Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden adaylığını sağlamak için anayasa değişikliği yapılmak istendiği söylemlerine ilişkin olarak ise DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, 'Yeni anayasa tartışmalarını başka siyasi hesap ve çıkar tartışmalarının üstünde tutmak gerekiyor,' yorumunu yaptı.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, Cuma günü Ankara'daki parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, "Yıllardır söylüyoruz, Türkiye'nin yeni bir anayasaya ihtiyacı var," açıklamasını yaptı.
Eskiden tamamen kopmuş yeni bir anayasa vurgusu yapan Doğan, "Eşitlikçi bir kardeşlik hukukunun tesis edildiği, herkesin özgürlüklerinin yasal teminatının olduğu bir yeni anayasaya ihtiyaç olduğunu biz onlarca yıldır söylüyoruz. Aksini söylemek, kendi mücadelemizin önemli varlık nedenlerinden birini yok saymak olur," dedi.
DEM Parti tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) sunulan 'Hakikat ve Adalet Komisyonu kurulsun' önergesine de atıfta bulunan Doğan, “Komisyon Türkiye’nin demokrasi sorununu çözmek için toplanabilir, toplanmalı, geç bile kalmış bir inisiyatif bu. Bugüne kadar bu inisiyatif kullanılmalıydı," ifadelerini kullandı.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'u da sorumluluk çağrısı yapan Doğan, "Bu meselenin esasını diğer bazı tartışmaların gölgesinde yapmak yerine, tüm siyasi partilerin toplandığı veyahut başlangıç aşaması olarak siyasi parti yetkililerinin, grup başkanvekillerinin toplandığı bir buluşma yapılabilir. Meclis Başkanı buna başkanlık yapabilir,” dedi.
"Meclis’le sınırlı kalmayan ve toplumun diğer kesimlerini de içine dahil edebilecek bir şekilde bir komisyon tartışması yapacağımızı söylemiştik. Meclis Başkanı Sayın Kurtulmuş’un bu komisyonla ilgili sorumluluk üstlenmesi gerektiğini düşünüyoruz," diye ekledi.
Erdoğan'ın yeniden adaylığı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden adaylığını sağlamak için anayasa değişikliği yapılmak istendiği söylemlerine ilişkin olarak ise Doğan, “Bu yeni anayasa tartışmalarını başka siyasi hesap ve çıkar tartışmalarının üstünde tutmak gerekiyor,” yorumunu yaptı.
21 Mayıs'taki Macaristan ziyaretinin dönüşünde uçakta gazetecilere konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni anayasa ile adaylığına ilişkin, "Yeni anayasayı kendimiz için değil, ülkemiz için istiyoruz. Benim tekrar seçilme veya tekrar aday olma gibi bir derdim yok" dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise cuma günü yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'adaylık' açıklamasıyla ilgili olarak ''Derdi vatan ve millet olan bir Cumhurbaşkanının yolundan caymaya hakkı yoktur,'' dedi.
Sivil anayasa talebi
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) yetkililerinin uzun zamandır dile getirdiği "sivil anayasa" talebini yineleyen Erdoğan, "Komisyonlarımızı kuralım, sivil anayasayı bir an önce oluşturalım, milletimize takdim edelim. Hem milli hem yerli olsun. Böyle bir anayasayı Türkiye görsün. Artık darbecilerin değil, sivillerin ortaya koyduğu bir anayasaya ihtiyacımız var," açıklamasını yaptı.
Yeni anayasa talebine ilişkin olarak, "Ortada ilk dört madde ile ilgili bir sorun olmadığına göre, sadece yol haritasını belirleyeceğiz. Süratle heyetlerimizi oluşturabiliriz," diye konuştu.
Kasım 2024'te Euronews Türkçe'ye verdiği mülakatta AK Parti Genel Başkanvekili Mustafa Elitaş, anayasa değişikliğinin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bir dönem daha aday olmasına feda edilmemesi gerektiğine dikkat çekmişti.
Devlet Bahçeli'nin 5 Kasım 2024'te yaptığı "Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bir kez daha seçilmesi doğal ve doğru bir tercih değil midir? Ne yapacağız, CHP'nin içinde dört yıl kala aday mı arayacağız?” açıklamasına ilişkin olarak Elitaş şu sözleri dile getirmişti:
"Sayın Bahçeli dünyadaki gelişmeleri dikkate alarak bu yüzyılın ilk döneminde Sayın Cumhurbaşkanı'nın bir dönem daha devam etmesini arzu ediyor. Benim de gönlümden geçen odur. Ama anayasa değişimini buna feda edecek durumda değiliz. Bu manada biz yepyeni bir anayasanın, demokratik bir anayasanın olması gerektiği kanaatindeyiz. Diğer siyasi partiler teklif ederse bakarız, o düşünülür ama şu anda öyle bir şeyimiz söz konusu değil."
Kürt sorununun çözümü demokratikleşmesinin anahtarı
Bu sırada DEM Parti'nin 22 Mayıs Perşembe günü toplanan Parti Meclisi sonuç bildirgesi de 23 Mayıs Cuma günü yayınlandı.
Sonuç bildirgesinde, Abdullah Öcalan’ın “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” ve PKK’nın kendini feshetme kararını, yeni bir dönemin kapısını aralayan gelişmeler olarak değerlendirildi.
Kürt sorununun çözümünü Türkiye'nin demokratikleşmesinin anahtarı olarak görüldüğü belirtelen bildirgede; bu çözümün, eşit yurttaşlık temelinde ve kalıcı barışla mümkün olacağı savunuldu.
Barış sürecinin hem fırsatlar hem de riskler taşıdığı belirtilirken, bu sürecin halkların aktif katılımı, ideolojik ve örgütsel mücadelenin güçlendirilmesiyle şekilleneceği vurgulandı.
Sonuç bildirgesinde, DEM Parti’nin Türkiye’nin demokratikleşme sürecinin kurucu gücü olmaya kararlı olduğu ve bu doğrultuda hem iktidarı hem muhalefeti etkileme hedefiyle kapsamlı bir örgütlenme süreci yürüteceği vurgulandı.
Parti Meclisi'nin sonuç bildirgesinde, barış ve demokratik toplumun inşasının tüm halkların ortak çabasıyla ve çoğulcu, özgürlükçü, adalet temelli bir toplumsal mutabakatla mümkün olabiliceğine dikkat çekildi
Süreci sadece devlete bırakmanın risklerine karşı uyarıda bulunulurken, tüm demokratik, sol ve sosyalist güçlerin sürece aktif olarak katılması çağrısı yapıldı.