Donald Trump, Yüksek Mahkeme'nin gümrük vergilerini iptal ettiği durumda ABD'nin 'savunmasız' kalabileceğini savundu.
ABD Başkanı Donald Trump, neredeyse tüm ülkelere karşı koyduğu gümrük vergilerinin Yüksek Mahkeme tarafından iptal edildiği durumda, ABD'nin 'Üçüncü Dünya' seviyesine gerileyebileceğini savundu.
Çarşamba günkü sözlü tartışmalarda yargıçlar, başkanın gümrük vergilerini istediği gibi koyma yetkisine ilişkin iddialarını sorguladı.
Gerçekte ise Trump, mahkeme aleyhine karar verse bile, ithalata agresif biçimde vergi koymayı sürdürebilecek pek çok seçeneğe sahip olabilir. Örneğin ilk döneminde kullandığı gümrük yetkilerine yeniden başvurabilir ve aralarında Büyük Buhran’a kadar uzanan bir yetkinin de bulunduğu başka seçeneklerden yararlanabilir.
Georgetown Üniversitesi’nden ticaret hukuku profesörü Kathleen Claussen, “Burada gümrük vergilerinin sona erdiği bir senaryo görmek zor,” dedi.
“Diğer yetkileri kullanarak bugün sahip olduğu vergi düzenini yeniden kurabileceğine epey iknayım.”
Çarşamba günkü duruşmada, gümrük vergilerini iptal ettirmek isteyen küçük işletmelerin avukatı Neal Katyal, Trump’ın 1977 tarihli Uluslararası Acil Ekonomik Güçler Yasası (IEEPA) uyarınca iddia ettiği sınırsız yetkiye ihtiyacı olmadığını savundu. Bunun nedeni, Kongre’nin başka bazı yasalarla vergi yetkilerini Beyaz Saray’a zaten devretmiş olması; ancak başkanın bunları nasıl kullanabileceğini dikkatle sınırlandırmış durumda.
Katyal “Kongre tarife gümrük vergisi nasıl devredeceğini çok iyi biliyor,” dedi.
Gümrük vergileri, Trump’ın ikinci dönem dış politikasının temel taşlarından biri haline geldi; ülkelerin çoğuna iki haneli “karşılıklı” vergiler uygulanıyor. Trump, ABD’nin uzun süredir devam eden ticaret açıklarını gerekçe gösterip ulusal acil durum ilan ederek bu adımları hayata geçirdi.
Yale Üniversitesi’nin Bütçe Laboratuvarı’nın hesaplamalarına göre, ABD’de ortalama gümrük vergisi, Trump’ın ocak ayında Beyaz Saray’a dönmesinden bu yana yüzde 2,5’ten yüzde 17,9’a çıktı ki bu, 1934’ten beri görülen en yüksek seviye.
ABD Anayasası vergi koyma (ve gümrük vergisi uygulama) yetkisini açıkça Kongre’ye veriyor olsa da Trump tek taraflı hareket etti.
Brooklyn Law School’dan Stratos Pahis, yine de Trump’ın “can yakabilecek başka araçları” olacağını söylüyor.
Haksız ticaret uygulamalarıyla mücadele
ABD, “haklı gösterilemez”, “makul olmayan” ya da “ayrımcı” ticari uygulamalarda bulunduğu gerekçesiyle suçladığı ülkelere karşı uzun süredir elinde bir koz tutuyor: 1974 Ticaret Yasası’nın 301’inci Bölümü.
Trump bunu kendisi de agresif biçimde kullandı; özellikle Çin’e karşı. İlk döneminde, Pekin’in ABD’nin teknolojik üstünlüğüne meydan okumak için başvurduğu sert taktikler nedeniyle Çin ithalatına kapsamlı vergiler koymak için 301’inci Bölüm'e başvurdu. ABD ayrıca, gemi inşa sektöründe haksız olduğuna inandığı Çin uygulamalarına karşı da 301'inci Bölüm'den aldığı yetkilerini kullanıyor.
Hem Trump hem de Biden yönetimlerinde ticaret alanında görev yapmış eski yetkili Ryan Majerus, “Çin’e karşı yıllardır yürürlükte olan 301'inci Bölüm vergileri var,” dedi.
Bu kapsamda uygulanabilecek vergiler için oran sınırı yok. Dört yıl sonra kendiliğinden sona eriyorlar ancak uzatılabiliyorlar.
Öte yandan, yönetimin Ticaret Temsilcisi’nin 301 vergilerini uygulamadan önce bir soruşturma yürütmesi ve genellikle kamuya açık bir duruşma düzenlemesi gerekiyor.
George W. Bush yönetiminde ABD Ticaret Temsilciliği’nin baş hukuk müşaviri olan John Veroneau, 301’in Çin’le uğraşırken faydalı olduğunu, ancak Trump’ın karşılıklı vergilerle hedef aldığı daha küçük ülkeler söz konusu olduğunda pratik kalmadığını söyledi.
Veroneau, “Tüm bu ülkeler için onlarca 301 soruşturması yürütmek zahmetli bir süreç,” dedi.
Ticaret açıklarını hedef almak
Trump’ın karşılıklı vergilerini mayısta iptal eden ABD Uluslararası Ticaret Mahkemesi, başkanın ticaret açıklarıyla mücadele için acil durum yetkilerini kullanamayacağına hükmetmişti.
Bunun nedeni kısmen, Kongre’nin söz konusu dengesizlikleri ele almak için Beyaz Saray’a başka bir yasayla zaten sınırlı bir yetki vermiş olması: 1974 Ticaret Yasası’nın bir parçası olan Bölüm 122. Bu madde, başkana dengesiz ticarete yanıt olarak yüzde 15’e kadar ve en fazla 150 gün süreyle gümrük vergisi uygulama yetkisi veriyor ve önceden bir soruşturma da gerektirmiyor.
Ancak 122 yetkisi vergileri uygulamak için hiç kullanılmadı ve uygulamada nasıl işleyeceği konusunda belirsizlik var.
Ulusal güvenliği korumak
Trump, her iki döneminde de ulusal güvenliğe tehdit oluşturduğunu düşündüğü ithalata vergi koymak için 1962 tarihli Ticaretin Genişletilmesi Yasası’nın 232'inci Bölümü kapsamındaki yetkilerini agresif biçimde kullandı.
2018’de yabancı çelik ve alüminyuma gümrük vergileri getirdi; Beyaz Saray’a döndükten sonra da bu önlemleri genişletti. Ayrıca otomobiller, otomotiv parçaları, bakır ve kereste ithalatını hedef almak için de 232’yi kullandı.
Eylül ayında Trump mutfak dolapları, banyo dolapları ve mobilyalara bile 232 vergileri uygulamıştı. Veroneau, “İthal mobilyaların ulusal güvenlik tehdidi oluşturduğu fikrine insanlar burun kıvırsa da, mahkemelere bir başkanın ulusal güvenlik konusundaki değerlendirmesini sorgulatmak zordur,” dedi.
232 tarifeleri kanunen bir üst sınıra tabi değil, ancak ABD Ticaret Bakanlığı’nın soruşturmasını gerektiriyor. Veroneau'ya göre ise soruşturmayı bizzat yönetimin yürütmesi nedeniyle (301 vakalarında olduğu gibi) “sonuç üzerinde büyük ölçüde kontrol sahibiler".
Buhran dönemini canlandırmak
Yaklaşık bir yüzyıl önce, ABD ve dünya ekonomileri çökerken, Kongre ithalata ağır vergiler getiren 1930 Gümrük Vergileri Yasası’nı kabul etti. Kongre sponsorlarının adını taşıyan ve Smoot-Hawley vergileri olarak bilinen bu vergiler, küresel ticareti kısıtlayıp Büyük Buhran’ı derinleştirdikleri gerekçesiyle ekonomistler ve tarihçiler tarafından geniş çapta eleştirildi. Hatta 1986 yapımı "Ferris Bueller’s Day Off" filmiyle popüler kültürde de unutulmaz bir göndermeyle anıldılar.
Yasanın 338'inci Bölümü, ABD işletmelerine karşı ayrımcılık yapan ülkelerden yapılan ithalata yüzde 50’ye kadar gümrük vergisi koyma yetkisini başkana veriyor. Herhangi bir soruşturma gerekmiyor ve bu vergilerin yürürlükte kalacağı süreye ilişkin bir sınır da yok.
Böyle vergiler aslında hiç uygulanmadı; ABD’li ticaret müzakerecileri bunun yerine geleneksel olarak 301 yaptırımlarını tercih etti. Ancak 1930’larda ABD, ticaret görüşmelerinde bu tehdidi pazarlık kozu olarak kullandı.
Eylülde Hazine Bakanı Scott Bessent, Yüksek Mahkeme’nin Trump’ın acil durum yetkilerine dayalı vergileri iptal etmesi halinde yönetimin Bölüm 338’i bir “B Planı” olarak değerlendirdiğini Reuters’a söylemişti.
Veroneau ise, "Smoot-Hawley mevzuatının itibarı kötü," dedi:
"Ancak Trump bunu cazip bulabilir. Bunu bugüne kadar kullanan ilk başkan olmak belli bir prestij sağlayabilir.”