Audrey Tautou: Güzel ve mütevazi

Audrey Tautou: Güzel ve mütevazi
© 
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
REKLAM

Tüm dünyann Amelie filmiyle tanıdığı Fransız yıldız Audrey Tautou bu yıl altmış altıncısı düzenlenen Cannes Film Festivali’nde ağırlama komitesinin başkanlığını yürütecek. Tautou açılış seremonisini ve ödül törenini sunacak.

Tautou Euronews’e konuştu:

euronews: Gerilim filmlerinde, komedilerde, romantik filmlerde ve elbette Therese Desqueyroux ile bir dönem filminde oynadınız. Bu rollerin hangisinin sizin sanatsal isteklerinize ve kabiliyetlerini en uygun olduğunu düşünüyorsunuz, ya da böyle bir ayrım yapmıyor musunuz?

Audrey Tautou: Bir tercihim olduğunu söyleyemem açıkçası. Romantik hikayeleri, komedileri seviyorum ama tabi ki zorlu filmleri de seviyorum, size farklı şeyler sunabiliyor.Entelektüel anlamda farklı bir heyecanı var.

euronews: Therese Desqueyroux parçalanmış karmaşık bir karakter. Bunu oynarken zorlandınız mı?

Tautou: Filmin yönetmeni Claude Miller’la karakteri keşfetmek için uzun uzun konuştuk. Sanırım daha çekimler başlamadan onunla bütünleşmiştim. Benim için hiç bir gizem ya da net olmayan bir durum kalmamıştı. Bu nedenle bir zorluk yaşamadım.

Hayatına kendisi yön vermek isteyen bir kadın, evliliğinden ve acımasız iki yüzlü burjuvaziden kurtulmak için her yolu denemeye kararlıdır, hatta suç işlemeye bile. Hayatta kalma içgüdüsüyle kocasını zehirlemeye çalışır.

euronews: Pekala bir itirafta bulunmalıyım. Sizin resminizi görünce ilk olarak Amelie geliyor aklıma. Sizi Audrey olarak düşünmek çok zor. 12 yıl önce çekilen bu filme dönmek istiyorum. Bu filmi klasik hale getiren ve bu karakteri unutulmazlar arasına sokan şey neydi?

Tautou: Bilmiyorum, ama sanırım film bir mucize gibiydi ve insanların kalplerine dokunmayı başardı. Bunu tanımlayabilmek mümkün değil. Kültürleri, milliyetleri ne olursa olsun herkesin gönlüne girmeyi başardı. Yani biraz garip kaçacak ama gerçek cevabı inanın ben de bilmiyorum.

euronews: Bu bir anlamda size uluslararası ünü getiren filmdi. Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?

Tautou: Filmde harika bir Paris var. Evet bu bir çok kişinin Paris’in güzelliklerini keşfetmesini sağlarken ben de oradan geçen kişi oldum. Belki de nedeni bu, ama bu farkında olduğum bir şey değil. Fakat, Fransız sinemasının bir elçisi olmaktan son derece gururlu ve mutluyum, orası kesin.

euronews: Biraz da uluslararası kariyeriniz üzerinde duralım. Hollywood filmlerinde çok yer almıyorsunuz. Bunun nedeni ne? Yani teklif almadığınızı düşünmüyorum, eminim çok sayıda alıyorsunuzdur?

euronews: Hayır, çok da fazla teklif almıyorum, çünkü onların pazarında pek bulunmuyorum. Orada olağanüstü oyuncular var, ben de çok iyi İngilizce konuşamıyorum. Bu gibi şeyler benim biraz kenarda kalmama yol açıyor sanırım. Ama arada sırada böyle tecrübeler edinmeyi seviyorum. Umarım tekrar bir fırsatım olur ama bunu takıntı haline de getirmiş değilim.

euronews: Kariyerinizde çok ilginç bir film yelpazesi bulunuyor. Geçmişe baktığınızda en fazla keyif aldığınız iki ya da üç filmi seçmek isteseydiniz bunlar hangileri olurdu?

Tautou: Kesinlikle Amelie olurdu mutlaka. “Hors de Prix” ve ‘Coco Avant Chanel” i seçerdim. Bir de on yıldır çok sevdiğim ve dün de kendisine tekrar belirttiğim Steven Frears’la çektiğimiz Dirty Pretty Things’i düşünmeden edemiyorum. Benim için olağanüstü bir deneyimdi, hayatımın en iyi tecrübelerinden birisiydi.

euronews: Gelecek planlarınızdan bahseder misiniz? Hedefleriniz neler?

Tautou: Önceden planlar yapmayı da sevmiyorum. Kişisel olarak bazı projeler yapmaya çalışıyorum ama bunlar sinemaya ilgili olmak zorunda değil. Yer aldığım iki film var ve Fransa’da gösterime girecekler. Onların tanıtımıyla ilgileneceğim, tabi başka şeyler de var aile arkadaşlar gibi.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Haiti, Fransa'dan milyarlarca dolarlık borcunu ödemesini istiyor

Paris Olimpiyatları'nın ateşi Yunanistan'daki antik Olimpia'dan yola çıktı

Fransa'dan vatandaşlarına İran, Lübnan, İsrail ve Filistin'e seyahat uyarısı