Ağustos 2018'de, "Güneşe dokun" misyonuyla uzaya fırlatılan ve 15 yıl daha iş başında kalacak olan Parker Solar Probe uzay aracı, yıldıza en yakın noktadan yaptığı üç dalışta neleri keşfetti?
NASA'nın Parker Solar Probe (PSP) adlı sondası, şu ana kadar Güneş'e en fazla yaklaşan insan yapımı araç oldu. Dev yıldızın 15 milyon mil yakınından geçen PSP, Dünya'ya aktardığı verilerle Güneş ile ilgili sır perdelerinden bazılarını araladı.
PSP, güneş rüzgarının yapısından manyetik alan çizgilerine kadar bugüne kadar bilinmeyen, hatta bilim insanlarını şaşırtan bilgiler topladı.
Güneş'in etrafındaki manyetik hareketlilik ve enerji yüklü parçacıkların uydulara ve telekomünikasyon sistemlerine zarar verdiği, daha önce elektrik kesintilerine yol açtığı biliniyor. PSP'nin keşifleri sayesinde ileride alınabilecek önlemler belirlenerek Dünya'mızın bu faaliyetlerden daha az etkilenmesi ve zararın en aza çekilmesi sağlanacak.
Peki Ağustos 2018'de, "Güneşe dokun" misyonuyla uzaya fırlatılan ve 15 yıl daha iş başında kalacak Parker Solar Probe, yıldıza en yakın noktadan yaptığı üç dalışta neleri keşfetti?
Güneş'i çevreleyen koronanın, yıldızın yüzeyinden neden 300 kat daha sıcak olduğu uzay araştırmalarında kafaları en çok karıştıran soru. Bu gizemi çözmek isteyen bilim insanları, Güneş'in atmosferi koronadaki faaliyetlere dair yeni ipuçları elde etti.
Kozmik tozdan arınmış alan
Uzayın kozmik tozla kaplı olduğu biliniyor. Güneş ışığı sayesinde kozmik toz dünyadan da gözlemlenebiliyor. PSP verilerine göre Güneş’ten 3 buçuk milyon mil uzaklıktaki alanda kozmik toz bulunmuyor. Bilim insanlarının tahminlerine göre Güneş'in etrafında kozmik toz bulunmayışının sebebi, tozların Güneş’e yaklaştıkça aşırı ısıdan dolayı buharlaşıp gaza dönüşmesi.
- Uzay Günlükleri: Uluslararası Uzay İstasyonu'nda hangi bitkiler yetişiyor?
- Araştırma: Güneş sistemi ve yıldızlararası uzay arasındaki sınır 'beklenilenden daha ince'
Güneş rüzgarının yapısı
Yüklü parçacıkların ve manyetik alanın Güneş'ten uzaklaşmasıyla oluşan güneş rüzgarı uzay iklimini etkilemekte, dünyadaki telekomünikasyon ve uydu sistemlerine zarar vermekte. Bu nedenle güneş rüzgarının yapısını anlamak bilim insanları için öncelikli konulardan biri.
Güneş rüzgarının sürekli mi olduğu yoksa kesintili mi meydana geldiği bilinmiyordu. İlk kez rüzgarın kaynağına ulaşmayı başaran sondanın gözlemlerinde rüzgarın yapısının sert ve düzensiz olduğu ortaya çıktı. Buna göre bazı parçacıklar Güneş’e doğru ilerlerken bazı kümeler ise uzaklaşıyor.
Manyetik alan çizgilerinde düzensizlik
Dünya’dan bakıldığında manyetik alan çizgilerinin Güneş’ten düz çizgiler ve eşit mesafede yayıldığı düşünülüyordu. PSP’ye göre manyetik alan çizgileri göründüğü kadar belirli bir kural içinde düz ilerlemiyor. Bazen manyetik alan çizgileri 180 derece geri gidip tekrar eski yönüne dönüyor.
Güneş rüzgarındaki düzensiz kümelerin manyetik alanı etkileyip bu S şeklindeki kıvrılmalara yol açtığı sanılıyor. Bu ani dönüşlerin de koronanın ısının ve güneş rüzgarının hızını etkilediği tahmin ediliyor.
- Samanyolu Galaksisi’nin kütlesi hesaplandı: 1,5 trilyon Güneş kütlesi büyüklükte
- "Güneş sistemimizin dışından gelen cisimler hayatın başlangıcına dair kanıtlar sunabilir"
Güneş rüzgarının yön değiştirdiği nokta
Koronada düzensiz hareket eden güneş rüzgarının hangi noktada sabit bir yön alıp belirgin bir rota izlemeye başladığı bilinmiyordu. Bu geçişin tahmin edilenden çok daha uzak bir noktada meydana geldiği ortaya çıktı.
Küçük parçacıkların doğumu
PSP, Güneş'e en yakın noktadan geçerken küçük yüklü parçacıkların oluşumuna da tanıklık etti. Bu parçacıklar Güneş'ten uzaklaşıp uzayın derinliklerine yayıldığından dolayı varlıklarını dünyadan tespit etmek imkansızdı. PSB sayesinde radyasyon yüklü bu parçacıklar ilk kez görüntülendi.
2025'e kadar Güneş'i mercek altında tutacak olan Parker Solar Probe, bu süre zarfında kendi rekorunu kıracak ve Güneş'e 3,83 milyon mil kadar yaklaşacak.