Gazeteci Ahmet Altan'ın 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılarak tahliye edilmesinden sonra hakkında yakalama kararı çıkarıldı.
REKLAMGazeteci Ahmet Altan'ın 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılarak tahliye edilmesinden sonra hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Altan kararın ardından İstanbul Göztepe'deki evinde gözaltına alındı
4 Kasım'da görülen duruşmada 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan Altan adli kontrol şartıyla tahliye edildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ise tahliye kararının kaldırılması için itiraz etti. İtirazı değerlendiren İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi gazeteci Altan’ın tahliye edilmesine yönelik kararı kaldırdı.
İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada 'Silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme" suçundan yargılanan Altan 10 yıl 6 ay ve Nazlı Ilıcak ise 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Mahkeme tutuksuz yargılanan Mehmet Altan'ın da beraatına hükmetmişti. Kararın ardından Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak adli kontrol şartıyla cezaevinden çıkmıştı.
"Adli kontrol tedbirleri sanığın harici davranışları dikkate alınarak amaca hizmet etmedi"
İtirazı değerlendiren mahkeme heyeti sanık Altan hakkında, "Kaçma şüphesi, suçunun yasada belirtilen katalog suçlardan olması, konumu, sıfatı, eylemlerindeki yoğunluk, aldığı ceza miktarı, tutuklu kaldığı süre, eylemlerinin uzun süreye yayılmış olmasını dikkate alarak adli kontrol tedbirlerinin, harici davranışları da gözetilerek amaca hizmet etmediği" gerekçeleriyle, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 98 ve 100. maddeleri kapsamında, tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmasına hükmetti.
Adli kontrolle tahliye edilen Ahmet Altan'ın bu kararla birlikte gözaltına alınıp mahkemeye çıkarılması bekleniyor.
"Tahliye edilmek de beni müebbete mahkum olmak kadar bunalttı"
Altan, serbest bırakıldıktan sonra kaleme aldığı ilk yazısında, "Bu yazıyı yazarken, tahliyeme savcının itirazı sonucunda bir yargıcın vereceği yeni kararı bekliyorum, yeniden hapse de atabilirler." ifadelerini kullanmıştı.
Yazar, K24'teki "Kağıttan Flüt" başlıklı makalesinde, "Tahliye edilmek de beni müebbete mahkum olmak kadar bunalttı çünkü hakkımda bir karar verme yetkisine sahip olmaması gereken birileri tarafından serbest bırakıldığımı biliyordum." demişti.