NewsletterHaber BülteniEventsEtkinliklerPodcasts
Loader
Bize Ulaşın
REKLAM

Ukrayna'nın NATO üyelik süreci sözden öte ne durumda?

57'nci tugaydan Ukraynalı bir asker, 18 Haziran 2024, Salı günü Ukrayna'nın Harkiv bölgesinde cephe hattına yakın bir İsveç Savaş Aracı 90'dan dışarı bakıyor. (AP Fotoğrafı/Andrii Marienko)
57'nci tugaydan Ukraynalı bir asker, 18 Haziran 2024, Salı günü Ukrayna'nın Harkiv bölgesinde cephe hattına yakın bir İsveç Savaş Aracı 90'dan dışarı bakıyor. (AP Fotoğrafı/Andrii Marienko) © Andrii Marienko/Copyright 2024 The AP. All rights reserved
© Andrii Marienko/Copyright 2024 The AP. All rights reserved
By Sergio Cantone
Yayınlanma Tarihi
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Bu haberin orjinalinin yayınlandığı dil İngilizce

NATO, 1950'lerde olduğu gibi, yeni ve zorlu şartlarda yol alabilmek için etkili bir stratejik doktrin arayışında. İlk adım, Ukrayna'yı kademeli olarak örgüte entegre etmek olabilir ancak bunun, Rusya ile çatışmalar sona ermeden gerçekleşmesi mümkün görünmüyor.

REKLAM

Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'nün (NATO) 75. yıldönümünü kutlamak üzere Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) başkenti Washington'da bir araya gelen NATO liderleri, Avrupa'nın güvenliği için ilk adımı attı.

Washington'da imzalanan NATO sonuç bildirgesinde, "Ukrayna'nın geleceği NATO'dadır. NATO üyeliği de dahil olmak üzere tam bir Avrupa-Atlantik entegrasyonuna giden geri dönülmez yolda Ukrayna'yı desteklemeye devam edeceğiz," ifadeleri yer aldı.

Peki, bu ifadeler, beyin fırtınası sonrası önerisi mi yoksa gerçek bir siyasi ve stratejik hedef haline getirilmesi amaçlanan bir teklif olabilir mi?

NATO'nun Washington Zirvesi Deklarasyonu'nun 16. maddesinde şöyle denildi: "Müttefiklerin mutabık kalması ve koşulların yerine getirilmesi halinde Ukrayna'yı ittifak'a katılmaya davet edebilecek konumda olduğumuzu bir kez daha teyit ediyoruz."

Bu da İskandinav bloğu, Baltık ülkeleri, Polonya, Romanya ve İngiltere gibi bazı üyelerin kesin desteğine rağmen, Ukrayna'nın nihayetinde ittifaka katılması konusunda 32 NATO ülkesi arasında görüş birliği olmadığı anlamına geliyor.

"Koşullar," Ukrayna'nın göreceli askeri ve güvenlik istikrarını sağlamasına bağlı. Bu durumda, Ukrayna'nın NATO'ya katılabilmesi için Rusya ile çatışmaların sona ermesi gerekiyor ancak basit bir ateşkes bile şu anda uzak bir ihtimal gibi görünüyor.

KU Leuven Katolik Üniversitesi öğretim üyesi Jan Wouters, "Ukrayna'daki çıkmaz, ittifak için baş ağrısı olmaya devam edecek. Ukrayna'nın NATO'ya katılımı ülke içinde daha büyük reformların yapılmasına, savaşın sona ermesine ve müttefiklerin ittifakın buna hazır olduğu konusunda fikir birliğine varmasına bağlı olacaktır: Bu üç önemli koşul henüz yerine getirilmiş değil," dedi.

Ukrayna yanlısı protestocu Thomas Cooney NATO zirvesinin yapıldığı binanın dışında gösteri düzenledi, 10 Haziran, 2024.
Ukrayna yanlısı protestocu Thomas Cooney NATO zirvesinin yapıldığı binanın dışında gösteri düzenledi, 10 Haziran, 2024.Noah Berger/AP

NATO'nun varlık nedeni

NATO'nun 75. Yıl Zirvesi'nin ana sonucu, ittifakın amacını yeniden keşfetmiş gibi görünmesi.

Zirvenin sonuç bildirisinin 6. maddesinde, "Müttefiklerin üçte ikisinden fazlasının yıllık savunma harcamalarının gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYİH) en az yüzde 2'si oranında olması yönündeki taahhütlerini yerine getirdiklerini belirtmekte ve bunu aşan müttefikleri takdir etmekte," ifadeleri yer alıyor.

Mevcut koşullar ve artan küresel istikrarsızlık, güvenlik konularını ulusal bütçe önceliklerinin ön sıralarına yerleştiriyor.

Wouters, Rusya'nın her zamankinden daha saldırgan ve tehlikeli görüldüğünü belirterek, "Karada, havada, denizlerde ve uzayda harekete geçilmesi gerekiyor. Müttefikler ayrıca, Çin'in yarattığı ve giderek artan zorlukları da tartışıyor," dedi.

Avrupa Birliği (AB) bayrakları ve tank
Avrupa Birliği (AB) bayrakları ve tank PETROS KARADJIAS/AP

Rusya'nın Kırım'ı ilhakı ve Rus askeri istihbarat teşkilatı (GRU) özel kuvvetleri tarafından desteklenen Rusya yanlısı yerel ayrılıkçı milislerin Donbas bölgesinde toprak gasp etmesinin ardından 2014 yılından bu yana Ukrayna, NATO yapılarına aşamalı olarak entegre olmakta.

Konferans belgelerinde "Rus saldırganlığını bugün yenebilecek ve gelecekte de caydırabilecek bir güç oluşturması için Ukrayna'yı destekleme kararlılığımızı teyit ediyoruz" denildi.

"Bu amaçla,** önümüzdeki yıl içerisinde 40 milyar euro tutarında asgari bir temel finansman sağlamayı ve Ukrayna'nın ihtiyaçlarını, ulusal bütçe prosedürlerimizi ve müttefiklerimizin Ukrayna ile imzaladıkları ikili güvenlik anlaşmalarını göz önünde bulundurarak, Ukrayna'ya sürdürülebilir düzeyde güvenlik yardımı sağlamayı amaçlıyoruz," ifadeleri de yer aldı.

'Uzun vadeli güvenlik yardımı'

"Geri dönülmez" ifadesi, Ukrayna'nın savunma ve güvenliğinin Batılı destekçileri ile derin ve kapsamlı entegrasyonuna atıfta bulunuyor ve sadece askeri yardım sağlamanın yetersiz olduğunu vurguluyor.

REKLAM

Uzun Vadeli Güvenlik Yardımı perspektifinden bakıldığında Ukrayna yapısal bir yaklaşıma ihtiyaç duyabilir.

Peki, Avrupalılar ve Amerikalılar da dahil olmak üzere NATO üyeleri bu amaç için gerekli altyapıyı oluşturabilecek durumda mı?

Hollanda'daki Clingendael Enstitüsü'nde Doğu Avrupa ve Rusya analisti olan Bob Deen bu soruya şöyle yanıt verdi: "Sorun şu ki güçlü bir askeri enflasyonla karşı karşıyayız. Örneğin; Ukraynalıların çok kullandığı ve ihtiyaç duyduğu 155 mm'lik top mermilerinin fiyatı neredeyse dört kat arttı."

"(Avrupalıların) önce Ukraynalılar için satın almaları ve sonra da zaten bekleme listeleri olan ve üretimlerini arttırmakta zorlanan aynı tedarikçilerden kendileri için satın almaları gerekiyor."

REKLAM

Deen'e göre çözüm, Ukrayna'nın kendi içindeki üretimi arttırmaktan geçiyor.

"Halihazırda birçok Batılı şirket Ukrayna'da fabrika açıyor ya da bu yöndeki fırsatları araştırıyor. Ukrayna'da üretim maliyetleri Batı Avrupa'ya kıyasla çok daha düşük ancak kalifiye personel sıkıntısı da var," diyen Deen sözlerini şöyle sürdürdü: "Örneğin Hollanda gibi nüfusun çok yoğun olduğu bir ülkede, bir mühimmat fabrikası açmak çok zor ve çok sayıda kişi arka bahçesinde bir mühimmat fabrikası istemez. Ukrayna'da ise bu daha kolay."

"Ama o zaman da Rusya'nın bu fabrikaya saldırmak istemesi gibi bir sorunla karşı karşıya kalıyorsunuz. Bu nedenle, inşaat sırasında bu tesisleri korumak için Ukrayna'nın hava savunma kabiliyetlerini geliştirmek çok önemli. Çözümün, özellikle (Donald) Trump yönetimi altında Amerikan angajmanını sürdürmek için bu önlemlerin bir kombinasyonunu uygulamak olduğunu düşünüyorum," diye ekledi.

Ukrayna'nın Avdiivka şehrinde bir kimyasal fabrikasının havadan fotoğrafı.
Ukrayna'nın Avdiivka şehrinde bir kimyasal fabrikasının havadan fotoğrafı.AP/Russian Defense Ministry Press Service

Kısacası, Ukrayna'da silah üretiminin başlaması, NATO'ya giden yolu gerçekten "geri dönülmez" hale getirebilir.

REKLAM

Ukrayna'daki acil askeri durum ve orduyu destekleme ihtiyacı, kısa vadeli kararlar alınmasını gerektiriyor ve bu koşullar altında Avrupa silah endüstrisi üzerinde hızlı hareket etme baskısı yaratıyor.

Paris'teki Fransız Uluslararası ve Stratejik İlişkiler Enstitüsü'nde (IRIS) Kıdemli Araştırma Görevlisi Federico Santopinto, "Piyasadaki mevcut silahları hızla satın almamız gerekiyor. Bu da Avrupalı olmayan silahların satın alınmasını gerektiriyor. Böylece Avrupa savunma sanayisinin kendi üretimini geliştirme kapasitesi olumsuz etkileniyor," dedi.

"AB endüstrisinin finansmanı bütçe açısından bir öncelik. Kuzey Atlantik İttifakı içindeki Avrupa ülkelerinin NATO'nun Asya'ya yönelmesini önlemeye ve Avrupa'ya, özellikle de Rus tehdidine odaklanmaya öncelik vermelerinin nedeni bu."

Eğer öncelik buysa, Ukrayna'nın özellikle stratejik amaçlarla Batı ile geri dönüşü olmayan bir entegrasyona ulaşmak gibi net bir hedef belirlemesi gerekiyor.

REKLAM
Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Zelenskiy, Batılı müttefiklerine daha fazla askeri yardım çağrısında bulundu

Rusya'nın çocuk hastanesine saldırısında ölenler için Kiev'de anma töreni düzenlendi

Ukrayna'nın Kursk'a saldırısı savaşta bir dönüm noktası olabilir mi?