Mülteciler yaptı denilen 'Köln saldırıları' asılsız çıktı

Access to the comments Yorumlar
 Euronews
Mülteciler yaptı denilen 'Köln saldırıları' asılsız çıktı

Almanya’nın Köln kentinde yılbaşı kutlamaları esnasında meydana gelen cinsel taciz ve hırsızlık olaylarıyla ilgili flaş bir gelişme yaşandı.

Daha önceden bu olaylara Suriye ve diğer Orta Doğu ülkelerinden gelen mülteci ve göçmenlerin yol açtığı basında yer bulurken, Köln Savcısı Ulrich Bremer bu olaylarda tutuklanan 58 yabancı uyrukludan sadece 3’ünün suça karıştığı belirlendi.

Yapılan resmi açıklamada Alman yetkililer yılbaşı gecesi suça karışan üç kişiden ikisinin Suriyeli ve diğerinin de Iraklı olduğunu açıklamasını yaptı.

Ancak Ocak ayı başında yapılan ve kaynağı belli olmayan polis açıklamasına göre yılbaşı kutlamalarında yaşanan taciz, hırsızlık ve diğer saldırı olaylarının arkasında Suriyeli mülteci bir grubun olduğu söylenmişti. Bu olaylar Avrupa basınında geniş yer bulmuş ve aşırı radikal gruplar Avrupa’da bulunan mülteci, göçmen ve Müslümanlara yönelik bir karalama kampanyası başlatmıştı.

Olay akşamı göz altına alınan zanlılar arasında 25 Cezayirli, 21 Faslı, 3 Tunuslu, 3 Alman, 2 Suriyeli, bir Iraklı ve diğer ülkelerden gelen üç kişi bulunuyordu.

Avrupa Mülteci ve Göçmen Konseyi ECRE Genel Sekreteri Kris Pollet, bu saldırılara karışan çok az yabancı olduğunu, basında çıkan haberlerin mülteci karşıtı bazı gruplar tarafından çıkarılmış olabileceğini söyledi.

İngiltere’de bulunan The Huffington Post Gazetesi Avrupa basınında çıkan bu olaylarla ilgili şöyle bir yazı kaleme aldı:

Bu hadise, gerçeği tam olarak bilmeden bu tarz olayların toplum içinde yayılmasının ne kadar da tehlikeli olduğunu gösteriyor.

Kadınlara yapılan bu şiddet olayları sadece suç olarak algılanmalı. Bu olaylara karışan insanların hangi millete mensup olduğu ve nereden geldiğinin önemi yok.

Yetkililerin soruşturmalarına devam etmesi ve saldırıları kimin yaptığını tam olarak tespit etmesi gerekiyor.

Umuyoruz, bu gelişmelerden sonra Köln saldırılarıyla Avrupa kamuoyunu, basınını ve mülteciler hakkındaki siyasi müzakereleri etkileyen ve işgal eden bu haberler sayesinde, mülteci karşıtlığı konusunda bir şeyler yapılır.

Ünlü İngiliz gazeteci ve sunucu James O’Brien, Britanya’daki medyanın önceki yazılanların tam aksini kanıtlayan bu yeni ve kesin bilgi karşısında şimdi gazetelerin ne yazacağını merak ettiğini açıkladı.

Geçen hafta açıklama yapan Alman Polis Sendikası Başkanı Rainer Wendt de polise intikal eden cinsel taciz ve tecavüz iddialarının çoğunun asılsız olduğunu belirtti.

Ama yine de medya yoluyla yayılan ‘mülteciler Köln’de kadınları taciz ediyor’ algısı zaten devam etmekte olan mülteci meselesi temelli tartışmalar içerisinde hızla taban bularak, sığınmacı karşıtı PEGİDA gibi aşırı sağcı, ırkçı, milliyetçi ve İslam karşıtı gruplar tarafından, mülteci karşıtı argümanlar içerisinde kullanılarak
toplumsal bir tepki yaratmak için kullanıldı.

Almanya Adalet Bakanı Heiko Maas dahi Bild am Sonntag gazetesine yaptığı açıklamada, yılbaşı gecesi kadınlara cinsel tacizde bulunan ya da hırsızlık yapan saldırganların organize bir biçimde hareket ettiğini söylemişti.

Maas, ‘Böyle bir çete suç işlemek için buluşuyorsa, bir şekilde planlı olmalı’ diye açıklamada bulunmuş, Adalet Bakanı saldırganların özellikle belirli bir tarih ve insan kalabalığı aradığından şüphelenildiğini de sözlerine eklemişti.

İspat edilememesine rağmen, tüm mültecileri potansiyel suçlu ve tacizci gibi gösteren yüzlerce makale ve karikatür Avrupa’nın tanınmış gazetelerinde yer bulurken, Avrupa toplumlarının çok-kültürlülüğü destekleyen ılımlı kesimlerinden dahi, mültecilere ve Avrupa hükumetlerinin mülteci politikalarına karşı yoğun şekilde eleştiriler yükselmeye başladı.

Daha önceden bu konuyla ilgili yalan haber yapan yapan Avrupa basınının şimdi ne yapacağı merak konusu..