Genç yönetmenler Karlovy Vary Film Festivali'nin gözdesi oldu

Genç yönetmenler Karlovy Vary Film Festivali'nin gözdesi oldu
 Akif Altundas

Karlovy Vary Film Festivali Berlin ya da Cannes festivallerinin ayrıcalığına sahip olmasa da sağlam içeriğiyle Doğu Avrupa’nın en büyük sinema

Karlovy Vary Film Festivali Berlin ya da Cannes festivallerinin ayrıcalığına sahip olmasa da sağlam içeriğiyle Doğu Avrupa’nın en büyük sinema etkinliği olarak itibarını pekiştirdi. Bu sene 50. yılı kutlanan festivalde genç yönetmenlerin önemine binaen yarışma bölümünde yedi yönetmenin ilk uzun metrajlı filmlerine yer verildi.

En İyi Film’e verilen Kristal Küre için yarışan 13 film arasında Alman yönetmen Dietrich Brüggemann’ın “Heil” isimli herkese Neo-Nazilere, anti-faşistlere, medya, polis, hükumete radikal bir hiciv diliyle dokunduran filmi var.

Geçtiğimiz Cumartesi festivalde prömiyeri yapılan Heil’in yönetmeni Brüggemann filmin esin kaynağı hakkında konuştu: “Almanya’da 2011’de bir skandal patlak vermişti. 90’lı yılların sonunda 3 neo nazi örgüt üyesi yeraltına çekilip insanları katletmeye ve bir yerlerde bombalar patlatmaya başlamıştı. Yetkililer bu adamların izine asla ulaşamadı. Tüm bu olaylar ortaya çıktığındaysa büyük tartışmalara neden oldu. Olan bitenin hepsi bana çok saçma ve anlamsız gelmişti. Birinin bunun filmini çekmesi lazımdı.”

Heil’de kafasına aldığı darbe sonrası zihin kaybı yaşayan bir Afro-Alman yazarın Neo Nazi grup tarafından kaçırılmasıyla ortaya çıkan olaylar komik şekilde işleniyor. Brüggemann filmin bu hiciv tonuyla ilgili şunları söyledi: “Ben hep çılgınca bir komedi yapmak istedim. Buna bayılıyorum. Monty Python ve bunun gibi şeyleri seviyorum. Bu düşünce kafamda bayadır vardı. Konu hakkındaki bu düşünce sevdiğim iki şeyi birleştirmeme sebep oldu. Yani çılgın komediye olan tutkumu ve her zaman protesto ettiğim politik konuları bir araya getirme.”

Karlovy Vary Film Festivali’nde 2012 yılında ödül kazanan Ukraynalı kadın yönetmen Eva Neymann
bu yıl “Şarkıların Şarkısı” adlı (“Song of Songs) filmle festivale katıldı.

Modern İbranice yazarı Sholem Aleichem’in çalışmalarına dayanan “Şarkıların Şarkısı” 20. yüzyılın başında bir doğu Avrupa Yahudi köy yaşamının yorumunu sunuyor. Büyülü görüntüler kullanılarak oluşturulan şiirsel sahnelerde filmin yaratıcı formu nostalji ile aşılanırken genel olarak çocukluk aşkı motifi üzerine bağlanıyor.

Bu haberler de ilginizi çekebilir