Hollanda seçimlerinde, yeni lider Rob Jetten önderliğindeki ilerici blokun yükselişi, aşırı sağcı Geert Wilders’a darbe vurdu.
Hollanda’da çarşamba günü yapılan erken genel seçimlerde, aşırı sağcı Özgürlük Partisi (PVV) lideri Geert Wilders ile yükselişteki ilerici lider D66’dan Rob Jetten, 26’şar sandalye kazanarak başa baş bir sonuç elde etti.
Perşembe sabahı itibarıyla oyların yüzde 98’inden fazlası sayıldığında iki parti arasındaki fark yalnızca 2 bin oydu. Kesin sonucun açıklanması ise birkaç günü bulabilir.
İşte şu ana kadar bilinenler:
1. D66'nın (beklenmedik) yükselişi
D66’nın yalnızca 17 sandalye alması öngörülüyordu ancak seçimden 26 sandalye çıkardı.
Peki, D66 için son anda ne değişti?
2023’te liberal partinin liderliğini üstlenen 38 yaşındaki Jetten, özellikle son televizyon tartışmalarındaki performansıyla seçmenleri ikna etmeyi başarmış görünüyor.
Partisi, 2023’te yapılan önceki seçimlerde 150 sandalyeli parlamentoda yalnızca 9 sandalye kazanmıştı. Ancak Jetten, seçim kampanyasının başlamasından iki hafta önce yapılan ilk televizyon yayınında güçlü bir performans sergiledi. Wilders ise kendisine yönelik bir terör tehdidi nedeniyle tartışmaya katılmadı ve kampanyasını geçici olarak durdurdu.
Wilders’ın sahneden çekilmesiyle, Jetten’in iyimserliği ve yapıcı bir koalisyon kurma vaadi Hollanda kamuoyunda yankı bulmuş görünüyor.
Parti, çarşamba günü 1966’daki kuruluşundan bu yana en iyi sonucunu elde etti; bu da genellikle seçimlerde ya çok iyi ya da çok kötü performans sergileyen bir parti için bir ilk oldu.
Jetten, Leiden’deki seçim kampanyası merkezinde sandık çıkış anketlerinin açıklanmasının ardından yaptığı konuşmada, “Bugün milyonlarca Hollandalı olumsuzluğun sayfasını kapattı ve yeniden geleceğe bakmamızı sağlayacak bir siyaseti seçti,” dedi.
2. Merkez sol büyük kayıplar yaşıyor, Frans Timmermans istifa ediyor
Merkez sol koalisyonu GroenLinks ve PvdA - Yeşiller ile Hollanda İşçi Partisi’nin ortak listesi - hayal kırıklığı yaratan bir gecede önemli kayıplar yaşadı.
2023’te yapılan önceki seçimde ikinci olan parti, dün yapılan seçimde dördüncü sıraya geriledi. Her iki durumda da Yeşil Mutabakat’ın babası olarak bilinen eski Avrupa Komiseri Frans Timmermans başbakan adayıydı.
Ancak bu kez, Timmermans’ın liderliğinde parti 2023’e kıyasla 5 sandalye kaybetti.
Sonuç olarak Timmermans, çarşamba gecesi yaptığı açıklamada, kötü performansı kabul ederek bir sonraki kuşağa alan açmak için görevinden çekileceğini duyurdu.
Timmermans konuşmasında, “Elbette sonuçtan çok hayal kırıklığına uğradım, çünkü bunun için çok çabaladık. İnsanları bize oy vermeye ikna edemediğim açık. Bunun da tüm sorumluluğunu üstleniyorum,” dedi.
3. PVV için büyük kayıplar
Bu gece Wilders için büyük bir gece olacaktı, ancak işler beklediği gibi gitmedi. Aşırı sağcı lider, D66 ile birinci sıra için başa baş yarışsa da 2023’e kıyasla yedi sandalye kaybetti.
Hollanda’nın başbakanı olma hedefi ise pratikte imkânsız hale geldi. Zira ilericilerin yükselişi ve birçok grubun onunla çalışmaya yanaşmaması, Wilders’ın hükümet kurma yolunu kapatıyor. Yine de yüksek hedeflerinden geri adım atmadı.
Wilders, X’te yaptığı paylaşımda, “Farklı bir sonuç umuyorduk. Her zamankinden daha mücadeleciyiz ve hâlâ Hollanda’nın ikinci, belki de en büyük partisiyiz,” dedi.
PVV, 2023’te ilk kez ülkenin en büyük partisi olmuş ve ilk kez kabineye koalisyon ortağı olarak girmişti.
Partisi sandalye kaybederken, diğer aşırı sağ partiler JA21 ve Demokrasi Forumu (FvD) iyi sonuç aldı. Bu da Hollandalı seçmenlerin sert sağ politikalara desteğinin sürdüğüne işaret ediyor.
JA21, önceki seçimde yalnızca bir sandalye almışken bu kez sekiz sandalye kazandı. FvD ise 2023 seçimlerinde üç sandalyeye sahipken bu seçimde yedi sandalye elde etti.
Avrupa Reform Merkezi (CER) adlı düşünce kuruluşunda kıdemli araştırmacı olan Armida van Rij, “Seçim sonuçları Hollanda’da popülizmin sonunu işaret etmiyor. PVV sandalye kaybetmiş olsa da aşırı sağ oylar yok olmadı, parçalandı. 2023’te PVV’ye oy veren seçmenlerin yaklaşık yüzde 30’u şimdi JA21’e oy veriyor,” dedi.
4.Bu Avrupa için ne anlama geliyor?
Görevdeki sağcı Hollanda hükümeti, ulusal istihbarat servisinin eski başkanı bağımsız teknokrat Dick Schoof liderliğinde Brüksel’de zor günler geçirdi.
Bağımsız bir siyasetçi olan Schoof, çoğu Avrupa liderinin aksine herhangi bir siyasi grubun desteğine sahip değildi. Kabinedeki sürekli gerilimler ve sonrasında yapılan revizyonlar da politikaları istikrarsız hale getirdi. Bu durum, selefi Mark Rutte’nin Avrupa’daki güçlü konumuyla tam bir tezat oluşturdu.
Şu anda NATO Genel Sekreteri olan Rutte, 14 yıl boyunca başbakanlık yaptı ve Hollanda’yı ortak bütçe, savunma ve göç konularında AB tartışmalarının merkezine taşıdı.
Emmanuel Macron’un liberal Renew siyasi ailesiyle uyumlu, AB yanlısı bir çizgide olan Jetten’in hükümet kurmayı başarması halinde, analistler onun Hollanda’nın sesini Rutte tarzında yeniden yükseltebileceğini söylüyor.
Hollanda, AB’nin kurucu üyelerinden biri.
5. Koalisyon kurmak zor olacak ve VVD kilit rol oynayacak
Bir şey net: koalisyon hükümeti kurmak kolay olmayacak.
Çoğunluğu sağlamak için partilerin toplamda 76 sandalyeye ulaşması gerekiyor. Bu sayının anahtarı ise sürpriz bir şekilde merkez sağdaki VVD’nin elinde.
Hiçbir partinin tek başına çoğunluğu olmaması nedeniyle sıradaki hükümet bir koalisyon olacak. Merkez sol ya da merkez sağ bir anlaşma olsun, her türlü koalisyon VVD’nin desteğine ihtiyaç duyacak.
Mark Rutte’nin eski partisi olan ve şu anda Dilan Yeşilgöz’ün başkanlığını yaptığı VVD’nin 22 sandalye alması öngörülüyor; bu, 2023 seçimlerine kıyasla sadece iki sandalye kaybettiği anlamına geliyor.
Bu da partinin, Wilders’ın partisiyle koalisyona girerek siyaset yelpazesinin çok daha sağına kaymış olmasına ya da hükümetin göç krizi nedeniyle bu yılın Haziran ayında düşüp erken seçime gidilmesine rağmen seçmen tarafından cezalandırılmadığını gösteriyor.
Diğer koalisyon ortakları muhafazakâr NSC ve çiftçi çıkarlarını temsil eden BBB ile PVV ise büyük kayıplar yaşadı.
Analistler, bu üç partinin hükümetteki zayıf performansları ve vaat ettiklerinin çok azını gerçekleştirmeleri nedeniyle cezalandırıldığını söylüyor. NSC, dünkü seçimde tüm sandalyelerini kaybederek Hollanda siyaset sahnesinden silindi.
2023’te ise ülkenin bir koalisyon anlaşmasına varması altı aydan uzun sürmüş, bu da istikrarsızlık nedeniyle Hollanda’nın Brüksel’deki müzakere pozisyonunu zayıflatmıştı.