Nika Shakarami’nin annesi Nesrin Shakrami, kızının devlet kurumlarının raporunun aksine güvenlik güçleri tarafından öldürüldüğünü bildirdi.
REKLAMİran'ın başkenti Tahran'da hükümeti protesto gösterileri sırasında kaybolan ve daha sonra öldüğü açıklanan 16 yaşındaki genç kızın nasıl ve ne şekilde hayatını kaybettiği sorusu hala yanıt bekliyor.
Euronews Farça servisinin derlediği habere göre, Nika Shakarami adlı genç kızın ölümünün ardından güvenlik güçleriyle arkadaşları ve aile üyelerinin verdiği çelişkili ifadeler, yaşanan dramla ilgili soru işaretlerinin artmasına yol açtı.
Son olarak Nika Shakarami’nin annesi Nesrin Shakrami, kızının devlet kurumlarının raporunun aksine güvenlik güçleri tarafından öldürüldüğünü bildirdi.
Kızıyla son telefon görüşmesinde arkadan arkadaşlarını ve askerlerin sesini geldiğini kaydeden Nesrin Shakarami, Nika’nın “sanki bir şeyden kaçıyormuş” gibi bir izlenime kapıldığını söyledi.
Sivil toplum örgütleri, 20 Eylül’den bu yana kayıp olan ve 29 Eylül’de ölüm haberi gelen Nika Shakarami’nın güvenlik güçleri tarafından canına kıyıldığı suçlamasını getirirken, genç kızın bazı aile üyelerinin ölüm nedeniyle ilgili olarak İranlı yetkililerin baskısıyla yalan ifade verdiği bildirildi.
Genç kızın ailesine baskı iddiaları
İran'da Mahsa Amini'nin ölümü sonrası başlayan gösterilere katıldığı bilinen genç kız, arkadaşlarıyla son görüşmesinde polis tarafından takip edildiğini söylemesine rağmen, devlet televizyonuna çıkartılan halası Atash Shakarami, daha önceki açıklamalarının tersine yeğeninin bir binanın balkonundan düşerek öldüğü yolunda ifade verdi.
Genç kızın halası Atash, yeğenin ölümünün ardından sosyal medyada yaptığı ilk paylaşımlar ve medyaya verdiği ilk demeçler yüzünden gözaltına alındığını belirtiliyor.
Yine devlet televizyonunda İran’daki gösterilere karşı olduğunu söyleyen genç kızın amcası Mohsen, yeğeninin ölümüyle ilgili yaptığı konuşmada güvenlik güçleri tarafından baskı gördüğü izlenimi verdi.
Amcanın konuşma sırasında, arka planda fısıltı halinde duyulan “konuşsana pislik” sözleri ailenin genç kızın ölümüne ilişkin yalan ifade verdiği yolundaki endişelerin artmasına yol açtı.
Genç kızın halası ve amcası Mohsen’in devlet televizyonunda yayınlanan ve kayda alındığı belirtilen röportajlarından önce polis tarafından gözaltına alındığı ve yalan ifade vermeleri için baskı yapıldığı bildirildi.
İran'da Mahsa Amini protestolarının 10. gününde kaybolan Nika Shakarami'nin cesedi kafatası kırılmış bir şekilde bulunmuştu.
Aile cenaze için hazırlanırken, genç kızın cenazesi polis tarafından akrabalarının görüşü sorulmadan farklı bir yerde gömülmüştü.
İran yargısı genç kızın ölümüyle protestoların ilgisi olmadığı açıklamıştı.
Shakarami resmi otopsi raporunda "leğen kemiğinde, kafada, üst ve alt uzuvlarda, kollarda ve bacaklarda, kişinin yüksekten atıldığını gösteren çok sayıda kırık tespit edildi. Herhangi bir kurşun izine rastlanmadı ve kanıtlar, ölümün kişinin yüksekten atılmasından kaynaklandığını gösteriyor. Olayın son günlerde yaşanan karışıklıklarla hiçbir ilgisi yok" ifadeleri yer almıştı.
İran'daki gösteriler nasıl başladı?
Tahran'da 13 Eylül'de “ahlak polisi” olarak bilinen İrşad devriyeleri tarafından gözaltına alındıktan sonra fenalaşarak hastaneye kaldırılan 22 yaşındaki Mahsa Amini'nin 16 Eylül'de yaşamını yitirmesi ülkede infiale yol açtı.
Amini'nin 17 Eylül'de memleketi Sakkız kentindeki cenaze töreni sonrasında başlayan gösteriler, ülkenin birçok kentine yayılmıştı.