Avrupa'da uçak seyahatlerinin durağanlaşma eğiliminde olduğu görülürken seyahat anketine katılanların yalnızca yüzde 2’si önümüzdeki beş yıl içinde uçak seyahati yapacağını belirtiyor.
Yeni bir araştırma, tren yolculuklarının adeta bir rönesans yaşadığını ve Avrupalıların bu dönüşüme güçlü destek verdiğini ortaya koydu.
Demiryolu üreticisi Hitachi Rail tarafından 11 bin kişinin katılımıyla gerçekleştirilen ankete göre, katılımcıların neredeyse yarısı önümüzdeki beş yıl içinde trenle daha fazla, uçakla ise daha az seyahat etmeyi planlıyor.
Küresel düzeyde her on kişiden yedisi toplu taşıma bağlantıları iyileştirilirse bu ulaşım türünü daha sık kullanacağını belirtiyor. Hatta katılımcıların yarısından fazlası, toplu taşıma daha pahalı olsa bile tercih edeceğini söylüyor.
Avrupa'da demiryolu seyahati artıyor
Yeni bir araştırmaya göre, Avrupa ve Kuzey Amerika’daki vatandaşlar, önümüzdeki yıllarda tren yolculuklarının uçak seyahatlerinin önüne geçmesini bekliyor.
Halihazırda uzun mesafeli (2,5 saat ve üzeri) yolculukların yaklaşık üçte birini (yüzde 29) tren seyahatleri oluşturuyor. Ancak bu oranın yakın gelecekte daha da artması öngörülüyor.
Ankete katılanların üçte biri önümüzdeki 12 ay içinde trenle daha fazla seyahat etmeyi planlarken, bu oran beş yıllık vadede ülkeler genelinde yüzde 40’a, şehirler genelinde ise yüzde 49’a kadar yükseliyor. Buna karşılık, uçakla daha fazla seyahat etmeyi bekleyenlerin oranı yalnızca yüzde 2’de kalıyor.
Katılımcılar ayrıca otomobil kullanımının da artmasını beklediklerini, ancak bu artışın demiryolu seyahatlerine kıyasla yüzde 50 daha düşük seviyede gerçekleşeceğini ifade etti.
Avrupalıların üçte ikisi kısa mesafeli uçuşların yasaklanmasını destekliyor
Gelecekte daha fazla tren yolculuğu yapma isteği, yüksek hızlı tren alternatiflerinin bulunduğu güzergâhlarda kısa mesafeli uçuşların yasaklanmasına yönelik düzenlemelere verilen güçlü destekle de örtüşüyor. Ankete katılanların yüzde 62’si bu tür yasaları desteklerken, yüksek hızlı hatların yaygın olduğu Avrupa’da destek oranı yüzde 67’ye yükseliyor.
Fransa bu düzenlemeyi halihazırda yürürlüğe koymuş durumda; benzer bir teklif ise İspanya'da gündemde. Her iki ülkede de ankete katılanların yarısından fazlası yasağı desteklerken, katılımcıların önemli bir kısmı daha güçlü önlemlere de hazır olduklarını belirtti (İspanya’da yüzde 63, Fransa’da yüzde 56).
Araştırma, demiryolu altyapısının artırılmış hava ve kara yolu vergileriyle finanse edilmesine de kamuoyunun genel olarak olumlu yaklaştığını gösteriyor. Tüm ülkelerde, bu öneriyi destekleyenlerin sayısı karşı çıkanlardan daha fazla.
Anket, toplu taşıma kullanımının artırılmasına yönelik algıları da inceledi. Katılımcılar, kalabalık, fiyat ve konforu en büyük engeller olarak tanımlarken, her 10 kişiden 7’si bağlantılar iyileştirilirse toplu taşımayı daha sık kullanacağını ifade etti. Üstelik bu kişilerin yarısından fazlası, toplu taşıma seçenekleri daha pahalı olsa bile yine de tercih edebileceğini söylüyor.
Hitachi Rail Grup Pazarlar Sorumlusu Edoardo La Ficara, “Ankete katılanlar, önümüzdeki beş yıl içinde demiryolu kullanımını diğer tüm ulaşım türlerinden daha fazla artırmayı bekliyor ve bunu sağlamak için hükümetlerin alacağı önlemleri destekliyor,” dedi. “Sektör olarak, sürdürülebilir ulaşımda büyük bir dönüşümü gerçekleştirmek adına önemli bir fırsatla karşı karşıyayız.”