Hollanda'nın kriz ile imtihanı

Hollanda'nın kriz ile imtihanı
© 
By Bahtiyar Kucuk
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Mali kriz, Avrupa genelinde hükümetleri sarsmaya devam ediyor. Hollanda da bu durumdan nasibini alıyor. Hollanda’nın siyasi gündemini kemer sıkma politikaları oluşturuyor. Hükümet emeklilik yaşını ve KDV’yi yükseltme kararı aldı. Hollandalılar ise itiraz ediyor. Reporter’ın bu bölümünde Hollanda’nın krizle imtihanını masaya yatırıyoruz.

Yakın zamanda işten çıkarılan Danny’nin Rotterdam’da yapım çalışmalarında geçirdiği son günler. Ekonomik kriz Hollanda ile birlikte Danny’yi de sarstı. İki çocuk babası Danny endişeli. Ailesinin geçimini sağlamak için Rotterdam’da çalışmak zorunda.

Danny’nin arkadaşı Folkert de 4 yıl önce, kriz Hollanda’yı etkisi altına almaya başladığında, aynı durumdaydı. İşten atıldığı zaman önce paniğe kapıldı. Sonrasında kendi işini kurmayı başardı. Folkert, bu yolun ona daha fazla özgürlük getirdiğinden, çalışma saatlerini ve saat ücretini kendisinin belirlediğinden söz ediyor. Ancak şimdilerde durum Folkbert için de oldukça zorlu.
İki meslektaşın sözleri, Hollanda’daki krizin ve halkın tepkisinin portresini çizmeye yetiyor:

Folkert de Hoop: “Hollanda’da iş bulmak çok zor. Ülkenin kuzeyinden geliyorum ve buraya 150 kilometre uzaklıkta yaşıyorum.”

Danny Blankespoor: “Durum şu ki, kovuldum ama halen tamamlamam gereken 6 hafta var ve işsizim.”

Folkert de Hoop: “Bunu hiç hoş karşılamıyorum: Burada emeklilik yaşı 67. Yunanistan’da ise 55.”

Danny Blankespoor: “Bir şeyler yapılması gerekli. Her konuda. Böyle devam edemez. Hollanda guldenine geri dönmek kulağa hoş geliyor.”

Folkert de Hoop: “Belki Euro bölgesi, fakir ülkelerle zengin ülkeleri ayırarak Euro’nun değerini artırabilir. Çünkü şimdilerde zengin ülkeler gün geçtikçe küçülüyor ve bu iyiye işaret değil.”

Gayrimenkul alanında aşırı kapasitenin değişik örnekleri var: Binaların %15’inin boş olduğu görünüyor. Bu oran bazı bölgelerde % 50’ye kadar çıkıyor. Hollanda’nın inşaat sektöründe yaşanan patlama kendini bu şekilde gösteriyor.

Mortgage sisteminin sunduğu elverişli faiz oranları aileleri gayrimenkul piyasasına çekmeyi başardı. Halk, gayrimenkul değerlerinin düşeceğini tahmin bile etmezken inşaat sektörünün çöküşüyle durum tersine döndü. Hollanda, Avrupa ülkeleri içinde özel sektör borcu en yüksek olan ülke. Daha da önemlisi, bütçe açığının kontrolden çıkma ihtimali hükümeti harekete geçirdi.

Ekonomik önlemler, devlet bütçesinin yaklaşık 22 milyar civarında düşürülmesini içeriyordu. Kemer sıkma politikalarında oylamaya gidildi. Ekonomik önlemler paketi konusunda uzlaşmaya varamayan sağ kanada mensup hükümet düştü.

Maliye Bakanı Jan Kees de Jager, kemer sıkma politikalarının ülkenin mali tutarlılığına işaret ettiğini savunuyor:

“Kemer sıkma politikalarını destekliyoruz. Tüm dünyaya, dünya ülkelerine, Hollanda’nın halen ekonomik disipline sahip bir ülke olduğunu göstermek için gerekli her tür önlemi alıyoruz.”

Rotterdam limanında kaptan John ve kızı Stephanie ile görüştük. Stephanie önümüzdeki yıl kaptanlık lisansını alarak ailenin denizci geleneğini sürdürmeyi planlıyor.

Hollanda, Euro karşıtı bir dalganın etkisi altında. Aşırı sağ kadar aşırı sol partiler de seçmenlerini euro’yu eleştirerek elinde tutma çabasında.

Sosyalist Parti üyesi olan John ve Stephanie de günlük hayatlarına etki eden ekonomik kriz konusunda Euro’yu suçlu buluyor.

John de Waard: “Krizin sebebi Euro’nun kullanılıyor olması. Hollanda günümüzde, Yunanistan başta olmak üzere, tüm ülkelere yardımda bulunuyor. Diğer ülkeler için bedel ödüyoruz. Bu ülkemiz için çok kötü bir durum. Krizin sebebi de bu.”

John ayda 722, Stephanie ise 695 Euro kazanıyor. Hollanda’nın hayat pahalılığı karşısında bu, çok düşük bir gelire işaret ediyor. Haziran başında yürürlüğe girecek ekonomik önlem paketi, John ve Stehanie’nin hayatında çok şey değiştirebilir. Baba ile kız, aynı evde yaşadıklarından, sosyal güvenlik
hesaplamalarında değişiklik olabilir. Bu, ikisinin de daha az miktarla geçinmesi anlamına geliyor. John, gemilerinin resimleriyle eski hatıralarını canlı tutmaya çalışıyor. Ancak gerçekliğe dönmek, KDV’nin, emeklililk yaşının, elektrik ve doğalgaz fiyatlarının, sağlık ödemelerinin, kısacası hayat pahalılığın artması gibi bir sorunla yüzleşmeyi gerektiriyor.

John de Waard: “Sağlık ve diğer alanlarda bireysel ödemeler artacak. Şu an ayda 246 Euro ödemek zorundayım ama bu 400 Euro’ya çıkacak. Bunun sonucu, yiyecek yardımının halk için daha elzem hale gelmesi olacak. Hepimiz ücretsiz yemek yardımına başvurmak zorunda kalacağız.”

Stephanie de Waard: “Evet, bence Euro’ya geçtiğimizden beri herşey daha da pahalılaştı. Tüm fiyatlar iki katına, hatta daha da üstüne çıktı.”

John de Waard: “Kaptanlığa başladığımda, bu denizci dövmesi bana 5 Euro’ya mal olmuştu. Şimdilerde ise değeri 150 Euro.”

Stephanie de Waard: “İnsanlar artık 65 yaşına kadar çalışıyor. Hükümet emeklilik yaşını 67, hatta 68’e çıkaracak. Baktığımda, 67 yaşıma geldiğimde daha 80 yaşıma kadar çalışmam gerekeceğini görüyorum.”

John de Waard: “Gençler artık bankalardan kredi alamıyor. Dolayısıyla küçük gemileri olan küçük girişimciler yok olacak. Sadece büyük ve pahalı gemiler ayakta kalabilecek. Bizim kendi işimizi kurma şansımız vardı. Ama şimdilerde bu söz konusu değil. Artık bir ev sahibi olmak için daha fazla krediye ihtiyaç var.”

Hollanda’nın en büyük nüfusunu barındıran Utrecht eyaletini ziyaret ediyoruz. Utrecht, Hollandalı Euro yanlısı ve Euro karşıtı aktörlerin yürüttüğü tartışmalara sahne oluyor.

Arjo Klamer Avrupa’da “Bay hüküm” lakabıyla anılıyor. Sol görüşlü profesör, Euro bölgesinin yakın zamanda çökeceğini öngörüyor. Klamer, Utrecht Katedrali’nin önünde entellektüel ve siyasi rakibi, Euro’nun ateşli savunucusu Jaap Koolevin ile bir araya gelerek Euro’nun durumu ve geleceği üzerine tartışıyor:

Arjo Klamer: “Euro, Avrupa’nın aleyhine. Hollanda için de özellikle tehlikeli. Çünkü siyasi liderlerin Refah Devleti’ni yok etmeleri için bir itici güç.”

Jaap Koelevin: “Euro, temelde iyi bir fikir. Avrupa entegrasyonu için iyi olduğu gibi, ekonomik rekabeti artırıyor.”

Arjo Klamer: “Ben, bir Avrupa ülkesinin birden fazla para birimi kullanacağı günü dört gözle bekliyorum. Böylesi daha iyi olacak. Krizlere karşı daha dayanıklı olabiliriz. Şimdiki durum karşısında da daha güçlü olabiliriz.”

Jaap Koelewijn: “Ben, Euro’dan vazgeçilmesi durumunda Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’nın 5 ila 10’da biri değerinde bir kayıp olacağına inanıyorum. Guldene geri dönülürse, Gulden Güney Avrupa ülkeleri karşısında değer kazanacak, diğer yandan Hollanda ekonomisinin rekabet gücü azalacaktır. Dolayısıyla Euro’dan vazgeçmek Euro’yu korumaktan daha pahalıya patlayacaktır. Belki de Yunanistan olmadan devam etmeliyiz”

Utrecht’in büyük darphanesinde gerilim daha da yüksek. Binanın etrafında güvenlik önlemleri sıkı tutuluyor. Darphanenin araştırma birimi, yarım milyon adet altın ve gümüş paradan oluşan geniş bir koleksiyona sahip. Parçalardan yalnızca küçük bir kısmı, Ultrecht Para Müzesi’nde halka açık olarak sergileniyor. Kemer sıkma politikalarının etkisi burada dahi görülebiliyor. Yakın zamanda işten atılan müze müdürü Marcel van der Beek, tarihin izlerinden söz ediyor: “Tarihte para birimi konusunda çok sayıda birlik vardı. Bunun bir örneği, “altın çağ “ diye adlandırılan 17. yüzyılda hüküm süren Hollanda Cumhuriyeti’ydi. Hollanda, tek bir ülke değil, bir federasyondu. Ticari sebeplerden ötürü ortak bir para biriminde karar kılındı. Bu sabit para biriminin değeri 200 yıl boyunca hiç değişmedi.”

Utrect Darphanesi’nin kütüphanesinde Avrupa Ekonomik ve Parasal Birliği’nin kurucularından Cees Maas ile görüştük. Maas, Hazine müsteşarıyken Euro için sıkı önlemler konusunda Avrupalı meslektaşlarını ikna etmek için uğraşmıştı.

Hans von der Brelie, Euronews:

“Euro neden iyi işlemedi? Bugün neden bu duruma geldik?”

Cees Maas:

“Avrupa’daki kriz, para birimimizle, banknotlarımızla, madeni paralarımızla ilgili değil. Hükümetlerle ilgili bir sorun. Devletlerin bütçe açığı çok yüksek. Bunu tüm ülkeler biliyor. Ayrıca bilmeleri gerekir ki, borçlarınızın birikmesine engel olmalısınız. Bunu bireyler ve aileler de biliyor ki, borçlarınız birikmemeli. Aksi takdirde bunu kimse finanse edemez.”

Hollanda’nın Euro bölgesinde kalması umudu devam etmeli mi? Yoksa Euro karşıtı dalga, Euro’yu içten içe eritiyor mu? Hollanda’da Eylül’de gerçekleşecek genel seçimler Euro bölgesi için siyasi bir sınav niteliği taşıyor.

*** Jan Kees de Jager, Hollanda’nın Maliye Bakanı

Hollandalı Maliye Bakanı Jan Kees Jager, Euronews ekranlarında kemer sıkma politikalarını anlatıyor. Röportajın tümünü izlemek için tıklayınız

Cees Maas, Hazine Bakanlığı Eski Müsteşarı

Cees Maas, Avrupa’nın ortak para biriminin mimarı. Maas ile gerçekleştirdiğimiz röportajın tümünü izlemek için tıklayınız

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Görünmez işçiler: Düşük ücretlerle Avrupa çiftliklerinde sömürülen ve tehlikeye atılan insanlar

İklim değişikliği, hava kirliliği ve ekonomik zorluk üçgeninde Polonya

Kaçak göçmenler AB'ye hangi yollardan giriyor?