Newsletter Haber Bülteni Events Etkinlikler Podcasts Video Africanews
Loader
Bize Ulaşın
Reklam

MHP lideri Bahçeli: KKTC, Türkiye Cumhuriyeti'ne katılma kararı almalıdır

MHP lideri Devlet Bahçeli (Arşiv)
MHP lideri Devlet Bahçeli (Arşiv) ©  AP Photo
© AP Photo
By Emre Basaran
Yayınlanma Tarihi Son güncelleme
Haberi paylaşın Yorumlar
Haberi paylaşın Close Button

Kuzey Kıbrıs'taki cumhurbaşkanlığı seçimlerini ana muhalefetin adayı Tufan Erhürman'ın kazanmasının ardından MHP liderinden önemli bir açıklama geldi. KKTC'nin yeni cumhurbaşkanı, Kıbrıs sorununda iki toplumlu ve federatif bir çözüm modelini savunuyor.

REKLAM

İktidar Cumhur İttifakı ortaklarından Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) lideri Devlet Bahçeli, pazar akşam saatlerinde Kuzey Kıbrıs'ta cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sonuçlanmasının ardından önemli bir açıklamada bulundu ve ülkenin "Türkiye'ye katılma kararı alması gerektiğini" belirtti.

Partinin Medya, İletişim ve Dijital Mecralardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, genel başkanın seçim sonuçlarına dair açıklamalarını aktardı.

"Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin KKTC’de gerçekleştirilen seçimlerle ilgili görüşüdür:

KKTC’de yapılmış olan seçimin sonuçları çok az bir katılımla gerçekleşmiştir. Kıbrıs Türklüğünün kaderi bu katılımla temsil edilemeyecek durumdadır.

Seçim sonucu, seçim kurulu tarafından açıklanmış olsa dahi KKTC parlamentosu acilen toplanmalı, seçim sonuçları ve federasyona dönüşün kabul edilemeyeceğini ilan etmeli ve Türkiye Cumhuriyeti’ne katılma kararı almalıdır."

Hükümet, KKTC cumhurbaşkanlığı seçimlerinde iki devletli çözümü savunan Ersin Tatar'ı destekliyordu. Kuzey Kıbrıs'ta yayın yapan basın organları ise yine Cumhur İttifakı ortaklarından Adalet ve Kalkınma Partisi'nden (AK Parti) bazı isimlerin Tatar'a destek için adaya geldiğini yazmıştı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da geçtiğimiz ay yaptığı bir açıklamada "Kıbrıs konusunda zihnimiz de politikamız da net. Federasyon defteri bizim için artık kapanmıştır,'' ifadelerini kullanmıştı.

Erdoğan sözlerine şöyle devam etti: ''Kimse kelime oyunlarıyla bizi yeniden federasyon tartışmalarına çekemez. Kıbrıs Türkü Ada'da azınlık olmayı asla kabul etmeyecektir. Tek gerçekçi çözüm Ada'da iki ayrı devletin varlığının kabulüdür."

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda da bu görüşü tekrarladıklarını belirten Erdoğan, ''Bu duruşumuzun değişmesini beklemek yanlış olur. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti seçimleri hayırlara vesile olsun istiyoruz. İnanıyoruz ki; Kıbrıs Türk halkı en doğru, en isabetli tercihi yapacaktır. Anavatan ve garantör olarak, Kıbrıs Türkü kardeşlerimizi asla yalnız bırakmayız,'' ifadelerini kullandı.

KKTC'de pazar günü gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Seçimi'nin resmi olmayan sonuçlarına göre Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin (CTP) lideri Tufan Erhürman, oyların yüzde 60,32'sini alarak seçimi kazandı.

KKTC'de cumhurbaşkanı seçiminin ilk turu için oy verme işlemi 08:00’de başlamış ve 9'uncu kez kurulan sandıklar 18:00’de kapanmıştı. 218 bin 313 seçmen, ülke genelinde kurulan 777 sandıkta oylarını kullandı.

Seçimde CTP adayı Erhürman'ın yanı sıra Kıbrıs Sosyalist Partisinin adayı Osman Zorba ve bağımsız adaylar yarıştı. Bağımsız adaylar arasında Arif Salih Kırdağ, Ahmet Boran, Mehmet Hasgüler, İbrahim Yazıcı ve mevcut Cumhurbaşkanı Ersin Tatar vardı. Hüseyin Gürlek ise seçime 1 gün kala Ersin Tatar lehine adaylıktan çekildiğini açıklamıştı.

Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Bertan Özerdağ, saat 16:00 itibarıyla seçime katılım oranının yüzde 53,19 olduğunu duyurmuştu.

KKTC’de cumhurbaşkanlığı büyük oranda sembolik. Ancak Cumhurbaşkanı, Güney Kıbrıs ile müzakereleri yürütmekle görevli. Bu yüzden de seçimlerin sonucu Türkiye ve dünyada merakla bekleniyordu.

KKTC'yi an itibariyle sadece Türkiye diplomatik olarak tanıyor. Adanın güneyindeki Kıbrıs Cumhuriyeti ise uluslararası arenada tanınıyor ve AB üyesi.

Kıbrıs Barış Harekâtı ve KKTC'nin kuruluşu

Türkiye'de "Kıbrıs Barış Harekâtı", Yunanistan'da "Kıbrıs Türk İstilası" olarak bilinen ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin "Atilla Harekâtı" koduyla düzenlediği askeri operasyon, 20 Temmuz 1974'te, o dönemki CHP - Milli Selamet Partisi (MSP) koalisyonunun kurduğu 37'nci hükümette başbakan olarak görev yapan Bülent Ecevit'in emriyle gerçekleşti.

Ecevit, BM'ye "Kıbrıs Türklerine soykırımı durdurun" çağrısı yaptı ve operasyonun emrini "Türk Kıbrıslıların katledilmesini engellemek" için verdi. Harekât, Türk askerlerinin adadaki Lefkoşa-Girne yolu gibi stratejik noktaları kontrol etmesini sağladı.

Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Konseyi'nin (Council of Europe - CoE) "işgal" olarak tanımladığı harekâta gerekçe olarak Ankara, İngiltere, Türkiye ve Yunanistan'ın taraf olduğu Zürih ve Londra Antlaşmasını gösteriyordu.

"Garanti Antlaşması" olarak da bilinen metinde, Rum ve Türk toplumlarının birbirlerine baskı kuramayacağı, bu gibi durumlarda garantör devletlerin engellemede bulunabileceği belirtiliyor.

15 Temmuz 1974'te, Yunanistan'ın desteğiyle yapılan Kıbrıs Darbesi'nden hemen sonra harekâtın ilk ayağı, 14 Ağustos'ta da ikinci ayağı düzenlendi.

Kıbrıs Türklerine yönelik şiddet olaylarını tetikleyen darbe, 1960 anlaşmalarını ihlal ediyordu. Başbakan Ecevit, operasyonu "bağımsız Kıbrıs devletini kurtarmak" olarak tanımladı. Türk hükümetinin amacı Yunan cuntanın adayı ilhakını önlemek ve Başkan Makarios'un yasal hükümetini restore etmekti - ki bu kısmen gerçekleşti zira cunta çöktü ve sivil hükümet kuruldu.

Silahlar sustuğunda Lefkoşa'nın kuzeyi dahil adanın yüzde 37'si Türklerin kontrolündeydi.

Harekât sona erdiğinde Türk tarafının kaybı 3 bin 841, Rum ve Yunan tarafınınki de 16 bin dolaylarındaydı. Bu süreçte 270 sivilin öldüğü, 803'ünün kaybolduğu ve binin üzerinde insanın yaralandığı biliniyor.

Türk ve Rum toplumları arasındaki gerginliğin bir sonucu olan Kıbrıs Harekâtı nedeniyle 140 bin ila 200 bin Rum, 42 bin ila 65 bin Türk zorunlu olarak adada yer değiştirdi.

Harekâtın ardından 1976'da Kıbrıs Türk Federe Devleti kuruldu.

Tarihler 15 Kasım 1983'ü gösterdiğinde ise Kıbrıs Türk Federe Devleti meclisi self-determinasyon (kendi kaderini tayin) hakkını kullanarak oy birliği ile aldığı bir kararla, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni ilan etti.

KKTC'nin kuruluş bildirgesini kurucu cumhurbaşkanı Rauf Denktaş okudu. KKTC'nin kurulması, başta Kıbrıs Cumhuriyeti ve Yunanistan olmak üzere pek çok devletin yanı sıra Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin de tepkisini çekti.

Erişilebilirlik kısayollarına git
Haberi paylaşın Yorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Erdoğan ve Özel'den yeni KKTC Cumhurbaşkanı Erhürman'a tebrik

Erdoğan'dan Kıbrıs mesajı: Federasyon defteri bizim için kapanmıştır

Bahçeli: Türkiye davalardan süratle kurtulmalı