Arena'nın reddettiği suçlamalar, yabancı lobicilerin Avrupa Parlamentosu'nda nüfuz elde etmeye çalıştıkları yönündeki Qatargate iddialarının sonuncusu.
Belçika federal savcısının Euronews'e yaptığı açıklamaya göre, Avrupa Parlamentosu'nun (AP) eski Sosyalist Parti üyesi Maria Arena suç örgütüne üye olmakla suçlanıyor.
Bu hamle, 2022'de Parlamento'yu sarsan ve çok sayıda milletvekili ve çalışanın yolsuzluk ve kara para aklama ile suçlandığı Qatargate skandalının ardından geldi.
La Libre gazetesinde çıkan haberlerin ardından suçlamalar doğrulandı ancak sözcü, Katar gibi yabancı aktörlerin nüfuz satın aldığı iddialarına ilişkin soruşturma hakkında daha fazla yorum yapmayı reddetti.
Arena'nın yanı sıra, olaya adı karışan diğer eski AP üyeleri Eva Kaili, ev arkadaşı Francesco Giorgi, Pier Antonio Panzeri, Andrea Cozzolino ve Marc Tarabella da suçlamaları reddetti.
Temmuz 2024'e kadar Belçika'nın Fransızca konuşulan bölgesinin AP milletvekili olan Arena, Katar'a yaptığı paralı seyahatleri beyan etmediğinin ortaya çıkmasının ardından Parlamento'nun insan hakları alt komitesi başkanlığı görevinden istifa etmişti.
Şimdiye kadar doğrudan suçlamalardan kaçınmış olsa da, soruşturmanın başlarında Belçika polisi yardımcısının ofisini mühürlemişti.
Arena, La Libre'ye verdiği demeçte, "Yolsuzlukla suçlanan başka insanlar tanıdığım için suçlandım," dedi.
Bu gelişmeler, giderek genişleyen bir davanın son dönemeci oldu.
Haziran 2023'te soruşturmayı yürüten yargıç Michael Claise, çıkar çatışması iddiaları üzerine istifa etmişti. Tarabella'nın avukatı; yargıcın oğluyla Arena'nın oğlu iş ortağı olduğu için Claise'in tarafsız olamayacağını iddia etmişti.
Bu haber, Aralık 2022'de davanın açılmasından sonraki aylarda suçlanan altı kişiye ek olarak dört kişinin daha soruşturmayla bağlantılı olarak suçlandığı anlamına geliyor.
Ocak ayının başlarında Le Soir, sosyalist grubun iki danışmanı ve bir asistanı da dahil olmak üzere üç şüpheli hakkında daha suçlama yapıldığını bildirmişti.
İki yılı aşkın bir süredir devam eden davada yeni pürüzler ortaya çıkmaya devam ediyor. Soruşturmayı yürüten yargıç Aurélie Dejaiffe kısa bir süre sonra Belçika mahkeme sistemi içinde başka bir göreve atanmak üzere ayrılacak ve Kaili'nin davası Belçikalı casuslar tarafından sağlanan bilgilerin yasal olup olmadığına ilişkin sorular nedeniyle daha da gecikecek.