Adı açıklanmayan yetkiliye göre bu girişim, ülkeler arasında "düşmanca bir gidişatın oluşmasını önleme" amacıyla yapıldı.
İranlı üst düzey bir yetkili Pazartesi günü Reuters'a yaptığı açıklamada, müttefiki Beşar Esad'ın devrilmesinin ardından Suriye'nin yeni liderliğindeki isyancılarla doğrudan bir iletişim kanalı açtığını bildirdi.
Adı açıklanmayan yetkiliye göre bu girişim, ülkeler arasında "düşmanca bir gidişatın oluşmasını önleme" amacıyla yapıldı.
Heyet Tahrir Şam (HTŞ) liderliğindeki militan gruplar pazar günü başkent Şam'ı ele geçirmişti. Günün ilerleyen saatlerinde Rus yönetiminden gelen açıklamada Esad'ın yönetimi barışçıl biçimde bıraktığı ve ülkeyi terk ederek Rusya'ya sığındığı açıklanmıştı.
Aynı gün İran, Şam'la ilişkilerin iki ülkenin "ileri görüşlü ve akıllıca yaklaşımı" temelinde devam etmesini beklediğini belirterek, Suriye toplumunun tüm kesimlerini temsil eden kapsayıcı bir hükümetin kurulması çağrısında bulunmuştu.
Reuters'a konuşan İranlı yetkililer, Tahran'ın "Suriye'nin yeni yönetici grupları içinde İran'ın görüşlerine daha yakın kişilerle" temas kurmak için diplomatik yollar aradığını ve panik yaşanmadığını dile getirdi.
Bir yetkili ise, "İran için asıl endişe, Esad'ın halefinin Suriye'yi Tahran'ın yörüngesinden uzaklaştırıp uzaklaştırmayacağıdır," dedi.
"Bu, İran'ın kaçınmak istediği bir senaryo."
Suriye'de belirlenecek yeni yönetim ve İran arasında düşmanca bir etkileşim kurulursa, Lübnan'ın büyük kısmını kontrol eden Hizbullah'ın tek kara ikmal güzergahı elinden alınmış olacak ve İran'ın Akdeniz'e ya da İsrail'le "cephe hattına" ana erişimi engellenecek.
Üst düzey yetkililerden biri, İran'daki din adamlarının, Suriye'nin yeni liderleriyle etkileşime açık olduğunu söyledi.
"Bu angajman, bağların istikrara kavuşturulması ve bölgesel gerginliğin daha da artmasının önlenmesi açısından önemli."
Ne olmuştu?
Suriye'de HTŞ liderliğindeki militanlar, sekiz yıl aradan sonra 27 Kasım sabahı erken saatlerde Halep ilinin batı kırsalında bir şok saldırısı başlattı.
O zamandan beri Halep'in batı kırsalından merkeze doğru ilerleyen militanlar, yol boyunca onlarca köy ve kasabanın kontrolünü ele geçirirken, 29 Kasım gecesi Halep'in merkezi de dahil olmak üzere büyük kısmını aldıklarını ileri sürdü.
Aynı zamanda İdlib'in de stratejik öneme sahip Serakib ilçesinin kontrolünün muhaliflerin eline geçtiği belirtiliyor. Esad güçleri, Şam-Halep bağlantısını sağlayan M4 karayolu ile Lazkiye'den Halep'e uzanan M5 karayolunun birleştiği noktada yer alan ilçeden çekilme kararı aldı.
Muhalifler, bu kilit noktayı alarak, Suriye yönetiminin lojistiğini engellemeyi ve önceki saldırılarda kaybedilen toprakları geri almayı amaçlıyor. Anadolu Ajansı'na (AA) göre muhalif militanlar şu anda Halep ve İdlib'de yaklaşık 70 yeri kontrol ediyor.
Halep, 2016'da Suriye hükümet güçlerinin Rusya, İran ve müttefiklerinin desteğiyle zorlu bir harekata girişmesinin ardından muhalifleri doğu mahallelerinden çıkarmasından bu yana çatışmaya sahne olmamıştı.
Son dönemdeki HTŞ liderliğindeki muhalif grupların son yıllardaki en büyük ilerlemesi oldu. Aynı zamanda hükümet güçlerinin daha önce muhaliflerin kontrolündeki bölgeleri ele geçirdiği 2020'den bu yana Kuzeybatı Suriye'deki en yoğun çatışma niteliğinde.
Militanlar bu hafta Hama, Humus ve Şam'ı da ele geçirerek önemli bir dönüm noktasına ulaştı. Rusya Dışişleri Bakanlığı ise 8 Aralık'ta Esad'ın görevi barışçıl bir şekilde bıraktığını duyurdu.
ABD, Kanada, İngiltere ve Türkiye, HTŞ'yi "terör örgütü" olarak tanıyor.