Insiders’ta Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı, Özgürlük ve Haklar Bölümü Başkanı Dr.
Insiders’ta Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı, Özgürlük ve Haklar Bölümü Başkanı Dr. Joanna Goodey konuk oldu. AB çapında yapılan ve 42 bin kadının katıldığı cinsel taciz araştırmasının da ekip sorumlusu olan Goodey, Sophie Claudet’nin sorularını yanıtladı
euronews:
2014’te yayınlanan bir çalışmanızda Avrupa Birliği’nde her iki kadından birinin tacize uğradığını ve İsveç ile Danimarka’nın da listenin en başında olduğunu ifade ediyorsunuz ki bu iki ülkede taciz oranı yüzde 80’leri buluyor.
Bu durum İskandinav ülkelerinde geçerli olduğunu bildiğimiz cinsiyet eşitliği kavramıyla çelişmiyor mu?
Joanna Goodey:
Kadın-erkek eşitliğine baktığınızda ki en yüksek oranlar mevcut, Kadınların kabul edilemez bazı davranışları daha kolay reddedebildiklerini görüyoruz.
Bu durum bir ülkeye yıllar boyunca yerleştiğinde orada artık kadınlar bu tip hareketlere maruz kalınca çok daha rahat bir şekilde bunu dillendirebiliyorlar. Oysa diğer ülkelerde bu özel hayata dair bir konu olarak saklı tutuluyor ve dışarıya yansıtılmıyor.
Verilere baktığımızda Güney ve Güneydoğu Avrupa ülkelerindeki kadınların başlarına bir taciz olayı geldiğinde bununla ilgili tanıdıklarına ya da ailelerine çok daha zor konuştuklarını görüyoruz. Oysa İskandinav ülkelerinde çok daha kolay dile getirilebiliyor, saklanacak bir durum olarak görülmüyor. Bu sebeple de araştırmalarımıza katılan kadınlar daha kolay ‘evet bu benim başıma geldi ve kabul edilemez bir şey’ diyorlar.”
euronews:
“Yine sizin araştırmalarınıza göre eğitim ve kariyer seviyesi arttıkça cinsel taciz ihtimali de artıyor. Neden?”
Goodey:
“Kadınlar profesyonel olarak geliştikçe erkeklerin hakim oldukları alanlarda daha çok çalışıyorlar
Örnek olarak eğer iş kadınıysanız, finans sektöründe çalışıyorsanız ya da bir şirketi yönetiyorsanız genellikle erkeklere atfedilen işlere talip olmuşsunuz demektir. Daha fazla erkekle çalışacaksınızdır ve şiddet ihtimali de daha fazla olacaktır.
Buna karşılık kadınlar yine hemcinslerinin hakim olduğu sektörlerde çalıştıklarında mesela bakım sektöründe ya da çocuklarla ilgili işlerde, cinsel taciz olayıyla kaşılaşma ihtimalleri daha düşük oluyor, eşitsizlikle mücadele gibi bir sorunları da olmuyor.
Daha eğitimli kadınlar bazı davranışların kabul edilemez olduğunun daha fazla bilincinde olan ve kabullenme anlamında da en az hazır olanlar kişiler.
euronews:
Cinsel taciz nasıl önlenebilir ya da azaltılabilir?
Goodey:
Eşitlikle ilgili kanunlar yıllardır yürürlükte ve bunlar tabii tacizi de ilgilendiriyor. Fakat soruın şu ki bu kanunların var olması yetmiyor, insanlar tarafından bilinmesi ve uygulanması gerekiyor.
Ayrıca Avrupa Konseyi nezdinde cinsel tacizi konu alan yeni bir anlaşma daha var; İstanbul Konvansiyonu. Bunun altında birçok Avrupa Birliği ülkesinin de imzası bulunuyor. Fakat öncelikle toplumda bu konuda duyarlılığın artması gerekiyor.
Bu yönde verilecek eğitim de kız-erkek demeden tüm çocukları ve toplumdaki herkesi, toplumun tüm katmanlarını hedef almalı ki bu kanunlar etkin bir şekilde yürürlüğe girebilsin.