İskoçya Brexit'e karşı

İskoçya Brexit'e karşı
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Aşağıda yerleştirilen video haber linkini kopyalayın/yapıştırınCopy to clipboardCopied

Kalmalı mı yoksa gitmeli miyiz?

Kalmalı mı yoksa gitmeli miyiz? İskoçyalıların bu soruya farklı bir cevabı var.

Şimdi İskoçya’nın kuzeyinde yer alan Gordon Kalesi’ne gidiyoruz. Bugün çok özel bir gün…Moray şehrinde yaşayan halk yeşil alanlarda toplanmış. İskoçlara özgü eğlence anlayışında şu yarışmalar yapılıyor. Büyük bir kayayı uzağa atma, çekiç fırlatma ve halat çekme oyunu…

İskoçların yaklaşık yüzde 75’i Avrupa Birliği’nde kalmaktan yana… Örneğin, Footerin Aboot isimli kulübe üye olan gençler böyle düşünüyor.

Amber Thornley, Footerin’ Aboot Gençlik Kulübü Üyesi: ‘‘Kesinlikle… Bence İskoçya ayrılmak istemiyor. İngiltere’deki muhafazakar partilere oy veren seçmenlerin çoğu ayrılık kararını destekliyor. Eğer Birleşik Krallık, Avrupa Birliği’nden ayrılırsa, sanırım İskoçya’da gerginlik artacak ve insanlar geri adım atacaktır. Kısaca Avrupa Birliği’nden ayrılırsak, İskoçya da Birleşik Krallık’tan ayrılacaktır.’‘

Macduff adında nüfusu azalan küçük bir şehre geliyoruz. Buradaki birçok balıkçı Avrupa Birliği’ne kızgın. On yıllardır şehrin nüfusu azalıyor ve gençler Macduff’ı terk ediyor. Ancak Ross Cassie adındaki şehir sakini Birleşik Krallık hükumetini suçlayarak Londra’nın bölgeyi ihmal ettiğini düşünüyor. Ross, İskoçya Ulusal Parti’sine üye… Bu parti sol görüşlü, bağımsızlık ve Avrupa yanlısı… İskoçya’daki en güçlü siyasi merci…

Ross Cassie, İskoçya Ulusal Partisi Üyesi: ‘‘Avrupa Birliği’nin yardımlarını Macduff şehrinde görebilirsiniz. Bu arkamda gördüğünüz gemi tezgahının bir kısmı, Avrupa Birliği fonlarıyla yapıldı. Eğer Birleşik Krallık, Avrupa Birliği’nden ayrılırsa bu maddi yardımlar kesilecek. Ve İskoçya’da Macduff gibi küçük kasabalar gelişip büyüyeceğine, aksine daha da geriye gidecek.’‘

Macduff şehri sakinleri limanı daha da büyütmek istiyor. Bu sayede gemi onarım sanayi gelişecek ve yeni iş imkanları doğacak. Yerel halk, milyonlar gerektiren bu değişimi Birleşik Krallık hükumetinin değil, sadece ve sadece Avrupa Birliği’nin yapabileceğine inanıyor.

Ross Cassie, İskoçya Ulusal Partisi Üyesi: ‘‘İskoçya halkı kendi istekleri olmadan Birleşik Krallığa mensup diğer insanlar tarafından Avrupa Birliği’nden ayrılmak durumunda kalırsa, haklı olarak bu duruma çok kızacaklar. Bunun sonucu olarak İskoçlar, Birleşik Krallık’a olan üyelikleri konusunu sorgulamaya başlayacaktır.’‘

Burası Highlands… İskoçya’nın kalbi denilebilecek bu yer tarihi kaleler ve viski üreticileriyle dolu…
John Harvey McDonough’un ailesi 1770’ten bu yana viski üretim işiyle uğraşıyor. John, Çin’de 20 sene yaşamış ve viski ticaretiyle ilgili her şeyi öğrenmiş. Birkaç sene önce memleketine geri dönen bu girişimci, tıpkı diğer meslektaşları gibi Avrupa Birliği’nden ayrılmaya sıcak bakmıyor.

John Harvey McDonough, Speyside Viski Şirketi, CEO’su: ‘‘Çok büyük bir ticaret hacmine sahibiz. Ürünlerimizin yüzde 80’ini Çin ve Tayvan’a ihraç ediyoruz. Avrupa ve Kuzey Amerika ile olan ticari faaliyetlerimiz giderek büyüyor. Kısaca dünyadaki pazar payımız giderek artıyor. Avrupa Birliği bu pazar payında büyük öneme sahip.’‘

Avrupa Birliği’ndeki serbest ticaret anlaşması sayesinde ihracata dayalı bu şirketin işleri daha da kolaylaşıyor. Bu sayede yeni iş imkanları da doğuyor. Eski İngiliz diplomat ve Avrupa Birliği ticaret delegesi David Frost, şimdi İskoçya Viski Kurumu’nun başkanlığını yürütüyor. Bu konuda, o da aynı görüşte…

David Frost, CEO, İskoçya Viski Kurumu Başkanı: ‘‘İhracatımızın yüzde 40’ı Avrupa’ya gidiyor. Avrupa Birliği’nden çıkarsak birçok bürokratik engelle karşılaşacağız. Eğer Brexit gerçekleşirse, Avrupa Birliği Serbest Ticaret Anlaşması’ndan yararlanamayacağız. Bu çok açık. Birleşik Krallık’ın da kendi anlaşmasını yeniden müzakere etmesi zaman alacak. Bizim için en önemli şey, en az bürokratik engelin olduğu en büyük pazara girebilmek. Ortak pazar bize bu imkanı sağlıyor. Serbest ticaret anlaşması bize bu fırsatı veriyor. Bu haklardan neden mahrum olalım ki?’‘

Fareler ve şiddet… Glasgow’un ‘The Gorbals’ denilen bu bölgesi 19. yüzyılın sonlarına doğru aşırı kalabalık ve tehlikeli bir varoş olarak görülüyordu. 60 ve 70’li yıllarda uygulanan şehirleşme projesi de herhangi bir değişim getirmedi.

Şimdi bölgedeki yüksek binalar teker teker yıkılıyor. Tıpkı birkaç gün önce yerle bir olan 24 katlı bu apartman gibi…

Şu andaki yapılaşma fikri tamamıyla değişmiş. Kaliteli işçiliğe sahip binalar, güvenli caddeler ve geniş oyun alanları…

Dört çocuklu Cathrin ve Michael, bizi mütevazı evlerine davet ediyorlar. Bu aile geçmişte yaşanan sorunları hatırlıyor.

Cathrin Chow, Gorbals Mahallesi Sakini, Glasgow: ‘‘Eğer mahallede alkol ve uyuşturucu kullanan çeteler varsa, 200 ailenin yaşadığı bir binada çocukların büyümesi çok sakıncalı bir durum… Onların bu kötü alışkanlıkları edinmesi çok daha kolay olur.’‘

Michael Kelly, Gorbals Mahallesi Sakini, Glasgow: ‘‘Bence bu fonlar yardımdan çok daha fazlasını vaat ediyor. Avrupa Birliği’nin sağladığı bu fon, bu mahallenin kalkınması için çok önemli.’‘

Cathrin’in bir dedesi Belçikalı, diğeri Alman ve büyük dedesi de Fransızmış. Ayrıca sülalede bazı İrlandalılar da varmış. Acaba Avrupa hakkında ne düşüyor?

Cathrin Chow, Gorbals Mahallesi Sakini, Glasgow: ‘‘Biz İskoçya’da doğduğumuz için kendimizi sadece İskoç olarak görmüyoruz. Biz Avrupalıyız. Ve Avrupalı olmaktan gurur duyuyorum.’‘

Michael Kelly, Gorbals Mahallesi Sakini, Glasgow: ‘‘Bence Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden ayrılması aptallık olur.’‘

Birçok İskoç buna inanıyor: Avrupa paylaşıyor. Avrupa birlik ve beraberliği pekiştiriyor.

Avrupa Yatırım Bankası, Birleşik Krallık’a bir milyar Pound yatırım kararı aldı. Bu 1.3 milyar Euro demek… Bu parayla 20 bin yeni ev inşa edilecek.

Fraser Stewart, Gorbals Mahallesi Konut Kurumu, CEO: ‘‘Paranın büyük bir kısmını Avrupa Yatırım Bankası veriyor. Bu sabit fon bizi büyük bir faiz yükünden kurtardı. Avrupa’daki fakir mahalle ve toplumları desteklemek adına önemli fonlar bulunuyor ve bu konuda büyük bir kararlılık hakim. Biz de Avrupa Yatırım Bankası gibi kurumlara giderek bu imkanlardan yararlanıyoruz. Bu bağlantı kesinlikle çok açık ve bu durumun devam etmesini çok arzu ederim. Diğer türlü bu parayı nereden temin edebileceğimizi inanın ben bile bilmiyorum.’‘

Başladığımız yere geri dönüyoruz… Şimdi ağaçlara doğru sırık atma oyununu oynayacağız. Avrupa’nın kapıları şimdi İskoçların avuçlarının içinde… Birleşik Krallık’ın Brexit oylamasına hayır diyebilirler…

Bu arada yarışma tamamlandı. İskoçya’nın en güçlü adamı ödülünü Lukasz Wenta kazandı.
Ancak o Polonya asıllı.

Scots against Brexit

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Britanyalı demir çelik işçileri 'Brexit' konusunda ne düşünüyor?

Görünmez işçiler: Düşük ücretlerle Avrupa çiftliklerinde sömürülen ve tehlikeye atılan insanlar

İklim değişikliği, hava kirliliği ve ekonomik zorluk üçgeninde Polonya