Portekiz Başbakanı Luis Montenegro, Chega ile ittifak yapmayı reddetti. Bunun yerine yeni bir azınlık hükümeti kurmak için harekete geçecek.
Aşırı sağcı Chega partisi, 18 Mayıs seçimlerinden alınan oyların nihai sayımının ardından Portekiz'in ana muhalefet partisi haline geldi.
İlk sayım turundan sonra parti, oyların biraz daha fazlasını alan Sosyalist Parti (PS) ile 58 sandalyede berabere kaldı.
Ancak, Portekizce'de "Yeter" anlamına gelen Chega, yurt dışı oylamaları hesaba katıldıktan sonra iki sandalye daha kazandı, PS ise 58 sandalyede kaldı.
Chega lideri Andre Ventura, partisi PS'yi geçtikten sonra destekçilerine, "Bu, Portekiz siyasi sisteminde derin bir değişikliktir," dedi.
Seçim sonuçları, merkez sağ ve merkez sol partilerin genellikle hükümet ve muhalefet arasında dönüşümlü olarak yer alması nedeniyle ülkenin siyasi statükosunu bozdu.
Başbakan Luis Montenegro'nun merkez sağ Demokratik İttifakı, Ulusal Meclis'in 230 sandalyesinden 91'ini alarak parlamentodaki en büyük blok haline geldi.
Chega ile çalışmayı reddeden Montenegro, yeni bir azınlık hükümeti kuracağını söyledi.
Son seçimler -birkaç yıl içinde üçüncü ulusal oylama- Montenegro'nun parlamentoda güven oylamasını kaybetmesinin ardından, başbakanın iş ilişkileriyle ilgili endişeler ortaya çıktıktan sonra yapıldı.
Chega'nın yükselişi, Almanya İçin Alternatif (AfD) gibi partilerin artık siyasi ana akımda yer almasıyla Avrupa genelinde aşırı sağcı kazanımlarla örtüşüyor.
Portekiz'de son dört yılda yapılan üçüncü parlamento seçimleri, ülkenin son on yıllardaki en kötü siyasi istikrarsızlık dönemini sona erdirme konusunda pek umut vermedi. Portekiz şu anda popülizmin haklar ve eşitlik açısından demokratik devleti ortadan kaldırmaya çalıştığı bir dönüm noktasından geçiyor.
"Portekiz'i Kurtar" sloganıyla kampanya yürüten parti, 2019'da ilk kez seçimlere katıldığında yalnızca bir sandalye kazandı. O zamandan beri, göçe karşı sert duruşu, popülaritesinin artmasını sağladı.