Yo-Yo Ma ile İpek Yolu'na seyahat

ile birlikte
Yo-Yo Ma ile İpek Yolu'na seyahat
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Doğu ile Batı’nın buluşma noktası İpek Yolu, Dünyaca ünlü çello virtüözü Yo-Yo Ma’nın yeni projesinde tekrar hayat buluyor. Yo-Yo Ma ile New York’ta bir araya geldik. Bu keyifli sohbet bu hafta Musica’da.

Doğu ile Batı arasındaki müzikal bir füzyon. İpek Yolu projesinin temelinde bu yatıyor. Projenin yaratıcısı dünyaca ünlü çello virtüözü Yo-Yo Ma. O farklı kültürlerden ve insanlardan ilham alıyor.

Yo-Yo Ma’yı New York’ta bulduk. O farklı kültürlere çok alışkın bir insan. Kökleri Çin’den geliyor. Kendisi ise Paris’te doğmuş. 7 yaşındayken ise Amerika’ya taşınmışlar; eğitimini burada almış.

Yo-Yo Ma:
“New York ile ilgili en sevdiğim şey, dünyanın dört bir yanından gelen insanlarla dolu olması. Sürekli bir etkileşim söz konusu. “

Yo-Yo Ma, Batı’nın klasik geleneğinin ötesine geçerek farklı kültürleri ve müzikal formları da keşfediyor. ‘İpek Yolu’ projesinde de bu durum var. Yo-Yo Ma tam 20 farklı ülkeden 60 müzisyenle çalışıyor.

Yo-Yo Ma:
“İlk olarak beraber çalışmak için, çok temel birşey lazım. Ticaret gibi düşünün burada ise önemli olan güven. Güven ticareti. Sanırım bunun oluşması için de karşınızdaki kişinin işine hayranlık ve saygı duymanız lazım. Bu sayede de karşınızdakinden birçok şey öğreniyorsunuz.”

Yeni enstrümanlar kullanmak bir sanatçı için hep önemli olmuştur. Gruptaki İranlı sanatçı Kayhan Kalhor da bestelediği “Sessiz Şehir“adlı eserde İran kemençesi çalıyor.

Yo-Yo Ma:
“Bir araya geldiğimiz zaman pek tanışmasak bile, sanki çok eski dostlar tekrar buluşmuş gibi oluyor. Karşılıklı fikir alışverişinde bulunuyoruz. Sonra konserimizi veriyoruz. Kayhan ile Tahran’da buluştuk. Alim ile de Azerbaycan’da. Oralara gittik, evlerine konuk olduk. Böylece birbirimizi, yaşadığımız çevreyi kültürü, daha yakından tanıma fırsatı bulduk. Bu sanki kız arkadaşınızın ailesi ile tanışmak gibi birşey.”

Yo Yo Ma’nın bitmek bilmez bir enerjisi var. ‘İpek Yolu’ projesinin sanat yönetmenliğini yapmakla kalmıyor, aynı zamanda çellosunu çalarak, genç takipçilerine örnek olmaya devam ediyor.

Yo-Yo Ma:
“Yetenekli insanlara bayılıyorum. Gözlerinde kıvılcım olan insanlara bakmayı seviyorum. Eğer yoksa bile, bu kıvılcımı yakmak için elimden geleni yapıyorum. Bu, bütün olanlar benim için gerçekten güzel birşeyler almak sonra ise onu, bütün grup arkadaşlarımla paylaşmak gibi.”

“The Giant’s Dream” : Gabriela Lena Frank

“Crying Song” : Gabriela Lena Frank

“The Silent City” : Kayhan Kalhor

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

2020'nin en iyi 10 tatil rotası : Bu yazıyı okumadan tatil planı yapmayın

Herbert von Karajan Genç Orkestra Şefleri Ödülü sahibini buldu

Genç yetenekler Salzburg'da Herbert von Karajan Genç Orkestra Şefleri Ödülü için yarışıyor