Suriye'de Esad güçleri M5 karayolunun tamamının kontrolünü 2012 yılından beri ilk defa ele geçirdi
REKLAMLondra merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, Devlet Başkanı Beşşar Esad'a bağlı güçlerin Halep ve Şam'ı birbirine bağlayan M5 karayolunun tamamının kontrolünü 2012 yılından beri ilk defa ele geçirdiğini bildirdi.
Rusya ve İran destekli rejim güçleri Halep'in batısında silahlı muhalif güçlerin kontrolündeki bir bölgeyi de ele geçirerek ülkenin en önemli karayolu üzerindeki son noktayı da kontrol altına almış oldu.
Öte yandan Rusya ve Türkiye arasında Suriye'deki durumla ilgili yapılan görüşmelerede kesin bir sonuca ulaşılamamasının ardından insani yardım organizasyonları bölgedeki yüzbinlerce kişinin evlerini terkederek iç savaşın başlamasından bu yana en büyük insani krizlerden birinin kapıda olduğu uyarısında bulundu.
Kremlin Sözcüsü Peskov: Suriye ordusu ve Rus askeri tesislerine yapılan saldırılar kabul edilemez
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, İdlib'deki durumdan ötürü endişe duyduklarını belirterek "Suriye ordusuna ve Rus askeri tesislerine yönelik terör faaliyetlerinin bastırılması da büyük önem taşıyor. İdlib'de yapılan bu saldırılar kabul edilemez," ifadelerini kullandı.
Peskov, başkent Moskova'da gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında Suriye'ye ilişkin bir toplantının henüz planlanmadığını söyledi.
Liderlerin talep etmesi halinde böyle bir toplantının düzenlenebileceğini belirten Peskov, "Rusya, İdlib'deki durum ve bu bölgede teröristlerin rahatça gezmesi hakkındaki endişesini gizlemiyor." diye konuştu.
İdlib'de rejim güçlerine ve Rus askeri tesislerine "terör saldırılarının" devam ettiğini savunan Peskov, "Rusya, Soçi anlaşmalarının uygulanmasını en önemli konu olarak görüyor. Suriye ordusuna ve Rus askeri tesislerine yönelik terör faaliyetlerinin bastırılması da büyük önem taşıyor. İdlib'de yapılan bu saldırılar kabul edilemez." dedi.
Peskov, İdlib'de Türkiye'nin sorumluluklarına dair sorulan bir soruyu, "Bu konuda bir değerlendirme yapmıyoruz, imzalanan belgeye odaklanıyoruz. Farklı çıkarımlar yapmaya gereksiz buluyoruz." diye yanıtladı.
4 günde 27 bin sivil Türkiye sınırı yakınlarına göç etti
Bölgede göç verilerine ilişkin çalışma yürüten Suriye Müdahale Koordinatörlüğü'nden edinilen bilgiye göre, İdlib kent merkezi, Halep'in batısı ve güneyindeki Daret İzze ilçesi ile Etarib beldesi ve çevresindeki köylerden Suriye-Türkiye sınırına göç sürüyor.
Esad ordusu ile İran destekli gruplardan oluşan rejim güçleri ve Rusya'nın saldırıları sonucunda, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi içerisinde yer alan söz konusu bu bölgelerden son 4 günde 27 bin sivil daha yerinden edildi.
Göç edenlerin büyük kısmı, Türkiye sınırı hattındaki kamplar bölgesine gelirken bir kısmı da Türkiye'nin terörden arındırdığı Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatı bölgesine sığınıyor.
İdlib kent merkezi ve çevresi, İdlib'in güneyi ve güneydoğusu ile Halep'in batı ve güney kırsalındaki yerleşimlerinden Ocak 2019'dan beri Türkiye sınırı yakınlarına göç edenlerin sayısı 1 milyon 794 bine ulaştı.
BM: İdlib'de daha fazla sivil ölüm kabul edilemez
Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Geir O. Pedersen, İdlib'de daha fazla sivil ölümün ve devasa boyutlara ulaşan yerinden edilmelerin kabul edilemeyeceğini bildirdi.
Özel Temsilci Pedersen'in Sözcüsü Jennifer Fenton, BM Cenevre Ofisinde düzenlenen basın toplantısında, "İdlib bölgesindeki milyonlarca sivilin güvenliği ve korunması konusundaki endişeler yadsınamaz. Görülmemiş sayıda sivil, güvenli bir yer bulmak için kaçıyor ve sivil kayıplara ilişkin bilgiler gelmeye devam ediyor." dedi.
Pedersen'in BM Güvenlik Konseyinde yaptığı konuşmada, İdlib'deki duruma ilişkin iş birliğine dayalı bir yaklaşım ve sivillere derhal erişimin sağlanması çağrısı yaptığını anımsatan Fenton, "Bu, Özel Temsilcinin tüm ilgili taraflara baskı yapmaya devam ettiği bir mesajdır." ifadesini kullandı.
Fenton, Pedersen'in İran'da üst düzey yetkililerle temaslarda bulunduğu bilgisini de paylayarak, "Özel Temsilci, daha geniş çaplı sivil göç ve çok büyük boyutlara ulaşan sivil kayıpların kabul edilemez olduğunu vurgulamak için çok çeşitli aktörlerle üst düzey müzakerelere devam edecek." diye konuştu.
Öte yandan, basın toplantısında söz alan BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) Sözcüsü Jens Laerke de İdlib bölgesinde 2,8 milyon sivilin insani yardıma ihtiyaç duyduğunu belirtti.
Sözcü Laerke, krizden etkilenen sivillere insani yardım ulaştırmak için koşulsuz ve güvenli insani yardım çağrısını yineledi.
