Geliştirilen yeni teknoloji sayesinde yapılan taramalar sonucu ilk defa dev geminin üç boyutlu şekli bütün haliyle ortaya çıktı
REKLAMYüz yıldan fazladır Atlas Oktyanusu'nun binlerce metre altında yatan Titanik gemisinin derin deniz haritacılığı yöntemiyle taraması yapıldı ve tam boyutlu 'dijital bir ikizi' oluşturuldu.
Gemiye üç boyutlu bakış açısı sunan tarama, tarihin en ölümcül deniz kazalarından biri yaşanmadan önce gemiyi bütün haliyle görme imkanı sunuyor.
Bugüne kadar yapılan en büyük sualtı üç boyutlu çekim projesi sayesinde 1912'de yaşanan kaza sırasında geminin nasıl battığına dair yeni açıklamalar getirilebileceği belirtiliyor.
Titanik'in tamamının haritalanmasını sağlayan proje, İngiliz prodüksiyon firması Atlantic Productions tarafından geliştirildi.
Bu çekim sonucu elde edilen verilerle oluşturulan "dijital ikiz", batığın detaylarını bugüne kadar görülmemiş bir netlikle sunuyor.
Taramalar nasıl yapıldı?
Derin su araştırma şirketi Magellan tarafından beş yıl boyunca geliştirilen teknoloji sayesinde enkazın tam durumu gün yüzüne çıkarıldı ve batık alanı bütün detaylarıyla haritalandırıldı.
2022 yılı yazında yaklaşık altı hafta süren çalışmalar sonucunda tarama çalışmaları Atlas Okyanusu'nun Kanada'nın 700 kilometre açıklarına yerleştirilen özel bir gemi tarafından yürütüldü.
Romeo ve Juliet adlı iki denizaltı 200 saati aşkın çalışma ile yaklaşık üç millik alana yayılan batığı ve 3 bin 800 metrelik geminin yüzeyinin milimetrik titizlikle detaylı şekilde haritalandırdı.
Elde edilen görüntüler deniz tabanında baştan yaklaşık 800 metreden kırılarak iki parça halinde yatan geminin bütününü gösteriyor. Geminin etrafının enkaz kalıntılarıyla dolu olduğu görülüyor.
Titanik ne zaman keşfedildi?
White Star Line tarafından işletilen İngiliz yapımı yolcu gemisi Titanik, İngiltere'nin Southampton limanından Amerika Birleşik devletleri'nin New York kentine doğru ilk seferini yaparken 15 Nisan 1912'de bir buzula çarpması sonucu batmış, geminin iki bin 220'den fazla yolcu ve mürettebatından en az bin 500'ü yaşamını yitirmişti.
Kapsamlı araştırmalar sonucunda 1985 yılında keşfedilen batık, büyüklüğü ve okyanusun derin karanlıklarında ancak çürüyen geminin parçalarını gösterebilen fotoğraflar çekilebilmişti.