Türkiye ve uluslararası toplumdan Sudan'a sivil ve yumuşak geçiş çağrıları

Sudan'ın başkenti Hartum'da Ömer el Beşir karşıtı gösteri
Sudan'ın başkenti Hartum'da Ömer el Beşir karşıtı gösteri © Reuters
© Reuters
By Mustafa Bag
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Sudan'da Devlet Başkanı Ömer el Beşir'in istifasının ardından dünyadan sivil ve yumuşak geçiş çağrıları gelmeye devam ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan da ordunun yönetime el koymasına ilişkin, "Milli uzlaşı temelinde ve barış içinde Sudan'ın bu süreci atlatması en önemli temennimdir." dedi

REKLAM

Sudan'da Devlet Başkanı Ömer el Beşir'in istifasının ardından dünyadan sivil, demokratik ve yumuşak geçiş çağrıları gelmeye devam ediyor.

Türkiye'nin görüşünü dile getiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sudan ordusunun yönetime el koymasına ilişkin, "Milli uzlaşı temelinde ve barış içinde Sudan'ın bu süreci atlatması en önemli temennimdir." dedi.

Burkina Faso Cumhurbaşkanı Roch Marc Cristian Kabore ile düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Erdoğan, "Temennim odur ki suhuletle, bir kardeşlik ağı içerisinde Sudan bu işi başarmalı ve normal demokratik süreci çalıştırmaya girmelidir diye inanıyorum." ifadelerini kullandı.

"Darbeye karşı olanlar darbecilerle koyun koyuna"

Dünyanın garip yer olduğunu belirten Erdoğan, "Darbeye karşı olduklarını söyleyenlerin darbecilerle daha sonra nasıl koyun koyuna oturduklarını görüyoruz. Milli uzlaşı temelinde ve barış içinde Sudan'ın bu süreci atlatması en önemli temennimdir. Sayın Ömer Beşir'le ilgili çok değişik haberler gelmektedir. Evinde midir veya bir başka yerde midir, sağlıklı bir bilgi vermemiz söz konusu değil. Sudan bizim köklü tarihi ilişkilerimizin olduğu bir ülke. Bu köklü ilişkilerimizin tabii ki devamından yanayız. Temennim odur ki suhuletle, bir kardeşlik ağı içerisinde Sudan bu işi başarmalı ve normal demokratik süreci çalıştırmaya girmelidir diye inanıyorum."

Bu arada Sudan'da Devlet Başkanı Ömer el Beşir'in istifasının ardından uluslararası toplumdan sivil, demokratik, kapsayıcı ve yumuşak geçiş çağrıları gelmeye devam ediyor.

Avrupa Birliği

Avrupa Birliği, Sudan'daki gelişmeleri yakından takip ettiğini belirterek tüm taraflara şiddetten kaçınma çağrısında bulundu.

AB Komisyonu Sözcüsü Maja Kocijancic, yaptığı açıklamada, "Tüm taraflara şiddetten kaçınma çağrısında bulunuyoruz. AB, Sudan halkının taleplerini göz önünde bulunduran güvenilir, meşru ve kapsayıcı bir siyasi sürecin gerçekleşmesi çağrısında bulunuyor." ifadelerini kullandı.

Rusya

Ülkedeki askeri hareketlilik ile ilgili bir değerlendirme de Rusya'dan geldi.

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Sudan'daki olayları yakından takip ettiklerini belirterek, "Durumun yakında anayasal düzene döneceğini umuyoruz." dedi. Olayları dikkatli bir şekilde takip ettiklerini vurgulayan Peskov, durumun insanların kurban edilmesine yol açacak şekilde gerilimli hale gelmemesini ümit ettiklerini söyledi.

Bu arada Rusya Federasyon Konseyi Anayasa Hukuku Komitesi Başkanı Andrey Klişas, gelişmeler ile ilgili "Sudan'da zorla ve anayasaya aykırı bir görev değişikliği kabul edilemez." değerlendirmesinde bulundu.

Sudan'daki protestolar

Sudan, 19 Aralık 2018'den bu yana hayat pahalılığının protesto edildiği ve Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir'in görevi bırakmasının istendiği gösterilere sahne oluyor.

Cumartesi günü yeniden alevlenen protestoların ardından Sudan ordusu bu sabah devlet televizyonu ve radyosunu kuşattı.

Başkent Hartum'daki havalimanında uçuşlar durdurulurken, sokaklarda asker ve ordu bünyesindeki Hızlı Destek Kuvvetleri mensupları konuşlandı

Yerel medya, askerlerin iktidardaki Ulusal Kongre Partisi liderlerini gözaltına almaya başladığını aktardı.

Devlet televizyonu ve radyosunda sabahın erken saatlerinden itibaren ulusal marşlar ve şarkılar yayınlanıyor.

Ek kaynaklar • Reuters, AA

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Sudan'da rejim karşıtı gösterilerde kadınlar ön safta: 'Kraliçe'den zılgıtlı devrim sloganı

Sudan'da savaşın 1. yılı: Dünyanın en büyük insani krizi katlanarak sürüyor

WFO: Sudan'daki savaş 'dünyanın en büyük açlık krizini' yaratma riski taşıyor