IMF Başkanı Kristalina Georgieva: Euro Bölgesi'ndeki enflasyon geçici

Uluslararası Para Fonu Başkanı Kristalina Georgieva
Uluslararası Para Fonu Başkanı Kristalina Georgieva © euronews
© euronews
By Efi Koutsokosta
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Aşağıda yerleştirilen video haber linkini kopyalayın/yapıştırınCopy to clipboardCopied

Enflasyon baskısının yoğunlaşması, Covid-19 vakalarının artması ve Omicron varyantının yeni belirsizlikler oluşturmasıyla Avrupa ve dünyanın ekonomik toparlanması risk altında mı? Bu konuyu Brüksel'de Uluslararası Para Fonu Başkanı Kristalina Georgieva'ya sorduk.

REKLAM

Enflasyon baskısının yoğunlaşması, Covid-19 vakalarının artması ve Omicron varyantının yeni belirsizlikler oluşturmasıyla Avrupa ve dünyanın ekonomik toparlanması risk altında mı? Konuyu Brüksel'de Uluslararası Para Fonu Başkanı Kristalina Georgieva'ya sorduk.

Euro Bölgesi'ndeki enflasyonun geçici olduğunu kaydeden Georgieva, kemer sıkma politikasının gündemlerinde olmadığını söyledi.

Georgieva, Avrupa Birliği'nin pandemiden kurtulmaya öncelik vermesi; "onu yeşil ve dijital bir geleceğe götürecek yapısal reformları desteklemesi gerektiğinin" altını çizdi.

Efi Koutsokosta, Euronews :

"Avrupa'ya tekrar hoş geldiniz. Bu son Covid-19 dalgası ve Omicron varyantı, Avrupa'nın ekonomik toparlanmasını gerçekten riske atabilir mi?"

Kristalina Georgieva, Uluslararası Para Fonu Başkanı :

"Euro Bölgesi’ndeki toparlanmanın güçlü olduğunu görüyoruz. Bu yıl yüzde 5, gelecek yıl için yüzde 4,3 büyüme öngörüyoruz. Bu, geçen yıl yüzde altı buçuk küçülmeden sonra geldi. Dolayısıyla bu geri dönüş çok etkileyici. Bu, üç temel üzerine kuruldu. Aşılar, politika desteği, işletmelerin ve insanların pandemi ile nasıl çalışacağını öğrenmesi. Üçüncü çeyrekte gördüğümüz çok önemli bir artıştı. Ancak sorunumuzun gösterdiği gibi, dördüncü çeyrekte büyüme beklentileri daha zayıf. Enfeksiyonlardaki artışla zayıflıyor. Bu anlamda, yeni varyantın belirsizliği toparlanmaya yardımcı olmuyor."

Euronews :

"Bu göçük ne kadar derin olabilir?"

Kristalina Georgieva :

"Euro Bölgesi için önemli bir düşüş beklemiyoruz. En önemli unsurun, vakalarda artış olmasına rağmen, işletmelerin ve tüketicilerin nispeten daha sağlıklı faaliyet göstermesi olduğunu düşünüyoruz. Onlar sürekli politika önlemleriyle de destekleniyor."

Euronews :

"Sizin tahmininizde de gördüğümüz bir faktör daha var, o da enflasyon. Peki, yükselen enflasyon ekonomik ilerleme ve yaşam standartları için gerçek bir tehdit mi?"

Kristalina Georgieva :

"Euro Bölgesi’nde enflasyon geçici. Bu, enerji fiyatı, arz kesintileri tarafından yönlendiriliyor. Bu gerçekle birlikte yıllarca süren kapanışlardan sonra talebin daha fazla arttığını görüyoruz. Bunun 2022'de düşmesini bekliyoruz. Dolayısıyla, gelecek yılın sonunda enflasyon nispeten zayıf olacak. Yani Avrupa Merkez Bankası’nın yüzde 2 hedefinin altında. İşte bu yüzden mesajımız şu: Para politikasını sıkılaştırmak için acele etmeyin, çünkü büyüme beklentilerini bozabilirsiniz. Diğer bir deyişle, Euro bölgesindeki enflasyon beklentileri iyi sabitlenmiş durumda. Şimdi bu söyleniyor, eğer ücretler üzerinde bir baskı varsa, bir emlak piyasası sorunu varsa veya Çin..."

Euronews:

"Bunu şimdiden görebiliyoruz..."

Kristalina Georgieva

REKLAM

"...bu sorunlar daha belirgin hale gelirse tabii ki şartlar değişebilir. İşte bu yüzden Avrupa Merkez Bankası çok ihtiyatlı olmalı, risklerin yukarı yönlü olduğunu kabul etmeli."

Euronews:

"Ancak pandeminin bitmesinin çok uzak olduğu dikkate alındığında, Avrupa'da hükümetlerin ekonomilerini ve sağlık sistemlerini desteklemek için biriktirdiği borçlar konusunda sorular var. AB'nin konuyu gelecek yıl ele alması bekleniyor. Bu noktada ne yapılmalı?"

Kristalina Georgieva:

"O halde şunu söyleyebilirim, tam olarak bu nedenle, Merkez Bankası’nın finansal koşulları zamanından önce ve sağlam bir neden olmadan sıkılaştırmamaya çok dikkat etmesi gerekiyor, çünkü bugün yüksek borç seviyelerine, salgın öncesine göre daha düşük seviyede bir borç servisi eşlik ediyor. Mali kurallar konusunda ise 2023'te mali kuralları yeniden kurmak istersek, bu Euro Bölgesi’ndeki toparlanmaya ters etki yapacak ve aslında bu, istenmeyen bir durum. Bu yüzden mali durumlarını gözden geçiren ülkelere tavsiyemiz şu: Lütfen yapmayın. Kuralları değiştirmeyi düşünün, böylece daha basit olurlar, uygulanabilirler ve daha çok ulusal mülkiyete dayanırlar."

REKLAM

"Kemer sıkma politikasını uygulamak istemiyoruz"

Euronews:

"Biliyorsunuz, Uluslararası Para Fonu on yıl önce, mali krizden sonra kemer sıkma önlemlerinin öncüsüydü. Avrupa'nın borçları birikirken şimdi de aynı değerlendirmeyi yapar mısınız?"

Kristalina Georgieva:

"Avrupa'nın borcunun artmasının iyi bir nedeni var: ekonomi durduğunda bir tampon koymak ; böylece haneler ve işletmeler çalışmaya devam edecekti. Pandemi öncesi seviyelerde işsizlik var, her yerde iflas yok. Bu, politika kararlarının çok sağlıklı bir sonucu. Ve elbette, güçlü bir toparlanma, orta vadeli yeniden yapılandırma destekleri görmek istiyoruz. Bunu kemer sıkma politikalarının boğucu gücüyle yapmak istemiyoruz."

Euronews:

REKLAM

"Ancak yine de toparlanma ve borç seviyelerinin Avrupa'da eşit olarak dağılmadığını görüyoruz. İtalya, Yunanistan ve İspanya gibi ülkelerin başı çok daha büyük dertte. Güney ile kuzey arasındaki eski ayrımın yeniden canlandığını görüyor musunuz?"

"Avrupa, dijital gelecek için reformları desteklemeli"

Kristalina Georgieva:

"Avrupa'nın güzel yanlarından biri, bir kriz anında Avrupa'nın bir araya gelmesi ve ‘Yeni Nesil AB'nin sunduğu dayanışma eyleminin dikkate değer olmasıdır. Ne yapıyor peki ? En çok ihtiyacı olan ülkelere daha fazla yardım yönlendiriyor ve Avrupa borçlanma kapasitesini ilk kez Avrupa halkının hizmetine sunuyor. Yeşil gündem nedeniyle bu tür bir dayanışma ve dostluğun devam etmesini bekliyoruz."

Euronews:

"Özetlersek, kuralları geri getirirken borcu azaltmak, yeşil ve dijital yatırımı artırmak. Bu nasıl yapılabilir ve Avrupa neye öncelik vermeli?"

REKLAM

Kristalina Georgieva:

"Her şeyden önce, Avrupa'nın pandemiden kurtulmaya öncelik vermesi ve onu yeşil ve dijital bir geleceğe götürecek yapısal reformları ve yapısal dönüşümü desteklemesi gerekiyor. Bu kolay bir iş değil, çünkü hem kamu hem de özel yatırımı ve Avrupa'nın işgücünün yeniden vasıflandırılmasını gerektiriyor. Avrupa'nın bundan 10, 15, 20 yıl sonra nasıl olmasını istiyoruz?: Yenilikçi, canlı, yüksek becerili, çevik, dünyayı ileriye taşıyabilen olmasını istiyoruz."

Gazeteci adı • Bahtiyar Kucuk

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

AB Terörle Mücadele Koordinatörü: Ne yazıkki terör tehdidi daima vardır

Euro'nun 20'inci yılında Dolar'a rakip olma hayalleri hala sürüyor

2009 yılında 'çöken' Yunan ekonomisi eski günlerini yakalama yolunda