Nikos Anastasiadis: Türkiye, Kıbrıs'ta iki devletli çözümde ısrar ettikçe hiçbir anlaşma sağlanamaz

Nikos Anastasiadis: Türkiye, Kıbrıs'ta iki devletli çözümde ısrar ettikçe hiçbir anlaşma sağlanamaz
© euronews
By Efi Koutsokosta
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Aşağıda yerleştirilen video haber linkini kopyalayın/yapıştırınCopy to clipboardCopied

Belçika'nın başkenti Brüksel'de Güney Kıbrıs Rum Kesimi Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis, Haziran ayında yapılacak Avrupa Birliği Zirvesi öncesinde, euronews'in Küresel Tartışmalar programında Kıbrıs meselesine dair önemli açıklamalarda bulundu

Kıbrıs'taki Türk ve Rum toplumlarının temsilcileri geçen ay İsviçre’nin Cenevre kentinde Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğünde gayri resmi bir toplantıda bir araya geldi.

Belçika'nın başkenti Brüksel'de Güney Kıbrıs Rum Kesimi Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis, Haziran ayında yapılacak Avrupa Birliği Zirvesi öncesinde, euronews'in Küresel Tartışmalar programında Kıbrıs meselesine dair önemli açıklamalarda bulundu.

Efi Koutsokosta, euronews:

Sorularıma, geçen ay Birleşmiş Milletler öncülüğünde Kıbrıs’taki taraflar arasında yapılan gayri resmi toplantı ile başlamak istiyorum. Son görüşmede Kıbrıs konusunda, tamamen zıt olan iki görüşün birbirine karşı geldiğini gördük. Siz, yani Rum tarafı, iki bölgeli ve iki toplumlu bir federasyon için ısrar ediyorsunuz, fakat Türk tarafı ise bu kez iki devletli bir çözümden yana olduğunu ifade etti. Bu boşluğun gerçekten kapatılabileceğini mi düşünüyorsunuz yoksa bugün tam bir yol ayrımı söz konusu mu?

'Kıbrıslı Türklerin beklentilerini tatmin etmek için tavizler verdik'

Nikos Anastasiadis, GKRY Cumhubaşkanı:

Tarafımız, Birleşmiş Milletlerin bu konudaki telkin ve parametrelerinin ötesinde bir çözüm planı sunmadı. Yani, geçmiş müzakerelerde masaya yatırılan ve elde edilen sonuçlara uygun bir projeyi savunuyoruz. Biz bu konuda gayet spesifik bilgiler verdik. Mesela 'Kıbrıslı Türklerin hakları nasıl korunur? Veya herkesin en temel insan hakları nasıl güvence altına alınır?' gibi. Başka herhangi bir federal devlettin aleyhine olacak pozisyonları da kabul ettik. Yani Kıbrıslı Türklerin beklentilerini tatmin etmek için tavizler verdik. Peki bu fikir ayrılığı neden kaynaklanıyor? Biz, Birleşmiş Milletler kararlarında tanımlandığı gibi tam siyasi eşitliğe sahip iki bölgeli iki toplumlu bir federasyonun çözümünü savunurken, onlar iki devletli bir çözümü gündeme getirdi. Fakat Türk tarafının bu yeni yaklaşımı, BM’nin tüm kararlarını ve uluslararası toplum ile Avrupa Birliği’nin Kıbrıs sorunu hakkındaki tutumu ile tamamen çelişkili.

Efi Koutsokosta:

Cenevre'ye gittiniz ve Kıbrıslı Türk lider Sayın Ersin Tatar da ilk kez resmi olarak iki devletli çözüm projesini sundu. Böyle bir öneriyi kabul eden Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri sizi hayal kırıklığına uğrattı mı? Bu, Kıbrıs Rum tarafının pozisyonunu zayıflatan bir gelişme mi?

'Egemen bir Kıbrıs Türk devleti önerisi ile anlaşma sağlanamaz'

Nikos Anastasiadis

Bu Kıbrıslı Rumların pozisyonu için değil, genel olarak Kıbrıs sorununun çözümü için bir geri adım olur. Ama eminim ki Genel Sekreter, gayri resmi dahi olsa, taraflar arasında bir yerde ortak bir zemin olduğunu göremez ise, başka bir beş partili toplantı yapma riskini almayacaktır. Sayın Erdoğan liderliğindeki Türkiye, Kıbrıs sorununa çözüm bulmak için yapılacak müzakerelerin ancak egemen bir Kıbrıs Türk devletinin tanınması şartıyla başlaması konusunda ısrar ederse, buradan hiçbir anlaşma çıkamaz. Her şeyden önce, bu mesele Genel Sekreterin yetki alanı dışında ve kendisi bile Cenevre'de ortaya konulan, sunulan gerçeklerle ve Türkiye Cumhurbaşkanı ile diğer Türk yetkililerin son açıklamaları ışığında benzer bir konferans toplayamaz. İşte bu yüzden, Genel Sekreterin yeni bir toplantı kararı almadan önce tüm faktörleri ve tüm parametreleri iyice tartacağını düşünüyorum.

'İngilizler her zaman kendi çıkarlarına göre bir politika izlerler'

Efi Koutsokosta

Brexit'ten sonra İngilizlerin Kıbrıs meselesine yönelik tutumunda bir değişiklik görüp görmediğinizi sormak istiyorum.

Nikos Anastasiadis

İngilizler her zaman kendi çıkarlarına yardımcı olacağına inandıkları politikayı izlerler. Kıbrıs'ta yer alan İngiliz üslerinin Kıbrıs Cumhuriyeti'ni kuran anlaşmaya dayandığı iyi biliniyor. Bu nedenle, İngilizler iki devletli bir çözümü kabul edemez veya öneremez. Fakat yapmaya çalıştıkları ya da en azından bazı önerileriyle ortaya koydukları politikanın bu yönde olduğunu görüyoruz. İlk başta tamamen masum görünen fakat sonrasında egemenlik hakkı veya kendi kaderini tayin hakkına dönüşecek olan bir egemenlik hakkını savunuyorlar. Kıbrıs’ta rol oynamış ve oynamaya devam eden İngilizlerle ortak bir şekilde çalışmaya devam etmek istiyoruz. Fakat Türkiye tarafından öne sürülen kabul edilemez isteklere zemin sağlayan İngilizlerle bunun mümkün olmayacağının da altını çizmek istiyoruz.

'İngilizler de iki devletli çözümü kabul etmedi'

Efi Koutsokosta

Öyleyse, Cenevre'deki tutumlarının yapıcı olduğunu söyleyebilir misiniz?

Nikos Anastasiadis

Evet, çünkü, iki devlete dayalı bir çözümün düşünülemez hatta daha iyisi kabul edilemez olduğunu çok açık bir şekilde söylediler.

Efi Koutsokosta

Haziran ayında Türkiye meselesinin de masaya yatırılması beklenen bir Avrupa Birliği Zirvesi olacak. Size çok basit bir soru sormak istiyorum. Avrupa Birliği, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de Yunanistan ve Kıbrıs Cumhuriyeti'ne yönelik tavrının ve faaliyetlerinin iyileştiği varsayımından hareketle olumlu bir ajanda ortaya koydu. Bu argümanı haklı buluyor musunuz?

'Türkiye'nin aradığı ya adanın kuzey kesiminin ilhakı ya da bir kukla devletin varlığı'

Nikos Anastasiadis

Türkiye’nin bölgedeki sondaj gemilerinin faaliyetleri askıya alması gerçeği, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin münhasır ekonomik bölgesinde egemenliğine meydan okumaktan vazgeçtiği anlamına gelmiyor. Türkiye’nin hayalet kasaba Mağusa'nın yerleşim için açılması planları devam ediyor. Ancak bunun ötesinde, iki devletli çözüm önerisinde de yeni bir zorluk var. Özünde, aradıkları şey ya adanın kuzey kesiminin ilhakı ya da bir kukla devletin varlığı. Bu da bölgenin eninde sonunda Türkiye'nin bir ili olması anlamına gelecek.

'AB Zirvesi'nde Türkiye'nin olumlu ajandasını veto ederiz'

Efi Koutsokosta

Peki bu durumda, Haziran ayında, Avrupa Birliği Zirvesi için Brüksel'e döndüğünüzde, Türkiye’nin olumlu ajandasını tetikleyecek her türlü kararı engelleyecek misiniz? Mesela Türkiye Gümrük Birliği’nin geliştirilmesini istiyor, buna karşı çıkacaksınız mısınız?

Nikos Anastasiadis

Ancak olumlu bir tutum sergilendiğinde olumlu bir ajanda olabilir. Aksine, meydan okumalar birbirini takip ettiğinde ve Kıbrıs'ı içermeyen pozitif bir ajandayı kabul etsem bunun siyasi bir intihar olacağını anlıyorsunuz değil mi? Yani seçeneğim yok.

Efi Koutsokosta

Veto etmeye hazır mısın?

Nikos Anastasiadis

Kesinlikle evet.

Efi Koutsokosta

Peki Avrupa Birliği'nden ne bekliyorsunuz?

Nikos Anastasiadis

Sözlerdeki dayanışmanın ötesinde, uygulamada kararlılıkla daha aktif bir katılım bekliyorum ki Türkiye, bazı Avrupa ülkelerinin bireysel çıkarlarını kullanarak ilerlemeyeceğini anlasın.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Portekiz, Şampiyonlar Ligi finalinde 16 bin 500 seyirciye izin verecek

AİHM vicdani retçi Kıbrıslı Murat Kanatlı'yı Türkiye'ye karşı açtığı davada haklı buldu

İngiltere'nin Kıbrıs'taki 'ölüm üsleri' Orta Doğu'daki çatışmaların neresinde?