Hukukçular bağlayıcı bir düzenleyici çerçevenin eksikliğinin, özel aktörler için sorumluluk risklerini doğrudan artıracağını belirtti. Bu durum, çevre ve halk sağlığına yönelik riskleri öne süren davalarla sonuçlanabilir.
Avrupa Birliği'nin sürdürülebilirlik raporlama kurallarını gevşetmeye yönelik planları, Avrupa şirketlerini iklim değişikliğiyle ilgili daha fazla davaya maruz bırakabilir. Bu uyarı, 31 hukukçunun Cuma günü yayımlanan ortak mektubunda yer aldı.
Avrupa Komisyonu, Şubat ayında Avrupa’daki şirketler için sürdürülebilirlik kurallarını yumuşatma önerisinde bulunmuştu. Bu öneri, AB bürokrasisinin Çin ve ABD’deki rakiplere karşı rekabeti engellediğine yönelik eleştirilerin ardından gelmişti.
Yapılması planlanan değişiklikler arasında, büyük şirketlerin AB’nin sera gazı emisyonlarını azaltma hedefleriyle uyumlu bir 'geçiş planı' uygulama zorunluluğunun kaldırılması da yer alıyor. Şirketlerin hâlâ böyle bir plan hazırlaması gerekecek, ancak bunu fiilen uygulamaları yasal olarak zorunlu olmayacak.
Hukukçular mektupta, “İyi niyetli eylem yerine sadece kağıt üzerinde yapılacak işlemler, yükümlülüğü yerine getirmek için yeterli olacak,” dedi.
Ayrıca bağlayıcı bir düzenleyici çerçevenin eksikliğinin, özel aktörler için sorumluluk risklerini doğrudan artıracağını belirttiler. Bu durum, çevre ve halk sağlığına yönelik riskleri öne süren davalarla sonuçlanabilir.
Mektubu imzalayanlar arasında, Oxford Üniversitesi Hukuk ve Finans Doçenti Thom Wetzer, Amsterdam Üniversitesi Avrupa Hukuku ve Yönetişim Merkezi Direktörü Christina Eckes ve Hamburg Üniversitesi Hukuk ve Ekonomi Enstitüsü Direktörü Wolf-Georg Ringe yer aldı.
Akademisyenler, TotalEnergies ve Eni gibi şirketlere karşı açılmış ve halen devam eden davalara dikkat çekerek, şirketlerin iklim hedefleriyle uyumlu adımlar atması yönündeki taleplerin halihazırda ciddi hukuki riskler doğurduğunu belirtti.
Avrupa Komisyonu'nun bir sözcüsü, mektuba ilişkin hemen bir yorum yapmadı.
Komisyon daha önce yaptığı açıklamalarda, sundukları önerilerin şirketlerin işlerini kolaylaştıracağını ve AB’nin karbon salımını azaltma hedeflerinden sapmadan ilerlemesini sağlayacağını belirtmişti. Plan, Avrupa Parlamentosu ve üye devletler tarafından müzakere edilecek. Bu süreç bir yıldan fazla sürebilir.
Avrupalı şirketler uzun süredir katı düzenlemelerin küresel ölçekte rekabet etme yetilerini zayıflattığını dile getiriyordu. ABD Başkanı Donald Trump’ın agresif vergi politikaları, Brüksel’e benzer adımlar atması yönündeki baskıyı artırmıştı. Ancak aktivistler, AB’nin sürdürülebilirlik kurallarını yumuşatma planlarını, kurumsal hesap verebilirliği ortadan kaldırmakla eleştiriyor.