NewsletterHaber BülteniEventsEtkinliklerPodcasts
Loader
Bize Ulaşın
REKLAM

ABD, Lübnan'daki çağrı cihazı patlaması ile ilgisi olduğuna dair iddiaları yalanladı

Ellerindeki çağrı cihazı patlayan yaralıları taşıyan bir ambulans 17 Eylül 2024, Salı günü Lübnan'ın başkenti Beyrut'taki Amerikan Üniversitesi hastanesinin önüne geldi.
Ellerindeki çağrı cihazı patlayan yaralıları taşıyan bir ambulans 17 Eylül 2024, Salı günü Lübnan'ın başkenti Beyrut'taki Amerikan Üniversitesi hastanesinin önüne geldi. © Hassan Ammar/Copyright 2024 The AP. All rights reserved.
© Hassan Ammar/Copyright 2024 The AP. All rights reserved.
By EuronewsAP
Yayınlanma Tarihi
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Bu haberin orjinalinin yayınlandığı dil İngilizce

Lübnan Sağlık Bakanı Firass Abiad, ülke genelinde çağrı cihazlarının patlaması sonucu yaralanan yaklaşık 2.750 kişiden en az 200'ünün durumunun kritik olduğunu açıkladı.

REKLAM

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) askeri yetkilileri, Lübnan ve Suriye'de en az dokuz kişinin ölümüne ve binlerce kişinin yaralanmasına neden olan çağrı cihazı patlamalarıyla ilgileri olduğunu reddetti ve durumu gözden geçirdiklerini belirtti.

Pentagon basın sekreteri Hava Kuvvetleri Tümgenerali Pat Ryder Salı günü yaptığı basın açıklamasında, "Çağrı cihazı patlamasıyla ilgili raporlar hakkında verebileceğim herhangi bir detay yok," dedi. "Bildiğim kadarıyla ABD'nin bu olayla hiçbir ilgisi olmadığını söyleyebilirim."

Ryder, "Bu, takip ettiğimiz bir durum," diyerek ekledi.

Hükümet ve Hizbullah yetkilileri, Salı günü Lübnan ve Suriye'nin bazı bölgelerinde neredeyse eş zamanlı olarak patlayan yüzlerce çağrı cihazının en az dokuz kişinin ölümüne yol açtığını belirtti.

Lübnan Sağlık Bakanı Firass Abiad, yaklaşık 2.750 yaralıdan en az 200'ünün durumunun kritik olduğunu açıkladı. Sosyal medyada dolaşan fotoğraf ve videolarda yüz, karın ya da uzuvlarından yaralanmış insanların kaldırımda yattığı görüldü.

Sivil Savunma ekipleri, Beyrut'taki El-Zehraa hastanesinde el çağrı cihazı patlayan yaralı bir adamı taşıyor, Lübnan, 17 Eylül 2024.
Sivil Savunma ekipleri, Beyrut'taki El-Zehraa hastanesinde el çağrı cihazı patlayan yaralı bir adamı taşıyor, Lübnan, 17 Eylül 2024.Hussein Malla/Copyright 2024 The AP. All rights reserved

Salı günü erken saatlerde bir Hizbullah yetkilisi Associated Press (AP) haberi ajansına yaptığı açıklamada, Lübnan'ın farklı bölgelerinde taşıdıkları çağrı cihazlarının patlaması sonucu aralarında grup üyelerinin de bulunduğu yüzlerce kişinin yaralandığını söyledi.

Yetkili, patlamaların, cihazları hedef aldığı iddia edilen bir İsrail "güvenlik operasyonunun" sonucu olduğunu belirtti. İsrail ordusu suçlamalarla ilgili yorum yapmayı reddetti.

Hizbullah yetkilisi, kullanıcısını kısa bir mesajla bilgilendirmek için nadiren kullanılan ve modası geçmiş bir iletişim cihazı olan çağrı cihazlarının, cep telefonlarından elektrikli arabalara kadar sıklıkla bulunan lityum piller içerdiğini söyledi. Bu piller aşırı ısındığında alev alabiliyor.

Devlet tarafından işletilen Ulusal Haber Ajansı, Hizbullah'ın güçlü olduğu güney Lübnan, doğu Bekaa Vadisi ve Beyrut'un güney banliyölerindeki hastanelerin insanları her türden kan bağışında bulunmaya çağırdığını söyledi.

Hizbullah lideri Hasan Nasrallah daha önce grup üyelerini cep telefonu taşımamaları konusunda uyarmış ve bu telefonların İsrail tarafından hareketlerini takip etmek ve hedefli saldırılar düzenlemek için kullanılabileceğini söylemişti.

Olay, Lübnan ile İsrail arasındaki gerilimin arttığı bir dönemde meydana geldi. Hizbullah ve İsrail güçleri, Gazze'de İsrail ve Hamas arasındaki savaşın arka planında 11 ayı aşkın bir süredir neredeyse her gün çatışıyor.

Çatışmalar Lübnan'da yüzlerce, İsrail'de ise onlarca kişinin ölümüne ve sınırın her iki tarafında on binlerce kişinin yerinden olmasına neden oldu.

Salı günü İsrail, Hizbullah'ın kuzeydeki saldırılarını durdurarak bölgede yaşayan İsraillilerin evlerine dönmelerini sağlamayı hedeflediğini açıkladı.

Hizbullah, Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail-Hamas savaşını başlatan saldırısının hemen ardından İsrail'i vurmaya başladı. O tarihten bu yana İsrail ve Hizbullah her gün karşılıklı ateş açarak birçok kez savaşın eşiğine geldi ve sınırın her iki tarafındaki on binlerce kişiyi evlerini terk etmek zorunda bıraktı.

Gazze Sağlık Bakanlığı, Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırısından bu yana bölgede 41.000'den fazla Filistinlinin öldürüldüğünü açıkladı. Bakanlık sayımında militanlar ve siviller arasında ayrım yapmıyor ancak ölenlerin yarısından biraz fazlasının kadın ve çocuk olduğunu belirtiyor. İsrail ise 17,000'den fazla militanı öldürdüğünü söylüyor ancak kanıt sunmuyor.

REKLAM

Savaş büyük bir yıkıma neden oldu ve Gazze'nin 2,3 milyonluk nüfusunun yaklaşık yüzde 90'ını yerinden etti.

Güney Afrika'nın açtığı bir dava kapsamında İsrail, Uluslararası Adalet Divanı'nda (International Court of Justice - ICJ) soykırımla suçlanıyor.

Güney Afrika'nın İsrail'e karşı açtığı davaya müdahillik beyanını sunan ülkeler arasında, Türkiye ile birlikte Kolombiya, Libya, Meksika, Filistin ve İspanya yer alıyor.

Mahkeme, Başbakan Netanyahu yönetiminin, 6 Mayıs tarihinde işgal edilmeden önce bir milyondan fazla Filistinlinin sığındığı güneydeki Refah kentindeki faaliyetlerini derhal durdurmasına hükmetmişti.

REKLAM
Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

AB dış politika şefi Borrell, Lübnan ve İsrail'e sağduyu çağrısı yaptı

İran destekli Hizbullah işgal altındaki Golan Tepeleri'ni vurdu: 50'den fazla roket atıldı

İsrailli Bakan: ‘Hizbullah ile topyekun savaş kapıda’