İngiliz Edebiyatı'nın klasikleri arasına yerleşmiş eserleriyle tanınan Brontë kardeşler anısına manastırın Şairler Köşesi'ne 1939'da dikilen taş anıtta soyadın 'bront' yerine 'brontay' olarak telaffuz edildiğini gösteren noktalar yer almıyordu.
İngiltere'nin başkenti Londra'daki Westminster Abbey'de 19. yüzyılda yaşamış üç kardeş romancının anısına dikilen anıtta, yerleştirilmesinin üzerinden 80 yılı aşkın bir süre geçtikten sonra, soyadlarındaki 'e' harfinin üzerindeki iki noktalı aksan işareti orijinal haline getirildi.
İngiliz Edebiyatı'nın klasikleri arasına yerleşmiş eserleriyle tanınan Brontë kardeşler Charlotte, Emily ve Anne anısına manastırın Şairler Köşesi'ne Ekim 1939'da İkinci Dünya Savaşı'nın patlak vermesinden hemen sonra dikilen taş tablette soyadın "bront" yerine "brontay" olarak telaffuz edildiğini gösteren noktalar yer almıyordu.
Brontë Society Gazette'nin editörü Brontë tarihçisi Sharon Wright'ın konuyu Westminster Dekanı David Hoyle'a iletmesinin ardından taşlar restore edildi. Manastır, taş ustasından noktalara dokunmasını ve konservatöründen de onları anıtın aslına uygun şekilde boyamasını istedi.
Wright, "Kimsenin bu konuda şikâyette bulunduğuna ya da bundan bahsettiğine dair bir kayıt yok, bu yüzden ben sadece bunu düzeltmek istedim," dedi. "Bu üç Yorkshire kadını buradaki yerleri gibi isimlerinin doğru yazılmasını da hak ediyor," ifadelerini kullandı.
Yazım hatasının en başta neden yapıldığı ise belirsizliğini koruyor.
Yazarlar kardeşlerin İrlandalı babası Patrick'in 1802 yılında İngiltere'de, Cambridge'deki St John's College'da üniversiteye gittiğinde 'Brunty' ya da 'Prunty' olan soyadının yazılışını değiştirdiği düşünülüyor.
Vahşi Yorkshire kırlarında büyüyen ve 40 yaşına gelmeden hayatını kaybeden üç kız kardeş, İngiliz edebiyatına kalıcı bir miras bıraktı. Charlotte'un 'Jane Eyre' isimli romanı, Emily'nin 'Wuthering Heights' (Uğultulu Tepeler) adlı romanı ve Anne'in 'The Tenant of Wildfell Hall' (Wildfell Konağı Kiracısı) romanı İngiliz edebiyatının önemli eserleri.
Brontë Derneği'nin direktörü Rebecca Yorke restorasyonu memnuniyetle karşıladı.
Yorke, "Brontëler ve eserleri tüm dünyada sevilip sayıldığı için, anıtlarında isimlerinin doğru yazılması son derece uygun," dedi.