Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Ahmet Türk'ün yargılandığı Kobani davasında kararlar açıklandı

Türkiye gündemi
Türkiye gündemi ©  cleared
© cleared
By euronews
Yayınlanma Tarihi Son güncelleme
Haberi paylaşın Yorumlar
Haberi paylaşın Close Button

Türkiye gündemine ilişkin önemli gelişmeleri aktardığımız canlı anlatım sayfası.

Canlı anlatım sona erdi

AB Türkiye raportörü: Yargı kararları Türkiye'nin güvenilirliğini zayıflatıyor

Avrupa Birliği Türkiye raportörü Nacho Sánchez Amor, Kobani davasında verilen kararlara tepki göstererek "Bugünkü haksızlık, Türkiye ekonomisinin güvenilirliğini satmak için yapılan turların neden boşa çıktığını gösteriyor" dedi.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in geçen hafta Brüksel'de iş dünyasıyla bir araya geldiğine atıfta bulunan Sanchez Amor, "Adaletin sürekli sorgulandığı bir ortama hiçbir şirket tam olarak güvenemez" ifadelerini kullandı.

Amor ayrıca, yargı kararının Türkiye'nin güvenilirliğini zayıflattığını ileri sürdü.

Kobani davasında kararlar açıklandı

Ankara 22’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen Kobani davasında mahkeme heyeti sanıklar hakkında vardıkları hükümleri açıkladı.…

Haberi paylaşın

Kobani davasında kararlar açıklandı: Demirtaş'a toplamda 42, Yüksekdağ'a 30 yıl hapis

Sincan Cezaevi İnfaz Kurumları'nda Ankara 22'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen Kobani davasında mahkeme heyeti sanıklar hakkında vardıkları hükümleri açıkladı.

18'i tutuklu, toplam 108 sanığın yargılandığı davada devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan eski Halkın Demokratik Partisi (HDP) eş başkanları Selahattin Demirtaş için 20 yıl, Figen Yüksekdağ için de ağırlaştırılmış müebbet ve 19 yıl hapis cezası verildi. Ahmet Türk 10 yıl hapse mahkum edilirken, Gülten Kışanak tahliye edildi.

Mahkeme başkanı, 30 sayfalık kararı okumaya başlamadan önce "Dosya incelendi, araştırmaya gerek duyulacak herhangi bir husus kalmadı. Özetle kimlere, hangi suçlardan ne tür hükümler verildiğini anlatacağım. Bu vicdani kanaate varırken, dosyadaki delliler incelendi ve böyle bir vicdani kanaate varıldı" dedi. Sanıkların avukatlarından Özgür Erol dava sürecinde yeni evrakın sunulduğuna dikkat çekerek kararın ertelenmesini talep etmişti.

Verilen cezalar ve beraat kararlarından bazıları şu şekilde:

  • Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a devletin birliği ve bütünlüğünü bozmaya yardım suçundan 20 yıl, suç işlemeye tahrik suçundan da 4 yıl 6 ay hapis cezası verilmesine hükmedildi. 47 ayrı suçtan toplam 42 yıl hapis cezasına çarptırılan Demirtaş'ın tutukluluk halinin devamına karar verildi. 
  • Eski HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ hakkında devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçuna yardımdan 19 yıl hapsine, suç işlemeye tahrik suçundan da 4 yıl 6 ay hapsi ile tutukluluk halinin devamına karar verildi. Yüksekdağ'a toplam 30 yıl 3 ay hapis cezası verildi ve tutukluluk halinin devamına hükmedildi.
  • Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk'e devletin bütünlüğünü bozma suçundan beraat, örgüt üyeliğinden ise 10 yıl hapis cezası verildi.
  • HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyesi Alp Altınörs'e devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçuna yardımdan 18 yıl, suç işlemeye tahrik suçundan ise 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi.
  • Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) HDP Üyesi Ali Ürküt'e devletin birliğini bozma suçuna yardım suçundan 13 yıl 4 ay hapis cezası verildi.
  • Cihan Erdal hakkında devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan 16 yıl, suç işlemeye tahrik suçundan ise 4 yıl 6 ay hapis cezası kararı verildi.
  • Dilek Yağlı hakkında devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan 16 yıl, suç işlemeye tahrik suçundan 4 yıl 6 ay hapsine ve tutukluluk halinin devamına karar verildi.
  • Emine Ayna hakkında devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan beraat, örgüt üyeliğinden 10 yıl hapis cezası kararı verildi.
  • Ayla Akat hakkında devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan beraat, terör örgütü üyeliğinden ise 9 yıl 9 ay hapis cezası verildi, ancak tutuklulukta geçirdiği süre göz önüne alınarak tahliyesine karar verildi.
  • Aynur Aşan hakkında örgüt üyeliğinden 9 yıl 9 ay hapis cezasına karar verildi. Yurt dışına kaçarken yakalanmış olması nedeniyle tutukluluk hali devam edecek.
  • Bülent Parmaksız hakkında devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçuna yardımdan 16 yıl hapis, suç işlemeye tahrik suçundan ise 4 yıl 6 ay hapis cezası verilmesine hükmedildi ve tutukluluk halinin devamına karar verildi.
  • Ayşe Yağcı hakkında devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan beraat, örgüt üyeliğinden 9 yıl hapis cezasına karar verildi, ancak tutuklulukta geçirdiği süre göz önüne alınarak tahliyesine hükmedildi.
  • Pervin Oduncu hakkında devletin birliği ve bütünlüğünü bozmaya yardım suçundan 18 yıl hapsine, suç işlemeye tahrik suçundan 4 yıl 6 ay hapsine ve tutukluluk halinin devamına karar verildi.
  • Zeki Çelik hakkında devletin birliği ve bütünlüğünü bozmaya yardım suçundan 18 yıl hapis cezasına karar verildi.
  • Zeynep Karaman hakkında devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçuna yardımdan 18 yıl, suç işlemeye tahrik suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezasına karar verildi.
  • Zeynep Ölbeci hakkında örgüt üyeliği suçlamasına ilişkin yargılamanın tefrik edilerek Mersin'deki dosyası ile birleştirilmesine, propaganda suçundan 3 yıl 9 ay, devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan beraat örgüt üyeliğinden ise 9 yıl hapsine, hükmen tutukluluk halinin devamına karar verildi.
  • Menzir Çakır'a örgüt üyeliği suçundan 9 yıl hapis cezası verildi
  • Gültan Kışanak'a, devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan beraat, örgüt üyeliği suçundan ise 12 yıl hapis cezası verildi. Kışanak'ın tutuklulukta geçirdiği süre göz önüne alınarak, tahliyesine hükmedildi.
  • Sabahat Tuncel'e devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan beraat, örgüt suçundan ise 12 yıl hapis cezasına karar verildi. Tuncel'in tutukluluk süresi göz önüne alınarak tahliyesine hükmedildi. 
  • Sırrı Süreyya Önder'in devletin birliği ve bütünlüğünü bozma ile örgüt üyeliğinden beraatına karar verildi.
  • Günay Kubilay hakkında devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçuna yardımdan 16 yıl, suç işlemeye tahrik suçundan 4 yıl 6 ay hapis ve tutukluluk halinin devamına karar verildi.
  • İsmail Şengül hakkında devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçuna yardımdan 16 yıl, suç işlemeye tahrik suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası ve tutukluluk halinin devamına karar verildi.
  • Mesut Bağcık'ın devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan beraatına, örgüt üyeliğinden ise 9 yıl hapsine karar verildi.
  • Meryem Adıbelli, devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan beraat ederken, örgüt üyeliği suçundan 9 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Adıbelli'nin tahliyesine karar verildi.
  • Nazmi Gür hakkında devletin birliği ve bütünlüğünü bozmaya yardım suçundan 18 yıl, suç işlemeye tahrik suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası ve tutukluluk halinin devamına karar verildi.
  • Altan Tan, devletin birliği ve bütünlüğünü bozma ile terör örgütü kurma suçundan ve hakkındaki diğer suçlamalardan beraat etti.
  • Ayhan Bilgen'in devletin birliği ve bütünlüğünü bozma ile terör örgütü üyeliğinden ayrı ayrı beraatına karar verildi.
  • Aysel Tuğluk devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan beraat etti.
  • Berfin Özge Köse tüm suçlardan beraat etti.
  • Bircan Yorulmaz devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan beraat etti.
  • Can Memiş devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan beraat etti.
  • Emine Beyza Üstün devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan beraat etti.
  • Gülser Yıldırım devletin birliği ve bütünlüğünü bozma suçundan beraat etti.
  • İbrahim Bilici devletin birliği ve bütünlüğünü bozma ve örgüt üyeliği suçundan beraat etti.
  • Sibel Akdeniz beraatına karar etti.

Kobani olaylarında ne oldu, eylemler nasıl sonlandı?

Türkiye’de ‘Kobani’ adıyla anılan eylemlerin yapıldığı Eylül ve Ekim 2014’te neler olmuş, kim hangi adımları atmıştı?…

Haberi paylaşın

Kobani davasında karar günü: Mahkemenin hükmü açıklaması bekleniyor

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş'ın da aralarında bulunduğu 18’i tutuklu 108 kişi hakkında açılan Kobani davasında bugün kararın açıklanması bekleniyor.

Ankara 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nce Sincan Cezaevi İnfaz Kurumu'nda görülen duruşma sırasında son savunma için söz alan Avukat Özgür Erol yeni evrakın dosyaya girdiğini belirterek karar sürecinin ertelenmesini talep etti.

Ancak mahkeme başkanı bu talebi reddederek son sözleri aldıktan sonra hükmü açıklayacaklarını belirtti.

"Kumpas davası"

DEM Parti ve bileşenleri başta olmak üzere birçok siyasi parti, sendika, sivil toplum kuruluşu, baro başkanı, kurum temsilcisi, avukat ve vatandaş davayı yerinden takip ediyor.

DEM Parti Eş Başkanı Tuncer Bakırhan Sincan Cezaevi önünde yaptığı açıklamada, "Bu siyasi kumpas davasında verilecek kararın, aslında önümüzdeki dönem Türkiye'nin hangi hatta, hangi yolda gideceğinin de göstergesi olacağına hep birlikte şahitlik edeceğiz. Umarım ve diliyorum ki, mahkeme heyeti siyasi erkten etkilenmez, dosyanın içeriğine, dosyadaki boş delillerle yıllardır tutuklu olan arkadaşlarımızı bugün serbest bırakırlar, aynı zamanda boş olan bu davada yargılanan bütün arkadaşlarımız beraat ederler." diye konuştu.

DEM Parti Eş Başkanı Tülay Hatimoğulları Oruç da Bakırhan'ın "kumpas" iddialarını tekrarlayarak B"ugün yargı, gerçek anlamda adaletin tecelli edeceği şekilde karar vermeli, arkadaşlarımız serbest kalmalıdır. Bu, Türkiye, Avrupa ve dünya kamuoyunun vicdanını rahatlatır. Aksi halde bu dava, yol ayrımı anlamına gelir ve demokrasi tamamen gömülmüş olur." dedi.

"Adalet bekliyoruz"

Duruşmayı yerinde takip eden Cumhuriyet Halk Partisi heyetinden CHP milletvekili Ali Mahir Başarır ise dava ile ilgili mahkeme önünde yaptığı açıklamada Bugün beklentimiz lütfen tüm ön yargılarınızdan arının hiçbir siyasal yapıya bakmayın vicdanınıza göre karar verin. Burada adalet bekliyoruz, CHP grubu bu tip bütün davalara aynı hassasiyeti gösteriyor. Artık biz adaletin saraydan, iktidardan arınmasını istiyoruz özlüyoruz bekliyoruz.'' diye konuştu.

Dava sanıklarından Selahattin Demirtaş, nisan ayındaki son duruşmada "Herhangi bir söz talebim yok. Tüm arkadaşların özgürlüğünü talep ediyorum." ifadelerini kullanmış, mahkeme başkanı sürenin yeterli olmadığını belirterek kararı ertelemiş ve sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vermişti.

Kobani olaylarında ne oldu, eylemler nasıl sonlandı?

Türkiye’de ‘Kobani’ adıyla anılan eylemlerin yapıldığı Eylül ve Ekim 2014’te neler olmuş, kim hangi adımları atmıştı?…

Haberi paylaşın

Erdoğan: 365 oda-borsa başkanına yeşil pasaport verilecek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada 365 oda ve borsa başkanı için yeşil pasaport verileceğini söyledi.

Erdoğan yaptığı açıklamada "pasaport olayını dışişleri bakanımız ile de görüştük. Yaklaşık 365 oda-borsa başkanlarına yeşil pasaporttan verilecek. Hayırlı olsun. Görevde oldukları süre içerisinde kullanma imkanına sahip olacaklar." dedi.

Erdoğan'ın pasaport vaadi genel kurula katılan izleyiciler tarafından coşkuyla karşılandı.

"Camiamızın da yeşil pasaportu fazlasıyla hak ettiklerini düşünüyoruz."

TOBB Rifat Hisarcıklıoğlu, geçen yılki genel kurul konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenerek "Sayın Cumhurbaşkanım, ülkemizi yurt dışında, iş dünyası içinde en iyi şekilde temsil ediyoruz. Milletlerarası Ticaret Odası’nda, Avrupa Odalar Birliği’nde, İslam Odası’nda, Türk dünyasını bir araya getiren Türk Ticaret ve Sanayi Odası’nda ve hatta Asya-Pasifik Konfederasyonu’na kadar küresel platformların tümünde Türk iş dünyasını ya başkan ya başkan vekili ya yönetim kurulunda temsil ediyoruz. Buralarda Türk iş dünyasının sesini duyuruyor, hakkını savunuyoruz. Ülkemize yeni ihracat ve yatırım imkanları sağlamak için uğraş veriyoruz. Ama ne yazık ki buna liderlik edenleri vize kuyruklarında bekletiyoruz. Oysa özel sektörün kanaat önderlerinin dış temaslarını kolaylaştırmak lazım ki yolumuz açılsın, daha fazla ihracat yapılsın; üretim, yatırım olsun. Dolayısıyla oda-borsa camiamızın da yeşil pasaportu fazlasıyla hak ettiklerini düşünüyoruz. Her zaman bizim yanımızda oldunuz, reel sektörün yanında duran sizden bu konuda müjdeler geleceğine inanıyor bu camia." sözleriyle yeşil pasaport talebini dile getirmişti.

Yeşil pasaporttan kimler yararlanabiliyor?

"Yeşil pasaport" olarak bilinen Hususi Damgalı Pasaportlar:

1- TBMM Eski Üyeleri ve Eski Bakanlar,

2- Kadro derecesi 1,2 ve 3. derece olarak çalışan veya bu kadro derecesinden çalışmakta iken EMEKLİ olan devlet memurları.

3- 1.2. ve 3. derece kadro karşılığı çalışan ve bu derecelerde sözleşmeli olarak çalışmakta iken EMEKLİ olan devlet memurları.

4- Kadro karşılığı olmaksızın çalışıp emekli kesenekleri 1,2 ve 3. derece üzerinden kesilerek T.C. Emekli Sandığına yatırılan çalışanlar ile bu durumda çalışırken EMEKLİ olan sözleşmeli devlet memurları

5- Görevleri Süresince İl, İlçe ve 1. Kademe Belde Belediye Başkanları

6-Özelleştirme kapsam ve programına alınan/özelleştirilen T.C. Ziraat Bankası, Halk Bankası ve Emlak Bankası çalışanlarından belirli şartları taşıyanlara

7-Özelleştirilen Türk Telekom Müdürlüğü çalışanlarından bazılarına

8- Yukarıdaki 1,2,3,4,5,6 ve 7. maddede belirtilen şartları taşıyanların eşlerine, reşit olmayan çocuklarına ve evli bulunmayan, iş sahibi olmayan öğrenimine devam eden kız ve erkek çocuklarına (Açık Öğretim Lisesi, Açık Öğretim Fakültesi dâhil öğrenim gördükleri okuldan öğrenci olduğunu belgelemek şartı ile) 25 yaşını dolduruncaya kadar düzenleniyor.

Ayrıca 18 yaşını doldurmuş olsa dahi evli bulunmayan, iş sahibi olmayan aynı zamanda bedensel, zihinsel veya ruhsal özürlerinden en az biri nedeniyle sürekli bakıma muhtaç durumda olduğu resmi sağlık kurumlarının düzenlediği (tam teşekküllü Devlet Hastanesinden alacakları) sağlık kurulu raporu ile belgelenen hak sahibinin çocuklarına yaş sınırı olmaksızın verilebiliyor.

Dünyanın en güçlü pasaportu sıralamasında zirve değişti

Dünyanın en güçlü pasaportu sıralamasında zirvedeki Japonya beş yılın ardından ilk kez geriye düştü…

Haberi paylaşın

Osman Kavala'nın yaptığı "yargılanmanın yenilenmesi" talebi oy birliğiyle reddedildi

AİHM kararına karşın cezaevinde bulunan Osman Kavala'nın yeniden yargılanması için yapılan başvurunun reddedildiği belirtildi.

DW'de yer alan habere göre, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Osman Kavala'nın yaptığı "yargılanmanın yenilenmesi" talebini oybirliğiyle reddetti.

 

Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edilen ve bu cezası Yargıtay tarafından onanan Anadolu Kültür Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı gereği yeniden yargılama talebinde bulunmuştu.

 

Avukatları aracılığıyla açıklama yapan Kavala, "Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararları sadece başvuranların değil her yurttaşın adalet talep etme hakkıyla doğrudan ilgilidir. Adalet herkes için gereklidir." ifadelerini kullanmıştı. 

Haberi paylaşın

Emniyette kriz: İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'dan açıklama

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, suç örgütü lideri Ayhan Bora Kaplan soruşturmasında açığa alınan 3 polisin ardından sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Bakan Yerlikaya, "Kimler, terör örgütleri ve onların uzantılarıyla, organize suç örgütleriyle bir olup, FETÖ taktikleriyle Sayın Cumhurbaşkanımıza, hükümetimize ve siyasilerimize, sosyal medya destekli 'oyun kurmaya' çalışıyorsa; onların oyunlarını da kurdukları tuzakları da yerle bir edeceğiz." dedi. 

Yerlikaya X hesabından şu ifadeleri kullandı:

"Kimler, terör örgütleri ve onların uzantılarıyla, organize suç örgütleriyle bir olup, FETÖ taktikleriyle Sayın Cumhurbaşkanımıza, hükümetimize ve siyasilerimize, sosyal medya destekli “oyun kurmaya” çalışıyorsa; onların oyunlarını da kurdukları tuzakları da yerle bir edeceğiz.

Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde dün olduğu gibi bugün de organize suç örgütlerine, şehir eşkıyalarına, uluslararası kartel haline gelmiş zehir tacirlerine, uluslararası örgütlenmiş göçmen kaçakçılarına, yabancı istihbarat servisleriyle irtibatlı illegal yapılara ve suç odaklarına göz açtırmadık, açtırmıyoruz ve açtırmayacağız.

Bu mücadelemizi kimler engellemeye çalışıyorsa, kimler FETÖVARİ gizli tanık taktikleriyle kendi karanlık düzenlerinin hakim olmasını istiyorsa, onların o düzenlerini de başlarına yıkıyoruz, yıkmaya da devam edeceğiz.

Hangi kurum içinde Sayın Cumhurbaşkanımıza, hükümetimize ve siyasilerimize yönelik bir yapılanma varsa, sonuna kadar gidip, o yapıları tespit edip adalete teslim edeceğiz.

Mülkiye Müfettişlerinin ilgili raporu kısa süre içinde tamamlanacak. Atılan her adımı, telefon kayıtlarını tek tek inceliyorlar. Hazırlanan bu raporu en ince ayrıntısına kadar kamuoyu ile de paylaşacağız. Ve gereğini yapacağız.

Aziz Milletimiz müsterih olsun;

Nasıl Bölücü Terör Örgütü (BTÖ) ve FETÖ ile mücadelede hainlerin inlerine kadar girdiysek; bu suç odaklarını da saklandıkları her delikten bulup çıkartacağız."

Haberi paylaşın

DEM İstanbul yöneticilerine gözaltı

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi'nin (DEM Parti) İstanbul'daki yöneticilerine sabah saatlerinde operasyon yapıldığı ve çok sayıda kişinin gözaltına alındığı kaydedildi.

Sosyal medya hesabından bir ileti paylaşan DEM Parti, şu ifadeleri kullandı:

"İstanbul'da sabah saatlerinde PM, il, ilçe yöneticilerimiz, çalışan ve üyelerimizin de aralarında bulunduğu onlarca arkadaşımız evlerine yapılan polis baskınıyla gözaltına alındı. Siyasi kırım operasyonlarıyla diz çöktürmek isteyen iktidar karşısında mücadeleyi büyütmeye, AKP-MHP iktidarına kaybettirmeye devam edeceğiz!"

Haberi paylaşın

Erdoğan: Milletin aşına ekmeğine göz dikenlerden hesabını mutlaka soracağız.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Milletin aşına, ekmeğine ve boğazındaki lokmasını göz dikenlerden bunun hesabını mutlaka soracağız. Enflasyon ve hayat pahalılığına karşı yürüttüğümüz kararlı mücadeleyi birkaç tamahkarın fiyat oyunlarına kurban vermeyiz, veremeyiz." diye konuştu. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla ATO Congresium'da düzenlenen Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Danışma Kurulu Toplantısı'na katıldı.

Konuşmasına, hayatını kaybeden tiyatro ve sinema sanatçısı Ayten Gökçer'e Allah'tan rahmet, sevenlerine ve sanat camiasına başsağlığı dileyerek başlayan Erdoğan, Dünya Çiftçiler Günü münasebetiyle düzenlenen bu toplantıda, çiftçiler ve temsilcileriyle birlikte olmaktan memnuniyet duyduğunu belirtti.

"Türkiye Yüzyılı'nı da yine çiftçilerimizle omuz omuza inşa edeceğiz"

Çiftçilere bereketli bir yıl temenni eden Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Çiftçi kardeşlerimize bir kez daha emeklerinden, alın terlerinden, ülkemize ve milletimize kazandırdıklarından dolayı teşekkür ediyorum. Rabb'im sizlerden razı olsun. Rabb'im milletimize sizlerin yokluğunu yaşatmasın. Tabii çiftçi kardeşlerimize sadece ülkemiz tarımına yaptıkları katkılar için değil, demokrasimize verdikleri destek için de minnettarız, müteşekkiriz. 15 Temmuz darbe girişiminde milli iradeyi korumak için öne atılanların en başında, biliyorsunuz, çiftçilerimiz vardı. Birileri uçakları görünce bankamatik kuyruklarına koşarken, benim çiftçi kardeşim darbecileri engellemek için bir yıllık mahsulünü ateşe verdi.

"Türkiye, 2023 yılında 212 ülke ve bölgeye 2 bin 200 çeşit tarımsal ürün ihraç etti"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin 2023 yılında 212 ülke ve bölgeye 2 bin 200 çeşit tarımsal ürün ihraç ettiğini bildirdi. 

Erdoğan, "Milletin aşına, ekmeğine ve boğazındaki lokmasını göz dikenlerden bunun hesabını mutlaka soracağız. Enflasyon ve hayat pahalılığına karşı yürüttüğümüz kararlı mücadeleyi birkaç tamahkarın fiyat oyunlarına kurban vermeyiz, veremeyiz." diye konuştu. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Planlı tarımsal üretime geçilmesini sağlayacağız. Tarım yapılan tüm alanları kayıt altına alarak, destekten faydalanan çiftçi sayımızı artıracağız." ifadelerini kullandı.

Haberi paylaşın

Türkiye, İsrail'e karşı açılan soykırım davasına müdahil olmak için UAD'ye başvuracağını açıkladı

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye'nin Güney Afrika'nın İsrail'e karşı Uluslararası Adalet Divanı'nda (UAD) açtığı soykırım davasına müdahil olmak için başvuruda bulunduğunu bildirdi.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "Masum Yahudilerin toplama kamplarında öldürülmesi ne kadar yanlışsa bugün masum Filistinli çocukların yataklarında bombalarla öldürülmesi o kadar yanlış." dedi.

AA'nın aktardığına göre Dışişleri Bakanı Fidan, "İsrail'in binlerce masum Filistinliyi sistematik şekilde öldürmesi, milyonlarca insanı yerlerinden etmesi soykırım fiilidir." ifadelerini kullandı.

Avusturyalı mevkidaşıyla birlikte düzenlediği basın toplantısında "7 Ekim'de sivillerin öldürülmesini kınadık" diyen Hakan Fidan, "Ancak İsrail'in binlerce masum Filistinliyi sistematik olarak öldürmesi ve bütün bir yerleşim bölgesini yaşanmaz hale getirmesi insanlığa karşı işlenmiş bir suç, soykırım girişimi ve soykırımın tezahürüdür" dedi.

Reuters haber ajansına konuşan bir dışişleri bakanlığı yetkilisi Türkiye'nin henüz UAD'ye resmi başvuruda bulunmadığını söyledi.

Haberi paylaşın

Yargıtay Başkanlığına Ömer Kerkez seçildi

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez, 193 oyla 4 yıllığına Yargıtay Başkanlığı görevine seçildi.

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, görevine 24 Mart 2020'de seçilmiş, 4 yıllık görev süresinin 24 Mart'ta dolması nedeniyle Yargıtay üyeleri 25 Mart Pazartesi günü sandık başına gitmişti.

Seçimin ilk 36 turunda hiçbir adayın, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması üzerine bugün Akarca ve Kerkez'in katıldığı 37. tur oylama yapıldı.

Oylama sonucu Akarca 103, Ömer Kerkez ise 193 oy aldı. Seçime katılım 324 olurken, 8 boş oy kullanıldı, 20 oy da geçersiz sayıldı.

Bu sonuçla Kerkez, üye tamsayısının salt çoğunluğunu sağlayarak 4 yıllığına Yargıtay Başkanlığı görevine seçildi.

Yargıtay Başkanı Ömer Kerkez kimdir?

Ömer Kerkez, 1966'da Antakya'da doğdu, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden 1988'de mezun oldu.

Hatay hakim/savcı adayı olarak mesleğe başlayan Kerkez, sırasıyla Elbistan, Kozluk, Erzin Cumhuriyet savcılığı, Adalet Bakanlığında tetkik hakimliği, Daire Başkanlığı, Genel Müdür Yardımcılığı, Genel Müdürlük ve Hakimler ve Savcılar Kurulu Üyeliği görevlerinde bulundu.

Kerkez, 5 Temmuz 2017'de Yargıtay üyeliğine, 14 Şubat 2023'te ise Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına seçilmişti. (AA)

Haberi paylaşın

Usta oyuncu Ayten Gökçer hayatını kaybetti

"Taçsız Kral", "Yılan Hikayesi" ve "Yedi Kocalı Hürmüz" adlı yapımların da aralarında olduğu çok sayıda film, dizi ve tiyatro oyununda rol alan Ayten Gökçer hayata veda etti.

Gökçer'in cenazesi yarın öğle namazını müteakip Zincirlikuyu Mezarlığı'na, eşi Cüneyt Gökçer'in yanına defnedilecek.

Usta sanatçı 26 Ocak 1940'ta İstanbul’da dünyaya geldi. Ankara Devlet Konservatuvarının bale bölümüne 1953'te giren sanatçı, 1958'de Devlet Tiyatroları sanatçı kadrosunda yer aldı.

Gökçer, sinemaya 1965'te “Taçsız Kral” filmiyle başladı. Bir süre sonra sinemadan daha çok tiyatroya yönelen ünlü isim, "Yedi Kocalı Hürmüz" adlı müzikalde başrol "Hürmüz"ü canlandırdı.

Kariyeri boyunca birçok ödüle değer bulunan sanatçı, 1988'de Devlet Sanatçısı unvanına sahip oldu.

Haberi paylaşın

Aziz Yıldırım, Fenerbahçe Kulübünde başkanlığa aday olacak

Eski Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım,"Çarşamba günü yapacağımız toplantıda Fenerbahçe’nin kongresinde başkanlığa aday olacağımı açıklayacağım." diyerek, "Biz kazanırsak Mourinho'yu Fenerbahçe'nin başına getireceğim." ifadesini kullandı.

Eski Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, sarı-lacivertli kulüpte yapılacak olağan seçimli genel kurulda başkanlığa aday olacağını açıkladı.

TRT Spor'a açıklamalarda bulunan Yıldırım, "Çarşamba günü yapacağımız toplantıda Fenerbahçe’nin kongresinde başkanlığa aday olacağımı açıklayacağım. Kimseyle kavga etmeyeceğiz ama Fenerbahçe'nin büyüklüğünü daha büyük hale getirecek şekilde organizasyon içinde geleceğiz. Bizim kavgamız Fenerbahçe'nin büyüklüğüdür, büyük olmasıdır, onu sağlamaktır. Zaten Fenerbahçe büyüktür, ona küçük dokunuşlarla hem bizim hem yönetimin bazı hatalarını düzelterek Fenerbahçe camiasını birleştirerek, tribünleri, kongre üyelerini 3 Temmuz sürecinde olduğu gibi bir araya getirerek o güç birliğiyle Fenerbahçe'nin şampiyon olmasını sağlamak istiyoruz." dedi.

"Mourinho'yu Fenerbahçe'nin başına getireceğim"

Başkan seçilmesi halinde Portekizli teknik direktör Jose Mourinho'yu sarı-lacivertli takımın başına getireceğini vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti:

"Artık Fenerbahçe'nin bu saatten sonra 'Bizim çocuğumuz' deyip o isimlerle devam etme lüksü yoktur. Fenerbahçe büyük hocalarla birlikte, büyük takımlarla mücadele etmelidir. Bu mücadele hem Türkiye'de hem yurt dışında olmalıdır. Türkiye'de Fenerbahçe muhakkak şampiyon olmalıdır, yurt dışında en azından final oynamalıdır. Bununla ilgili çalışmalar yaptık. Geçen hafta Mourinho ile yüz yüze görüştüm. 2 saat süren bir görüşme yaptık. Kendisine, 'Fenerbahçe'nin sana ihtiyacı var, senin de Fenerbahçe'ye ihtiyacın var' dedim. '3 başkan adayı olacak hangisi kazanırsa muhakkak Fenerbahçe'ye gel. Ben istiyorum diye gelme' dedim. 2003'te Porto'da başlayan çıkışını Fenerbahçe'de de yapabilirsin dedim. Memnuniyetle karşıladı. Arkadaşlarımla menajerleri arasındaki görüşmeler devam ediyor."

"Büyük ihtimalle biz kazanırsak Mourinho'yu Fenerbahçe'nin başına getireceğim." diyen Yıldırım, "Artık çocukların üzülmesini istemiyoruz. Onları mutlu ve mesut etmek için büyük operasyon yapmak lazım. Onun isteği doğrultusunda oyuncu da alacağız. Konyaspor maçını canlı izlediğini anlattı, orada gördüklerini de ifade etti. Bundan biz de memnuniyet duyduk. Kendisi de çalışıyor. Diğer arkadaşlar da kazanırsa onlar için de Fenerbahçe'ye gelmesini arzu ederim. Önemli bir teknik adam ve Fenerbahçe'ye çok katkıda bulunur." ifadelerini kullandı.

Haberi paylaşın

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunan Başbakan Miçotakis ile görüşme sonrası ikili ilişkileri değerlendirdi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yunanistan'la terörle mücadele konusunda anlayış birliğimiz giderek güçleniyor. Terör örgütlerine, bölgemizin geleceğinde yer olmadığına dair mutabıkız." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis'i Ankara'da kabul etti. İki lider görüşme sonrası ortak basın toplantısında konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yunanistan'la terörle mücadele konusunda anlayış birliğimiz giderek güçleniyor. Terör örgütlerine, bölgemizin geleceğinde yer olmadığına dair mutabıkız. İlişkilerimizdeki olumlu atmosferin Yunanistan'daki Türk azınlık ve soydaşlarımızın haklarının karşılanmasına katkı sağlamasını bekliyoruz." dedi.

Erdoğan, "Hamas'ı terör örgütü olarak görmüyorum. Kendi topraklarını ve milletini korumaya çalıştıklarını düşünüyorum. Orada bir terör örgütü olmadığını sizler de ortaya koydunuz şimdi terör örgütü derseniz üzülürüz. Asla Hamas'ı terör örgütü olarak görmüyorum. Adım adım Hamas'ı takip ediyorum. Ülkemde bini aşkın Hamas mensubu hastanemizde tedavi alıyor" dedi. Miçotakis ise "Türkiye ile özellikle Orta Doğu konusunda görüş ayrılığı söz konusudur. İsrail'in terör nedeniyle verdiği kurbanlardan sonra Gazze bölgesine girmesi ve bizim terör örgütü olarak kabul ettiğimiz Hamas'ı Türkiye'nin daha farklı bir şekilde kabul ettiğini biliyoruz. Ancak sivillerin korunması gerektiği konusunda hemfikiriz" ifadelerini kullandı. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Türkiye olarak İsrail'i ateşkese zorlamaya ve Filistin Devletinin tanınırlığını artırmaya yönelik diplomatik temaslarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. 35 bini aşan Filistinli masum sivilin katledilmesi karşısında Batılı ülkeler başta olmak üzere uluslararası toplum sesini artık daha gür çıkarmalıdır."

Yunanistan Başbakanı Miçotakis ise "İki halk benim bağlandığım şekilde çok önemli bir inisiyatifin meyvelerinden faydalanmaya başladılar. 10 Ege adasında vize muafiyetinden faydalanarak serbestçe ziyaret edebiliyorlar. İki halkın daha az bürokrasi acısından, ıstırabını yaşamadan birbirleriyle bir araya gelmeleri, tanımaları çok büyük önem arz etmekte" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kıbrıs sorununun Ada'daki gerçekler temelinde adil, kalıcı çözüme kavuşturulması mühimdir. Böyle bir adım, bölgemizin istikrar ve huzurunu güçlendirecektir." ifadelerini kullandı.

Haberi paylaşın

CHP lideri Özel "kamuda tasarruf paketi"ne değerlendirdi: Bu bir IMF programı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in açıkladığı "kamuda tasarruf paketi"ne ilişkin değerlendirmesinde, "3 yıl boyunca yeni personel istihdam edilmeyeceğinin, sadece emekli kadar personel alınacağını ve kamuda esnek ve uzaktan çalışma modellerinin geliştirileceği ise emekçiler açısında son derece ciddi bir durumdur. Bu, örtülü bir IMF programıdır"  ifadelerini kullandı.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), 13 Mayıs 2014'te meydana gelen maden katilamının 10. yılında Soma'da toplandı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MYK toplantısının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından açıklanan "kamuda tasarruf' paketi" hakkında değerlendirmelerde bulunan Özel, "Bugüne kadar 7 kez yaptılar, bu 8'inci... Bu 8'incisinin ilanı, daha önceki 7 genelgeye kendilerinin uymadıklarının göstergesidir. Bugünkünün diğerlerinden ayırıcı özelliği, hep eleştirdiğimiz Saray'ın ilk kez genelge kapsamına alınmasıdır." diye konuştu.

"Yazılanların hepsi önemli, ancak tek tek takip edilmesi lazım" diyen Özel, şöyle devam etti:

"3 yıl boyunca yeni personel istihdam edilmeyeceğini, sadece emekli kadar personel alınacağı ve kamuda esnek ve uzaktan çalışma modellerinin geliştirileceği ise emekçiler açısında son derece riskli bir durumdur. Bu, örtülü bir IMF programıdır. IMF'yi getirirseniz 'yeni kamu personeli alma, işçiye, emekliye zam verme, esnek çalışma modelleri geliştir' diyecek zaten. Şu anda IMF'nin hayal ettiği, işçinin camına gelmiştir. Gulyabani, işçilerin camındadır, onlara bir tek gücü yetmektedir. Birazcık işverenlere, birazcık zenginlere, birazcık multi milyarderlere, Kur Korumalı Mevduat'la servetine servet katanlara yönelsinler. Öğretmenler atama bekliyor, 20 bin öğretmen emekli olacak, 20 bin alacaksın. Bir milyon kişi okuttun... Dünya kadar işsiz var, 'kamuya alım yapmayacağım' diyor. Elbette konvoy olmasın, benzin tasarrufu olsun, kiralama olmasın, yerli araç kullanılsın, hepsini destekliyoruz, bizim dün yayınladığımız genelgemiz bunun da ilerisindedir. Ama istihdamsızlık, esnek çalışma, kıdem tazminatı birikmeden çalıştırma emeği sömürecek modellerin tamamı için işçilerin arkasındayız. Bunlardan tasarruf değil, yapılacak iş, adil bir vergi sistemidir. Türkiye'de verginin yüzde 65'i dolaylı vergi, yüzde 24'ü çalışanların maaşlarından kesilen gelir vergisi. Geriye kalıyor yüzde 11, esas vergi vermesi gereken, kazananlar yüzde 11'i veriyor."

Haberi paylaşın

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı için 5 aday belli oldu, Erdoğan seçim yapacak

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin'in görev süresinin dolacak olması nedeniyle yapılan seçimde en yüksek oyu alan Yaşar Şimşek, Muhsin Şentürk, Hakan Yüksel, Mustafa Erol ve Yusuf Kuzu, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı için aday oldu.

Şahin, 2020'de 4 yıllığına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı olarak atanmıştı. Şahin'in görev süresinin haziran ayında dolacak olması nedeniyle Yargıtay üyeleri, yeni Başsavcı adaylarını belirlemek için sandık başına gitti.

Yargıtay Büyük Genel Kurulunca yapılan ve 8 adayın katıldığı seçim sonucu, Yaşar Şimşek 86, Muhsin Şentürk 77, Hakan Yüksel 56, Mustafa Erol 33, Yusuf Kuzu ise 31 oy alarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı adayı olarak belirlendi.

Diğer adaylardan mevcut Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin ile Ali Doğan ve Veli Dalgalı ise ilk 5'te yer alamadı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan 5 adaydan birini seçecek



Yargıtayda yapılan seçim sonucu en çok oyu alan 5 üye, Başsavcılık görevi için aday gösterilmiş sayılıyor.

Bunun ardından, adayların ismi sıralı liste halinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sunulacak. Erdoğan, sıralamaya ve aldıkları oya bakmadan, 15 gün içinde adaylardan birini Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı olarak seçecek.

Yeni seçilecek başsavcı, yaş haddinden emekliye ayrılmazsa 4 yıl görev yapacak.

Haberi paylaşın

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Yunan Başbakan Miçotakis bir araya geliyor

Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis, bugün Türkiye'ye gelerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ankara'da görüşecek.

Türkiye ile Yunanistan ilişkileri son dönemde yumaşamaya devam ederken, Yunan Başbakan ile Cumhurbaşkanı Erdoğan bu yıl dördüncü kez bir araya gelecek.

Erdoğan, Ankara'da Yunan Başbakan Miçotakis'i kabu ederek ülke arasındaki sorunlu konuları ele alacak.

Bizans döneminden kalma Kariye manastırının camiye dönüştürülerek ibadete açılması Yunan Başbakanın tepkisini çekmişti.

Miçotakiz, "“Türk yetkililerin Bizans İmparatorluğu’na ait Kariye Manastırı’nı cami olarak kullanmaya yönelik son kararı ve Ayasofya ile ilgili eski karar beni büyük hayal kırıklığına uğrattı. Bu kararlar, anıtların ekümenik karakterine ve karşılıklı anlayışı geliştirmeye yönelik ortak çabalarımıza aykırıdır.” dedi

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 7 Aralık 2023'te Atina'da düzenlenen Yüksek Düzeyli İş Birliği Konseyi vesilesiyle Yunanistan'ı ziyaretiyle ilişkilerde yeni döneme girilmişti.

Haberi paylaşın

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Kamuda Tasarruf Paketi ile alınacak mali tedbirleri duyurdu. Buna göre, kamu çalışanlarının yönetim kurulu ücretleri sınırlanacak, ambulans, savunma ve güvenlik gibi alanlardaki zorunlu ihtiyaçlar hariç, kamuda yeni araç satın alma ve kiralama 3 yıl durdurulacak.

Bakan Şimşek, "Deprem ve zorunlu harcamalar hariç, mal ve hizmet alım ödeneklerinde yüzde 10, yatırım ödeneklerinde ise yüzde 15 oranında kesinti yapacağız. Önümüzdeki dönemde kamu ihale reformu, KİT'lerde yönetişim reformu, vergide adalet ve etkinlik, kayıt dışılıkla mücadele gibi alanlarda çalışmalarımızı tamamlayacağız." dedi.

Bakan Şimşek'in Kamuda Tassaruf Paketi açıklamasında şunlar öne çıktı:

Bütçe dışı kaynaklardan taşıt kullanımını da çok sıkı kural ve izne tabi tutuyoruz. Yabancı menşeli araç kullanımını sonlandırıyoruz. Mevcutların sözleşmelerinin sona ermesi gerekecek.

İhtiyaç fazlası olan ekonomik ömrünü tamamlamış olan taşıtları tasfiye edeceğiz. Savunma ve güvenlik hariç kamuda personel servis hizmetini sözleşme bitiminde sonlandırmayı hedefliyoruz.

Yeni bina alımı ve yapımını 3 yıl süreyle durduruyoruz. Yeni bina kiralanmasına izin vermeyeceğiz, mevcut kiralamaları sonlandıracağız. Yeni lojman ve sosyal tesis alımı, yapımı ve kiralanmasını süresiz olarak kaldırıyoruz. Mevcut sosyal tesisleri ekonomiye kazandıracağız. Lojman kiralarını ve sosyal tesis ücretlerini rayiç bedelleri dikkate alarak gözden geçireceğiz.

Kamu istihdamında birinci husus 3 yıl boyunca emekli olanlar kadar yeni personel istihdamı sağlayacağız. Açıktan atama izinleri bütçe kanununda belirlenecek. Destek personel sayısını belli bir program dahilinde azaltmayı hedefliyoruz.

Kamu çalışanlarının aldığı yönetim kurulu ücretlerine sınırlama getiriyoruz. Mevcut mevzuata göre sadece bir yerden YK ücreti alıyor. YK ücretlerine üst sınır getireceğiz. Bütün bu hususlar yasal düzenleme gerektiriyor, Meclis'in takdirinde olan hususlardır.

İdari yapılanmada etkinliği esas alacak kapsamlı çalışmayı başlatıyoruz. Kamuda yeni kurumlar kurulmasının önüne geçilecek, mükerrer yapılanmaları önleyeceğiz.

Birçok ilimizde HMB'nin defterdarlık ve vergi daireleri var. Etkinlik için bu ikisini birleştireceğiz ve milletimize daha iyi hizmet sunacağız.

Hizmet içi eğitimler kamu tesislerinde yapılacak. Yurt dışı geçici görev harcamalarını sınırlandırıyoruz. Bu kaleme başka ödeneklerden aktarım yapılamayacak.

Haberleşme ve iletişim giderlerinde dijitalleşme yoluyla tasarrufa gidiyoruz. Elektronik yazışmaya geçişi yaygınlaştırıyoruz. Kurumsal arşivleri elektronik ortama taşıyoruz.

İlk olarak 2024 yılı temsil ve tanıtma ödeneklerinde yüzde 25 kesinti yapıyoruz. Devam eden yıllarda kesintili ödeneği baz alacağız. Uluslararası bayramlar hariç gezi ve kokteyl düzenlenemeyecek. Zorunlu haller hariç mobilya, ofis donanımı gibi demirbaş alımlarını 3 yıl süreyle durduruyoruz. Makine ve teçhizatlar ekonomik ömrünü tamamlamadan elden çıkarılamayacak. Kamu alımlarını DMO yapacak.

Bu sene için deprem ve zorunlu harcamalar hariç mal ve hizmet alım ödeneklerinde yüzde 10, yatırım ödeneklerinde yüzde 15 kesintiye gidiyoruz. Tek seferlik gelirlere dayalı kalıcı harcama yatırımı yapılamayacak. Bu sene hiçbir bakanlık ödeneklerini bu çerçevede aşamayacak. Biz kendilerine ilave ödenek vermeyeceğiz.

2024 yılında bütçedeki bütün harcama alanlarını gözden geçireceğiz. Verimsiz olanları sonlandıracağız.

Kamu yatırımlarında da önceliklendirmeye gidiyoruz. Yatırım ödeneklerindeki yüzde 15'lik kesintiyi öncelikli alanlara kanalize edeceğiz. Fiziki ilerlemesi yüzde 75'e ulaşan yatırım projelerini, Kahramanmaraş ve Hatay depremi sonrası planlanan projeleri önceliklendireceğiz."

Haberi paylaşın
Erişilebilirlik kısayollarına git
Haberi paylaşın Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Özel'den Demirtaş'a ziyaret: Çağrı metni yayınlandı

Vladimir Putin, Savunma Bakanı Sergey Şoygu'yu görevden aldı

Tunuslular, muhaliflerin serbest kalması ve adil cumhurbaşkanlığı seçimi için protesto düzenledi