne çok benziyordu. Antibiyotik ilaç kullanmış iyi gelmemiş o yüzden virüs olabilir diye düşündüm. Onlar gittikten sonra her yeri dezenfekte ettim" dedi.


Maymun çiçeği şüphesi bulunan yabancı uyrukluların test sonucu beklenirken yaraların sebebinin 'suçiçeği' olabileceği de kaydedildi.


Haberi paylaşın

Kalın: Ukrayna'dan tahıl sevkiyatı için Türkiye yoğun diplomatik faaliyet yürütüyor


 Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim, dünya gıda krizinin önlenmesi amacıyla Ukrayna ve Rusya'nın elindeki tarım ürünlerinin ve gübrenin uluslararası pazarlara ulaştırılmasının önemli olduğunu ve Türkiye'nin bu konuda çok yoğun bir diplomasi yürüttüğünü söyledi. 


Kalın konuyla ilgili şu bilgileri verdi:


"Şu anda Karadeniz ve Azak Denizi limanları üzerinden bu tahıl ürünlerinin boğazlardan geçirilerek uluslararası piyasaya ulaştırılması ekonomik açıdan da fiziki olarak da en makul, en fizibil opsiyon olarak görülüyor. Bu yönde tabii ki Ukrayna tarafının Odesa limanlarındaki mayınların temizlenmesiyle ilgili bir çalışması olacak. Ama bunun karşılığında bu limanlara Rus gemilerinin girmemesi yönünde de birtakım, haklı güvenlik beklentileri var.


Ayrıca bu gemilerin gidiş gelişlerinin koordine edilmesi, Türkiye, Ukrayna, Rusya ve BM arasında oluşturulacak bir mekanizma ile bunun gözlemlenmesi ve bu koordinasyonun yapılması için de istişarelerimiz devam ediyor. Şu ana kadar genel olarak olumlu bir havanın olduğunu söyleyebilirim. Rus tarafı da buna olumsuz bakmadığını ifade etti. Ukrayna tarafı da böyle bir mekanizmanın kurulmasını ve kendi tahıl ürünlerini uluslararası piyasaya ulaştırılmasının kendi menfaatlerine olacağı kanaatinde. Zaten uluslararası camia da bu yönde bir beklenti içerisinde. Türkiye bu süreçte çok kritik bir yol oynayacak. Önümüzdeki günlerde bu konuda birtakım somut kararlar alınmasını da bekliyoruz. Bu yöndeki çabalarımız devam ediyor."


Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un gelecek hafta Türkiye'ye yapacağı ziyarette önemli kararlar alınabileceğinin sinyalini veren Kalın, şunları kaydetti:


"Bu tahıl ürünleri Karadeniz'den ve boğazlardan geçtiğinde, dünya gıda krizinin önlenmesinde de çok kilit bir rol oynayacak. Bu yönde askeri makamlarımızın, lojistik, taşımacılık ve tarımla ilgili diğer uzmanlarımızın da yakın bir zamanda bir araya gelerek bu konuları ele alması öngörülüyor. Sayın Lavrov'un Türkiye'ye yapacağı ziyaretten sonra bizim beklentimiz, kısa sürede bu konunun farklı boyutlarını, hızlı bir şekilde ele almak, bunları bir karara bağlayarak, belli bir protokol ve mutabakat zaptı çerçevesinde bu operasyonu bir an önce başlatmaktır. Şunu da söylemek gerekir. Biz yarın anlaşsak bile temel hususlarda operasyonun başlaması muhtemelen bir 3-5 hafta daha sürecektir. Çünkü mayınların temizlenmesi, o koridorun hazırlanması, gemilerin oraya gitmesi düşünüldüğünde zaman biraz aleyhimize işliyor. O yüzden biz bütün mevkidaşlarımıza ve muhataplarımıza, ne kadar hızlı ve erken başlarsak o kadar iyi olur mesajını iletiyoruz."


Haberi paylaşın

Yunanistan'ın Ankara Büyükelçisi Lazaris, Dışişleri Bakanlığına çağrıldı

Yunanistan'ın Ankara Büyükelçisi Christodoulos Lazaris'in, 'ülkesinde başta PKK, FETÖ ve DHKP-C gibi Türkiye'nin mücadele ettiği terör örgütlerine sağlanan imkanlar ve Türkiye'nin Atina Büyükelçiliği civarında düzenlenen PKK gösterisi nedeniyle' Dışişleri Bakanlığına çağrıldığı açıklandı.


Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre Bakanlığa çağrılan Lazaris'e Türkiye'nin konuya ilişkin görüşleri ve tepkileri iletildi.


Lazaris'e adı geçen örgütlerin Yunanistan'da propaganda, finansman ve eleman temini faaliyetlerini rahatlıkla yürüttüğü ve terörle iltisaklı çevreler için Yunanistan'ın güvenli liman kimliğinin arttığı aktarıldı.


Ayrıca 'Türkiye'nin güvenliğini tehdit eden teröristlerin her türlü lojistik ve eğitim imkanlarından yararlandıkları Lavrion kampı örneği' Lazaris'e gösterildi.


Lavrion kampının Irak ve Suriye'deki PKK kamplarıyla kıyaslanabilir ölçüde olduğu görüşü de aktarılan Lazaris'e, bu kamptan başlayıp Türkiye'nin Atina Büyükelçiliği civarında aleni PKK gösterisi haline gelen eylem dolayısıyla Türkiye'nin tepkisi ve konuya ilişkin görüşleri iletildi.


Görüşmede Yunanistan’daki Türk temsilciliklerinin ve vatandaşlarının güvenliğine yönelik kaygılar da dile getirildi, terörle mücadelede etkili iş birliği beklentisi tekraren ifade edildi.


Ayrıca Yunanistan’ın terörle mücadelede komşuluk ilişkilerinden ve uluslararası hukuktan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmesinin gerekliliği de vurgulandı.


Haberi paylaşın

Cumhurbaşkanı Erdoğan, NATO Genel Sekreteri Stoltenberg ile telefonda görüştü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.


Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, görüşmede, İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üyelik talebi ele alındı.


Açıklamaya göre Erdoğan, her iki ülkenin de terörizmi desteklemekten vazgeçtiklerini, Türkiye'ye yönelik yaptırımları kaldırdıklarını, ittifak dayanışması sergilemeye hazır olduklarını çok açık ve net bir şekilde ortaya koymaları gerektiğini söyledi


Haberi paylaşın

Hazine ve Maliye Bakanı Nebati: Enflasyon artışı hız kesti

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, enflasyon artışının hız kestiğini belirterek, "Önümüzdeki süreçte, olumlu seyreden iklim koşullarının da etkisiyle, tarımsal üretimimizde gerçekleşmesini beklediğimiz artışın enflasyondaki gevşemeyi olumlu yönde destekleyeceğini öngörüyoruz." ifadesini kullandı.


Nebati, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, mayıs ayı enflasyon rakamlarına ilişkin, "Bugün açıklanan enflasyon rakamları, enflasyon artışının hız kesmiş olduğunu ortaya koyuyor." değerlendirmesinde bulundu.


Nisanda yüzde 7,25 olarak gerçekleşen TÜFE aylık artış oranının mayısta yüzde 2,98 düzeyinde gerçekleştiğini anımsatan Nebati, böylece enflasyonun düşüş eğilimine girdiğini aktardı.


Nebati, küresel salgın ve savaş ortamının tetiklediği gıda ve enerji başta olmak üzere uluslararası emtia fiyatlarındaki yüksek artışlar ve tedarik zincirlerinde oluşan bazı aksaklıkların tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi Türkiye enflasyon artışlarında da temel bir rol oynadığına işaret etti.


'Vatandaşlarımızın enflasyon baskısı altında ezilmesine müsaade etmeyeceğiz'

Gelecek dönemde enflasyonda bekledikleri seyre yönelik öngörülerine ilişkin bilgi veren Nebati, şunları kaydetti:


"Uyguladığımız politikalar, yönetilen-yönlendirilen fiyatlar, vergi indirimleri ve sübvansiyonlar vasıtasıyla vatandaşımızın fiyat artışlarından en az düzeyde etkilenmesini ve enflasyondaki gevşemenin artarak devamını sağlamak amacıyla çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Önümüzdeki süreçte, olumlu seyreden iklim koşullarının da etkisiyle, tarımsal üretimimizde gerçekleşmesini beklediğimiz artışın enflasyondaki gevşemeyi olumlu yönde destekleyeceğini öngörüyoruz. Ayrıca atacağımız ek adımlarla bir yandan insanlarımızın günlük hayatlarını etkileyen fiyat artışlarının önüne set çekerken diğer yandan da gelirleri artırarak gelir seviyesindeki düşüşün hızla önüne geçmeye devam edeceğiz."


Nebati, enflasyonla mücadelenin gelecek dönemde birinci öncelikleri olmaya devam edeceğini vurgulayarak, "Vatandaşlarımızın enflasyon baskısı altında ezilmesine asla müsaade etmeyeceğiz." ifadesini kullandı.


Haberi paylaşın

Yıllık tüketici enflasyon endeksi TÜİK'e göre yüzde 73,50; ENAG'a göre yüzde 160,76'ya yükseldi

Mayıs ayında yıllık tüketici enflasyon endeksi Enflasyon Araştırma Grubu'na (ENAG) göre yüzde 160,76'ya yükseldi|. Aylık bazda tüketici fiyat endeksi artışı ise yüzde 5,46 oldu. 


TÜİK enflasyon verileri


Enflasyon Türkiye İstatistik Kurumu'na (TÜİK) göre ise mayısta aylık bazda yüzde 2,98 artarken yıllık bazda ise yüzde 73,50 oldu.


Haberi paylaşın

RTÜK'ten "sürtük" ifadeleriyle ilgili İlhan Taşçı'nın başvurusuna yanıt

Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, İlhan Taşcı'nın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gezi Parkı protestocularına söylediği "sürtük" ifadeleriyle ilgili yaptığı başvuruya yanıt verdi.


Şahin, Twitter hesabından yaptığı açıklamada "Sayın Taşcı; siyasilerin Meclis'te yapmış olduğu konuşmalara gösterdiğiniz bu hassasiyeti, CHP Genel Başkanı'nın Genel Kurul konuşmasındaki müstehcen el-kol hareketinde de göstermenizi beklerdik. O konuda da şikayet dilekçenizi bekliyoruz. Sonra bu dilekçenizi inceleyeceğiz" dedi.


RTÜK üyesi İlhan Taşçı, Erdoğan'ın sözlerinin incelenmesi için RTÜK'e dilekçe yazmıştı. Taşçı, başvuruyla ilgili şu açıklamayı yaptı:


"AKP Genel Başkanı Sn Erdoğan’ın sözlerinin incelenmesi için RTÜK’e dilekçeyle başvurdum. Tüm yurttaşlarına “Efendiler” diye seslenen Atatürk’ün kurduğu Türkiye’de hiç kimsenin kimseye hakaret etme, kaba dil kullanma hakkı ve “özgürlüğü” olamaz. RTÜK de tepkilere kulak tıkayamaz!"


Haberi paylaşın

Baykar, Litvanya'ya ücretsiz SİHA hediye edecek

Baykar Teknoloji Şirketi, Ukrayna’ya verilmek üzere Litvanya’ya ücretsiz TB2 silahlı insansız hava aracı (SİHA) sağlanacağını bildirdi.


Şirketin resmi Twitter hesabından yapılan açıklamada, “Litvanya halkının duyarlı kampanyasının başarıyla tamamlandığını Savunma Bakan Yardımcısı Vilius Semeska’dan öğrendik. Litvanya’ya bir adet BayraktarTB2 sağlayacağız. Toplanan bağışın tamamının Litvanya tarafından Ukrayna’ya insani yardım olarak gönderilmesini rica ediyoruz” denildi.


Baltık ülkesi Litvanya'da halk, Ukrayna ile dayanışma amacıyla Bayraktar SİHA almak için bir kampanya başlatmış ve bu çerçevede üç günde beş milyon euro para toplanmıştı.


Haberi paylaşın

Erdoğan: Birilerinin Neil Armstrong'u varsa bizim de Ahmet'imiz, Ayşe'miz, Fatma'mız var

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde 53. TÜBİTAK Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Ödül Töreni'nde gençlerle bir araya geldi.


Erdoğan burada yaptığı konuşmada uzay programı hazırlıklarıyla ilgili konuştu.


Türkiye'nin uzay programına dikkati çeken Erdoğan, "İçinizden birileri, bir veya ikisi uzaya gidecek. Birilerinin Neil Armstrong'u varsa bizim de Ahmet'imiz, Ayşe'miz, Fatma'mız var. Bize düşen, bunun altyapısını yapmak. Şimdi de inşallah hazırlıklar devam ediyor, bir an önce başta Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız, TÜBİTAK olmak üzere bu çalışma devam ediyor." ydedi.


Yıllar içerisinde gelişen, büyüyen; öğrenciler için büyük bir teşvik kaynağı haline gelen TÜBİTAK Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışmasının 53'üncüsünün ödül töreninde olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyduğunu dile getiren Erdoğan, "Ödüllerini takdim edeceğimiz gençlerimizin araştırma projeleri külliyenin sergi salonunda sergilendi. Sergiye de coşkulu bir katılım olduğunu biliyorum. Şimdi burada Kongre ve Kültür Merkezi'mizde ödüllerini vereceğimiz gençlerimizin her birini ve öğretmenlerini özellikle tebrik ediyorum." diye konuştu.


Haberi paylaşın

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu, 'sürtük' ifadesi nedeniyle Erdoğan hakkında suç duyurusunda bulunacak

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında Gezi protestolarının yıl dönümünde sarf ettiği "sürtük" ifadesi nedeniyle suç duyurusunda bulunacağını duyurdu.


Federasyondan yapılan açıklamada "kadınları hedef alarak sarf ettiği #sürtük sözü nedeniyle 03 Haziran 2021 tarihinde suç duyurusunda bulunacağımızı kamuoyuna duyuruyoruz." denildi. Açıklamada ayrıca Erdoğan'ın, TBMM çatısı altında "çürük" ve "sürtük" diyerek hakaret ettiğini, bu sözlerin ülke demokrasisinde kara bir leke olarak anlacağı belirtildi.



Haberi paylaşın

Türkiye, yabancı dillerdeki isim değişikliğini AB'ye bildirdi

Türkiye, yabancı dillerde "Türkiye" adının kullanımı konusunda Avrupa Birliği (AB) kurumlarına bildirim yaptı.Türkiye, yabancı dillerdeki isim değişikliğini AB'ye bildirdi
Türkiye konuyla ilgili olarak AB Konseyi, AB Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu'nun ilgili birimlerine nota gönderdi.


AB kurumlarına gönderilen notada bundan böyle yabancı dillerde resmen "Türkiye" adının kullanılacağı bildirildi.


Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, BM Genel Sekreteri'ne dün gönderdiği mektupla Türkiye'nin BM nezdinde yabancı dillerdeki adının "Türkiye" olarak tescil edildiğini bildirmişti.


BM de Türkiye'nin talebinin ardından "Turkey" olarak kullanılan ülke adını "Türkiye" olarak değiştirmişti.


Haberi paylaşın

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun: NATO üyeliği bir ayrıcalık

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, NATO üyeliğinin bir hak değil, ayrıcalık olduğu konusunda mutabık olunması gerektiğini söyledi.


Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun: NATO üyeliğinin bir hak değil ayrıcalık olduğu konusunda mutabık olmalıyız
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Finlandiya'nın en büyük gazetesi Helsingin Sanomat'un Finlandiya'nın NATO üyeliği talebine ilişkin sorularını yanıtladı.


Türkiye'nin geleneksel olarak NATO'nun genişlemesini desteklediğini belirten Altun, ancak Finlandiya ve İsveç'in muhtemel üyelikleri konusunda endişeleri bulunduğunu söyledi. Türkiye'nin dünyanın tehlikeli ve istikrarsız bir bölgesinde yer aldığına dikkati çeken Altun, şöyle devam etti:


"Türk vatandaşlarını ve Türkiye'nin güvenliğini tehdit eden terör örgütlerinin faaliyetlerini engelleme noktasında somut ve kalıcı adımlar atıldığını görmek istiyoruz" diyen Altun, söz konusu ülkelerin, tarihin en büyük askeri ittifakının parçası olmak ve güvenlik şemsiyesi altına girmek istediklerini, Türkiye'nin ise bu ittifakın 70 yıllık üyesi ve en büyük ikinci ordusuna sahip olduğunu hatırlattı. Altun, "Savaş durumunda yardımına koşmayı taahhüt edeceğimiz ülkelerin bizim vatandaşlarımızı hedef alan örgütleri desteklememesini veya bunlara müsamaha göstermemesini beklememiz en temel hakkımızdır. Helsinki'deki Senato Meydanı'nda bir intihar saldırı düzenlenseydi ve bu örgütün mensuplarına siyasi sığınmacı veya muhalif muamelesi yapan bir ülke Finlandiya'nın üyesi olduğu bir güvenlik örgütüne katılmak isteseydi siz ne hissederdiniz? Bu nedenle mesele bizim açımızdan ilkeseldir." değerlendirmesinde bulundu.


"Türk halkı artık lafa değil icraata bakıyor"

Finlandiya'nın Türkiye'nin beklentilerine verdiği yanıtı hangi açılardan kabul etmiyorsunuz?" sorusu üzerine Altun, Türk halkının artık lafa değil icraata baktığını söyledi. Bu güven bunalımının sebebinin Avrupalı dostların geçmişte yaptıkları olduğuna işaret eden Altun, "Örneğin Avrupa Birliği'nin 1999 Helsinki Zirvesi'nde dönem başkanı olan Finlandiya'dan Kıbrıs konusunda yazılı teminat almıştık. Daha sonra AB yetkilileri, Kıbrıslı Rumların Annan Barış Planı'na onay vermemesi halinde AB üyesi olamayacaklarını söyledi. Ancak sonradan tüm bunlar unutuldu. Mevcut durum da ortadadır. Biz endişelerimizi ve bu endişelerin nasıl giderilebileceğini açıkça ortaya koyduk." ifadelerini kullandı.


NATO üyeliğinin bir hak değil, ayrıcalık olduğu konusunda mutabık olunması gerektiğini vurgulayan Altun, "Bugün yaşanan sorun Türkiye'nin Finlandiya'yı anlamamasından değil, Finlandiya'nın, Türkiye'nin güvenlik endişelerini ciddiye almamasından kaynaklanıyor. Binlerce kilometre ötede sivilleri katledip, çocukları zorla silah altına alan Marksist-Leninist bir terör örgütünün faaliyetlerine engel olunması sıra dışı bir talep değil. Bir NATO ülkesinde darbe suçuna karışmış bir örgütle mücadele edilmesi de haklı ve meşru bir taleptir. Ancak NATO üyeliğinin mi, bu yapıları himaye etmenin mi daha önemli olduğuna dair kararı ancak Finlandiya hükümeti verebilir." değerlendirmesinde bulundu.


Haberi paylaşın

Büyükelçi atamaları Resmi Gazete'de

Bazı büyükelçilerin merkeze alınması, bazı büyükelçiliklere de atama yapılmasına ilişkin karar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlandı.


Büyükelçi atamaları Resmi Gazete'deBu karara göre, atanan büyükelçiler şöyle:


"Türkiye'nin Birleşmiş Milletler Viyana Ofisi Daimi Temsilciliğine Dış Politika Danışma Kurulu Üyesi Levent Eler,


Türkiye'nin Finlandiya Cumhuriyeti Büyükelçiliğine Yurtdışı Tanıtım ve Kültürden Sorumlu Genel Müdür Deniz Çakar,


Türkiye'nin Bolivarcı Venezuela Cumhuriyeti Büyükelçiliğine İletişim ve Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdür Yardımcısı Naci Aydan Karamanoğlu,


Türkiye'nin Bolivya Çokuluslu Devleti Büyükelçiliğine Doğu Avrupa Genel Müdür Yardımcısı Ertan Yalçın,


Türkiye'nin Macaristan Büyükelçiliğine Cavidan Gülşen Karanis Ekşioğlu,


Türkiye'nin Meksika Cumhuriyeti Büyükelçiliğine, İkili Ekonomik İşler Genel Müdürü İlhan Kemal Tuğ,


Türkiye'nin Kuveyt Devleti Büyükelçiliğine Cumhurbaşkanı Danışmanı Tuba Nur Sönmez,


Türkiye'nin Kolombiya Cumhuriyeti Büyükelçiliğine Uluslararası Hukuk Genel Müdür Yardımcısı Beste Pehlivan Sun,


Türkiye'nin Gürcistan Büyükelçiliğine Orta Asya ve Kafkasya Genel Müdür Yardımcısı Ali Kaan Orbay,


Türkiye'nin Ekvador Cumhuriyeti Büyükelçiliğine Dış Politika, Analiz ve Eşgüdüm Genel Müdür Yardımcısı Makbule Başak Yalçın,


Türkiye'nin Moritanya İslam Cumhuriyeti Büyükelçiliğine Akif Menevşe,


Türkiye'nin El Salvador Cumhuriyeti Büyükelçiliğine İran ile İlişkiler Genel Müdür Yardımcısı Gül Büyükerşen,


Türkiye'nin Danimarka Krallığı Büyükelçiliğine İkili Siyasi İşler Genel Müdürü Rıza Hakan Tekin,


Türkiye Arnavutluk Cumhuriyeti Büyükelçiliğine Balkanlar ve Orta Avrupa Genel Müdür Yardımcısı Tayyar Kağan Atay,


Türkiye'nin Fas Krallığı Büyükelçiliğine Ömer Faruk Doğan,


Türkiye'nin Ekvator Ginesi Cumhuriyeti Büyükelçiliğine Adnan Keçeci,


Türkiye'nin Letonya Cumhuriyeti Büyükelçiliğine Teftiş Kurulu Üyesi Şule Öztunç,


Türkiye'nin Nijer Cumhuriyeti Büyükelçiliğine Güney ve Batı Avrupa Genel Müdür Yardımcısı Özgür Çınar,


Türkiye'nin Estonya Cumhuriyeti Büyükelçiliğine Avrupa Birliği Başkanlığı Avrupa Birliği ile İlişkiler Genel Müdürü Başak Türkoğlu,


Türkiye'nin Moldova Cumhuriyeti Büyükelçiliğine, Personel Genel Müdür Yardımcısı Uygar Mustafa Sertel,


Türkiye'nin Pakistan İslam Cumhuriyeti Büyükelçiliğine Mehmet Paçacı,


Türkiye'nin Kamboçya Krallığı Büyükelçiliğine, Avrupa Birliği Genel Müdür Yardımcısı Ülkü Kocaefe,


Türkiye'nin Gine Bissau Cumhuriyeti Büyükelçiliğine Ali Sait Akın,


Türkiye'nin İsveç Krallığı Büyükelçiliğine, İkili Siyasi İşler Genel Müdürü Yönet Can Tezel,


Türkiye'nin Malezya Büyükelçiliğine, Kültürel Diplomasi Genel Müdür Yardımcısı Emir Salim Yüksel"


Öte yandan merkeze alınan büyükelçiler şunlar:

"Türkiye Cumhuriyeti'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Ahmet Muhtar Gün, Türkiye Cumhuriyeti'nin Burundi Cumhuriyeti Büyükelçisi Serap Ataay, Türkiye Cumhuriyeti'nin Finlandiya Büyükelçisi Mehmet Vakur Erkul, Türkiye'nin Bolivarcı Venezuela Cumhuriyeti Büyükelçisi Şevki Mütevellioğlu, Türkiye'nin Bolivya Çokuluslu Büyükelçisi Şerife Serap Özcoşkun, Türkiye Cumhuriyeti'nin Macaristan Büyükelçisi Ahmet Akif Oktay, Türkiye'nin Meksika Cumhuriyeti Büyükelçisi Tahsin Timur Söylemez, Türkiye Cumhuriyeti'nin Kuveyt Büyükelçisi Ayşe Hilal Sayan Koytak, Türkiye Cumhuriyeti'nin Kolombiya Cumhuriyeti Büyükelçisi Ece Öztürk, Türkiye Cumhuriyeti'nin Gürcistan Büyükelçisi Fatma Ceren Yazgan, Türkiye'nin Ekvador Cumhuriyeti Büyükelçisi Hatice Oya Tunga Çağlı, Türkiye'nin Moritanya İslam Cumhuriyeti Büyükelçisi Mehmet Cem Kahyaoğlu, Türkiye'nin Danimarka Krallığı Büyükelçisi Uğur Kenan İpek, Türkiye'nin Arnavutluk Cumhuriyeti Büyükelçisi Murat Ahmet Yörük, Türkiye'nin Fas Krallığı Büyükelçisi Ahmet Aydın Doğan, Türkiye'nin Ekvator Ginesi Cumhuriyeti Büyükelçisi Şebnem Cenk, Türkiye'nin Letonya Cumhuriyeti Büyükelçisi Gülsun Erkul, Türkiye'nin Nijer Cumhuriyeti Büyükelçisi Mustafa Türker Arı, Türkiye'nin Moldova Cumhuriyeti Büyükelçisi Halil Gürol Sökmensüer, Türkiye'nin Pakistan İslam Cumhuriyet Büyükelçisi İhsan Mustafa Yurdakul, Türkiye'nin Kamboçya Krallığı Büyükelçisi Ayda Ünlü, Türkiye'nin İsveç Krallığı Büyükelçisi Hakkı Emre Yunt, Türkiye'nin Malezya Büyükelçisi Merve Safa Kavakcı."


Haberi paylaşın

Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a 10 soru: "Tanrıverdi ile evinde ne konuştunuz?"

AA

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı  Recep Tayyip Erdoğan’ın AK Parti grup toplantısında Gezi Parkı eylemlerine katılanlara 'çürük ve sürtük' demesine tepki gösterdi. Twitter üzerinden Erdoğan'ın konuşmasında kendisine yönelttiği 10 soruya da yanıt veren ana muhalefet lideri, "Kadınlara küfreden sana bir tavsiyem olacak. Ağzını kapalı tutup insan sanılman, açıp tüm şüpheleri ortadan kaldırmandan iyidir" dedi. Bu yanıtın ardından kendisi de 10 soru soran Kılıçdaroğlu, "(Erdoğan) Bir damla cesaretin varsa sen de benim sorularıma yanıt verirsin" dedi. 



Bu paylaşımın ardından Erdoğan'a 10 soru yönelten Kılçdaroğlu, "Bak Erdoğan, sorularına açık ve net yanıtlar verdim. Şimdi bakalım sendeki yüreğe… Cevaplamaya bir türlü cesaret edemediğin sorularımı aşağıya bırakıyorum" diyerek yanıt istedi.




Haberi paylaşın

Birleşmiş Milletler'den Türkiye hakkında isim değişikliği kararı: Artık 'Turkey' kullanılmayacak

AP

Birleşmiş Milletler (BM) Türkiye'nin talebinin ardından yabancı dillerde "Turkey" olarak kullanılan ülke adını "Türkiye" olarak değiştirdi.


BM Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Türkiye'nin yabancı dillerdeki isminin "Türkiye" olarak değiştirilmesine yönelik Genel Sekreter Antonio Guterres'e gönderdiği mektubu aldıklarını söyledi.


Dujarric, ülke isminin değiştirilmesinin mektubun alındığı andan itibaren geçerli olduğunu belirtti.


Bakan Çavuşoğlu da Twitter'dan "Ülkemizin marka değerini yükseltmek için sayın Cumhurbaşkanımız @RTErdogan liderliğinde başlattığımız süreç nihayete eriyor. BM Genel Sekreteri'ne bugün gönderdiğim mektupla ülkemizin BM nezdinde yabancı dillerdeki adını da "Türkiye" olarak tescil ediyoruz" paylaşımında bulunmuştu.


Haberi paylaşın

Türkiye'de Covid-19 Tablosu artık haftalık olarak yayınlanacak


Sağlık Bakanı Koca, günlük olarak yayınlanan COVID-19 tablosunun artık haftalık olarak yayınlanacağını açıkladı.


Bakan Koca paylaştığı Twitter mesajında Bugüne dek günlük olarak yayınlanan Covid-19 Tablosu, 1 Hazirandan itibaren HAFTALIK olarak, yine http://covid19.saglik.gov.tr adresi üzerinden yayınlanacak" dedi. 


 


Haberi paylaşın

Blinken'den Türkiye'ye uyarı: Suriye'nin kuzeyindeki bir askeri harekat bölgesel istikrarı baltalar

AA

Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Türkiye'yi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Suriye'nin kuzeyine askeri harekat sinyali vermesinin ardından 2019'da kurulan ateşkes hatlarına bağlı kalmaya çağırdı.


NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile düzenlediği ortak basın toplantısında Blinken, "Sahip olduğumuz endişe, herhangi bir yeni saldırının bölgesel istikrarı baltalayacağı ve kötü niyetli aktörlere istikrarsızlığı kullanma fırsatları sunacağıdır" dedi.


ABD, iç savaşın sürdüğü Suriye'de IŞİD ile savaşmak için Türkiye'nin PKK'nın bir parçası olarak gördüğü Kürt savaşçılarla işbirliği yapıyor.


Haberi paylaşın

Stoltenberg: Türkiye’nin kaygılarının giderilmesi için üç ülkenin yetkilileriyle Brüksel’de görüşeceğiz

AA

NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliği konusunda Türkiye’nin kaygılarının giderilmesi için üç ülkenin yetkilileriyle Brüksel’de görüşeceğini açıkladı.


Stoltenberg, Türkiye'nin önemli bir NATO ortağı olduğunu ve tüm NATO üyelerinin Türkiye'nin PKK tehdidi dahil kaygılarını görüşmek üzere masaya oturmaya hazır olduğunu söyledi.





Haberi paylaşın

Milli Savunma Bakanı Akar: ABD ile F-16 temasları olumlu geçti 

AA

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, F-16 tedarikine yönelik görüşmelerde olumlu havanın olduğunu belirterek "Gerek Türkiye'ye gelen ABD heyetleriyle yapılan toplantılarda gerekse ABD'ye giden heyetin kongre üyeleriyle yaptıkları temaslar olumlu bir havada geçmiş ve temasların devamı için bir zemin de oluşmuştur" dedi.


Akar, Türk Hava Kuvvetlerinin 111'inci kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve beraberindeki Hava Kuvvetleri Komutanlığı personelini kabul etti.


Bakanlık'taki kabulde konuşan Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin etkin, caydırıcı ve saygın niteliklerini sağlayan en önemli unsurlardan birini hava kuvvetleri olarak nitelendirdi. Akar, Hava Kuvvetleri Komutanlığının semaların korunmasından terörle mücadele harekatına, Doğu Akdeniz'deki hak, alaka ve menfaatlerin savunulmasından insani yardım faaliyetlerine kadar birçok alanda elde edilen başarılarda büyük pay sahibi olduğunu vurguladı.


"Müttefikimiz ABD'nin de bu konuda Türkiye'nin bu ihtiyacını karşılayacağına inanıyoruz"


Dünyanın en eski, köklü unsurları arasında yer alan Türk Hava Kuvvetlerinin çağına ayak uyduran önemli bir güç olduğunu belirten Akar, ABD'den tedarik süreci devam eden F-16 uçaklarına ilişkin de şu değerlendirmelerde bulundu:


"Blok 70 Viperlerin tedariki ve diğer uçaklarımızın modernizasyonu için belli bir prosedür içinde çalışmalarımızı yaptık. Müttefikimiz ABD'nin de bu konuda Türkiye'nin bu ihtiyacını karşılayacağına inanıyoruz. Kolektif savunma ve birlikte çalışabilirlik bakımından bunun ABD yönetimi tarafından göz ardı edilmeyeceğine inanıyorum. Çünkü bununla ilgili gerek Türkiye'ye gelen ABD heyetleriyle yapılan toplantılarda gerekse ABD'ye giden heyetin kongre üyeleriyle yaptıkları temaslar olumlu bir havada geçmiş ve temasların devamı için bir zemin de oluşmuştur."


Bu konunun sadece Türk Hava Kuvvetlerinin değil aynı zaman NATO'nun, Avrupa'nın da konusu olduğunu belirten Akar, "NATO'nun güçlü olması için üyelerinin tek tek güçlü olması gerekir. Bu güç kavramı içinde de en önemli unsur hava unsuru. Bu hava unsurunun da mutlaka güçlenmesi lazım. Bunun da ABD yönetimi tarafından göz ardı edilmeyeceğine inanıyorum." ifadelerini kullandı.


Haberi paylaşın

İsveç Başbakanı Andersson: Türkiye ile NATO üyeliği konusunda görüşmelere devam edeceğiz

İsveç Başbakanı Mangdalena Andersson, ülkesinin NATO üyeliği konusunda Türkiye ile müzakerelere devam edeceğini söyledi.


İsveç basınına konuşan Andersson, Ankara’daki görüşmelerde Türkiye tarafından ortaya konan konulara ilişkin yanıtın en kısa zamanda verileceğini belirterek, yanlış anlaşılmaları ve ortadaki sorunları gidereceklerini bildirdi.


Andersson, "Türkiye ile çeşitli düzeylerde görüşmelere devam edeceğiz. Bunun devam eden diyalog olduğunu söyleyebilirim." dedi.


Haberin devamı



Haberi paylaşın

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Memleket Partisi Genel Başkanı İnce ile görüştü

Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi ziyaret ederek partisince hazırlanan "Tarımsal Üretim Su ve Gıda Güvenliği Raporu"nu sundu.


İnce, beraberindeki heyet ile saat 14.00'te MHP Genel Merkezi'ne geldi.


Basına kapalı gerçekleşen görüşmede, Memleket Partisi Genel Başkanı İnce'nin, artan gıda fiyatları, tarımsal sulamada yaşanan sıkıntılar sonucu ortaya çıkan açlık ve kıtlık tehlikesine karşı çözüm önerilerini içeren "Tarımsal Üretim Su ve Gıda Güvenliği Raporu"nu Bahçeli'ye sunduğu belirtildi.


Yaklaşık yarım saat süren görüşmenin ardından MHP Genel Başkanı Bahçeli, İnce ve beraberindeki heyeti araçlarına kadar uğurladı.


İnce, daha önce de bazı siyasi partileri ziyaret ederek raporları hakkında görüş alışverişinde bulunmuştu.


Haberi paylaşın

Sevgilisine şiddet uygulayan bir kişiyi öldürdüğü gerekçesiyle 12 yıl hapis verilen Kadir Şeker'in cezası bozuldu 

Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Konya'da sevgilisini darbettiğini düşündüğü kişiyi engellemek isterken öldürdüğü gerekçesiyle Kadir Şeker'e verilen 12 yıl 6 ay hapis cezasını bozdu.


Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Kadir Şeker'e verilen hapis cezasının temyiz istemiyle ilgili incelemesini tamamladı.


Kararda, Türk Ceza Kanunu'nun 29. maddesi uyarınca yapılan uygulama sırasında tahrikin derecesi ve yoğunluğu da gözetilerek azami hadde yakın bir indirimle cezanın belirlendiği, 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan Şeker hakkında daha fazla indirim yapılması gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği belirtildi.


Kadir Şeker, 5 Şubat 2020'de merkez Selçuklu ilçesi Kosova Mahallesi'ndeki parkta duyduğu tartışma sesleri üzerine bir kadının şiddet gördüğünü düşünmüş, çifti ayırmaya çalışmıştı.


Bu sırada Özgür Duran'ın sözlü ve fiziki müdahalesiyle karşılaşan Kadir Şeker ile arasındaki boğuşma sırasında aldığı bıçak darbesiyle yaralanan Duran, hastanede hayatını kaybetmişti.


Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan Şeker'e, "kasten öldürme" suçundan müebbet hapis cezası verilmiş, Şeker'in cezasını haksız tahrik nedeniyle 15 yıla, iyi hal indirimiyle de 12 yıl 6 aya düşürülmüştü.


Haberi paylaşın

Doğal gaza yüzde 30 zam

Doğal gazda haziran ayında geçerli olacak mesken, sanayi aboneleri ve elektrik üretim amaçlı tarife belirlendi.


Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ'nin (BOTAŞ) internet sitesinde, haziran ayına ilişkin tarife tablosuna göre, konut tüketicileri için gaz dağıtım şirketlerine haziranda uygulanacak satış fiyatı, bin metreküp doğal gaz için 3 bin 264 lira, sanayi abonelerinin tarifesi de bin metreküp doğal gaz için 10 bin 416 lira oldu.


Buna göre konutlarda kullanılan doğal gazın birim fiyatına yüzde 30, elektrik üretimi için kullanılan doğal gazın birim fiyatına ise yüzde 16 zam geldi.


Elektrik üretim amaçlı tarifede bin metreküp doğal gazın fiyatı ise 12 bin 500 lira olarak belirlendi.


Haberi paylaşın

İstanbul: Galata Kulesi önünde bir kişi kendini yaktı

İstanbul Beyoğlu'nda Galata Kulesi'nin önünde akşam saatlerinde bir kişi kendisini ateşe verdi. Alevler içerisinde kalan şahısa bir süre sonra çevredeki esnaf yangın tüpü ile müdahale etti. Ağır yaralanan kişi hastaneye kaldırıldı.


Valilik açıklaması


Olayla ilgili İstanbul Valiliği bir açıklama yaptı:


"Bugün saat 18.30 sıralarında Beyoğlu ilçemiz Galata Kulesi yakınında Konya ili Meram ilçesi nüfusuna kayıtlı A.C.T.P adlı şahıs, üzerine döktüğü yanıcı madde ile kendini yakma teşebbüsünde bulunmuştur.


Çevredeki vatandaşların müdahalesiyle şahsın üzerindeki alevler söndürülerek 112 Acil Sağlık ekiplerimizce hastaneye sevki sağlanmıştır.


Şahsın hastanedeki tedavisi devam etmekte olup, konuyla ilgili soruşturma başlatılmıştır.”


Haberi paylaşın

A Milli Kadın Voleybol Takımı, İtalya'yı 3-0 mağlup etti

A Milli Kadın Voleybol Takımı, FIVB Voleybol Milletler Ligi'nin birinci haftasındaki ilk maçında İtalya'yı 3-0 mağlup etti.A Milli Kadın Voleybol Takımı, İtalya'yı 3-0 mağlup etti
Milli takım, karşılaşmaya file önünü uzunlarıyla kapatarak başladı. Blokta etkili olan ay-yıldızlılar hücumda Ebrar Karakurt ile kritik sayılar buldu ve 5-1'lik serinin ardından 9-5 öne geçti. İyi oyununu sürdüren milliler, seti 25-20 kazanarak 1-0 öne geçti.


Karşılaşmanın ikinci setine de iyi başlayan milli takım, skor 7-2'de İtalya'ya mola aldırdı. Eda Erdem ve Hande Baladin ile etkili bloklar yapan ay-yıldızlı ekip, teknik molaya 12-8 önde girdi. Oyunda konsantrasyonu kaybetmeyerek az hata yapan milliler, seti 25-19 alarak skoru 2-0 yaptı.


Ebrar Karakurt ve Saliha Şahin'in smaç sayılarıyla 3. sette İtalya'nın farkı açmasını engelleyen Türkiye, teknik molaya 9-12 geride girdi. Molanın ardından 5-1'lik seri yapan milli takım, 14-13 öne geçti ve rakibine mola aldırdı. İyi savunma ile etkili oyununu devam ettiren ay-yıldızlılar seti 25-19, maçı da 3-0 kazandı.


Haberi paylaşın

Canan Kaftancıoğlu infaz işlemleri tamamlanması sonrası Silivri Cezaevi'nden çıktı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu infaz işlemlerinin tamamlanmasının ardından Silivri Cezaevi'nden çıktı. Kaftancıoğlu, Yargıtay tarafından onanan 4 yıl 11 ay 20 günlük hapis cezasının infaz işlemleri için bugün önce İstanbul Adliyesi'ne oradan da Silivri Ceza İnfaz Kurumu'na gönderilmişti


Kaftancıoğlu Silivri çıkışında bir basın açıklaması yaparak "Nerede Kalmıştık?" dedi.


Canan Kaftancıoğlu ayrıca, "Yarın Ekrem başkanımızın davası var. Hep beraber orada olacağız. Yarın 16 milyon İstanbullu'nun iradesini yargılamaya kalkacaklar" ifadelerini kullandı.


Haberi paylaşın

MetroPoll'ün mayıs ayı anketi: Cumhur ve Millet ittifakı birbirine yakın

Türk hükümet yetkilileri önümüzdeki seçimlerin planlandığı gibi 2023 yılında yapılacağını ısrarla dile getirse de kimi siyasi analistler ve muhalefet liderleri, 2022 yılı sonunda Türkiye'yi bir erken seçimin beklediği görüşünde.


Metropoll Araştırma'nın Mayıs 2022 araştırmasında AK Parti'nin oyu karasızlar dağıtıldığında yüzde 32,7 oldu. Bir önceki ay AKP'nin oyu 32,1 olarak ölçülmüştü.


Aynı araştırmada CHP'nin oyu kararsızlar dağıtıldığında yüzde 22,6, İYİ Parti'nin 15,1, HDP'nin 13,8, MHP 8 oldu.


Cumhur ve Millet İttifakı olarak bakıldığında ise Cumhur İttifakı'nın oy oranı yüzde 40,7 Millet İttifakı'nın oy oranı yüzde 39,3 olarak kaydedildi.


Ankette Zafer Partisi’nin oy oranı yüzde 1,8 çıktı. Saadet Partisi'nin oyu yüzde 1,6, DEVA'nın yüzde 1,3 olarak ölçüldü.



MetroPoll'ün anketi 13-20 Mayıs tarihleri arasında 28 ilde 2 bin 45 kişi üzerinde yapıldı.

Diğer tüm anket şirketlerinin son araştırmalarına ulaşmak için tıklayın.


Haberi paylaşın

Erdoğan: Milletimizi nargilenin zararlarından kurtarmak için hazırlık yapıyoruz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Nargile sigaradan daha az zararlı değil, tam aksine çok daha fazla zararı var ve bu zarardan da milletimizi kurtarmak için buna yönelik de bazı hazırlıklar yapıyoruz." dedi.


Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen "Dünya Tütünsüz Günü Gençlik Buluşması"nda konuşan Erdoğan şunları söyledi:


"Bu konuda hani elektronik sigara filan bu tür şeyler söylüyorlar. Bunların hepsi aldatmaca. Hepsi nasıl para kazanırız, bunun yolları. Yani elektronik sigara denilen öbüründen daha farklı değil. Çok acımasız, aslında zarar vermeye devam ediyor, hem keseye hem vücuda. Ama bunlara tabii inşallah fırsat vermeyeceğiz, elimizden geleni yapacağız. Hele son zamanlarda bir de bu nargile olayı ortada. Nargile sigaradan daha az zararlı değil, tam aksine çok daha fazla zararı var ve bu zarardan da milletimizi kurtarmak için buna yönelik de bazı hazırlıklar yapıyoruz. Çünkü onu da başarmamız lazım."


Haberi paylaşın

Kalın: "Türkiye'nin terörle ilgili endişelerini giderecek adımlar atılmadan bu sürecin ilerlemesi mümkün değil"

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, İsveç ve Finlandiya heyetleriyle NATO üyeliğine ilişkin yapılan görüşmelerle ilgili, geçen hafta çarşamba günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Dışişleri, Milli Savunma ve Adalet Bakan Yardımcıları ile ilgili kurumlardan kişilerle İsveç ve Finlandiya heyetlerini ağırladıklarını anımsattı.


Toplantıda, gündemlerindeki konuları açık ve seçik olarak detaylı bir şekilde anlattıklarını, beklentilerini içeren bilgi ve belgeleri de İsveç ve Finlandiya heyetlerine sunduklarını belirten Kalın, "O toplantıda birtakım iyi niyet beyanları yapılmış olmakla birlikte somut ne yapılacağına dair henüz bize bir geri dönüş olmadı. Bu süre zarfında özellikle bizim o görüşmeyi yaptığımız günün akşamı, İsveç devlet televizyonunda PKK/PYD/YPG terör örgütünün eş başkanlarından birisi olan Salih Müslim'in mülakatının yayınlanmış olması, bu süreçle ilgili bakış açısını ortaya koyan sıkıntılı durumlardan biri. Burada terör nedir, terörizmle mücadele nasıl yapılır, terörün tanımı nasıl yapılacak, bununla ilgili İsveç ve Finlandiya ne tür adımlar atacak, ne tür yasal hayat mevzuat düzenlemeleri yapacaklar bununla ilgili bizim somut beklentilerimiz var." diye konuştu.


Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da ifade ettiği gibi, bir terör örgütüne farklı isimler altında açıkça destek veren, kapılarını açan, onlara yasal, toplumsal, finansal imkanlar kazandıran ülkelerin bir güvenlik ittifakı olan NATO'ya, bu konularda adım atmadan girmesini tahayyül etmenin mümkün olmayacağını söyledi.


Haberi paylaşın

Bebek sahilindeki görüntülerle ilgili soruşturmada 3 kişi gözaltına alındı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, sosyal medyada yayılan Beşiktaş Bebek sahilindeki uygunsuz görüntülerle ilgili soruşturma başlatırken 3 şüpheli gözaltına alındı.


Sosyal medya platformu Twitter'da, Bebek sahili olarak belirtilen yerde bir kadın ile erkeğin açık alandaki uygunsuz görüntülerinin yayınlanmasıyla ilgili soruşturma açıldı.


Soruşturmada görüntüdeki 2 şüpheli gözaltına alındı.  Valilikten yapılan son açıklamada ise bank üzerinde "uygunsuz vaziyette" yatan M.Ç. adlı üçüncü şüphelinin de güvenlik güçlerince yakalandığı kaydedildi.


Emniyetteki işlemlerinin ardından şüpheliler, Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne getirildi. Zanlıların savcılıktaki ifade işlemlerinin sürdüğü öğrenildi.


İstanbul Valiliğinden yapılan açıklamada, 30 Mayıs'ta Bebek sahilinde halka açık alanda "alenen hayasızca harekette bulunan" Ö.K., M.Ç ve C.M.T'nin güvenlik güçlerince yakalandığı belirtildi.


Haberi paylaşın

Lavrov 8 Haziran'da Türkiye'ye gelecek

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un, beraberinde bir heyetle 8 Haziran'da Karadeniz'de buğday meselesini de kapsayan bir güvenlik koridorunun açılması konusunu görüşmek üzere Türkiye'ye geleceğini söyledi.


"Lavrov 8'inde Türkiye'ye geliyor." diyen Çavuşoğlu, AA'ya yaptığı açıklamada "Ukraynalılara da söyledik. Her zaman kapımız açık, sadece tek tarafla görüşüyoruz imajı vermek istemediğimizi (Ukrayna) Dışişleri Bakanı Dimitro Kuleba'ya söyledim. Askeri bir heyetle gelecek. Bu güvenli koridorun oluşması, gemilerin girip çıkması için neler yapılması gerekiyor, bizim Milli Savunma Bakanlığımız ve askerlerimiz, ilgili birimlerimizle oturacağız ve bunları teknik olarak görüşeceğiz." değerlendirmesini yaptı.


Bu konunun önemli olduğunu ve dünyada ciddi sıkıntılar yaşandığını ifade eden Çavuşoğlu, Türkiye'nin de bu konunun çözülmesinde kilit bir rol oynadığına vurgu yaptı.


Haberi paylaşın

İsveç Başbakanı Andersson: "Türkiye ile çeşitli düzeylerde görüşmelere devam edeceğiz"

İsveç Başbakanı Mangdalena Andersson, ülkesinin NATO üyeliği konusunda Türkiye ile müzakerelere devam edeceklerini söyledi.


İsveç'in resmi haber ajansı TT'ye açıklamalarda bulunan Andersson, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Finlandiya ve İsveç heyetlerinin Ankara'daki temaslarıyla ilgili "Görüşmeler maalesef beklenen düzeyde olmadı. Bunlar dürüst değiller, samimi değiller." sözlerini değerlendirdi.


Andersson, "Türkiye ile çeşitli düzeylerde görüşmelere devam edeceğiz. Bunun devam eden diyalog olduğunu söyleyebilirim." dedi.


Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmek için Ankara'ya gidip-gitmeyeceğine yönelik soruya ise Andersson, "Süreçte ne doğruysa onu yapacağız." cevabını verdi.


Haberi paylaşın

Kılıçdaroğlu'na yumruk atan sanığa 3 yıl 23 ay 30 gün hapis cezası verildi

Ankara'nın Çubuk ilçesindeki şehit cenazesinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik saldırıyla ilgili 66 kişinin yargılandığı davada karar açıklandı. Mahkeme, Kılıçdaroğlu'na yumruk atan sanık Osman Sarıgün'ü  3 yıl 23 ay 30 gün hapis cezasına çarptırdı.


Çubuk 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya sanıklar ve avukatları ile Kılıçdaroğlu'nun ve diğer müştekilerin avukatları katıldı. Bazı CHP milletvekilleri ve parti yöneticileri de duruşmayı takip etti.


Mahkeme Başkanı sanıkların son sözlerini dinledikten sonra hükmü açıkladı.


Mahkeme, Kılıçdaroğlu'na yumruk atan sanık Osman Sarıgün'ü "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret" ve "kişiyi yerine getirdiği kamu görevinden dolayı basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde kasten yaralama" ve "suç işlemeye alenen tahrik" suçlarından 3 yıl 23 ay 30 gün hapis cezasına çarptırdı.


Mahkeme diğer sanıkları da "kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten yaralama", "kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten yaralamaya teşebbüs", "cebir kullanarak kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle birden fazla kişi tarafından birlikte kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "cebir kullanarak kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle birden fazla kişi tarafından birlikte silahla kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "görevi yaptırmamak için direnme", "suç işlemeye alenen tahrik", "kişiye yerine getirdiği kamu görevinden dolayı alenen hakaret" ve "siyasi partilerin maliki olduğu eşyaya zarar vermek" suçlarından cezalandırdı.


Bu kapsamda, 55 sanık 7 ay 15 gün ila 8 yıl 6 ay 15 gün arasında değişen sürelerde hapis cezalarına çarptırıldı. Suça sürüklenen 10 çocuğa da 2 yıl 2 ay 10 günden 3 yıl 7 ay 21 güne kadar hapis cezası verildi.


Mahkeme sanıklar hakkındaki adli kontrol kararlarını kaldırdı.


CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek: Adalet tecelli etmedi


CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek karar duruşmasının ardından adliye önünde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, 21 Nisan 2019'da Genel Başkan Kılıçdaroğlu'na ve milletvekillerine yönelik bir "linç girişimi" gerçekleştiği belirtti.


Erkek, "Bu linç girişiminin arkasında kimlerin olduğunu kimlerin bunları planladığını ve kimlerin organize ettiğini çok iyi biliyoruz. Bu linç girişimi planlı bir şekilde öldürmeye teşebbüstür. Yani bugün Çubuk 2. Asliye Ceza Mahkemesinde sonuçlanan bu dava aslında Ankara Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeliydi. Ama maalesef siyasallaşan yargı her geçen gün adaleti daha da çürütüyor." ifadelerini kullandı.


Kararı eleştiren Erkek, şunları kaydetti:


"İlginçtir ki cezaların çok büyük bir çoğunluğu yasal imkan olan hepsine hükmün açıklanmasının geri bırakılması uygulandı. Yani istinafa gitmek mümkün değil bu suçlarla ilgili. Onun için burada zaten adalet tecelli etmedi. 'Ben pişman değilim' diyen sanığın bile cezasını ertelediler. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na yumruk sallayan Osman Sarıgün'ü tebrik etselerdi daha iyiydi. Yalnız şunu özellikle vurgulamak istiyoruz. Hukuk her şeyi sonuna kadar takip eder. Bu dosyalar bir gün gelir yeniden açılır. Gerçeğin üzerini hiçbir güç örtemez. Burada yargılanan ve ceza alan sanıklardan öte bu işi planlayanların, azmettirenlerin, organize edenlerin bir gün mutlaka yargı önünde hesap vereceğini de unutmayacağız."


CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç da kararı "komedi" olarak nitelendirdi.


Özkoç, "Biz diyoruz ki CHP olarak hiçbir güç adaletin üzerinde değildir. Hiçbir güç demokrasinin üzerinde olmayacaktır. Hiçbir güç Türkiye'nin adli makamlarını siyasete alet edemeyecektir. Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığı ve bütünlüğü buna engel olacaktır." dedi.


Haberi paylaşın

Pervin Buldan: Olası Suriye savaşı daha fazla göçmen demektir

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "HDP ve demokrasi güçleri saldırıya uğrarken, HDP'li belediyelere kayyumlar atanırken çekingen davrananlar, söz kuramayanlar, 'ama, fakat' diyenler, bugün bu saldırı dalgasının bizzat muhatabıdır. Sessizlik karanlığı büyütür, ortak ve güçlü refleks ise aydınlığı artırır." dedi.


Buldan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, geçen hafta annesini kaybeden HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ve ailesine başsağlığı diledi.


İktidarın, halkı ikna edecek bir hikayesinin ve halkın karşısına çıkacak yüzünün kalmadığını herkesin bildiğini iddia eden Buldan, ekonomik yıkımı, geçim derdini, ekmek krizini örtmek için her gün yeni bir hukuksuzlukla, kumpasla, kötülükle toplumun karşısına çıkmaya devam edildiğini ileri sürdü.


Pervin Buldan, 15 Mayıs'ın Kürt Dil Bayramı olduğunu ancak Diyarbakır ve İstanbul'daki etkinliklerin engellenmeye çalışıldığını savunarak, halkın ise bayramı alanlarda kutladığını söyledi.


Konser, tiyatro, miting yasaklarıyla adeta fiili bir OHAL uygulandığını ileri süren Buldan, "Yasaklarla mücadele yalanıyla yola çıkan AKP, tarihin en yasakçı iktidarı olmayı da başardı." diye konuştu.


"Kaftancıoğlu'na verilen ceza da aynı mantığın sonucu"


Buldan, "sarayın siyasi ajandasına göre karar veren partili yargı sistemi kurulduğunu, bu yargı düzeniyle seçim kampanyası yürütüldüğünü" iddia ederek, "Kendileri halkın içine inemeyince partili hakim ve savcılarını sahaya sürdüler. İşte en son sevgili Canan Kaftancıoğlu'na verilen ceza da aynı mantığın bir sonucudur. Siyaseten yaşadığımız erimeyi, yargı gücüyle durdurma gayreti içinde olduğunuzgayet net görüyor ve biliyoruz. Evet, itiraz eden herkesten, uçan kuştan, esen yelden korktuğunuzu da biliyoruz ama nafile. Ne yaparsanız yapın gideceksiniz, gideceksiniz, gideceksiniz..." ifadesini kullandı.


Muhalefetin de tam bir yol ayrımında olduğunu savunan Buldan, "HDP ve demokrasi güçleri saldırıya uğrarken, HDP'li belediyelere kayyumlar atanırken çekingen davrananlar, söz kuramayanlar, 'ama, fakat' diyenler, bugün bu saldırı dalgasının bizzat muhatabıdır. Sessizlik karanlığı büyütür, ortak ve güçlü refleks ise aydınlığı artırır." değerlendirmesinde bulundu.


HDP Eş Genel Başkanı Buldan, iktidarın ülke yararına olmayan iç ve dış politikasına bir bütün olarak karşı çıkılmasının, tüm muhalefetin ortak sorumluluğu ve görevi olduğunu iddia etti.


"Etkin kovuşturma ve soruşturma süreçleriyle anlam kazanır"


TBMM'de geçen hafta kadına yönelik şiddetin önlenmesine yönelik yasanın çıktığını, ancak bu düzenleme hazırlanırken kadın örgütlerinin görüşünün alınmadığını ileri süren Buldan, cezalandırmanın tek çözüm olamayacağını, önleme ve destek politikaları, etkin kovuşturma ve soruşturma süreçleriyle anlam kazanacağını dile getirdi.


Buldan, kadınların ortak mücadelesinin kendileri için de hayati olduğunu, ne pahasına olursa olsun kadınların bu mücadeleyi kazanacaklarını belirtti.



Haberi paylaşın

Bahçeli: Terörle mücadelenin seçim sürecini etkilemek amacıyla yürütüldüğünü söylemek milli güvenlik tehdididir

MHP Devlet Başkanı Devlet Bahçeli, "Terörle mücadelenin seçim sürecini etkilemek amacıyla yürütüldüğünü söylemek su katılmamış müfterilik ve ileri düzeyde milli güvenlik tehdididir" dedi.


Partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşan Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkan ifadeleri:


  • "Sayın Kılıçdaroğlu, terörist Demirtaş'ın hasretini ziyadesiyle çekiyorsan Kavala olmadan yaşayamam diyorsan biraz daha devam et, sonunda kanun yoluyla onların koğuşundaki boş bir ranzaya sen de kapağı atarsın, nihayet çulunu serer, duvara da halını asarsın"
  • "Terörle mücadelenin iç siyaset malzemesi olarak kullanıldığını iddia etmek bize göre PKK'nın değirmenine su taşıyan, bölücülerin ekmeğine yağ süren bayağı bir çarpıklıktır"
  • "Zillet İttifakı abesle direnişini, gayri milli, gayri ahlaki ve gayri meşru tutumunu ısrarla sürdürmektedir"
  • "MHP, muhtemel askeri harekatı bütün varlığıyla desteklemektedir"
  • "Biz Oniki Ada'yı unutmadık, unutmayacağız. Bir gün asıl sahibine geçeceği günleri de mutlaka göreceğiz"
  • "İsveç ve Finlandiya kırmızı kart cezalısıdır"
  • "Demokrasi, terörün sığınağı, tavzih ve tevil zemini olamayacaktır"
  • "(Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi) Millet bahçesinde fitne kazısına heves edenler yine kaybedeceklerdir"

Haberi paylaşın

Kaftancıoğlu, İstanbul Adliyesi'nde infaz başvurusunda bulunuyor

Hakkında 4 yıl 11 ay hapis cezası verilen Canan Kaftancıoğlu, İstanbul Adliyesi'ne giderek infaz başvurusunda bulunacak.


CHP İstanbul İl Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada "CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu hakkında Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/5283 esas sayılı dosyasıyla kısmen onanan İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi 2019/171 esas sayılı dosyasında verilen karar kesinleşmiş, mahkeme kararı infaza gönderilmiştir. CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu bugün saat 11.30’da gerekli işlemlerin yapılması için İstanbul Adliyesi'ne gidecektir." denildi.


İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkında verilen 4 yıl 11 ay 20 günlük hapis cezasını Yargıtay onamıştı. Böylece Kaftancıoğlu hakkında verilen hapis kararı kesinleşmişti.


Kaftancıoğlu'nun aldığı ceza, yıllar önce yaptığı sosyal medya paylaşımlarına dayanıyor.


Haberi paylaşın

Çavuşoğlu: Fransa ve Almanya'nın büyükelçileri PKK gösterileri nedeniyle bakanlığa çağrıldı

Anadolu Ajansı Editör Masası'na konuk olan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Fransa ve Almanya'nın Ankara Büyükelçilerinin PKK'nın bu ülkelerde düzenlediği gösteriler nedeniyle Bakanlığa çağrıldığını açıkladı.


Çavuşoğlu, Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliği ile Avrupa'da bazı ülkelerdeki gösteriler konusunda şunları söyledi:


 "NATO Genel sekreteri bu yönde çaba sarfediyor. Başından beri dürüst ve ilkeli davranıyor. Türkiye'nin endişelerinin karşılanması gerektiğini düşünüyor. Biz diplomasiyi her zaman işlettik. Şimdi biz bir belge verdik iki ülkeye. Biz NATO'nun girişimlerine evet diyoruz ama sonuç odaklı bir süreç olması gerekir. NATO'nun üye olmak isteyen ülkelere hatta bizim ortaklarımız var, ortaklarımızın tam bir dayanışma içinde olması gerektiğini söylüyoruz. Biraz önce söylediğim eylemlere destek olan ülkeler var mı var, onların da bu desteği sonlandırması gerektiğini söylüyoruz. Amerika da var, sadece Almanya ya da Fransa değil. Biz dün iki büyükelçiyi de bakanlığa çağırdık ve tepkimizi gösterdik, sert şekilde uyardık. Ayrıca her iki ülkeye bu teröristlerin gösterilerine izin verdikleri için notayı büyükelçileri verdik."


Çavuşoğlu, Ege adalarının silahsızlandırılmaması halinde egemenlik tartışması başlatılacağını söyledi:


(Doğu Ege Adaları) Yunanistan, adaların statüsünü bozmuştur, dolayısıyla Yunanistan'ın bu adaları silahsızlandırması gerekir. Aksi takdirde egemenlik tartışması başlar. (Yunan siyasetçiler) Her gün Türkiye'ye 5-10 kez saldırmazlarsa kendi halklarını tatmin edemeyeceklerini düşünüyorlar


Haberi paylaşın

Kalın-Sullivan görüşmesi: ABD'den Suriye'ye operasyon için uyarı, İsveç ve Finlandiya için destek

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Türkiye ile İsveç ve Finlandiya arasındaki doğrudan görüşmelerin devam etmesini desteklediklerini bildirdi.


Beyaz Saray'dan yapılan yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ile ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Sullivan arasındaki telefon görüşmesinde ikili ve bölgesel konular ele alındı.


Açıklamaya göre iki isim, Rusya-Ukrayna savaşındaki son durumu ve Ukrayna'nın tarım ürünlerinin küresel piyasalara nasıl ulaşabileceği konusunu değerlendirdi.


Sullivan, İsveç ile Finlandiya'nın NATO'ya katılım sürecine ilişkin Türkiye'nin bu iki ülkeyle yürüttüğü doğrudan görüşmelerin devamını ABD olarak desteklediklerini vurguladı.


"Suriye'de gerilimi artırabilecek adımlardan uzak durulmasının" önemine değinen Sullivan ayrıca, Doğu Akdeniz'deki tüm anlaşmazlıkların çözümü noktasında diyalog ve diplomasi kanallarının kullanılması konusunda tarafları teşvik etti.


Haberi paylaşın

Esenyurt'ta bir çocuğa tacizde bulunduğu iddia edilen kişi gözaltına alındı


Esenyurt'ta bir çocuğa yönelik tacizde bulunduğu iddia edilen kişi gözaltına alındı.
Süleymaniye Mahallesi Ispartakule Caddesi'nde bulunan camide, bir kişinin küçük yaştaki bir çocuğu taciz ettiği iddiası üzerine, mahalleli cami önünde toplandı.

Olay yerine çok sayıda polis ekibi ve çevik kuvvet sevk edildi. Polis ekiplerince gözaltına alınan zanlıyı cami önünde toplanan mahalleli linç etmek istedi.


İstanbul Valisi Ali Yerlikaya ve İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş da bölgeye gelerek vatandaşlarla görüştü.


İstanbul Valiliğinden yapılan açıklamada, "Bugün Esenyurt ilçemiz Süleymaniye Mahallesi'nde çocuğa yönelik tacizde bulunduğu iddia edilen şüpheli şahıs, kısa sürede güvenlik güçlerimizce yakalanmıştır. İnsanlık suçu olarak gördüğümüz bu eylemleri nefretle ve esefle kınıyoruz, lanetliyoruz." ifadelerine yer verildi.


Açıklamada konuyla ilgili adli tahkikatın başlatıldığı bildirildi.


Haberi paylaşın

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski ile telefonda görüştü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski ile telefon görüşmesinde Ukrayna-Rusya savaşındaki son gelişmeler ele alındı.Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski ile telefonda görüştü
Görüşmede, Ukrayna'nın tarım ürünlerinin deniz yoluyla ihracı için güvenli koridor oluşturulması projesine bilhassa önem atfettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya, Ukrayna ve BM'nin iştirakiyle oluşturulacak Kontrol Merkezi'ne katılmaya ve merkeze İstanbul'da ev sahipliği yapmaya olumlu baktıklarını bildirdi.


Haberi paylaşın

Türkiye ile BAE arasında savunma sanayisi alanında iş birliği

Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında iki ülke savunma sanayisi ilişkilerinin geliştirilmesine yönelik iki mutabakat muhtırasına imza atıldı.Türkiye ile BAE arasında savunma sanayisi alanında 2 mutabakat muhtırası imzalandı
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığından (SSB) yapılan açıklamaya göre, Türkiye ile BAE arasında yoğunlaşan savunma sanayisi iş birliği ilişkilerinin devamı olarak iki ülke devlet yetkilileri ve şirketleri Ankara'da bir araya geldi.


Savunma ve Havacılık Sanayii İmalatçılar Derneği (SASAD) ile BAE'deki muadil kuruluş EDDC (Emirates Defense Companies Council) arasında endüstriyel iş birliği konusunda, TR TEST ile Tawazun arasında ise test ve sertifikasyon konusunda mutabakat muhtıraları imzalandı.


Türkiye ile BAE arasında savunma sanayisi alanında iş birliğini artırmaya yönelik çalışmaların sonucu olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şubat ayındaki BAE ziyaretinde iki ülke arasında Savunma Sanayii İşbirliği Niyet Mektubu imzalanmıştı.


Haberi paylaşın

Erdoğan'dan Putin'e: Suriye'den saldırılar sürüyor, bu bölgelerin güvenli hale getirilmesi bir zorunluluk

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi.


Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, görüşmede, Türkiye-Rusya ilişkilerinin yanı sıra Ukrayna-Rusya savaşı başta olmak üzere bölgesel konular ele alındı.


Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede, Rusya ile Ukrayna arasında barış zemininin en kısa sürede yeniden oluşturularak, savaşın olumsuz etkilerini en aza indirecek ve güven inşa edecek adımlara ihtiyaç olduğunu ifade etti.


Erdoğan, her iki tarafın ilke mutabakatı sağlanırsa İstanbul'da Rusya, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler (BM) ile bir araya gelmeye ve muhtemel bir gözlem mekanizmasında rol üstlenmeye hazır olduklarını vurguladı.


"Suriye'de terör örgütü PKK/YPG'nin Türkiye'ye ve Suriyeli sivillere yönelik saldırılarının sürdüğüne" dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ekim 2019'daki mutabakatta yer alan Türkiye sınırından itibaren 30 kilometre derinliğinde bir terörden arındırılmış bölgenin oluşturulamadığını, bu bölgelerin güvenli hale getirilmesinin bir zorunluluk olduğunu belirtti.


Haberi paylaşın

CHP Lideri  Kılıçdaroğlu: RTÜK, bu devrin ekonomik terör aparatlarından biridir

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamaları yayınladıkları gerekçesiyle 4 televizyon kanalına verilen para cezalarına tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, "RTÜK, bu devrin ekonomik terör aparatlarından biridir!" dedi.


Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK),  Kılıçdaroğlu’nun kişisel sosyal medya hesabından ‘kaçış planı projesi’ haberini yayınlayan Tele 1, KRT, Flash TV ve Halk TV’ye papa cezası verdi. Ensar ve Türgev'in şikayeti üzerine videoyu yayınlayan dört televizyon kanalına reklam gelirlerinin yüzde 3’ü oranında para cezası kesildi.


TV kanallarına ceza haberi sonrası yine sosyal medya üzerinden açıklama yapan Kılıçdaroğlu, "Yoksullaştırma şiddetin, terörün en kötüsüdür. Bu Saray, halkı yoksullukla terörize etmektedir. Bu yoksullaştırma terörü sürerken, Saray evlatları vakıflar üzerinden yüzlerce milyon dolarlarla oynuyor. Baba “Eeey Amerika” edebiyatında, evlatlar dolar transferlerinde…" dedi


Kılıçdaroğlu'nun paylaştığı diğer iki ileti ise şöyle:


  • Belgeler ortaya çıkınca, emir verildi, atanmışlar aHaber’e koştu. Tabii her taraf belge dolu olunca, baktılar olmuyor, RTÜK üzerinden de beni yasaklamaya giriştiler. Ki RTÜK, bu devrin ekonomik terör aparatlarından biridir; sadece bu!

  • Gelelim “Kılıçdaroğlu susturulabilir mi?” sorusuna. Senin paramiliterlerin, mafyaların, derin devlet müptezellerin, kullanışlı aparatların beni durduramaz. Ey Saray, senin meselen bana kimin, neyi izin vereceği değildir; senin meselen, beni durdurabilecek gücünün olmamasıdır!
Haberi paylaşın

RTÜK'ten CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun açıklamasını yayınlayan 4 TV kanalına para cezası


Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sosyal medyadan paylaştığı ‘kaçış planı ifşa’ videosunu yayınlayan dört televizyon kanalına reklam gelirlerinin yüzde 3’ü oranında para cezası verdi.


CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun kişisel sosyal medya hesabından ‘kaçış planı projesi’ haberini yayınlayan Tele 1, KRT, Flash TV ve Halk TV’ye papa cezası kesildi. Ensar ve Türgev'in şikayeti üzerine ceza verilen kanallardan Halk TV, karar tepki olarak Kılıçdaroğlu'nun açıklaması yeniden yayınladı.  


Kararı duyuran RTÜK üst kurul üyesi İlhan Taşcı, RTÜK, Sayın Kılıçdaroğlu'nun ülkeyi sarsacak, manşet haber niteliğindeki açıklamaları ve ifşa ettiği belgeleri yayınlayan Tele1 KRT, Flash ve Halk TV’ye oyçokluğuyla tavandan %3 para cezası verdi Karar, basın özgürlüğüne, haber alma hakkına ve demokrasiye vurulan bir darbedir!" dedi. 


CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, 'akşam 22.00'de bir kaçış planını ifşa edeceğim' dediği konuşmasında, TÜRGEV ve Ensar vakıfları üzerinden ABD'ye on milyonlarca dolar para transferi yapıldığını söyledi.


Haberi paylaşın

Bakan Nebati: "Enflasyonla mücadeleyi tek boyutlu olarak sadece devletin çözeceği bir sorun olarak görmüyoruz"


Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, enflasyonla mücadeleyi tek boyutlu olarak sadece devletin çözeceği bir sorun olarak görmediklerinin, tüm paydaşlarla tam uyum içerisinde koordineli bir şekilde hareket etmeyi gerektiren çok boyutlu bir mesele olarak değerlendirdiklerinin söyledi. 

Türkiye Bankalar Birliği'nin (TBB) 65. Genel Kurulu'nda konuşan Bakan Nebati, cari açık sorununu ve bunun neden olduğu sorunları kökten çözmek için tasarladıkları Türkiye Ekonomi Modeli ile ülkenin, tüm küresel olumsuzluklara rağmen istikrarlı ve güçlü bir şekilde büyümeye devam ettiğini ifade etti. Nebati, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Öncü göstergeler ışığında, bu yılın ilk çeyreğinde güçlü ve dengeli büyüme eğiliminin sürdüğünü rahatlıkla söyleyebiliriz. Yarın, GSYH ilk çeyrek verileri açıklandığında buna inşallah hep beraber şahit olacağız. Öncü veriler, büyümenin 2022 yılının ilk çeyreğinde yıllık olarak yüzde 7 civarında gerçekleşeceğine işaret ediyor."


"Bu yıl iç tüketimden fazla hububat üretimi bekliyoruz"


"Enflasyondaki yükselişte arz yönlü ve maliyet artışı kaynaklı faktörlerin ön plana çıktığını ve bu nedenle enflasyon görünümündeki bozulmanın geçici nitelikte olduğunu düşünüyoruz." diyen Nebati, fiyat artışlarının vatandaşlara asgari düzeyde yansımasına yönelik adımlar atmaya devam ettiklerini ifade etti.


Nebati, enflasyonun ardındaki yapısal etmenlere ilişkin çalışmaları Fiyat İstikrarı Komitesi ile Gıda ve Tarımsal Ürün Piyasaları İzleme ve Değerlendirme Komitesi çatısı altında sürdürdüklerine değinerek, şu açıklamalarda bulundu:


"Bu yıl, ülkemizde olumlu iklim koşullarının da etkisiyle geçtiğimiz yıla oranla bitkisel üretimde artış sağlamayı, devir stoklarımızı da dikkate aldığımızda önümüzdeki bir yıllık süreçte iç tüketimin üzerinde bir hububat üretimi gerçekleştirmeyi bekliyoruz. Bu durumun, gıda fiyatlarındaki enflasyonun azalmasına yönelik olumlu etki göstereceğine inanıyoruz. Ayrıca, gıda arz güvenliğindeki sürdürülebilirliği teminen, ekilmeyen tarım arazilerinin de tarımsal amaçlı kullanımına ilişkin çalışmaları önceliklendiriyoruz."


Komite bünyesinde, gıda ve tarımsal ürün piyasalarındaki gelişmeleri yakından takip ettiklerini vurgulayan Nebati, kurumlar arası iş birliğini yoğun bir şekilde sürdürdüklerini anlattı.


"Enflasyonla mücadeleyi tek boyutlu olarak sadece devletin çözeceği bir sorun olarak görmüyoruz"


Bakan Nebati, enflasyonla mücadeleyi tek boyutlu olarak sadece devletin çözeceği bir sorun olarak görmediklerinin, tüm paydaşlarla tam uyum içerisinde koordineli bir şekilde hareket etmeyi gerektiren çok boyutlu bir mesele olarak değerlendirdiklerinin altını çizdi.


Bu kapsamda, yaşanan küresel olumsuzluklara rağmen toplumun her kesimini korumak için sektörler ile tam bir koordinasyon halinde olduklarını dile getiren Nebati, "Birlikten Berekete Kazanan Türkiye" programı kapsamında verimli görüşmeler gerçekleştirdiklerini, yaptıkları istişareler sonucu etkin mekanizmaları hayata geçirdiklerini söyledi.


Nebati, devlet olarak kendi yaptıklarına ek olarak firmaların da fiyat politikalarında cesur adımlar atma yönündeki düşüncelerini sonuna kadar desteklediklerini kaydederek, "Fiyatları istikrara kavuşturana kadar, milletimizi enflasyon baskısı altında ezdirmemek için hep birlikte azimle çalışmaya devam edeceğiz." diye konuştu.


Haberi paylaşın

Salda Gölü'nde NASA'nın da kullanabileceği bilim merkezinin proje aşaması tamamlandı


Mars'ın Jezero Krateri'ndeki eski göle benzetilen Burdur'daki Salda Gölü'nde yapılacak ve ABD Havacılık ve Uzay Ajansının da (NASA) çalışmalarında kullanabileceği bilim merkezinin, proje aşaması tamamlandı.


Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü, gölde yürütülen "Mikrobiyal Ekoloji ve Biyoçeşitlilik Araştırmaları" ile NASA'nın çalışmalarına destek olmak amacıyla Salda Gölü Bilim Merkezi Projesi'ni hazırladı.


Araştırmacıların hızlı sonuç elde etmelerini sağlamak ve ziyaretçileri Salda Gölü'nün bilimsel değeri konusunda bilinçlendirmek amacıyla hayata geçirilecek bilim merkezi, Beyaz Adalar karşılama alanına 620 metre mesafede, 3 bin 396 metrekarelik alana kurulacak.


NASA'nın Salda çalışmalarına katılan İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Jeomikrobiyoloji-Biyojeokimya Araştırma Grubu Lideri Prof. Dr. Nurgül Balcı, Salda'nın dünyanın bildiği özel bir göl olduğunu ifade etti.


Jeolojik açıdan önemli olan Salda'da değerli bilimsel çalışmaların yürütüldüğünü aktaran Balcı, dünyada buna benzer alanlarda özellikle genç nesle ulaşmak için bilim merkezlerinin olduğunu dile getirdi.


Balcı, bölgeye her geldiklerinde bilim merkezinin ihtiyacını hissettiklerini belirtti.


 "Çevreye uygun, yüzde 100 ahşap olacak"


Salda Gölü'nü Koruma Projesi kontrol mühendisi, mimar, Salda Bilim Merkezi Proje Sorumlusu Alperen Kerküklü ise Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'un talimatıyla bilimsel çalışmaların yerinde yürütülmesi için planlanan bilim merkezi projesini tamamladıklarını söyledi.


En kısa sürede projenin uygulamasına geçileceğini belirten Kerküklü, "Bilim merkezimizin mimari proje kısmını tamamen alana uygun bir şekilde tasarladık. Doğallığı bozmadan, tamamen çevreye uygun, yüzde 100 ahşap olacak merkez, hassas olarak nitelendirilen beyaz kumsalın uzağında olacak." dedi.


Salda Gölü'ne gelenlerin, yürütülen bilimsel çalışmaları yerinde görebileceklerini vurgulayan Kerküklü, merkezde oluşturulacak sinevizyon odasında, ziyaretçilere gölü koruma çalışmalarının anlatılacağını bildirdi.


Salda Gölü, NASA tarafından Mars 2020 misyonunda hedef alan olarak seçilen Jezero Krateri'ndeki eski göle, "jeolojik ve mineralojik" benzerliğe sahip tek göl olma özelliğini taşıması nedeniyle dünyanın ilgisini çekmişti.


NASA sosyal medya hesabından Şubat 2021'de "Mars'a geri sayım başladı" başlığıyla "Jezero Krateri'ne kimse ayak basmadı ama Türkiye'deki Salda Gölü sayesinde orada neler bekleyebileceğimiz konusunda bazı fikirlerimiz var." paylaşımı yapılmıştı.


Haberi paylaşın

Türkiye'de yaklaşık 2 yıl sonra maskesiz sosyal hayat başladı


Ülke genelindeki tüm açık ve kapalı alanlarda 8 Eylül 2020'de zorunlu hale gelen maske takma uygulamasının 629 gün sonra toplu taşıma araçlarında da kaldırılmasıyla sosyal hayat tamamen "maskesiz" oldu. Maske zorunluluğu sadece hastanelerde uygulanacak.


Türkiye'de ilk Covid-19 vakasının tespit edildiği 11 Mart 2020'nin ardından virüsün hızla yayılması sonucu sokağa çıkma kısıtlaması, kafe ve restoranların kapatılması, toplu etkinliklerin durdurulması, uzaktan eğitime geçilmesi gibi birçok karar alındı.


Hayatı direkt etkileyen kısıtlama kararlarının yanı sıra virüsün yayılımını önleyebilmek için uygulanmaya başlanan maske, sosyal mesafe ve hijyen tedbirleri, günlük alışkanlıkları tümüyle değiştirdi.


Mayıs 2020'den itibaren vaka sayılarına göre bazı illerde uygulanmaya başlanan maske takma zorunluluğu, 8 Eylül 2020'de ülke genelinde, konutlar dışındaki tüm açık ve kapalı alanları kapsar hale geldi.


Bu tarihten sonra günlük hayatın ayrılmaz bir parçası olan maskeler cadde ve sokaklar, park ve bahçeler gibi açık alanlar ile toplu taşıma araçları, alışveriş merkezleri ve iş yerleri gibi tüm kapalı mekanlarda takılmaya başladı.


Maske zorunluluğu ilk açık havada sonlandırıldı


İlk olarak 2 Mart 2022'de açık havada kaldırılan maske takma mecburiyeti, kapalı ortamlarda ise havalandırma ve mesafe kuralına göre uygulanmaya başladı.


Günlük vaka sayısının 2 binlere kadar düşmesinin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 26 Nisan'da Koronavirüs Bilim Kurulu üyeleriyle yaptığı açıklamada, kapalı mekanlardaki maske takma zorunluluğunun sonlandırıldığını açıkladı.


Cumhurbaşkanı Erdoğan, zorunluluğun toplu taşıma araçları ve sağlık kuruluşlarında da iptal edilmesi için vaka sayısının binin altına inmesinin bekleneceğini bildirdi.


Toplu taşıma araçlarında da zorunluluk kalktı


Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, günlük vaka sayısının 3 gün üst üste binin altında olması durumunda, toplu taşıma araçlarındaki maske zorunluluğunun sona erdirileceğini duyurdu.


Covid-19 vaka sayılarının arka arkaya üç gün binin altında seyretmesinin ardından Koca, dün, maske takma mecburiyetinin toplu taşıma araçları için de sonlandırıldığını açıkladı.


Şehir içi toplu taşımanın yanı sıra otobüs, tren, uçak gibi şehirler arası seyahatlerde de maske zorunluluğu kaldırıldı. Böylece ülke genelinde 629 gün sonra sosyal hayat tamamen maskesiz oldu.


Maske zorunluluğu uygulaması sadece hastanelerde devam edecek.


Haberi paylaşın

Altı muhalefet partisinden temel ilkeler ve hedeflere ilişkin ortak açıklama

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun daveti üzerine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ile DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan Gelecek Partisi Genel Merkezi'nde pazar akşamı toplandı.


Toplantı sonrası yapılan ortak açıklamada, "Hukuk devletinin yeniden tesisi, siyasetin normalleşmesi ve ekonomimizin tekrar refah üretmesi için gerçek anlamda güçlendirilmiş parlamenter sisteme bir an önce geçilmesi gerektiğine inanıyoruz." ifadesine yer verildi.


Türkiye'yi insan hakları temelinde ve gerçek manada demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti kılmanın sorumluluk olarak görüldüğü belirtilen yazılı açıklamada, "Kendi parti programlarımızdan ve söylem ve hedeflerimizden vazgeçmeksizin, karşılıklı güven ve saygıya dayalı fedakarlıklarda bulunarak Cumhuriyetimizi ikinci yüzyılına taşıyacağız. Bu amaçla 6 parti arasında başlamış olan iş birliği sürecinde yer alan bütün partilerin genel başkanları olarak önümüzdeki kritik tarihi süreçte aşağıdaki ilkelere sadık kalacağımızı taahhüt ve ilan ediyoruz." denildi.


HABERİN DEVAMI>>


Haberi paylaşın

Eski HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş'tan muhalefete eleştiri: Siz seçmenden daha kararsızsınız


Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, muhalefet partilerinin değişim isteyen yüzde 70'lik kitleye 'hiçbir şey söyleyemediğini' öne sürerek eleştirdi. 'Kime oy vermeliyim diye' soran Demirtaş, "Sabah CHP’li oluyorum, öğlene doğru İYİ Partiliyim, öğleden sonra DEVA’ya geçiyorum, sonra HDP’de karar kılıp akşam Gelecek Partisine meylediyor, gece Saadet Partisi diyorum ve uyumadan önce yine kararsız kalıyorum." dedi.    

Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, +Gerçek için kaleme aldığı yazıda muhalefeti eleştirdi. Muhalefet partilerinin birlik olamadıkları için 'aslında hiçbir şey söylemediklerini' öne süren Demirtaş, "O kadar çok ve gereksiz şeyi tam bir kakafoni şeklinde söylüyorlar ki, sonuçta hiçbir şey söyleyememiş oluyorlar" ifadelerini kullandı. 


Demirtaş'ın cezaevinden kaleme aldığı yazısız şöyle: 


Elbette iktidar odaklarını da izliyorum ama yazının konusu onlar değil. Kaldı ki AKP-MHP üzerine “derin” analizler yapmayı uzun zaman önce bıraktım. Dibine kadar çürümüş, yozlaşmış, suça ve günaha bulaşmış bir zulüm iktidarını teşhir etmeye ve on milyonlarca mağdura anlatmaya gerek yok çünkü. Herkes malını iyi tanıyor. Kimi bu zulümden bıktı, usandı ve çıkış arıyor, kimi de halen Saray’ın çöplüğünden beslendiği için suça ortak olmayı sorun etmiyor. Ancak gerçek şu ki, yüzde 70’lik bir kitle artık net olarak değişimden yana ve gözünü muhalefete dikmiş, bir çözüm bekliyor.


Muhalefet “Voltran”ı oluşturamadı


Peki muhalefet bu yüzde 70’lik kitleye ne diyor? İşte sorun da burada. Henüz derli toplu şekilde bir arada duracak ve ortak bir söylem üretip ortak bir sloganda "Voltran"ı* oluşturamadıkları için aslında hiçbir şey söylemiyorlar. O kadar çok ve gereksiz şeyi tam bir kakafoni şeklinde söylüyorlar ki, sonuçta hiçbir şey söyleyememiş oluyorlar.


Kendimi bazen kararsız bir seçmenin yerine koyarak liderleri veya parti sözcülerini izliyorum. Acaba hangisi beni ikna edecek diye objektif bir şekilde düşünmeye çalışıyorum. Mesela aylık gelirim ortalama bir memur maaşı, kira ödüyorum, kredi kartı borçlarım birikiyor, sürekli gıda ve giyim harcamalarımızdan kısarak hayatta kalmaya çalışıyoruz. Çocuklarım var, onların geleceklerini düşünmek zorundayım. Bu reel durum ve çaresiz ruh halimle, kurtuluş nerede diye partilere bakıyorum. Öyle ya, birinden birine oy vereyim ki ülkeyi, toplumu düze çıkarsınlar. Ben de barış, huzur ve güven içinde çocuklarımı yarınlara hazırlayabileyim.


Acaba kime oy versem?


Çok umutsuz, karamsar ama arayış içinde bir seçmenim. Acaba kime oy versem? (Merak etmeyin, HDP propagandası yapmayacağım, okumaya devam edin lütfen.) Dikkat edin, öyle büyük beklentileri olan bir seçmen değilim. Ama hayati derecede önemli bir sorunla karşı karşıyayım çünkü adeta hayatta kalmaya çalışan bir ailem var ve ertesi günü düşünecek takatim bile yok. Yani Türkiye’deki seçmen çoğunluğundan biriyim. Sade bir çözüm yolu duymak ve ikna olmak istiyorum. Bu durumda muhalefeti izliyorum. Ne diyorlar biliyor musunuz, elbette biliyorsunuz, ben yine de hatırlatayım. Hangisi hangisini söylüyor, siz zaten tahmin edersiniz. Derdim isimler üzerinden eleştiri yapmak değil. Bir anlayışı eleştirmeye çalışıyorum.


Haydi, şimdi o kararsız seçmen olarak muhalefete kulak verelim:


  • “Biz bu seçimde hakkıyla birinci parti olacağız ve ben başbakan olacağım.”

Nasıl yani? Birlikte masaya oturduğunuz liderleri seçimde eze eze yenip tek başına 360 milletvekili çıkararak Anayasa’yı değiştirecek ve sonra da başbakan mı olacaksınız? Diğer partileri yenmek için mi altılı masada oturuyorsunuz? İlginç.


  • “Kendi logomuzla, kendi şanımızla seçime parti olarak tek başımıza gireceğiz.”


O halde siz de 360 milletvekili çıkarıp Anayasa’yı değiştirecek ve bizi kurtaracaksınız. Çok güzel, masadaki diğer beş lideri seçimde alt etmek gerekecek ama sanırım problem değil. Yalnız, kadın lider de tek başına başbakan olacak. 360 onların, 360 da sizin, demek ki 720 vekili siz iki parti çıkarabiliyorsunuz. İnsan ister istemez heyecan duyuyor.


  • “İttifak içinde ittifak olabilir.”

Tamam, güzel. Ana muhalefet seçime tek başına girecek, diğer ikisi ayrı girecek, kaldınız üç parti. İttifak yapıp yüzde yediyi aşarak Meclis’e girseniz en az 50 vekil de siz çıkarsanız, oldu 770 vekil. Düşüncesi bile güzel.


  • “Altılı masa beni ortak aday gösterirse onur duyarım.”

Bence de güzel olur. Farz edelim yüzde 51’le seçildiniz ve partiniz de yüzde 28 oyla 230 vekil çıkardı. Oldu mu size bin vekil. Tüylerim diken diken oldu yeminle. Bir değil, iki anayasa yaparsınız.


  • “Demokrasi ittifakıyla bu seçimde halkın iktidarını kuracağız.”

Demek ki siz de en az yüzde 50+1 oyla cumhurbaşkanlığını kazanıp en az 301 vekil çıkaracak ve Meclis’te de iktidar olacaksınız. Toplamaya bile korkuyorum ama sanırım bin 301 vekil oldu. Bayılmasam iyi.


İktidara da bakalım.


  • “Cumhur olarak bu seçimde en az yüzde 75 oy alacağız.”

Bakın yüreğime su serpildi işte. Bir cumhurbaşkanı da siz çıkarıyorsunuz, en az 500 vekilliği de alıyorsunuz, etti mi bin 801 vekil. Allah’ım, sen aklıma mukayyet ol.


Lütfen artık kendinize gelin


Şimdi bir özet çıkaralım. Muhalefet bu seçimde iki cumhurbaşkanı, bir başbakan ve bin 301 vekil çıkarabilecekken iktidar ise bir cumhurbaşkanı ve 500 vekil çıkaracak. Demokrasimiz açısından kıvanç duyulacak bir tablo. Böylece tek adam sistemi de çökmüş oluyor tabii. Çünkü ülkeyi üç cumhurbaşkanı, bir başbakan ve bin 801 vekil birlikte yönetecek.


Fakat benim için neden rahat değil ve ben ne diye halen kararsızım acaba? Çocuklarım için halen korkuyorum ve ne yapacağımı bilemiyorum. Yukarıda sözünü ettiğim ortalama bir seçmen olarak sabah CHP’li oluyorum, öğlene doğru İYİ Partiliyim, öğleden sonra DEVA’ya geçiyorum, sonra HDP’de karar kılıp akşam Gelecek Partisine meylediyor, gece Saadet Partisi diyorum ve uyumadan önce yine kararsız kalıyorum. Ertesi sabah Türkiye İşçi Partisi tamamdır diyorum ama EMEP aklımı çeliyor, SOL Parti en iyisidir, özellikle öğlen sonrası ama akşamları mutlaka Yeşil ve Sol Gelecek diyorum. Bugün soldan kalktım çünkü. Akşam kararsız uyuyorum. Yarın ola hayrola.


Tek bir soruyla bitireyim. Şu perişan haldeki on milyonlara bakıp da hiç mi utanmıyorsunuz? Ben siyasetçi olarak çok mahcubum, hapiste bile utanıyorum.


Meğer siz kararsız seçmenden daha kararsızmışsınız. Lütfen artık kendinize gelin. Durumun vahametine ve ciddiyetine uygun bir duruşla ortak ve somut bir mesajda buluşup memleketi uçurumun dibinden çıkarın. Sorumluluk da vebal de hepinizdedir.


Biliyorum, yapabilirsiniz.


Selahattin Demirtaş
Edirne Cezaevi"


Haberi paylaşın
Erişilebilirlik kısayollarına git
Haberi paylaşın Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Nepal'de 22 kişiyi taşıyan bir yolcu uçağının enkazına ulaşıldı

Türkiye ve dünyada kişi başına düşen silah sayısında artış yaşanıyor

Salgın hastalık uzmanlarından DSÖ ve hükümetlere uyarı: Maymun Çiçeği'ne daha hızlı yanıt verin