Japonya Başbakanı Takaichi, Çin’in hak iddia ettiği Tayvan’a saldırmasının Tokyo’nun askeri tepki vermesine yol açabileceğini söylemişti.
Çin, Japonya Başbakanı'nın Tayvan konusunda yaptığı açıklamalar sonrası iki ülke arasında daha önce kriz çıkaran Senkaku Adaları çevresine sahil güvenlik gemileri gönderdi. Çin ayrıca Japonya’nın bazı bölgelerinin yakınına askeri insansız hava araçları gönderdi.
Pazar günü Çin Sahil Güvenliği, Japonya’nın yönettiği ancak Çin’in 'Diaoyu Adaları' olarak sahiplik iddiasında bulunduğu Senkaku çevresinde 'doğal hakların uygulanması kapsamında devriye' yaptığını açıkladı.
Açıklamada, “Çin Sahil Güvenliği’ne ait 1307 numaralı gemi formasyonu, Diaoyu Adaları’nın karasularında devriye gerçekleştirdi. Bu, Çin’in haklarını ve çıkarlarını korumak için yürütülen yasal bir devriye operasyonudur,” dendi.
Çin ve Japonya, yıllardır bu adalar çevresinde karşı karşıya geliyor ancak son gerilim, Japonya Başbakanı Sanae Takaichi’nin parlamentoda yaptığı açıklamalar sonrası tırmandı. Takaichi, Çin’in demokratik şekilde yönetilen Tayvan’a saldırmasının Tokyo’nun askeri tepki vermesine yol açabileceğini söylemişti.
Bu açıklama Pekin’i öfkelendirdi ve Çin hükümeti, Takaichi’den geri adım atmasını beklediğini açıkça ima etti.
Çin, Tayvan’ı kendi toprağı olarak görüyor ve 'yeniden birleşme' adı altında adayı ilhak etmeyi hedefliyor. Hatta güç kullanımını dışlamıyor. Tayvan halkı ve hükümeti ise Çin yönetimini kesin bir dille reddediyor ve açık bağımsızlık ilan etmek yerine statükoyu koruyarak gerekirse kendilerini savunacaklarını belirtiyor.
Çin'in Tayvan’a bir saldırısı, ABD ve Japonya gibi müttefikleri de içine çekebilecek bölgesel veya küresel bir çatışmayı tetikleyebilir. Japonya’nın Tayvan’a en yakın toprağı yalnızca 110 km mesafede bulunuyor.
Tayvan Savunma Bakanlığı, pazar sabahı yaptığı açıklamada, son 24 saatte 30 Çin askeri uçağı, yedi donanma gemisi ve bir 'resmi' gemi (muhtemelen sahil güvenliği) tespit ettiklerini duyurdu.
Bakanlığın paylaştığı haritalar, üç insansız hava aracının Tayvan ile Japonya’nın kuzeydoğu açıklarındaki adaları arasında uçtuğunu ve özellikle en yakın ada olan Yonaguni’ye yaklaştığını gösteriyordu. Bu bölgedeki Çin uçuşları nadir değil ancak sık da değil. Son haftalarda Çin’in Tayvan Hava Savunma Tanımlama Bölgesi’ndeki faaliyetleri düşük seviyedeydi.
Cumartesi gece geç saatlerde Tayvan, Çin’in yeniden 'ortak muharebe devriyesi' yürüttüğünü, bunun hava ve deniz sahalarını 'taciz ettiğini' açıkladı. Tayvan da uçak ve gemilerini durumu izlemek için bölgeye gönderdi.
Gerilim tırmanıyor
Takaichi’nin açıklamalarından bu yana Japonya, Çin’den artan baskıyla karşı karşıya. Çin’in Osaka Başkonsolosu'nun, “Kafasını kirli bir şekilde uzatanın kafası kesilmeli,” şeklindeki sözleri sonrası Tokyo resmi bir protesto iletti.
Pekin, iki yılı aşkın süredir ilk kez Japon büyükelçisini Dışişleri Bakanlığı’na çağırdı. Çin Savunma Bakanlığı ise Japonya’nın olası bir müdahalesinin başarısız olacağını söyledi.
Cuma günü Çin, vatandaşlarını Japonya’ya seyahat konusunda uyardı. Bunun üzerine Tokyo, Pekin’e 'uygun önlemler alması' çağrısında bulundu.
Üç Çin havayolu, Japonya biletlerinin ücretsiz değiştirilebileceğini veya iade edilebileceğini açıkladı.
Çin'den öğrencilerine Japonya'da eğitim uyarısı
Pazar günü Çin hükümeti, Kyodo ajansına göre, vatandaşlarını Japonya’da eğitim planlarını 'dikkatle yeniden değerlendirmeye' çağırdı. Bu bir yasak niteliği taşımıyor ancak Çinli öğrencilerin sayısında büyük bir düşüş olması, Japon üniversitelerini ciddi şekilde etkileyebilir. Geçen yıl Japonya’daki yabancı öğrenci sayısı 336 bin 708 ile rekor kırmıştı; bunların 123 binden fazlası Çinliydi.
'Çatışma sınırlı olmayacaktır'
Cumartesi gecesi Çin devlet medyasında yayımlanan bir başyazı, Takaichi’nin sözlerini 'tehlikeli derecede kışkırtıcı ve temelden çarpık' olarak nitelendirdi.
“Japonya ile Çin arasında bir çatışma sınırlı bir çatışma olmayacaktır; muhtemelen ABD de dahil olmak üzere diğer güçleri içine çekecek ve kısa sürede büyük ölçekli, sonuçları öngörülemez bir savaşa dönüşecektir.”
Tayvan hükümeti, geleceğine yalnızca Tayvan halkının karar verebileceğini belirtiyor. Japon liderler ise uzun süredir böyle senaryolarda Tayvan’ı açıkça anmaktan kaçınarak ABD ile ortak 'stratejik muğlaklık' politikasını sürdürüyordu.
Ancak Çin Komünist Partisi, Tayvan’ın Çin Halk Cumhuriyeti ile birleşmesinin 'kaçınılmaz' olduğunu ve buna yönelik her türlü karşı duruşu tırmanış olarak gördüğünü söylüyor. Çin’in askeri kapasitesinin artmasıyla birlikte, Pekin Tayvan’a yönelik askeri olmayan baskı ve sert söylemlerini de artırıyor.