Kübalı yetkililer Biden'ın kararını memnuniyetle karşıladı, ancak Donald Trump tarafından tersine çevrilebileceğini de kabul etti.
REKLAM
Beyaz Saray, adadaki bazı siyasi tutukluların serbest bırakılmasını öngören bir anlaşmanın parçası olarak ABD'nin Küba'yı terörizmin devlet sponsorları listesinden çıkaracağını doğruladı.
Görevden ayrılan Biden yönetiminin son icraatlarından biri olacak bu anlaşmayı öngören üst düzey ABD'li yetkililer, Donald Trump'ın Pazartesi günkü yemin töreninden önce Küba'nın "onlarca" tutukluyu serbest bırakacağını söyledi.
Katolik Kilisesi'nin yardımıyla müzakere edilen bir anlaşmayla ABD, Küba üzerindeki bazı ekonomik baskıları da hafifletecek. Ancak adaya yönelik on yıllardır süren ticaret ambargosu devam edecek.
Beyaz Saray Basın Sözcüsü Karine Jean-Pierre yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Joe Biden'ın "başta Latin Amerika olmak üzere pek çok dünya liderinin kendisine sağladığı bilgelik ve danışmanlık" üzerine düşündükten sonra Küba'yı listeden kaldırmaya karar verdiğini söyledi.
İran, Kuzey Kore ve Suriye'yi ABD tarafından teröre destek vermekle suçlanan tek ülkeler olarak bırakan karar, Trump yönetimi tarafından Ocak 2021'de yeniden uygulamaya konulan bir politikayı tersine çeviriyor. Söz konusu atama daha önce Barack Obama tarafından kaldırılmıştı.
Üst düzey bir yetkilisi salı günü yaptığı açıklamada, Küba ile ilgili bir değerlendirmenin tamamlandığını ve "Küba'nın terörizmin devlet sponsoru olarak tanımlanmasını destekleyen bilgiye sahip olmadığımızı" gösterdiğini belirtti.
Kübalı yetkililer Biden'ın hamlesini memnuniyetle karşıladı, ancak Trump tarafından tersine çevrilebileceğini de kabul etti.
Küba Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Sınırlı kapsamına rağmen bu karar doğru yöne işaret eden ve Küba hükümeti ile halkının sürekli ve kararlı talepleriyle uyumlu bir karardıri" denildi.
Biden'ın eyleminin "zalim ve adaletsiz bir politikanın bazı yönlerini çok sınırlı bir şekilde düzelttiğini" de sözlerine ekledi.
Bununla birlikte bakanlık, ABD'nin Küba'ya karşı sürdürdüğü ve "ekonomik savaş" olarak nitelendirdiği ekonomik yaptırımların Küba halkı üzerinde büyük bir maliyet yarattığını da belirtti.
Küba, terörizm tanımlamasının kaldırılmasını mahkumların serbest bırakılacak olmasıyla ilişkilendirmedi. Bunun yerine, bu yılki Jübile sırasında Papa Francis tarafından teşvik edilen "merhamet ruhuyla" 553 kişiyi serbest bırakacağını söyledi.
Yetkililer hangi mahkumların serbest bırakılacağını açıklamasa da, büyük olasılıkla bu kişilerin çoğu Temmuz 2021'de adada düzenlenen büyük protesto gösterileri sırasında gözaltına alınanlardan oluşacak.
O yaz, gıda ve ilaç sıkıntısı da dahil olmak üzere zorlu yaşam koşullarının yol açtığı protestolarda yüzlerce kişi adanın komünist hükümetine karşı gösteri düzenledikleri gerekçesiyle tutuklanmıştı.
Bazı Cumhuriyetçiler Biden'ın Küba kararını eleştirmekte gecikmedi ve Trump döneminde işlerin farklı olacağını söyledi.
Florida temsilcisi Carlos Giménez X'e yaptığı açıklamada, Trump'ın ve Dışişleri Bakanı olarak seçtiği Marco Rubio'nun "(Küba) rejimini bir kez ve sonsuza kadar ezmek" için harekete geçeceklerini söyledi.
Ailesi 1950'lerde Küba'dan kaçan Rubio, adaya yönelik ekonomik yaptırımların sadık bir destekçisi.