ABD ile AB başkanlık seçimi sonrasında da müttefik kalabilecek mi?

ABD ile AB başkanlık seçimi sonrasında da müttefik kalabilecek mi?
© 
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Aşağıda yerleştirilen video haber linkini kopyalayın/yapıştırınCopy to clipboardCopied

Kimin ABD Başkanı olacağı sorusunun cevabı Washington kadar Berlin, Paris ve Londra'da merakla bekleniyor

İnsiders Sophie Claudet moderatörlüğünde dünyaya şekil veren olayları derinlemesine ve farklı yönlerden mercek altına almaya devam ediyor.

Bu kez mercek altına alınan konu Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılacak başkanlık seçimlerinin bu ülkeynin Avrupalı müttefikleriyle olan ilişkilerine etkisi.

ABD seçim öncesinde son dönemlerin en sert ve kutuplaştırıcı kampanyalarından birine belki de birincisine sahne oldu.

Adayların kampanyalarını öncelikle iç politikaya ve küresel terörizmle mücadeleye ayırdıkları görüldü.

NATO ve TTIP’nin gelecekleri tartışma konusu

Avrupa ve ABD kamuoyları yakın zamana kadar ekonomik işbirliğini arttıracak TTIP anlaşmasını tartışıyordu. Diğer yandan NATO’daki stratejik ortaklık da devam ediyor.

Hillary Clinton seçildiği takdirde bu alanlarda çarpıcı bir tutum değişikliği beklenmiyor.

Fakat Cumhuriyetçi aday Donald Trump seçildiği takdirde Atlantikaşırı işbirliğinin sona ermesi şaşırtıcı olmayacak

Trump özellikle NATO’ya ve onun terörle mücadelesine dönük sert eleştiriler getirdi. Clinton ise Avrupalı müttefiklerle işbirliğine ve istihbarat paylaşımına devam edeceklerini söylüyor.

euronews muhabiri Valerie Zabriskie ilgili haber için Sam Amcayla bağların halen çok değerli olduğu Almanya’ya gitti

Ticaret özeline gelindiğindeyse soru işaretleri daha az değil. Trump daha korumacı yaklaşıyor. Clinton ise son günlerde Avrupa ile planlı bir ticaret anlaşmasına karşı olduğunu ifade etmiş olsa da daha çok serbest ticaretten yana tavır koydu. Kimileri onun son günlerdeki sözlerini sol seçmene dönük bir oyun olarak değerlendiriyor.

Peki gelinen noktada Transatlantik işbirliği anlaşması nereye sürükleniyor somut bir noktaya gelebilecek mi?

euronews muhabiri Hans Van der Brelie işbirliği anlaşmasının yoğun bir şekilde tartışıldığı İspanya’ya gitti her iki cephenin de görüşlerini aldı.

Del Pero: Trump düşünülüp de söylenemeyenleri söylüyor

İnsiders’ta haftanın konuğu Atlantikaşırı ilişkiler uzmanı Profesör Mario Del Pero. Del Pero Trump’ın birçok kişinin dillendirmekten çekindiği bazı konuları sert bir şekilde sunduğu görüşünde

euronews, Sophie Claudet:

“Donald Trump NATO’nun terörizmle mücadele yeterliliğine sahip olmayan demode bir yapı olduğunu söylüyor. Bu fikre katılıyor musunuz?”

Prof. Mario Del Pero:

“Aslında Trump birçok kişinin aklından geçirdiği bir şeyi dillendirdi. NATO demode bir yolda gidiyor. Kendisine görev ve varlık sebebi aradığı 1991 yılından beri bu böyle. Zaman içerisinde geliştirilen NATO strateji konseptlerine bakacak olursak, somut verilerden çok basmakalıp sözlere yer verildiğini görebiliriz.

Tabii birileri de yaşanan Ukrayna krizinin NATO’nun öncelikli görevini yeniden ortaya çıkardığını, Amerika Birleşik Devletleri’nin askeriden önce politik ve diplomatik olarak Avrupa’ya destek olacağını söyleyebilir. Fakat aynı Ukrayna krizi hem Avrupa hem de NATO içerisinde bazı bölünmeler olduğunu da ortaya koydu. Şu anda aşılması gereken başlıca sorun bu.”

euronews:

“Hillary Clinton’a gelecek olursak o NATO’ya inancını koruyor. Peki bununla birlikte müttefiklerinden talepleri de daha fazla olacaktır diyebilir miyiz?”

Del Pero:

“Buradaki önemli nokta yine Rusya. Seçim kampanyaları sırasında Clinton ve danışmanları Rusya’ya karşı sert bir duruş sergilediler. Rusya’ya yapılan bu güçlü vurgu Avrupalıları yine arka plana iten bir duruş. Amerika’nın jeoplitiğinde Avrupalılara özellikle de bazı ülkelere yeni bir rol biçiliyor. Öncelikli olarak Almanya Amerika ile Rusya arasında aracı konumuna geliyor ve bu sebeple de Amerika tarafından aşırı bir baskıyla karşı karşıya kalıyorlar.”

euronews:

“Ticarete gelecek olursak, özellikle de transatlantik işbirliği anlaşmasına. Obama’nın bu anlaşmayı tamamlayacak vakti kalmadı. Trump ise zaten karşı. Clinton desteklediğini açıklamıştı fakat sonra o da geri adım attı. Bazı Avrupalı ülkelerin de sert bir tavırla yaklaştığını düşündüğümüzde TTIP anlaşması için ‘artık yok’ diyebilir miyiz?”

Del Pero:

“Henüz tam olarak öldüğünü ilan edemesek de TTIP şu an koma halinde bulunuyor. Şimdi de Hillary Clinton politik duruşu ve seçim kampanyasıyla uyumlu olmayan şekilde serbest ticarete karşı bir görüntü vermeye başladı. Tabii buna göre Beyaz Saray’a gittiği takdirde yeniden eskisi gibi serbest ticaretten yana tavır alacağını da düşünebiliriz. Avrupa ve ABD’deki politik atmosferi gözönüne alarak diyebilirim ki bunu çok sessiz ve derinden bir şekilde yapacaktır.”

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

TTIP serbestlik mi yoksa kölelik mi getirecek?

Del Pero: "Trump düşünülüp de söylenemeyenleri söylüyor"

Beyaz Saray'daki yeni dönemde ABD-AB ilişkileri nasıl olacak?