Büyükçekmece Adliyesi’ndeki adli emanette bulunan altın ve gümüşlerin çalınmasının ardından Türkiye, bu kez de Adalar Adliyesi'nin delil odasından çalınan ateşli silahlarla ilgili bir başka soygunla sarsıldı.
İstanbul Büyükçekmece Adliyesi'ndeki emanet kasasından yaklaşık 150 milyon TL (4,4 milyon euro) değerinde altın ve gümüş çalınmasının ardından ikinci bir skandal patlak verdi.
Adalar Adliyesi’nin eşya ve delil biriminden 12 adet silahın kaybolduğu ortaya çıktı.
Yetkililer, yapılan iç denetimde silahların İstanbul’un Adalar ilçesindeki Cumhuriyet Başsavcılığı’na ait delil depolama odasından kaybolduğunun tespit edildiğini bildirdi.
Müfettişler şu ana kadar kayıp silahlardan üçünü buldu, geri kalan dokuz tabanca için arama çalışmaları ise sürüyor.
Olayla bağlantılı olarak delil biriminde görevli zabıt katibi U.E. tutuklanarak cezaevine gönderildi. Yetkililer, memurun silahları çalıp sattığını belirtirken, silahların kimlere ve nasıl ulaştığına ilişkin ayrıntılar henüz paylaşılmadı.
Türkiye'nin gerçek hayattaki 'Casa de Papel'i mi?
Bu ikinci olay, Türkiye’nin hâlâ Büyükçekmece Adliyesi'nde yaşanan büyük altın ve gümüş hırsızlığının şokunu atlatmaya çalıştığı bir dönemde meydana geldi.
O vakada, emanet bürosunda görevli zimmet memuru Erdal T., kasım ayının sonunda Büyükçekmece Adliyesi’nin delil kasasından yaklaşık 25 kilogram altın ve 50 kilogram gümüşü (toplamda yaklaşık 150 milyon TL değerinde) çalarak ortadan kaybolmuştu.
Hırsızlık, bir başka çalışan kasaya erişmeye çalıştığında kasanın tamamen boş olduğunu fark etmesiyle ortaya çıktı. Erdal T.'nin, ceza davalarında el konulan kıymetli metalleri barındıran delil deposunun yönetiminden sorumlu olduğu belirlendi.
Yetkililer Erdal T.'nin hırsızlıktan kısa bir süre sonra Birleşik Krallık'a kaçtığını söyledi. Türk savcılar Uzun hakkında uluslararası tutuklama emri çıkartarak iadesini talep etti.
Çalınan altın ve gümüş, devam eden ceza soruşturmaları kapsamında muhafaza edilen deliller arasındaydı. Olay, Türkiye’deki adliye emanet birimlerinin güvenliği konusunda büyük bir kamuoyu tartışmasına yol açtı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Uzun’un bu kadar büyük miktardaki değerli metale nasıl erişebildiğini ve bunları nasıl fark edilmeden çalabildiğini ortaya çıkarmak üzere soruşturma başlattı.
Türkiye genelindeki adliyelerde; nakit para, değerli metaller, silahlar, uyuşturucular ve çeşitli eşyalardan oluşan milyarlarca liralık el konulan mal bulunuyor. Bu varlıkların, davalar sonuçlanana kadar güvenli biçimde saklanması gerekiyor.
Adalet Bakanlığı ise peş peşe yaşanan bu iki hırsızlık olayının ardından yeni bir güvenlik protokolü getirip getirmeyeceğine ilişkin henüz bir açıklama yapmadı.