Washington yönetimi, bu yıl başında 4 Amerikalının serbest bırakılması karşılığında İran’a geri ödemesi yapılan 400 milyon doların ‘karşılıklı güvensizlik’ nedeniyle ‘koz’ olarak kullanıldığını itiraf
Washington yönetimi, bu yıl başında 4 Amerikalının serbest bırakılması karşılığında İran’a geri ödemesi yapılan 400 milyon doların ‘karşılıklı güvensizlik’ nedeniyle ‘koz’ olarak kullanıldığını itiraf etti. Beyaz Saray’ın daha önce “fidye ödemek gibi bir politikamız yok” diyerek reddettiği olay Dış İşleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby tarafından şu şekilde açıklanarak savunuldu:
“O 24 saatlik sürenin içerisindeyken, karşı tarafın verdiği sözden cayabileceği endişesiyle, Amerikalılar’ın oradan çıkartılmasından endişe duyuyorsanız, elinizdeki maksimum kozu sonuna kadar korumaya çalışmamak saçma ve sorumsuzca bir davranış olurdu.”
Kirby, İran’ın tutukluları salıverene kadar parayı göndermediklerini belirtti. Söz konusu ödemenin Amerikalıların bırakılmasına karşılık verilen bir taviz ya da fidye olduğunu ileri süren Cumhuriyetçilerin Başkan Adayı Donald Trump ise bu açıklamayla Obama’nın yalan söylediğinin ortaya çıktığının altını çizdi:
“Rehineler olayında bunu yalanladı ancak gerçek ortaya çıktı. O ‘Biz fidye ödemeyiz’ dedi ancak ödedik. O rehineler hakkında açıkça ve pervasızca yalan söyledi.”
İran’ın bıraktığı tutukluların arasında Washington Post’un Tahran muhabiri Jason Rezaian, Amerikalı asker Emir Hikmeti, rahip Said Abidini ve Nusretullah Husrevi bulunuyordu. Bu anlaşma karşılığında ABD de İran’a yönelik yaptırımları deldikleri için tutuklanan 7 İran vatandaşını serbest bırakmıştı.
