Avrupa piyasaları, Wall Street'teki son toparlanmaya rağmen ABD'deki benzerlerinden daha iyi performans göstermeye devam etti. Özellikle bankacılık ve sanayi sektörleri, en iyi performans gösteren iki sektör olarak öne çıkıyor.
Avrupa borsaları Salı günü ABD Başkanı Donald Trump'ın gümrük vergisi tutumunu yumuşatabileceğine dair haberlerin ardından üç günlük kayıp serisini sonlandırdı. Pan-euro Stoxx 600 endeksi yüzde 0,67, DAX yüzde 1,13 ve CAC 40 yüzde 1,08 yükseldi.
S&P 500 yüzde 3 ve Nasdaq yüzde 5,4 düşerken, Euro Stoxx 600 yüzde 8,9 ve Almanya DAX yüzde 16 değer kazanarak Avrupa hisse senedi piyasalarının ABD'deki benzerlerinden daha iyi performans göstermeye devam ettiğini gösterdi.
Nispeten daha ucuz değerlemeler, savunma harcamalarında artış beklentileri ve daha destekleyici para politikaları bu yıl Avrupa piyasalarındaki yükselişe katkıda bulunmuş olabilir. Ukrayna savaşında olası bir kalıcı ateşkes de Avrupa'nın ekonomik görünümüne ilişkin iyimserlik sağladı. Goldman Sachs analistleri, Avrupa hisse senetlerinin 12 aylık hedef için yüzde 5-6 artışla yükseliş trendini sürdürmesini bekliyor.
Son ekonomik veriler, bloğun ekonomik büyümesi için yukarı yönlü potansiyele işaret ediyor. Pazartesi günü S&P Global, büyük ekonomiler için beklenenden daha iyi öncü imalat Satın Alma Yöneticisi Endeksleri (PMI) yayınladı. Veriler daralmaya devam ederken, Almanya'daki düşüş Eylül 2022'den bu yana görülen en hafif düşüş oldu. Raporda, "Bazı firmalar bu artışı daha güçlü iç talebe ve stoklarını yenileyen müşterilere bağladı," denildi.
Öte yandan, Trump'ın gümrük vergileri ve ABD açığını azaltma çabaları ülkenin ekonomik görünümüne ilişkin belirsizliklerin artmasına yol açtı ve bu da özellikle tanınmış teknoloji hisseleri olmak üzere hisse senedi değerlemelerine zarar verdi. Salı günü, Conference Board'dan gelen veriler ABD tüketici beklentilerinin 12 yılın en düşük seviyesine gerilediğini gösterdi.
Bankacılık hisseleri parlıyor
Avrupa'nın finans sektörü, son üç ayda yüzde 23 artışla Euro Stoxx 600 Endeksi'nin en iyi performans gösteren sektörü oldu. 2024 yılında bankacılık sektörü, Stoxx 600'ün yüzde 5'lik yükselişine kıyasla yüzde 25 değer kazandı. Sağlam kazanç sonuçları, cömert temettüler ve hisse geri alım programları sektörün üstün performansına katkıda bulundu.
Banco Santander, BNP Paribas ve Intesa Sanpaolo gibi Euro Bölgesi'nin önde gelen bankacılık hisseleri Salı günü tüm zamanların en yüksek seviyelerine ulaştı. Özellikle İspanyol kredi kuruluşu Santander'in hisseleri bu yıl yüzde 49 artarak, İsviçreli UBS ve İngiltere merkezli HSBC ile birlikte 100 milyar euro piyasa değerini aşan ilk Euro Bölgesi bankası oldu. BNP Paribas 92 milyar euroluk sermayesiyle yılbaşından bugüne yüzde 37'lik bir yükseliş yaşadı. İtalya'nın en büyük kredi kuruluşu Intesa Sanpaolo'nun hisseleri de Salı günü yüzde 2,8 arttı ve bu yıl yüzde 28 değer kazanarak 88 milyar euroluk piyasa değeriyle AB'nin en büyük üçüncü bankası haline geldi.
Savunma hisseleri yükselirken sanayi sektörü daha iyi performans gösterdi
Avrupa sanayi sektörü son üç ayda yüzde 16 değer kazanarak en iyi performans gösteren ikinci sektör oldu. AB'nin savunma harcamalarını artırmayı planlamasıyla sektörün kazançları öncelikle savunma hisselerinden kaynaklandı. Almanya'nın tarihi borç reformu, savunma ve altyapıya yatırım yapmak için yüz milyarlarca euronun kilidini açacak. Ekonomik büyümeyle ilgili tipik bir döngüsel sektör olarak görülen ve havacılık/savunma şirketleri ile büyük enerji firmalarından oluşan sanayi hisselerinin, artan mali harcamalardan en büyük faydayı sağlaması bekleniyor.
Alman mühimmat üreticisi Rheinmetall'in hisseleri bu yıl yüzde 100'den fazla yükselirken, Fransız Thales SA bu yıl yüzde 80 artış gösterdi. BAE Systems ve Rolls Royce Holdings gibi İngiliz firmalarının da dahil olduğu bu gruptaki diğer hisse senetlerinin her ikisi de yılbaşından bu yana yüzde 36 artış gösterdi.
Riskler devam ediyor
Ancak Avrupa piyasalarında riskler devam etmekte. Trump'ın gümrük tarifelerinin ticaret engelleri nedeniyle küresel ekonomiyi bir bütün olarak etkilemesi bekleniyor. Avrupa Merkez Bankası (ECB) da dahil olmak üzere merkez bankaları daha yüksek enflasyon ve daha yavaş ekonomik büyüme öngörüyor. Ekonomik dinamikler muhtemelen gevşeme döngüsünün hızını yavaşlatacak ve bu da ticari büyümeyi kısıtlayabilecektir. Tüm büyük Avrupa firmaları küresel piyasalara maruz kalmaktadır ve bazıları ABD'de de bulunmaktadır. Bu nedenle, küresel bir ticaret savaşı kesinlikle Avrupa piyasalarına yansıyacak ve duyarlılığa zarar verecektir.