Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

Baas Partisi: 'Suriye'de geçiş sürecini destekliyoruz'

Beşar Esad'ın Rusya'ya sığındığı biliniyor
Beşar Esad'ın Rusya'ya sığındığı biliniyor ©  AP Photo
© AP Photo
By Euronews & AFP
Yayınlanma Tarihi
Haberi paylaşın Yorumlar
Haberi paylaşın Close Button

Parti Genel Sekreteri İbrahim el-Hadid, "Ülkenin birliğini savunmayı amaçlayan geçiş dönemini desteklemeye devam edeceğiz," ifadelerini kullandı.

REKLAM

AFP haber ajansına göre, Suriye Devrik Lideri Beşar Esad'ın Baas Partisi'nden Pazartesi günü gelen açıklamada, ülkedeki iktidar geçişi sürecinin desteklendiği belirtildi.

Parti Genel Sekreteri İbrahim el-Hadid, "Ülkenin birliğini savunmayı amaçlayan geçiş dönemini desteklemeye devam edeceğiz," ifadelerini kullandı.

Açıklamada, Suriye'deki geçiş sürecinin "yarım asırdan fazla süren acımasız siyasi hegemonyayı sona erdireceği" vurgulandı.

Heyet Tahrir Şam (HTŞ) liderliğindeki muhalif militan grupların pazar günü başkent Şam'ı ele geçirmesinin ardından Rus yetkililer, Esad'ın yönetimi barışçıl bir şekilde bıraktığını ve ülkeden ayrıldığını duyurmuştu.

Rusya'nın Esad ve ailesine "insani sebeplerle" sığınma hakkı tanıdığı bildirilmişti.

Esad'ın devriliş süreci

Beşar Esad, 11 Eylül 1965'te Suriye'nin başkenti Şam'da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Şam'daki Arap-Fransız el-Hurriye Okulu'nda tamamladı. 1982'deki lise mezuniyetinin ardından Şam Üniversitesi'nde Tıp Fakültesi'ni kazandı. Yüksek lisans için Londra'ya gitti. Burada geçirdiği süre boyunca "asosyal bir teknoloji bağımlısı" olarak anıldı. Orta Doğu ülkelerinde Esad için sıkça kullanılan "Doktor" lakabı da almış olduğu tıp eğitiminden ileri geliyor.

Esad'ın siyasetten pek bir umudu yoktu. Fakat abisi Basil'in 1994'te, trafik kazasında hayatını kaybetmesinin ardından Suriye Ordusu tarafından çağrıldı ve halka "insanların umudu" olarak sunuldu. Kısa bir süre sonra Hafız Esad, onu "Veliaht" olarak belirledi ve babasının hayatını kaybettiği 10 Haziran 2000'den 10 gün sonra, 20 Haziran'da Suriye Devlet Başkanı olarak göreve başladı.

Suriye İç Savaşı'nın başladığı 2011'e dek, Esad, Suriye Anayasası'nı değiştirmiş, devlet başkanlığı için asgari olan yaş sınırı 40'tan Esad'ın o yılki yaşı olan 34'e düşürülmüş, tek aday olarak girdiği 10 Temmuz 2000 tarihindeki seçimlerden yüzde 97,29'luk oy oranıyla çıkmış, Suriye Devlet Başkanlığı dışında, Suriye Silahlı Kuvvetleri Başkomutanlığı ve Baas Partisi Bölge Sekreterliği görevlerinİ de üstlenmişti.

University of Illinois'ten Milan W. Swolik, 2012 tarihli "The Politics of Authoritarian Rule" kitabında, Esad'ın iktidarı için çoğu akademisyen ve uzmanla aynı yorumda bulunuyor: "Totaliter bir polis devletiydi."

2011'de, Suriye İç Savaşı'nı tetikleyen Arap Baharı olayları sırasında Şam'ın emri altındaki kolluk kuvvetlerinin protestoculara olan sert tutumu karşısında ABD, Avrupa Birliği ve Arap Birliği'nin çoğunluğu Beşar Esad'a istifa çağrısı yaptı.

Suriye İnsan Hakları Ağı'na göre, 580.000'den fazla insanın hayatını kaybettiği ülkede, Suriye Ordusu, ölümlerin yüzde 90'ından sorumluydu.

2011'de başlayan ve Suriye'de parçalı bir haritanın geride kaldığı İç Savaş'ta, 14 milyondan fazla kişi yerinden edildi. Bugün yaklaşık 5,5 milyon Suriyeli mülteci Türkiye, Lübnan, Ürdün, Irak ve Mısır olmak üzere Suriye'ye komşu beş ülkede yaşıyor. Almanya 850.000'den fazla Suriyeli mülteciyle ülkeye komşu olmayan en büyük ev sahibi ülke konumunda. Öte yandan ülke nüfusunun yüzde 90'ı yoksulluk sınırının altında yaşıyor ve yüzde 70'i yardıma muhtaç halde.

Farklı tarihlerde Türkiye, ABD, İngiltere, Fransa, Kanada, Almanya, Birleşik Arap Emirlikleri, Ürdün, Rusya, İran, Irak, Katar gibi ülkelerin Suriye İç Savaşı'na müdahil olduğu, Lübnan Hizbullahı gibi militan yapıların da sahada yer aldığı, Esad'ın iktidarından yana saf tuttuğu biliniyor.

Nihayetinde 13 yıldır devam eden savaş, Heyet Tahrir Şam'ın ve diğer muhalif grupların 12 günlük operasyonu, Esad ailesinin 54, Baas Partisi'nin 61 yıllık iktidarının Suriye'deki sonu oldu.

Ülkenin kuzeybatısında, İdlib'de konumlanmış ve yaklaşık 4 milyonluk bir nüfusu idare ettiği belirtilen HTŞ tarafı, 27 Kasım Çarşamba günü sabahı Türkiye'nin de desteklediği Suriye Milli Ordusu'nun (SMO) yardımıyla, Şam'daki Suriye hükümetine ve ordusuna karşı "Saldırganlığı Caydırma - Rad'ul Udvan" operasyonunu başlattı.

Hızla ilerleyen muhalifler 28 Kasım'da Halep'i Şam'a bağlayan otoyolu kesti, aynı gün 46. Alay Üssü’nü ve en az 8 köyü ele geçirdi.

29-30 Kasım tarihlerinde ülkenin en büyük ikinci kenti Halep, muhaliflerin elindeydi. Bu gelişme sonrası Rus ve Suriyeli savaş uçakları, 2016'dan bu yana ilk kez, 2024'te muhaliflerin ele geçirdiği düşünülen mevzileri bombaladı.

Devam eden günlerde, Rusya ve İran'ın Suriye'ye verdiği "koşulsuz desteğe" rağmen, 4 Aralık'ta Hama, 7 Aralık'ta Humus, 8 Aralık'ta HTŞ'nin kontrolündeki muhalif gruplar Beşar Esad'ın ülkeyi yönettiği Şam'ı ele geçirdi.

Bu gelişmelerden sonra Esad, Rusya'nın "insani gerekçelerle" tanıdığı sığınma hakkı kapsamında ailesiyle beraber Moskova'ya uçtu.

HTŞ lideri Ebu Muhammed el-Colani veya gerçek adıyla Ahmed Hüseyin el-Şara ise, aynı gün Suriye devlet televizyonunda "Gelecek bizim" dedi ve Esad'ı devirdiklerini açıkladı.

Erişilebilirlik kısayollarına git
Haberi paylaşın Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

EEAS: 'AB, Suriye'deki HTŞ ya da lider kadrosu ile temas halinde değil'

Suriye'nin geçici başbakanı olarak görevlendirildiği duyurulan Muhammed Beşir kimdir?

Şara - Putin görüşmesi: Suriye - Rusya ilişkileri yeniden tanımlanıyor