Tasarı, çocuklarına karşı yasal sorumluluklarını yerine getirmeyen ebeveynler için daha sert 'yaptırımlar' önerirken, reşit olmayan suçluların tekrar tekrar yargılanması için de baskıyı artırıyor.
Fransız Senatosu, eski Başbakan Gabriel Attal tarafından sunulan ve genç suçluluğuyla mücadele edeceğini iddia ettiği tartışmalı bir yasa teklifini incelemeye hazırlanıyor.
Ulusal Meclis'teki ilk okumada yeşil ışık yakılan yasa tasarısı, çocuklarına karşı yasal sorumluluklarını yerine getirmeyen ebeveynler için daha sert "yaptırımlar" önerirken, reşit olmayan suçlular için daha sert cezalar öngörüyor.
Ocak-Eylül 2024 tarihleri arasında Fransa Başbakanı olarak görev yapan Attal, yasa teklifinin hazırlanmasında itici güç olarak 2023 yazında ülke genelinde meydana gelen ayaklanmaları gösterdi.
2023 yazında, bazıları 12-13 yaşlarında olan yüzlerce çocuk, Nahel M. adlı 17 yaşındaki bir gencin bir polis memuru tarafından öldürülmesini protesto etmek için sokaklara dökülmüştü.
Yasa teklifinde neler var?
Fransa'da ebeveynler şu anda "reşit olmayan çocuklarının sağlığını, güvenliğini, ahlakını veya eğitimini" tehlikeye attıkları için iki yıla kadar hapis ve 30.000 euro para cezasına çarptırılırken, yeni yasa cezaların üç yıla, para cezalarının ise 45.000 euro'ya çıkarılmasını öngörüyor.
Yargıçlar ayrıca ebeveynlere kamu hizmeti cezası da verebilecek.
Tasarı aynı zamanda Fransa'nın çocuk ceza adaleti kanununda da değişiklikler getirerek, reşit olmayan suçluların tekrarlanan duruşmalarını hızlandıracak. Bunun yerine, 16 yaşından büyük suçlular için hızlı duruşmalar yapılması öngörülüyor.
Ancak yasa teklifi sert eleştirilerle karşılaştı.
Kasım ayında, hükümetin bağımsız bir idari kurumu olan Fransız Hak Savunucusu (Défenseur des Droits) örgütü, yasa tasarısının Fransa'nın başta Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi olmak üzere bazı uluslararası taahhütleri ihlal edebileceği uyarısında bulundu.
Katalizör olarak 2023 ayaklanmaları
Sosyal medya paylaşımları Fransa'daki 2023 isyanlarının körüklenmesine ve birçok gencin isyana katılmasına neden olurken, Fransız hükümeti suçun bir kısmını çocuklarının isyana katılmasını engelleyemeyen ebeveynlere yükledi.
Senato Hukuk Komisyonu tarafından Nisan 2024'te yayınlanan bir rapora göre, ayaklanmaların yol açtığı hasarın maliyetinin 1 milyar euro'ya ulaştığı tahmin ediliyor.
Nisan 2024'te Fransız Adalet Bakanlığı, ayaklanmalara katılan 1.180 çocuğun yüzde 60'ının tek ebeveynli evlerden geldiğini ortaya koyan rakamlar yayınladı.
Buna cevaben, dönemin Fransa Adalet Bakanı Eric Dupond-Moretti, ebeveynlere "sertlikle" ama aynı zamanda "insanlıkla" davranılması gerektiğini söyledi.