Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

Almanya, Hollanda ve Avusturya bütçe harcamaları konusunda Brüksel'den uyarı aldı

Christian Lindner, Almanya Maliye Bakanı olarak zorlu mali kurallar için müzakerelerde bulundu
Christian Lindner, Almanya Maliye Bakanı olarak zorlu mali kurallar için müzakerelerde bulundu ©  AP Photo
© AP Photo
By Jack Schickler & Aida Sanchez & Amandine Hess
Yayınlanma Tarihi
Haberi paylaşın Yorumlar
Haberi paylaşın Close Button

Pandemiden bu yana ilk kez yeniden düzenlenen AB kemer sıkma kuralları, bloğun en sıkı savunucularının dahi başına bela olmaya başladı.

REKLAM

Brüksel'in yeni mali kuralları artık bloğun en kemer sıkma yanlısı üyelerine karşı da kullanılıyor: Avrupa Komisyonu geçtiğimiz günlerde mali şahinler Hollanda, Avusturya ve Almanya'yı yüksek harcamaları nedeniyle uyardı.

Daha önce Avrupa Birliği'nin (AB) en müsrif üyeleri arasında görülen İtalya, Fransa ve Yunanistan'ın harcama planları, ulusal bütçelerin yıllık olarak gözden geçirilmesi sürecinin bir parçası olarak Brüksel'den yeşil ışık aldı.

Kurallar uyarınca Komisyon, her ülkenin sadece gelecek yılki bütçesini değil, aynı zamanda bütçe açığı için güvenilir uzun vadeli bir yol olup olmadığını da değerlendirmek zorunda. Ayrıca ülkelerin bütçe açıklarını gayrisafi yurtiçi hasılasının (GSYH) yüzde 3'ünün altında tutmak için AB Antlaşması gerekliliklerini yerine getirip getirmediklerini de kontrol ediyor.

Bu haber, Fransa hükümetinin vergi artırımını öngören zor bir bütçeyle karşı karşıya olduğu ve Almanya'nın da zor durumdaki ekonomisinin ön plana çıkacağı ulusal seçimler için sandık başına gittiği bir dönemde geldi.

COVID-19 salgını ve ardından gelen enerji krizi, AB'nin o dönem uygulanan mali kuralları büyük ölçüde terk etmesine yol açarken, salgın sonrasında yeniden yazılmaları gerektiğinde, AB'nin kuzey üyeleri en çetin müzakereciler oldu.

Almanya'nın görevden alınan maliye bakanı Christian Lindner, uygulamada genellikle göz ardı edilen normlara uyulmasını sağlamak için "sayısal kriterler" içeren "otomatik kurallar" çağrısında bulundu.

Şimdi Almanya hem harcama tavanlarına tam olarak uymadığı değerlendirilen üye ülkeler arasında yer alıyor hem de Brüksel'in son tarihlerine uygun bir orta vadeli plan bile sunmadı.

Bu durum, ülke içinde patlamaya neden olabilir. Zor günler geçiren Almanya Başbakanı Olaf Scholz'un, Lindner'i görevden almasının ardından iktidardaki üç partili koalisyon çökmüş, şubat ayında ulusal seçimler yapılması kararlaştırılmıştı.

Merkez sağ muhalefet partisi Hıristiyan Demokrat Birlik'ten (CDU) Avrupa Parlamentosu (AP) üyesi Stefan Berger Euronews'e yaptığı açıklamada, "Almanya'da sonuç yok çünkü bölünmüş bir hükümetimiz var," dedi.

Berger, "Şimdi görüyoruz ki inovasyonda sorunlarımız var, yatırımlarda sorunlarımız var ve Almanya'nın ekonomik krize girmesinin nedeni de bu," diye ekledi.

Avusturya, Belçika, Bulgaristan ve Litvanya da seçimler ya da devam eden koalisyon görüşmeleri nedeniyle mali ev ödevlerini henüz göndermeyen ülkeler arasında yer alıyor.

Komisyon'dan Valdis Dombrovskis salı günü gazetecilere yaptığı açıklamada, "Avusturya örneğinde, bütçe açığının önümüzdeki yıllarda yüzde 3'ün üzerinde kalacağı tahmin ediliyor," dedi.

"Komisyon, bir EDP [aşırı açık prosedürü] başlatılmasını önermeyi değerlendirecektir," diyen Dombrovskis, Avusturya'nın, yaz öncesinde yüksek borçları nedeniyle zaten işaretlenmiş olan Belçika, Fransa ve İtalya gibi ülkelerle birlikte Brüksel tarafından ekstra incelemeye tabi tutulacağını öne sürdü.

Hollanda başarısız

Temmuz ayında Geert Wilders'in aşırı sağcı Özgürlük Partisi liderliğindeki koalisyonun yönetimine geçen Hollanda, önümüzdeki birkaç yılı kapsayan orta vadeli planları açısından değerlendirilen 21 ülke arasında başarısız not alan tek ülke oldu.

15 Kasım'da Komisyon, kısmen gelir vergisi kesintileri ve kamu yatırımlarındaki artış nedeniyle Hollanda'nın açığının bu yıl yüzde 0.2'den 2026'da yüzde 2.4'e yükseleceğini öngördü.

Dombrovskis, AB yetkilileriyle yapılan görüşmelerde, Hollandalı yetkililerin "revize edilmiş bir plan sunma haklarından feragat ettiklerini belirttiklerini," bunun yerine daha düşük büyüme öngören alternatif Komisyon rakamlarını kabul ettiklerini belirtti.

Diğerlerine ise bütçe açıklarını kontrol altına alabilmeleri için dört yıl yerine yedi yıl ek süre tanındı.

Yıllık bütçe görüşmelerinin Michel Barnier liderliğindeki azınlık hükümetini düşürme tehlikesi taşıdığı Fransa da bu ülkeler arasında yer alıyor.

Aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN) lideri Marine Le Pen, elektrik vergisi ve emekli maaşları konusunda istediğini alamazsa Barnier'e güvensizlik oyu vereceğini söyledi.

Fransız sosyalist milletvekili Claire Fita Euronews'e yaptığı açıklamada, hesapları dengelemeye odaklanmanın yanlış olduğunu söyledi.

Fita, "İhtiyacımız olan becerileri, istihdamı ve Avrupa kıtasında yaratmamız gereken gelişmeleri korumaktır" dedi ve ekledi: "Eğer [Fransa] öneriyor gibi göründüğü gibi kemer sıkma peşindeyse, bu bir hatadır."

Erişilebilirlik kısayollarına git
Haberi paylaşın Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Brüksel, Macaristan'ı mali planlarındaki önemli hatalar nedeniyle eleştiriyor

Fransa Başbakanı Barnier bütçe anlaşmazlığının ortasında ufukta 'ciddi bir fırtına' olduğu uyarısında bulundu

Fransa'daki siyasi istikrarsızlık, AB için ne gibi sonuçlar doğurur?