REKLAMVahşet, yamyam motosiklet çeteleri, distopya…
İran asıllı yönetmen Ana Lily Amirpour, “The Bad Batch” ile yine şok bir korku filmine imza atmış.
İranlı vampirleri anlatan “A Girl Walks Home Alone at Night” filmi ile adından söz ettiren başarılı yönetmen, yeni korku/gerilim filmi “The Bad Batch” ile de konuşulacak.
Los Angeles’te prömiyeri yapılan filmde, Jason Momoa, Keanu Reeves ve Jim Carrey gibi büyük isimlerin yanısıra Suki Waterhouse da başrolde.
Amirpour, Waterhouse’ı nasıl seçtiğini, “Sanırım bu sadece o hislerden birtanesi, aşk gibi…. Entellektüel olarak tam bir açıklama getiremezsiniz. Sadece benim için bir kayıt yaptı ve izlediğimde ağzım açık kaldı. İşte bu dedim. Böyle bir şey” sözleriyle anlattı.
Karizmatik bir tarikat liderini oynayan Keanu Reeves ise, “Harika bir yönetmenle yapılan rock ‘n’ roll bir film. Bu harika, güzel senaryonun sahibi O. Ben de bir distopya hapishanesinde bir çeşit dini lider, belediye başkanı, patron tarzı bir kişiliği oynuyorum” dedi.
Distopik bir gelecekte, kusursuz toplum yaratmak isteyenler, kendilerine leke düşürecek olan herkesi toplum dışına atarak, çölün ortasında yaşamaya zorlar. Ağır hastalar, deliler, uyumsuzlar, şiddet eğilimliler, herkes bu distopya hapishanesinde hayatta kalmaya çalışır. Böylesine acımasız bir dünyaya atılan bu insanların bir kısmı şiddet, yamyamlık gibi yöntemlerle, bir kısmı da tarikatlara katılarak hayatta kalmaya çalışır.
The Bad Batch böylesine acımasız bir dünyaya, uygar dünyadan gelen bir karakterin macerasını anlatıyor.