Son araştırma, iki başkanın kullandığı dilin karmaşıklığını konu ediniyor.
REKLAM
Cumhuriyetçi Parti'nin başkan adayı Donald Trump, kelime, cümle uzunluğu ve dil karmaşıklığı açısından ortalama olarak üçüncü sınıf çocuklarına özgü bir dil kullanıyor. Halen görevde olan Başkan Yardımcısı Kamala Harris ise, Cumhuriyetçi rakibine kıyasla daha az anlaşılabilir bir dil kullanarak, altıncı ile yedinci sınıf çocuklarına uygun bir seviyede hitap ediyor.
Bu veriler, QR Code Generator tarafından yapılan yeni bir çalışma ile elde edildi. Araştırmada, 10 Eylül’de ABC News üzerinden yayınlanan başkanlık münazarası sırasında adayların konuşmalarının dilsel karmaşıklığını analiz edildi.
Araştırmacılar, her adayın kelime dağarcığını, cümle uzunluklarının ortalamasını, kullanılan karmaşık kelimelerin yüzdesini ve konuşmanın genel 'Flesch-Kincaid' notunu dikkate alan bir algoritma ile değerlendirdi.
Flesch-Kincaid metriği, bir metnin Amerikan halkı tarafından ne kadar kolay anlaşıldığını gösteren bir okunabilirlik ölçüsü. Ölçek 0 ile 18 arasında değişiyor; 18, en zor metni temsil ediyor. Ortalama bir Flesch-Kincaid değeri ise 8; bu, dilin sekizinci sınıf seviyesindeki bir öğrenci için uygun olduğunu ve Amerikan halkının beşte dördü tarafından anlaşılabileceğini gösteriyor.
Trump üçüncü sınıf öğrencilerinin anlayabileceği şekilde konuşuyor
Geçtiğimiz ayki başkanlık tartışmasında, Donald Trump toplam 824 cümle kullandı ve her cümle ortalama 11,74 kelime uzunluğundaydı. Kullandığı 9.675 sesli kelimeden 601'i karmaşık olarak değerlendirildi; bu, Trump’ın tartışma sırasında kullandığı tüm kelimelerin yüzde 6,2'sini oluşturuyordu.
Trump’ın genel Flesch-Kincaid notu 3,12 olarak belirlendi; bu da onun konuşmasının Amerikan eğitim sisteminde üçüncü sınıf düzeyinde olduğunu gösteriyor. Bu, onun dilinin çok kolay anlaşıldığı ve sekiz ile dokuz yaşındaki çocuklar için uygun olduğu anlamına geliyor.
10 kelimeden uzun cümlelerde ise, dil karmaşıklığı biraz artarak 3,90’a yükseldi, ancak yine de aynı yaş aralığında kalmaya devam etti.
Çin'le rekabet ve mevcut vergilere yönelik yaptığı konuşmada daha karmaşık bir dil kullandı. Bu örneğin dilsel karmaşıklığı 10,1 puan olarak değerlendirildi; bu, onun ortalama seviyesinin üç katı zorlukta olup, 15-16 yaşındaki bir öğrencinin anlayabileceği düzeye denk gelmekte.
Trump’ın tartışma sırasında en az karmaşık ifadeleri arasında “Ben bunu söyledim mi?”, “Göreceğiz.”, “Hiçbir yargıç bunu incelemedi.” ve “Bu soruyu ona sorabilirsin.” yer alıyor.
Harris'in kullandığı dil ortaokul düzeyinde
Görevdeki Başkan Yardımcısı Kamala Harris, daha az kelime kullanmasına karşın ifadeleri daha yüksek karmaşıklıktaydı.
Münazarada söylediği 6.673 kelimenin 762'si karmaşık olarak değerlendirildi; bu, toplam konuşmasının yüzde 11,4’ünü oluşturuyordu. Harris’in cümleleri ortalama 18,48 kelime uzunluğundaydı. Bu, Harris’in Trump’tan önemli ölçüde daha uzun cümleler kullandığı anlamına geliyor; yani cümle başına ortalama yedi kelime daha fazla.
Flesch-Kincaid metriği açısından, Harris’in dili münazara boyunca 6,60 olarak belirlendi; bu, altıncı sınıf seviyesine karşılık geliyor. 10 kelimeden uzun cümlelerde bu oran 7,35’e yükseliyor; bu da yedinci sınıf düzeyinde, yani 12-13 yaşındaki çocuklar için uygun olduğunu işaret ediyor.
Harris’in en karmaşık ifadesi ise 12,2 puan aldı; bu, 12. sınıf öğrencileri – yani 17-18 yaşındakiler – için uygun bir seviyeye denk geliyor.
Burada, “Trump yönetiminin ticaret açığı, Amerika tarihinin en yükseklerinden biriydi,” demişti.
Harris’in en az karmaşık ifadeleri arasında “Bu doğru değil.”, “Yalan söyleme.”, “Soruyu cevapla, veto edecek misin…” ve “Haydi ama.” yer alıyor.
QR Code Generator CEO’su Marc Porcar, “Politikacıların karmaşık fikirleri, olabildiğince geniş bir kitleye ulaşmak için anlaşılması kolay, özlü cümlelere sıkıştırma zorunluluğu var,” diyor.
“Harris’in cümlelerinin, Trump’ın cümlelerinden yüzde 57 daha uzun olduğu ve yüzde 26 daha fazla karmaşık kelime kullandığı göz önüne alındığında bu açık bir şekilde ortada.”