İpek yolu üzerindeki önemli bir kavşak olan Özbekistan tarih boyunca çok sayıda mimari ve sanat eserine, geleneksel müzik ve kıyafetlere, el yazması kitaplara ev sahipliği yaptı.
REKLAMZengin kültürel mirasından güç alan Özbekistan yeni bir Rönesans başlatmak istiyor.
Taşkent’te bir hafta süren tematik konferans ve sergilerde organizatörlere göre 60 ülkeden binden fazla katılımcı ve ziyaretçi yer aldı.
Etkinliğe Dünya Özbekistan’ın Kültürel Mirasını Çalışma, Koruma ve Tanıtma Topluluğu ev sahipliği yaptı. Topluluğun yönetim kurulu başkanı Firdavs Abdulkhalikov konferansı "Ülke dünyaya açıldıkça Özbekistan’ın kültürel mirasına ilgi duyan araştırmak isteyen bilim insanlarından bir topluluk oluştu. Çalışmalarında elde ettikleri bulgular her yıl Kültürel Miras Haftası’nda sergileniyor,” sözleriyle anlattı.
İpek yolu üzerindeki önemli bir kavşak olan Özbekistan tarih boyunca çok sayıda mimari ve sanat eserine, geleneksel müzik ve kıyafetlere, el yazması kitaplara ev sahipliği yaptı. Bugün bu miras modern Özbek sanatçılara avangard tablolardan sinemaya bir çok alanda ilham kaynağı oluyor
Kültürel mirasın Özbekistan'ın marka değeri olduğunu belirten Özbekistan Güzel Sanatlar Galerisi Direktörü Kamola Akilova, "Çok eski zamanlara dayanan tarihimiz son derece geniş ve çeşitlilik arz ediyor. Ahamenişlerden erken ortaçağa ve İslamiyet dönemine oradan 20’nci yüzyıla batı ve doğu etkilerinin karışımından oluşuyor,” ifadelerini kullandı.
Özbekistan kültürel mirasının bilinirliğinin artmasının yabancı ziyaretçi sayısını da olumlu etkilemesini umuyor. Geçen yıl 5 milyondan fazla kişi Özbekistan’ı ziyaret etti. Şimdi ülke yeni seyahat noktaları ve altyapısına yatırım yapıyor. Taşkent’teki konferansın bir diğer önemli gündemi de bu oldu.
Özbekistan’ın nüfusu son 14 yılda üçte bir oranında artarak 36 milyona ulaştı. Artan çocuk sayısıyla birlikte eğitim sistemini modernize etmek de kritik hale geldi. Konferans panellerinde uluslararası standartları yakalamak için yeni okullara ve eğitim programlarına olan ihtiyaç da vurgulandı.
UNICEF Özbekistan temsilcisi Munir Mammadzade de ülkenin sadece insan sermayesine yatırım yaparak faydalanabileceği demografik fırsata sahip olduğunu belirterek "İnsan sermayesinden bahsettiğimiz de bu eğitim kalitesinden geçiyor. Bu da daha çok altyapı ve öğretmen kadrosunun yetkinliği ile alakalalı, yani ana sütunlar bunlar,” sözlerini kullandı.
Eğitimde, kültürde, teknolojik ilerlemede, sürdürülebilir ekonomik kalkınmada ve cazip iş ortamında “Yeni Rönesans” Özbekistan bu hedeflere ulaşmak için tecrübeleri paylaşmaya hazır.