New York Times: Erdoğan için zaman doldu mu?

New York Times: Erdoğan için zaman doldu mu?
By Kerem Congar
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

ABD'nin en prestijli gazetelerinden New York Times Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili kapsamlı bir makale yayınladı. Editör servisinin kaleme aldığı 22 Haziran tarihli yazı Türkiye'nin Erdoğan'ı için zaman doldu mu? (Is Time Up for Turkey’s Erdogan?) başlığını taşıyor.

REKLAM

ABD'nin en prestijli gazetelerinden New York TimesCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili kapsamlı bir makale yayınladı. Editör servisinin kaleme aldığı 22 Haziran tarihli yazı Türkiye'nin Erdoğan'ı için zaman doldu mu? (Is Time Up for Turkey’s Erdogan?) başlığını taşıyor.

Makalede Erdoğan'ın demokrasiden uzaklaştığı, kişisel otoritesine bağlı bir yönetim kurduğuna dikkat çekilirken Türkiye ekonomisinin de kötüye gittiğine vurgu yapılıyor. Türkiye'nin NATO'dan uzaklaşarak İran ve Rusya'ya yakınlaşması yazının öne çıkan ayrıntıları arasında.

Yazıda 24 Haziran seçimlerinin Erdoğan'ın en zorlu sınavı olacağı ve Erdoğan'ın korktuğu ve iktidarının tehlikede olduğu belirtiliyor.

Makalenin Erdoğan'a yönelttiği en sert eleştirilerden biriyse rüşveti teşvik ve hukuk kurallarını askıya alma iddiası olarak göze çarpıyor. Makale şu şekilde başlıyor:

Tüm dünyada Türkler pazar günkü seçimler için memleketlerine dönüyorlar. Ancak bu çabalar boşa gözüküyor. Çünkü 2003'te iktidara gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Müslüman demokrasi modelini uygulama sürecini uzun süre önce terk edip kişisel otoritesi tarafından yönlendirilen ve muhafazakar-dindar bir kadroyla şekillendirdiği bir hükümet modeli oluşturdu.

Seçimler cumhurbaşkanına (devlet başkanı) daha fazla güç vereceği için, seçimlerle ilgili ülkede bir telaş var. Erdoğan'ın bu seçimlerde eli daha kuvvetli ve cumhurbaşkanı bugüne kadarki en ciddi sınavını verecek. Kim kazanırsa kazansın bu demokrasi için iyiye işaret.

Erdoğan'ın devam eden iktidarının zayıf ve tehlikeli noktaları şimdi daha da açığa çıkıyor. Ekonominin iyileşmesi ve kalkınmanın hızlanmasıyla gelen geniş halk desteği azalıyor. O (Erdoğan) rüşveti teşvik etti, hukukun üstünlüğünü törpüledi ve ABD ile NATO'nun diğer müttefiklerinden uzaklaşarak İran ve Rusya'ya yaklaştı. Ülkeye gelen yabancı yatırımcı çok az ve Türk parası hızla dışarı akıyor. Daha sağlam bir siyasi atmosfer sağlamak için başka yerlerde bir arayış sürüyor.

Aslında bu seçimlerin 2019'da yapılması planlanmıştı, ancak Erdoğan'ın iktidarda kalması ve kırılgan yapısı sebebiyle 18 ay erkene alındı. 2015'te Adalet ve Kalkınma Partisi'nin seçimlerdeki kaybı, 2016'daki başarısız askeri darbe ile kendisi ve ailesine yöneltilen rüşvet ve yolsuzluk iddiaları onu sarstı.

Şu anda Türkiye'nin ekonomisi tehlike çanları çalıyor. Türk Lirası'nın ani değer kaybı Erdoğan'a oy veren şehirli, orta direk ve genç kesimi büyük ölçüde etkiledi. Erdoğan durum daha da kötü hale gelmeden, popülaritesi azalmadan yeni bir cumhurbaşkanlığı dönemi daha iktidarını sağlama almak istiyor. Çoğu anket sonuçları yüzde Erdoğan'ın 51'den fazla oy alamayacağını gösteriyor.

Kendisine çok büyük bir saray ve yanına da devasa bir cami yaptıran Erdoğan için daha başka olumsuz durumlar da var. Bu seçimler Erdoğan'ın çok küçük bir çoğunlukla referandumla kabul edilen anayasa değişiklik paketiyle yürürlüğe sokmak istediği güçlü iktidarı daha da sağlamlaştırmak için planlandı. Yeni sistemde, kabinede görevli bakanlar ve halk tarafından seçilmiş milletvekillerinin yerine devlet başkanının atadığı danışmanlar ve temsilciler yer alacak. Birçokları Erdoğan ve partisinin yeniden seçilmesi durumunda yeni dönemde ortaya çıkacak parlamentoyu yok edeceğini düşünüyor.

Elindeki büyük güç sebebiyle Erdoğan kazanması muhtemel aday durumunda. Üç dönem başbakanlık ve bir kez de cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan Erdoğan güç kullanarak, rüşvet vererek, hükümetin gücü ve milliyetçi duruşla parlamentonun, ordunun, yargının ve haber medyasının kontrolünü eline geçirdi.

Türk medyası büyük çoğunlukla Erdoğan'ın ahbapları tarafından satın alındı ve bu kurumlar Erdoğan'ın seçimdeki rakiplerine sınırlı ölçüde yer ayırıyor.

Erdoğan'ın muhaliflerle en büyük çarpışması120'yi aşkın gazetecinin tutuklanması ve 180 medya kuruluşunun kapanması oldu. Darbe girişiminden sonra aralarında ordu mensupları, öğretmenler ve siyasi rakiplerin de olduğu 50 bin kişi tutuklandı ve 110 bin kişi de devlet memurluğundan azledildi. Bunun yanında darbe sonrası ilan edilen olağanüstü hal hala devam ediyor.

Anket sonuçlarına göre Muharrem İnce Erdoğan'ın en güçlü rakibi konumunda.

Türkiye İncirlik'te bir hava üssü bulunuyor. Burada ABD'nin taktiksel nükleer silahları bulunuyor. Erdoğan ABD'yi azarlayıp ülkedeki ayrılıkçı ülkenin güney doğusundaki Kürtlerle onların Suriye ve Irak'taki müttefiklerine saldırarak milliyetçilik arzularını besliyor

Tüm bu girişimler Erdoğan'ı güvende hissettirmiyor. Bu sebeple kendisi başka önlemler aldı. Ülkedeki aşırı sağ parti MHP (Milliyetçi Hareket Partisi) ile bir ittifak yaptı. Ayrıca seçimlerin tarafsızlık boyutunu tehdit ederek sandıkların hükümet yetkilileri tarafından denetlenmesine izin verdi. Oy pusulalarının resmi mührü yok ve sandıklar yer değiştirebiliyor.

Erdoğan gergin olmakta haklı. Çünkü kendisiyle iktidar mücadelesine giren merkez sol Cumhuriyet Halk Partisi adayı Muharrem İnce ve muhafazakar milliyetçi İYİ Parti adayı Meral Akşener aralarında ittifak yaptı. Bu iki isim halk arasında coşku yaratıyor ve Erdoğan için ciddi bir engel. İnce ve Akşener parlamenter sisteme geri dönmek, kuvvetler ayrılığı ilkesine sadık kalmak ve Türkiye'nin müttefikleriyle iyi ilişkilerde bulunmak istiyor. Muharrem İnce yargının daha bağımsız olacağını, bireysel özgürlüklerin artacağını ve devletin ölçüsüz harcamalarını kısacağı sözünü veriyor.

İYİ Parti ile büyük bir çıkış yakalayan Meral Akşener muhafazakar milliyetçi oyları büyük ölçüde bölmüş durumda.

Uzmanlar Muharrem İnce'nin Erdoğan ile Temmuz ayında iki adaylı bir yarışa girmesine ve Millet İttifakı'nın parlamentoda çoğunluğu sağlayacağı ihtimaline büyük şans tanıyor.

Ancak bunun için Kürtlerin partisi HDP'nin (Halkların Demokratik Partisi) desteği gerekiyor. Erdoğan'ın seçimlere katılımı azaltmak amacıyla siyasi nedenlerle tutuklattığı karizmatik lider Selahattin Demirtaş seçim kampanyasına cezaevinden devam ediyor.

REKLAM
Selahattin Demirtaş'ın (sağdaki afiş) eş başkanlığını yürüttüğü HDP seçmenlerinin oyu 24 Haziran'da kilit öneme sahip.

Erdoğan'ın iktidarda kalmak için gerekli her şeyi yapması bekleniyor. Ancak bu durum gelecekteki ekonomik ve siyasi istikrarı zedeleyerek geri tepebilir.

Geçen sene elden kaçan önemli bir fırsatın muhalefetin pazar günü önünde olduğu gerçeğini unutmamak gerekiyor. Ancak çetin ceviz olan Erdoğan bunu denedi ancak, siyasi yarışa son vermede başarılı olamadı. 

NATO'nun en stratejik müttefiklerinden biri olan Türkiye'deki demokrasi ateşi küresel çapta yükselen popülist dalga sebebiyle sönmüş değil.

Bu haberler de ilginizi çekebilir:

24 Haziran'da oy vermeden önce bilmeniz gereken herşey

24 Haziran seçimleri: Muhafazakar Kürtler kime oy verecek?

REKLAM

Fransa'da lise bitirme sınavında Türkiye'de yolsuzluk, rüşvet ve kız kaçırma sorusu

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: 'Koalisyon arayışına gidilebilir'

New York Times'da Türkiye: Medya diz çöktü sıra internette

New York Times muhabirinin Türkiye'ye girişine izin verilmedi