Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov 24 Şubat 2022'de başlayan bu savaşın sebebinin Ukrayna'nın NATO'ya girme çabası olduğunu iddia etti.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Ukrayna ile Rusya arasındaki savaşın üçüncü yıl dönümünde Pazartesi günü Ankara'da Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile bir araya geldi.
İki ülke arasındaki ticaret, enerji ve turizm başta olmak üzere çeşitli iş birliği konularının ele alındığı görüşmenin ardından Lavrov ve Fidan ortak basın toplantısı düzenledi.
Ortak basın toplantısında Lavrov, Rusya - Ukrayna savaşı için Nisan 2022'de İstanbul'da yapılan arabuluculuk görüşmeleri kapsamında planlanan barış anlaşmasının dönemin İngiltere Başbakanı Boris Johnson tarafından engellendiğini iddia etti.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, “İstanbul’da bir anlaşmaya varmaya çok yaklaşmıştık, ancak Boris Johnson, Ukrayna’nın bu anlaşmayı imzalamasını yasakladı. Ardından Ukrayna’ya savaşın sürdürmesi gerektiği söylendi,” dedi.
Batı’nın Rusya’yı zayıflatma amacıyla Ukrayna’daki çatışmaları uzattığını savunan Lavrov, ABD ile yapılan barış görüşmelerinin Washington'un tavrının tutarlı olduğu ifade etti.
Lavrov,“[Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir] Zelenskiy sık sık pozisyon değiştiriyor. Avrupa ülkelerini de anlamak çok zor. Bir öyle bir böyleler ve onların fikirleri sık sık değişiyor. Bu anlamda ABD’nin konumu öne çıkıyor. Onların da tavrı ve görüşü tutarlıdır," yorumunu yaptı.
Nisan 2022'deki görüşmelere atıfta bulunan Lavrov, Rusya'nın o dönem iyi niyet göstergelerinde bulunduğunu savundu.
"O ilke ve prensipleri Ukraynalılar bize kendileri teklif etmişlerdi. Sonradan da bizden ordularımızın ilerleyişini durdurmamızı ve biraz da geri çekmemizi istediler. Biz de iyi niyet göstergesi olarak az da olsa ordularımızı geri çektik. Ama sonuçta Batı, Boris Johnson'un talimatıyla bu anlaşmaları imzalamasını yasakladı."
Ukrayna'nın seferberliğe devam etmeleri konusunda Batı ülkelerinin teşvikte bulunduğunu belirten Lavrov, "Rusya stratejik bir mağlubiyete uğrayana kadar bunun devam etmesini istediler," dedi.
Putin'in sözlerini de hatırlatan Lavrov, "Devlet başkanımız da belirtti. Biz hem Ukrayna'yla hem Avrupa'yla yani herkesle bu konuyla iyi niyetle yaklaşan herkesle müzakereye hazırız. Barışa ulaşmak isteyen herkesle müzakereye hazırız. Bu çatışmalar ancak kesin sonuca ulaştığımız zaman yani Rusya tarafını tatmin edecek bir sonuç olursa bu savaş duracaktır" ifadelerini kullandı.
‘Savaşın sebebi Ukrayna'nın NATO'ya girme çabası’
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov 24 Şubat 2022'de başlayan bu savaşın sebebinin Ukrayna'nın NATO'ya girme çabası olduğunu iddia etti.
Savaşın sonlanması için Ukrayna'nın NATO'ya girmemesinin Rus tarafının en önemli şartı olduğunu belirten Lavrov şöyle konuştu:
"Ukrayna'nın NATO'ya girmeyeceği, bu olmazsa olmaz şartımızdır. Riyad'da da ABD tarafıyla bunu konuştuk. Ve Trump, kamuya açık bir şekilde Ukrayna'yı NATO'ya sokma girişimlerinin hatalı olduğunu beyan etti. Bir önceki yıllarda 'Eğer ben devlet başkanı olsaydım bu hak devam etmezdi. Dolayısıyla da hiçbir şekilde bu kriz ortaya çıkmazdı' dedi. Ama diğer taraftan Ukrayna'yı NATO'ya alınma çabası bu savaşın başlamasında ilk sebeplerden birisidir."
Güvenlik garantilerine dair de açıklamalar bulunan Lavrov, 2022 Nisan'da İstanbul'da yapılan görüşmelere atıfta bulundu.
"İstanbul'da hem Türkiye'nin hem Almanya'nın aynı zamanda Birleşmiş Milletler Güvenlik Teşkilatı'ndaki üyeleri ile biz güvenlik garantilerden konuşurken orada detaylı bir şekilde bunun nasıl olacağı yazılmıştı. Hatta Ukrayna tarafı bizzat kendisi de formüle etmişti bu garantileri. Yani bir bloka girmeyeceklerini ifade etmişti ama Batı bunu yasakladı. Dolayısıyla bugün nihai olarak nasıl çözülecek ona bakıyoruz. Ukrayna yönetimi buna istekli midir? Ya da buna ilgi duyuyor mu? Yoksa aslında ABD ile bir pazarlık yaparak daha fazla para mı kazanmak peşinde? Çünkü, Biden yönetimi Ukrayna alanına inanılmaz para aktarmış oldu."
Türkiye Rusya - Ukrayna krizinde arabulucu olacak mı?
Savaşın henüz ikinci ayında Nisan 2022'de Rusya ve Ukrayna arasındaki ilk arabuluculuk görüşmelerine ev sahipliği yapan Türkiye'nin son dönemdeki "barış görüşmelerine" dahil olup olmayacağı merak konusu.
Geçtiğimiz hafta Suudi Arabistan'da bir araya gelen ABD'li ve Rus yetkililer, iki ülke arasındaki ilişkileri "normalleştirme" ve Ukrayna'daki savaşa ilişkin görüşmelere başlama konusunda anlaştı.
Bu zirve, görüşmeye Ukrayna tarafının davet edilmemesi nedeniyle eleştirildi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ise ABD'nin barış görüşmeleri girişiminin Türkiye'nin Şubat 2022'den bu yana izlediği politikayla örtüştüğünü ifade etti.
Savaşın üçüncü yılında iki komşu ülkenin barış ve huzur içinde yaşamasını temenni ettiklerini belirten Fidan, "Savaşın 4. yılına girerken, ABD tarafından başlatılan ve savaşın müzakereler yoluyla sona erdirilmesini hedefleyen bir girişim mevcut. ABD'nin yeni girişimine sonuç odaklı bir yaklaşım olarak büyük önem atfetmekteyiz," dedi ve şöyle devam etti:
"Çözüme, iki tarafın da katılacağı müzakereler ile ulaşılabileceğine inanıyoruz. Bu çerçevede barışın görüşmeler yoluyla tesisi için her türlü desteği sağlamaya hazırız. Daha önce olduğu gibi görüşmelere ev sahipliği yapmaya da hazırız. Ayrıca Karadeniz'e seyrüsefer güvenliği sağlanması konusundaki çabalarımızı da sürdüreceğiz. Hayata geçilmesi halinde bu adım önemli bir güven artırıcı tedbir olacaktır. Nihai hedefimiz iki komşumuz arasında kalıcı barışın sağlanmasıdır."
Suriye konusunda ortak mesaj: Toprak bütünlüğü ve istikrar
Basın toplantısında Suriye’deki gelişmeler de gündeme geldi. Lavrov, Rusya’nın Suriye’nin toprak bütünlüğüne olan desteğini yineleyerek, “Suriye’de istikrarlı bir yönetimin oluşması, bölgedeki tüm ülkelerin güvenliği açısından kritik önemde,” dedi.
Fidan ise Türkiye’nin Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunduğunu ve ayrılıkçı hareketlere karşı olduklarını belirterek, “Suriye’de yaşanan gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Türkiye, Suriye’nin egemenliğine ve birliğine zarar verecek hiçbir oluşuma müsamaha göstermeyecektir. Bölgemizdeki çatışmaların çözümü yönünde olumlu adımların atıldığı bir dönemde Türkiye'nin güvenlik kaygılarına herkesin saygı göstermesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Lavrov aynı zamanda ABD’nin Suriye’de askeri üsler kurarak bölgede istikrarsızlığa yol açtığını öne sürerek, “ABD, Suriye’nin doğal kaynaklarını yasa dışı yollarla kullanıyor ve bölgedeki ayrılıkçı hareketleri destekliyor,” dedi.
Toplantıda İsrail’in Suriye ve Lübnan’a yönelik saldırıları da ele alındı.
Fidan, İsrail’in saldırgan politikalarının bölgeyi daha da istikrarsız hale getirdiğini ve Türkiye’nin iki devletli çözümü savunduğunu vurguladı:
“[Bu politika] bölgeyi istikrarsızlaştırdığı gibi terör dahil bütün risklere açık hale getirdiği gibi İsrail'in de güvenliğine hizmet eden bir politika değil. Onun için bizim tavsiyemiz, hâlâ fırsat varken bu intihar politikalarından Netanyahu hükümetinin vazgeçmesi, uluslararası toplumun bir an önce bu konuda gerekli telkinde ve baskıda bulunması. Aksi takdirde her türlü şeyi kontrol altına aldığınızı düşünürsünüz ama beklemediğiniz bir noktada başka bir kriz, başka bir kaos kendisini gösterir. Umarım yol yakınken dönerler bu politikadan."