Büyükelçinin 'meşruiyet' vurgusu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD'li mevkidaşıyla Beyaz Saray'da görüşmesinden bir gün önce geldi.
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Birleşmiş Milletler zirvesine katılmak için bulunduğu New York'ta Çarşamba günü düzenlenen bir panelde yaptığı konuşmada "Başkan Donald Trump, 'Cumhurbaşkanı Erdoğan'a meşruiyet vereceğim' dedi" ifadelerini kullandı.
"Herkes diyor ki, 'Türkiye çok önemli bir NATO müttefiki. NATO’daki en büyük ikinci ülke.' Öncelikle bunların hepsi doğru. 10 yıldır aynı konularla uğraşıyoruz. Aynı sorunlar 10 yıldır devam ediyor" diyen Barrack, "S-400’ler, F-35’ler, F-16’lar... Hep bir kafa karışıklığı: Türkiye bizim dostumuz mu? Düşmanımız mı? Rusya’yla iş mi yapıyorlar? Geleneksel Müslümanlar mı, agresif Müslümanlar mı? Müslüman Kardeşler’i kınamadılar. Hamas’ı kınamadılar... Aynı kafa karıştırıcı meseleler" diye ekledi.
"Başkanımız da dedi ki, 'Biliyor musunuz, ben tüm bunlardan çok yoruldum. Hadi cesur bir adım atalım. Ve diplomatik ilişkiler kapsamında onlara ihtiyacı olanı verelim' dedi. 'Peki, sayın Başkan, neye ihtiyaçları var?' diye sorulduğunda ise 'meşruiyet' diye cevapladı" diyen Büyükelçi, Trump'ın "kesinlikle çok zeki biri" olduğunu öne sürdü.
"Bu yalan söylemekle alakalı bir şey değil. S-400’lerle, F-16’larla alakalı bir şey değil. Bu, meşruiyetle alakalı bir şey. Bu, bizim en büyük müttefikimiz" diyen Barrack, "Ve NATO, ki NATO bir bakıma Avrupa demektir... Ve Avrupa, onları AB’ye kabul etmiyor. Bu ülke bizim en büyük müttefikimiz. F-16’larımızı en çok satın alan ülke. Lockheed Martin’in faaliyetlerine devam etmesini sağlayan ülke" diyen diplomat, "Biz ise onları engelliyoruz ve F-35’leri onlara vermiyoruz" ifadelerini kullandı.
"Türkiye bir demokrasi, ama aynı zamanda biraz da otoriter bir ülke. Ve Başkan Trump gerçekten bir dahi, öyle ki çözümün ona meşruiyet vermekte olduğunu tespit etti. Ve şu an da olan budur. Bence, bu görüşmenin sonucu olarak dramatik bir değişim göreceksiniz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York'ta BM zirvesine katıldıktan sonra başkent Washington, DC'deki Beyaz Saray'a doğru yola çıktı. Perşembe akşam saatleri itibariyle iki devlet başkanının görüşmesi devam ediyor.
ABD-Türkiye ilişkileri
Son yıllarda Türkiye ve ABD arasındaki ilişkiler, Doğu Akdeniz, Suriye ve Gazze'deki politika farklılıklarından, Türkiye'nin Rusya'dan S-400 hava savunma sistemlerini satın almasına kadar çeşitli konular yüzünden gerildi. Bu durum, ABD yaptırımlarına ve Türkiye'nin 2019'da F-35 savaş uçağı programından çıkarılmasına yol açtı.
Daha sonra Ankara, Washington'dan 40 adet Block-70 F-16 savaş uçağı ve 79 modernizasyon kiti temin etmek istedi. Türkiye'nin İsveç'in NATO üyeliğine onay vermesinin ardından bu anlaşma onaylandı ve bu gelişmelerle birlikte ilişkilerde yumuşama oldu.
Erdoğan ayrıca, Türkiye'nin tedarik zincirleri açısından avantajlı olduğunu belirterek, Ukrayna-Rusya savaşında önemli bir mühimmat olan 155 mm'lik mühimmatın üretimi ve tedariki konusundaki iş birliğini örnek olarak gösterdi.
Washington, Rusya'ya karşı yaptırımları ihlal eden bazı Türk bireyler ve şirketlere de yaptırımlar uyguladı.
ABD'nin Hasımlarına Yaptırımlar Yoluyla Karşılık Verme Yasası (CAATSA) kapsamında Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) ve dönemin Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir'in de aralarında olduğu dört kurum yetkilisine "Rusya ile ilişkiler" nedeniyle yaptırımları 2021 yılında yürürlüğe girdi.
Türkiye, Ukrayna'yı destekliyor ancak Moskova'ya yönelik yaptırımlara karşı çıkıyor.