Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

Nükleer enerji şirketleri neden küçük bataryalar yapmak için yarışıyor?

Bir nükleer enerji santralindeki dört soğutma kulesi
Bir nükleer enerji santralindeki dört soğutma kulesi ©  Canva
© Canva
By Indrabati Lahiri
Yayınlanma Tarihi
Haberi paylaşın Yorumlar
Haberi paylaşın Close Button

Nükleer enerji şirketleri son birkaç yıldır daha ucuz, daha güvenli ve daha modüler olan mikro reaktörler üretmeye odaklanıyor.

REKLAM

Nükleer enerji son birkaç yılda önemli ilerlemeler kaydetti. Sadece geçen yıl ABD'nin nükleer kurulum hedeflerinin ilerletilmesinde, tarihi reaktörlerin yeniden başlatılmasında ve birkaç yeni reaktörün konuşlandırılmasında önemli adımlar atıldı.

Bu durum yeni iklim hedefleriyle daha da güçlendi ve birçok ülke yeşil hedeflerine ulaşmak için daha iyi yenilenebilir enerji kaynakları arayışına girdi.

Avrupa'daki nükleer gelişme ABD'dekinden biraz daha yavaş olsa da Romanya, Fransa ve Bulgaristan gibi bazı Avrupa Birliği ülkeleri nükleer projeleri satın alma ve yatırımları artırma çabalarını hızlandırdı.

Nükleer reaktörler petrol üretimi, enerji üretimi, imalat ve tuzdan arındırma (desalinasyon) gibi çeşitli sektörlerde kullanılmaktadır. Ayrıca araştırma tesislerinde, nükleer enerji santrallerinde, buz kırıcılar ve denizaltılar gibi gemilerin sevkiyatında kullanılmakta.

Saatler, duman dedektörleri ve yapışmaz malzemeler gibi bazı küçük tüketim mallarında da az miktarda radyoaktif madde kullanılıyor.

Son birkaç yıldır birçok nükleer enerji şirketi, sıfır karbonlu enerji üretimini artırabilmek ve sektörlerin elektrikli bataryalara olan bağımlılığını azaltmaya yardımcı olmak için reaktör boyutlarını küçültmeye çalışıyor.

Bu küçük reaktörlerin yaklaşık olarak nakliye konteyneri büyüklüğünde olması ve esasen daha küçük piller gibi işlev görmesi bekleniyor.

Nükleer şirketler neden şimdi mikro reaktörlere odaklanıyor?

Mikro reaktörler temiz enerji sağlama kabiliyetine sahip olmakla birlikte, yıllarca yakıt ikmali gerektirmedikleri için geleneksel jeneratörlerden çok daha güvenilir. Ayrıca pasif güvenlik özellikleri sayesinde radyoaktif sızıntı riskini büyük ölçüde azaltarak daha güvenli bir seçenek olarak kabul edilmektedirler.

Fabrikada inşa edilip daha sonra modüller halinde ihtiyaç duyulan yerlere monte edildikleri için 'söküp takılabilir' olmalarının yanı sıra daha büyük tesislerden çok daha ucuzdurlar. Mikro reaktörler ayrıca suyun tuzdan arındırılması, bölgesel ısıtma, askeri üsler ve daha fazlası gibi bir dizi amaç ve endüstriye de uygulanabilir.

Çalıştırmak veya bakımlarını yapmak için sahada herhangi bir işçi veya kontrol odası gerektirmezler bu da sektörler arasında daha özerk operasyonlara izin verirken aynı zamanda işçilik maliyetlerini de azaltır.

Nükleer enerji şirketlerinin şu anda mikro reaktörlere yönelmesinin ana nedenlerinden biri, küresel karbonsuzlaştırma çabalarına yardımcı olmak amacıyla gaz ve dizel gibi fosil yakıtlar kullanan geleneksel jeneratörlerin yerini almaktır.

Şu anda bu tür gaz ve dizel jeneratörler tarım, imalat, sağlık, inşaat, eğitim, ulaşım ve savunma gibi birçok sektörde kullanılıyor. Ayrıca açık deniz petrol ve gaz sondaj platformları ve veri merkezleri gibi yerlerde de bunlardan yararlanılıyor.

Bu nedenle nükleer mikro reaktörlere geçiş bu endüstrilerin karbon emisyonlarını ve ayak izlerini en azından kısmen azaltmalarına yardımcı olmak için yarar sağlayabilir.

Mikro reaktörler madencilik sektöründeki kullanımları daha belirgin hale geldikçe de popülerlik kazanmakta. Şu anda madenlerin büyük çoğunluğu kazı çalışmaları için ana güç kaynağı olarak dizel kullanmakta. Bu da hem pahalıya mal olmakta hem de çevreyi yoğun bir şekilde kirletmekte. Ancak mikro reaktörler, temiz güç kaynakları ve uzun performans süreleri sayesinde bu iki sorunun da üstesinden gelebilir.

Mikro-reaktör devrimine öncülük eden başlıca şirketlerden biri, 'eVinci' mikro-reaktörünü geliştirmek için çalışan Westinghouse Nuclear'dır. Bunun yakıt ikmali gerektirmeden sekiz yıldan fazla bir süre boyunca yaklaşık 5 megawatt elektrik üretmesi bekleniyor.

Üniversiteler, uzak topluluklar, veri merkezleri, endüstriyel merkezler ve savunma operasyonları gibi yerlere güvenli, karbonsuz ve ölçeklenebilir enerji sağlanması amaçlanıyor. Ayrıca bu reaktörler hidrojen üretme kapasitesine de sahip olacak.

Nükleer enerjinin ana akım haline gelmesinin önünde hala engeller var

Nükleer enerji, küresel iklim hedeflerine yönelik ilerleme konusunda etkileyici adımlar atmış olsa da hala önemli miktarda tepkiyle karşı karşıya.

Endişeleri artıran ana konulardan bir, radyoaktif atık üretimi ve çoğu durumda bunların uygunsuz bir şekilde bertaraf edilmesi. Bu durum, söz konusu atıkların su kaynakları ve toprak gibi temel kaynakları kirletmesi halinde önümüzdeki birkaç yıl boyunca insan ve çevre sağlığına yönelik risklere ilişkin korkuların artmasına yol açmıştır.

Çernobil felaketi ve Fukuşima nükleer santral kazası gibi nükleer felaket riskleri de yeni ve mevcut nükleer projelere karşı muhalefetin büyük bir kısmını haklı olarak yönlendirdi.

Bir başka önemli endişe de nükleer silahların yayılması riskidir ki bu da süregelen jeopolitik gerilimleri daha da kötüleştirebilir. Diğer riskler arasında uranyum madencilerinin artan akciğer kanseri oranlarıyla mücadele etmesi de yer alıyor.

Ancak şu ana kadar nükleer enerjiye yönelik en büyük caydırıcı unsurlardan biri olan ve mikro reaktör üretimini de etkilemesi beklenen nükleer reaktör inşa etme maliyeti, çoğu zaman milyarlarca doları bulabilmekte.

Mikro reaktörlerin maliyeti geleneksel nükleer reaktörlerden çok daha düşük olsa da yine de önemli bir yatırım gerektiriyor ve henüz çok gelişmiş bir pazara sahip değiller. Bu durum, özellikle mevcut belirsiz ekonomik durumda yatırımcı bulmayı oldukça zorlaştırmakta.

Erişilebilirlik kısayollarına git
Haberi paylaşın Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Volvo Group, Avrupa'da tır satışlarının düşmesiyle talep kaybı yaşıyor

Einstein'ın kurduğu 'Kıyamet Saati' güncellendi: Her zamankinden daha da yakın

AB'de enerji devrimi için dönüm noktası: Güneş enerjisi kömürü gölgede bırakıyor