İtalya Başbakanı Meloni hakkında Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin yakalama kararı çıkardığı Libyalı El-Masri'nin serbest bırakılarak ülkesine geri gönderilmesi olayında yardım ve yataklık ve zimmete para geçirme suçlarından soruşturma başlatıldı.
İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ve iki bakanı, Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) tarafından aranan Libyalı general Usame El-Masri'nin sürpriz bir şekilde ülkede serbest bırakılması ve ülkesine geri gönderilmesi nedeniyle Roma savcıları tarafından soruşturma altında.
Meloni salı günü yaptığı açıklamada, Adalet Bakanı Carlo Nordio, İçişleri Bakanı Matteo Piantedosi ve istihbarat konularından sorumlu kabine müsteşarı Alfredo Mantovano ile birlikte zimmete para geçirme, suça yardım ve yataklık etme şüphesi altında olduklarını söyledi.
İtalya hükümeti, El-Masri'yi Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin emri üzerine İtalya'nın kuzeyindeki Torino kentinde tutuklandıktan sonra geçen hafta teknik bir gerekçeyle serbest bıraktığı için muhalefet, hak grupları ve UCM'nin kendisi tarafından eleştiriliyor.
Libya'da Adli Polis şefi olan El-Masri, hükümet destekli Özel Caydırıcı Güçler tarafından yönetilen kötü şöhretli bir gözaltı merkezi ağı olan Reform ve Rehabilitasyon Kurumu'nun Trablus şubesini yönetiyor.
El-Masri'nin işlediği suçları uzun süredir soruşturan Uluslararası Ceza Mahkemesi, El-Masri hakkında tutuklama emri çıkarmıştı.
El-Masri hakkındaki UCM kararı, kendisini 2015 yılından itibaren Libya'nın Mitiga hapishanesinde işlenen ve ömür boyu hapisle cezalandırılabilecek savaş suçları ve insanlığa karşı suçlarla itham ediyor.
El-Masri, 19 Ocak'ta Juventus ile Milan arasında oynanan bir futbol maçını izlemek üzere gittiği Torino'da kaldığı otelde tutuklandı.
Ancak Adalet Bakanı Nordio'nun tutuklama hakkında önceden bilgilendirilmemesi, Roma başsavcısı tarafından “usulsüz” olarak değerlendirildi. Ardından 21 Ocak'ta beklenmedik bir şekilde serbest bırakılan El-Masri, devlet uçağıyla ülkesine gönderildi.
Avukat Luigi Li Gotti geçen hafta yasal işlem başlatarak Roma'daki yargıçlardan El-Masri'nin serbest bırakılması kararının soruşturulmasını ve ülkesine geri gönderilmesi için devlet uçağı kullanılması hakkında inceleme başlatılmasını talep etti.
El-Masri olayı nasıl ortaya çıktı?
El-Masri Torino'da tutuklanmadan önce yaklaşık 12 gündür Avrupa'da bulunuyordu ve Fransa, Almanya ve Belçika dahil olmak üzere diğer Avrupa ülkeleri arasında gidip geliyordu.
16 Ocak'ta Münih'te rutin bir kontrol için durduruldu ve 18 Ocak'ta UCM, İtalya da dahil olmak üzere altı devlete tutuklanması için talepte bulundu.
19 Ocak günü şafak vakti Torino'da tutuklandı ve iki geceyi Vallette cezaevinde geçirdi.
El-Masri'nin tutuklanması suçluların iadesi amacıyla yapılmıştı. Ancak İtalyan yasalarına göre, uluslararası bir tutuklama emri için adalet bakanlığının ön izni gerekiyor.
Adalet Bakanı Nordio'ya bildirimde bulunulmadığı için Roma Temyiz Mahkemesi tutuklamayı geçerli saymadı.
21 Ocak'ta El-Masri serbest bırakıldı ve İçişleri Bakanı Matteo Piantedosi'nin kararıyla 'tehlikeli kişi' olarak sınır dışı edildi.
Libya vatandaşı El-Masri, düzensiz göçmenlerin geri gönderilmesinde kullanılan ticari bir uçak yerine askeri bir uçakla Trablus'a gönderildi.
Salı günü sosyal medyada yayınlanan bir videoda Meloni, “Gerçekler biliniyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi, aylar süren değerlendirmelerin ardından Trablus'un adli polis şefi El-Masri hakkında tutuklama emri çıkardı. İlginçtir ki, [UCM] bunu tam da bu kişi İtalya topraklarına girmek üzereyken, diğer üç Avrupa ülkesinde on iki gün boyunca sorun çıkarmadığı şekilde kaldıktan sonra yaptı,” sözlerini kullandı.
Meloni soruşturmadan duyduğu öfkeyi dile getirerek, “Bana şantaj yapılamaz. Gözümü korkutamayacaklar,” diye konuştu.
Çarşamba günü X'te yaptığı bir paylaşımda Meloni, “İtalya'yı savunma taahhüdümüz her zaman olduğu gibi kararlılıkla ve tereddüt etmeden devam edecektir. Ulusun güvenliği ve İtalyanların çıkarları söz konusu olduğunda, geri adım atmaya yer yok. Dosdoğru yolumuza devam edeceğiz,” ifadelerini kullandı.