ABD Başkanı tartışmalı 'Gazze Şeridi'ni ele geçirme' planlarını açıklarken Euronews siyasi yelpazenin farklı kesimlerinden Arap-Amerikalı seçmenlerle görüştü.
Euronews, Donald Trump'ın Kasım ayında Beyaz Saray'daki ikinci dönemini kazanmasının hemen ardından Faye Nemar ve Albert Abbas'la konuştuğunda moralleri iyiydi.
MENA Amerikan Ticaret Odası'nın (MENACOC) Lübnan asıllı Amerikalı kurucuları, Abbas'ın Michigan'daki restoranında Trump'la "ikonik" bir buluşmaya ev sahipliği yapmış ve Trump burada bir "barış plaketi" imzalamıştı.
Nemer o dönemde Euronews'e yaptığı açıklamada, "Çok samimi bir insandı, bölgede barışın sağlanması konusunda çok kararlıydı," demişti.
O görüşmenin ardından sadece üç ay geçmesine rağmen, durum şimdi çok farklı görünüyor. Salı günü Beyaz Saray'da İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile birlikte düzenlediği basın toplantısında Trump, Gazze'nin 2 milyon sakinini zorla yerinden ederek "Gazze Şeridi'ni ele geçirme" niyetini açıkladı.
Nemer, Başkan'a hitaben yazdığı ve Euronews ile paylaştığı mektupta Trump'a Michigan'a yaptığı ziyareti hatırlatarak bu ziyareti son açıklamalarıyla kıyaslıyor.
Nemer mektubunda "Sizin barış vizyonunuz egemen bir Filistin devletine bağlılık gerektiriyor ve Filistinlilerin etnik temizliğine eşdeğer olan politikalarla karıştırılmamalı. Bu kavram son açıklamalarınıza endişe verici bir şekilde yansıyor," diye yazdı.
Bir başka Filistinli-Amerikalı aktivist ve Kuzey Karolina'daki Arap Amerikan Demokratik Grubu'nun (ACNCDP) kurucularından Dr. Burhan Ghanayem ise daha açık sözlü.
Euronews'e yaptığı açıklamada Ghanayem, "Toplumumuz kargaşa içinde," dedi.
Uyarı işaretleri mi?
Genel olarak Müslümanlara yönelik tuhaf açıklama ve politikalarla dolu uzun geçmişi göz önüne alındığında Trump'ın Gazze hakkındaki fikirleri herkesi şaşırtmadı.
Trump 2016'da "Müslümanların ABD'ye girişini tamamen durdurma" sözü vermiş ve başkan olduğunda nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan bazı ülkelerden göçü askıya alan bir kararname imzalamıştı. Ayrıca ABD büyükelçiliğini Tel Aviv'den Kudüs'e taşıyarak tartışmalı şehri İsrail'in başkenti olarak tanımış ve uluslararası hukukun işgal altındaki Suriye toprağı olarak gördüğü Golan Tepeleri'nin İsrail tarafından ilhakını resmen tanımıştı.
Daha yakın bir tarihte, Mart 2024'te, Trump'ın ilk döneminde fiilen Orta Doğu temsilcisi olarak görev yapan nüfuzlu damadı Jared Kushner, Başkan'ın mevcut planına ürkütücü derecede benzer bir fikir ortaya atarak, İsrail'in Gazze sakinlerini bölgeden çıkarmasını önermişti.
Kushner, "Gazze'nin deniz kıyısındaki mülkleri çok değerli olabilir" demişti.
Mısır asıllı Amerikalı insan hakları aktivisti Nancy Okail, "Trump bölgeyi dev bir emlak anlaşması olarak görüyor," sonucuna varmıştı.
Kasım ayındaki seçimlerin ardından konuşan Okail, Trump'ın emlak kralı Steve Witkoff'u Orta Doğu temsilcisi olarak atamasına dikkat çekerek, Witkoff'un "İsrail'in ilhak çabalarını daha da meşrulaştıracağını" öne sürmüştü.
Batı Şeria'daki Filistinli bir barış aktivisti de Euronews'e yaptığı açıklamada, "Trump bir buldozer gibi çalışıyor, önünde hiçbir engel yok ve planlarına devam edecek," dedi.
Nemer ve Abbas bile Başkan'ın geçiş dönemi ve başkanlığının ilk günlerinde attığı bazı adımlardan duydukları "endişeyi" dile getirmeye başladı.
Abbas, Trump'ın "Hamas sempatizanı" olmakla suçladığı ve aralarında "protestolara katılan yabancıların" da bulunduğu öğrencilerin sınır dışı edilmesine izin veren bir kararnameyi örnek gösterdi. Bu arada Nemer, Trump'ın İsrail büyükelçisi olarak seçtiği Mike Huckabee'nin işgal altındaki Batı Şeria'dan İncil'deki adıyla "Judea ve Samaria" (İsrail aşırı sağı tarafından da kullanılan bir slogan) diye söz etmesinden rahatsız oldu.
Sonra Trump'ın yemin töreni geldi.
Nemer, "Yemin töreninde yaşadığım sorunlardan biri Müslüman ve Arap Amerikalıların temsil edilmemesiydi," ifadelerini kullandı.
"Kampanya sürecinde Başkan Trump'la birlikte sahnedeydiler. Ancak aynı ikonik kişiler yemin töreninde ortalıkta görünmüyordu."
Nemer ile aynı kasabadan Trump'ı destekleyen bir imamın etkinlikte konuşma yapması planlanmıştı, ancak son dakikada listeden "açıklanamaz bir şekilde" çıkarıldı.
Nemar, Trump'ın kampanyasında "aylık toplantılar" sözü vermesine rağmen son aylarda kendileriyle temasa geçilmediğini itiraf ederek, "Temsil, sadece kampanya sürecinde değil, aynı zamanda yönetiminizi hayata geçirirken de kritik önem taşıyor," diye ekledi.
Tüm taraflar suçlanıyor
Siyasi yelpazenin tüm taraflarından Arap Amerikalı seçmenler Trump'ın açıklamasına ilişkin "endişe ve eleştirilerini" dile getirmiş olsalar da, birçoğu hala ona oy vermekten başka çareleri olmadığını düşünüyor.
Başkan Joe Biden yönetiminde ABD'nin askeri ve diplomatik desteğiyle İsrail'in Gazze ve Lübnan'ı bir yıldan fazla süre bombalamasının ardından, pek çok seçmen geleneksel olarak oy verdikleri partinin Netanyahu hükümetinden askeri desteğini çekmeyi reddettiğini görünce çileden çıktı. Müslüman ve Arap-Amerikalı seçmenler arasında Demokratlara verilen destek 2020 ve 2024 seçimleri arasında yarı yarıya azaldı.
Demokratların toplum içindeki kötü performansını değerlendiren Ghanayam, "Parti başarısız oldu. Parti seçmenleri hayal kırıklığına uğrattı. Parti kaybetti," dedi.
ACNCDP'nin kurucu ortağı, Gazze'de yakın arkadaşlarını kaybetti. Ghanayam'ın Batı Şeria'daki Tulkarm'da da bir ailesi var ve burası şu anda yoğun İsrail bombardımanının odağında. Ghanayam, Demokrat liderliği "memleketin yıkımı ve etnik temizliğinde tamamen suç ortağı" olarak görüyor.
Ghanayem'in söylemini yineleyen Kongre üyesi Tlaib, Trump'ın "soykırım ve etnik temizliğin finansmanı için Kongre'deki iki partili destek sayesinde" yerleşik dış politika teamüllerini çiğneyebildiğini savunuyor
Ghanayem partisinin umutsuzca değişime ihtiyacı olduğunu söyledi, ancak değişimin ne kadar olası olduğu sorulduğunda karamsardı. Euronews'e konuşan Ghanayem, "Eğer birden 10'a kadar saymak isteseydim, şansın üç, dört olduğunu söylerdim," dedi.
Artan çekincelerine rağmen MENACOC kurucuları henüz Trump'ı terk etmeye hazır değil.
Nemer sözlerini şöyle noktaladı: "Şimdi mesele yeni yönetime daha fazla alışması ve topluluklarla ilişki kurması için zaman tanımak."
Hem kendisi hem de Abbas, Gazze ve Lübnan'da müzakere edilen kırılgan ateşkesler konusunda Trump'ı halen takdir ediyor.
Öte yandan, Ghanayem de yakın zamanda taraf değiştirmeyeceğini söyleyerek, Demokratlara yönelik isteksizce desteğini açıkladı.
"Gerçekten bir alternatif görmüyoruz."