Contemporary İstanbul’un 20. yılı kapsamında The Peninsula Istanbul iş birliğiyle sergilenen Grimanesa Amoros’un 'PASSAGE' ve 'MARITIME' eserleri, ışık ve mekanı buluşturarak izleyiciyi kültürel bellek ve suyun şiirsel akışı üzerine düşündürüyor.
Contemporary İstanbul’un 20. yılı kapsamında ve The Peninsula İstanbul iş birliğiyle eserleri sergilenen olan Perulu Amerikalı sanatçı Grimanesa Amoros, ışık enstalasyonlarıyla kamusal alanları dönüştüren disiplinler arası çalışmalarıyla uluslararası sanat dünyasında öne çıkıyor.
Tarih, teknoloji ve mimarinin kesişiminde şekillenen üretimlerinde ışığı, yalnızca bir malzeme değil, izleyici, mekân ve kültürel bellek arasında bağ kuran evrensel bir dil olarak kullanıyor. Sanatını “bilinmeyenle süregelen bir romantizm” olarak tanımlayan Amoros, 2001 yılında İzlanda’da tanık olduğu Kuzey Işıkları deneyiminden sonra ışığın geçici ama büyüleyici doğasını eserlerinin merkezine taşıyor. Bugün, uluslararası ölçekte tanınan sanatçı, ışığın toplulukları bir araya getirme gücünü vurgulayan büyük ölçekli enstalasyonlarıyla tanınıyor.
Bugüne kadar birçok kıtada eserleri sergilenen Amoros, Köln’deki Ludwig Museum, Pekin’deki CAFA Museum ve Şanghay’daki Central Academy of Fine Arts gibi prestijli kurumlarda çalışmalarıyla yer aldı. 2014 yılında TEDGlobal konuşmacısı olan sanatçı, aynı zamanda ABD’nin Art in Embassies programı aracılığıyla farklı coğrafyalarda projeler gerçekleştirdi. Kamusal alanlara yerleştirdiği ışık enstalasyonlarıyla izleyici, mekan ve kültürel bellek arasında köprüler kuran Amoros, eserlerinde toplulukları bir araya getiren evrensel bir deneyim yaratıyor.
The Peninsula Istanbul için özel olarak tasarladığı “PASSAGE” ve “MARITIME” adlı eserleri 24 Eylül’den Kasım ayına kadar ziyaretçileri sanatla buluşturacak. Otelin tarihi saat kulesinde konumlanan 'PASSAGE, 'bir zamanlar ayrılıkların ve kavuşmaların mekanı olan yapıyı ışıkla yeniden yorumlarken; The Lobby’de yer alan 'MARITIME,' denizcilik mirasına atıfta bulunan heykelsi formuyla suyun akışkanlığını ve zamanın geçişini görünür kılıyor.
Amoros, denizden ve iklimin getirdiği değişimlerden ilham alarak suyu yalnızca fiziksel bir geçit olarak değil; göç, hayatta kalma ve bağ kurma hikâyelerini taşıyan şiirsel ve sürekli değişen bir peyzaj olarak ele alıyor. Çok duyulu bir deneyim sunan 'MARITIME,' izleyiciyi suyun hem fiziksel hem de duygusal derinlikleri üzerine düşünmeye davet ediyor.
İstanbul’daki bu çalışmalar için Grimanesa Amoros: “Işık, bir mekânın görünmeyen katmanlarını ortaya çıkarıyor. İstanbul’daki 'PASSAGE' ve 'MARITIME,' zaman ve suyun şiirsel gücünü yansıtıyor. İzleyicilerin bu ritimde hem köklü hem de akışkan bir deneyim yaşamalarını umuyorum” diyor.